Jump to content
  • Kayıt Ol

Daha Ne Kadar Anime?


gundamaster

Daha Ne kadar Anime?  

190 oy

  1. 1. Daha Ne kadar Anime?

    • 5-10 sene daha izlerim.
    • Evlenince kesin býrakacaðým!
    • Gittiði yere kadar, ben kendimi adadým bir kere.
    • Ýstediðim zaman býrakýrým belli bir kýstasým yok.
    • Bilmiyorum, zaman gösterecek.


Önerilen İletiler

İstediğim zaman bırakırım sanırım. Birçok kez de bıraktım zaten. Zevk almak için izliyorum sonuçta ben bunu. Zevk almamaya başladığım noktada tabi ki bırakacağım. Niye işkence çektireyim kendime :D Ama ne zaman bıraksam tekrar izlemeye başlayışım hep farklı bir yapımla oldu. Artık bu dönüşü sağlayacak farklı bir yapım bulamamaya başladığımda bırakmış olurum herhalde.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

  • 2 ay sonra...
  • İleti 51
  • Oluşturma
  • Son yanıt

En Çok Yazanlar

  • suke

    3

  • dcmbr

    3

  • Hellworld

    3

  • CasvalDeikun

    3

Normal şartlar altında bu konu içerisine daha önceden "ciddi bir şekilde" yazmak için niyetlenmiştim, ancak unutmuşum. Daha sonra "Anketler" bölümüne girdiğimde fark ettim tuhaf bir şekilde, neyse. İnsanların benim yazımı pek kale alacağını pek zannetmiyorum ama, yazmak sanırım bir nevi içimde bulunan ukde durumunu giderecek.

İlk olarak şıklar üzerinden gidersem daha iyi olur sanırım.

"5-10 sene daha izlerim."

5-10 sene ya da 10-20 sene gibi kesin bir yanıt veremem. İlk olarak yapımız gereği, daha doğrusu insanların genel yapı itibari ile bulunduğu durumlar neticesinde pek kesin karar söz konusu olamıyor. Ne yapacağımız belli olmadığı için 1-2 sene bırakılır, daha sonra 3-4 sene sonra tekrardan başlanabilir. Herhangi bir şekilde "zevk zorlaması" olmayan kişiler için tabii bu. Zevklerini takıntı haline getirenler ya da meslek haline getirenler için bahsetmiyorum.

"Evlenince kesin bırakacağım!"

İlk olarak bu konu çok farklı alanlar içerisine gidebilir. "Kişi evliliği düşünüyor mu?" sorusu ilk başlar için karşımıza geliyor. Sadece "evlilik" konsepti için olduğunu da düşünmüyorum doğrusu. Sorumluluk alabildiğimiz herhangi bir alan için geçerli. Evlilik ile sınırlı değil yani. Eğer evlilik üzerinden yine cevap vermem gerekirse, sorumluluk duygusu yine artacağı için ve kendi başına buyruk davranılamayacağı için "kişi hassasiyeti" önem kazanmalı. Dolayısıyla bu durumdan rahatsız olan kişiler için ya onların rahat edebileceği şekil ya da farklı durumlar söz konusu olmalı. Zaten anlaşılamayan bir konu için o zevk bırakılır herhalde. Tabii zevk konusu daha önem kazanmamışsa, ancak ben pek zannetmiyorum ki etrafımızda bulunan kişiler rahatsız olsun. En basit örnek olarak, erkeklerin maç sevgisi üzerine bayanların - genel olarak - tuhaf sokurdanmaları her zaman muhtemel ya da bayanların zevkleri üzerine erkeklerin sokurdanmaları da aynı şekilde, yine "genel olarak" diye belirteyim.

"Gittiği yere kadar, ben kendimi adadım bir kere."

İlk olarak cidden çok tuhaf bir şık. Yani kendini adamak biraz tuhaf olmuş , en azından benim için. Meslek ya da yorumculuk yapmıyorum sonuç itibari ile. Günlük izleyebileceğim kısım sadece benim zevklerim doğrultusunda şekilleniyor. Öncelik olarak bu seçenek herkes için geçerli değil bence. Bu seçenek sadece "zevk" çerçevesi içerisinde gerçekleşemez diye düşünüyorum. "Adamak" cidden çok başka anlamlara çekilebilir yani.

"İstediğim zaman bırakırım belli bir kıstasım yok."

İlk olarak "bağımlı" olmadığımı belirtmek istiyorum, ancak "zorlama" bir şekilde bıraktığım pek söylenemez, sonuç itibari ile "zevk" söz konusu. Ciddi bir mesele olsa elbette kendini frenlemeli kişi, dolayısıyla bu durum "bağımlılık" ya da "ciddiyet" seviyesi içerisine gelmiş ve beni artık rahatsız ediyorsa doğal olarak bırakırım. Ancak bu mesele "zevk" içerisine gelmiş ve ben o zevk duygumu kaybetmiş isem doğal olarak yine bırakılır, ancak saçma sapan "acaba bırakabilecek miyim?" şeklinde tuhaflıklara da gerek yok yani.

"Bilmiyorum, zaman gösterecek."

Sanırım en doğru tabir bu olacak. İnsanların genel olarak zevk durumları değiştiği için ya da soğuma ve bağlanma durumları değiştiği için "Bilmiyorum, zaman gösterecek." cevabı benim için en ideal cevap. Şimdi elbette gördüğümüz klişe yapılar belli bir müddet sonra baygınlık geçirmemize ve istek kaybetmemize neden olsa da, belli bir müddet sonra, daha doğrusu ara verdikten sonra, özlem duyduğumuz zaman çoğu konu içerisinde olduğu gibi tekrardan sevebiliyoruz. Tabii bu genel konular için, nefret seviyesi için bahsetmiyorum. Sadece "bıkkınlık ya da yorgunluk" seviyesi için bahsediyorum. Yani bu ayırt etme durumu sanırım fark edilmiş olsa gerek. Sabah 5 ya da 6 zamanına kadar ta kaç saat uğraş verdikten sonra baygınlık durumu normal olsa gerek herhalde ya da ta kaç yıl için, ta kaç yılını o zevke adadıktan sonra baygınlık geçirmek de normal olsa gerek. Dolayısıyla "tamamen soğuma" ile "geçici soğuma" için farkına varılmalı. Sevmediğimiz bir şey eğer tamamen soğumadığımız takdir itibari ile hoş gelebiliyor. Dolayısıyla genel zevklerim için ve o zevklerim içerisinde "tamamen soğuma" gerçekleşmediği takdir itibari ile "Bilmiyorum, zaman gösterecek." benim için ideal yanıt.

Son olarak elbette ilerisi için bazı değişiklikler söz konusu. Yani sevdiğimiz bir yapım, daha sonra çok kötü ya da bakılamaz derece itibari ile olabiliyor. Dolayısıyla aralarından seçmek lazım. Bu kısımlar kötü diye depresyon biraz gereksiz bence. Her şey için kötü ya da iyi durumlar geçerli, sadece bize hitap edenleri dediğim gibi aralarından seçmek gerek.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Hesap oluşturun veya yorum yazmak için oturum açın

Yorum yapmak için üye olmanız gerekiyor

Hesap oluştur

Hesap oluşturmak ve bize katılmak çok kolay.

Hesap Oluştur

Giriş yap

Zaten bir hesabınız var mı? Buradan giriş yapın.

Giriş Yap
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgilendirme

Forum Kuralları'mızı okudunuz mı?