Jump to content
  • Kayıt Ol

Lisanslı manga VS Online manga


Aurora Borealis

Lisanslı manga vs Online manga  

39 oy

  1. 1. Lisanslý manga vs Online manga

    • lisanslanýnca okuduklarýmý da alýrým
    • Okuduðumu okudum. Ne alýcam.
    • Destek için belki alýrým.
    • Okuduðum bir seri lisanslanmýþsa alýrým.
    • Okuduðum ve beðendiðim mangalarý lisanslanýrsa alýrým.


Önerilen İletiler

Manga gittikçe yaygınlaşmaya başladı. Hatta artık lisanslı olarak da satın alınabiliyor. Buna bakış açımız nedir.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

  • İleti 31
  • Oluşturma
  • Son yanıt

En Çok Yazanlar

  • Aurora Borealis

    5

  • özz

    4

  • Bakayalo

    3

  • Stzake

    3

1 ve 4 aynı kapıya çıkıyor gibi... =)

Yok canım Kasıt şu Ya lisanlanmışsa mecbur alırım yada her şekilde alırım yani

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Aslında bu durumun genel olarak "manga" için olduğu pek belirtilemez diye düşünüyorum. Genel olarak sektör içerisinde bulunan hemen hemen her alan itibari ile "lisans" diyebileceğimiz durumlar söz konusu. Tabii kullanıcılar maalesef sektör içeriği olarak değerlendiremiyorlar. "Bu sektör içerisinde neler oluyor?" diye. Dolayısıyla, daha doğrusu genel yapı itibari ile "okuduğumu okudum, beni alakadar etmez" mantalitesi üstün durumda. Tabii hiç kimse suçlanamaz, kullanıcı destek olma mecrubiyeti içerisinde değil, aldığı keyfe bakıyor, ayrıca "korsan" diyebileceğimiz alanlar zaten çoğunluk durumunda. Ve tabii genel çekingen yapı itibari ile ve tabii maddi açıdan sıkıntılar da etki ediyor, hiç kimse destek olmadığı zaman kişi ister istemez "beni alakadar etmez, ben mi ayağa kaldıracağım?" diye düşündüğü için pek gelişim sağlanamıyor dolayısla, daha kötü durumlar söz konusu oluyor.

Yani kişilerin genel mantık yapısı "bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın" olduğu için pek gelişim söz konusu olamıyor dediğim gibi. Bilinçli kullanıcılar var, bilinçsiz kullanıcılar var. Ha, kişi destek amaçlı değil, sırf "koleksiyon" amacı ile de alabilir. Yani çok dallanıp budaklananan bir durum.

Ve "lisanslı" diyebileceğimiz durumların da ben pek etkisi olacağını zannetmiyorum maalesef. Bilinçli diyebileceğimiz kullanıcı sayısı dediğim gibi çok az bir durum içerisinde, dolayısıyla benim düşünce yapıma göre, destek olmak açısından alınsa dahi, asıl amacın "koleksiyon" olduğunu düşünüyorum. Dolayısıyla insanların da sadece "destek" amaçlı yaptığının düşüncesinde de değilim. Ha, tabii "koleksiyon" amacı ile "destek" sağlanabilir. Bu da ayrı bir bilinmeden yardım tabii.

Son olarak ben koleksiyon meraklısı bir insan değilim, pek fazla okuyan bir insan hiç değilim, online üzerinden okumaktan zerre hoşlanmıyorum, yani direk okur geçerim, dolayısıyla ilerleyen zaman içerisinde belki "koleksiyon" fikri oluşursa diye, tercihim "Destek için belki alırım." şıkkı olucak. Yalnız dediğim gibi, sırf "destek" gibi bir durum söz konusu değil. Ben "koleksiyon" üzerinden "destek" sağlama kısmına değindim. Yani saf bir yanıt değil. "Olursa destek de verilebilir." gibi bir yanıt. Halbuki benim amacım koleksiyon. Kendimi düşünüyorum, bencil bir kullanıcı olduğumu belirteyim.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

3 liralık kitabın bile korsanını alırken, cilt cilt olan manganın her cildi için 10/15 lira verecek babayiğitlerle dolu bir ülkede yaşarsak eğer yada o günler bir şekilde gelir de görürsem, önce mutluluktan ağlar, sonra; "Görün lan görün odamda neler var neler" diye havamı atar, sonra enayi yerine konulmayacağımı da fark eder ve herkese arşivimi ifşa ederim.

Not: Çaktırmadan lisanslı ürünleri alan biri olarak, asıl istediğim şey, en sevdiğim beş serinin toplamda 10 serinin bütün ciltlerini satın almak, hedeflerimden biri... Ama önce Japonyaya gitmek lazım, sonra manga cennetini ziyaret edip, hac etmem lazım. Sonra bi tavaf ve bu sırada da valizlerimi doldurmak... Çok güzel hayallerim var, çok.

Not2: En büyük arzularımdan biri, Japonyayı bisiklet ile gezmek. Bunu yapacağım, yiğitler. İlla ki yapacağım, ölsem de yapacağım, zombi olurum yine yaparım. Şu istediğim meblağ bi biriksin... Ama bir iki sene daha çalışıp, para biriktirmeye devam etmeliyim.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Yok canım Kasıt şu Ya lisanlanmışsa mecbur alırım yada her şekilde alırım yani

O zaman şöyle bir şık da olsa iyi olabilirdi; "Okuduğum ve beğendiğim mangaları lisanslanırsa alırım."

Sonuçta başta destek olmak istesek bile beğendiğimiz bir esere orijinal olarak sahip olma düşüncesi daha ağır basar. Birden fazla şıkkı işaretleyebilseydik güzel olurdu.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Gomen özz ekleyecektim ama galiba ekleyemiyorum. Sen yapabiliyorsan dediğin şekilde revize edelim. Doğru diyorsun birden fazla seçeneğe izin vermemişim.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

e> hiçbiri. Destek için alırım elbette ama çeviri önemli herşeyden önce. Sırf orijinal diye "ben yaptım oldu" mantığıyla hazırlanıp kötü bir çeviriyle piyasaya sürülmüş bir Manga'yı almam afedersiniz.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Her bir şeye olumsuz bakmasak olmaz. Genel bir soru bu. NŞA' daki tutumunuz ne olurdu diyor.

Tabi çevirinin düzgün olup olmadığına bakmak için önce alıp okumak ya da izlemek lazım değil mi? Ve sektör böyle böyle gelişecek. Mükemmel çevrilmiş bir yapım bulursanız alırsınız artık. Ya da en iyisi orijinalini alın.

Gomen özz ekleyecektim ama galiba ekleyemiyorum. Sen yapabiliyorsan dediğin şekilde revize edelim. Doğru diyorsun birden fazla seçeneğe izin vermemişim.

Ben de değiştiremiyorum. :/

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

@Akuma_Blade

...söylemeseydi hayatta aklıma gelmeyecekti. Doğru ya, çevirisi yapılmış olarak alacağız. Kimse orijinal alacağımızı söylemedi ki... Neyse, iyi bir noktaya değinilmiş oldu. O da, işin ayrı bir boyutu. Bu konu hakkında da, tartışma yapılması gerekiyor ama...

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Cilt sayısı yaşımın iki katını aşmış seriler var çok beğendiğim, para olayı sorun olmasa :P raf yetmez bunlar için. :D Ben cilt sayısı makul seviyelerde olan mangalardan almak isterim, maksimum 4-5 cilt, bilemedin 6 olsun hadi, sırf Akira için.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Bakayalo

Akuma'ya +1 deyip devam ediyorum; benim için değerli bir manga değilse almam, değerliyse hem destek olmak için hem de elimde tutup sayfalarını karıştırabileceğim fiziksel bir nüshasına sahip olmak için alırım.

Şimdi eğri oturup doğru konuşalım; her birimizin bilgisayarında/telefonunda dünya kadar mp3 var, bunların ne kadarının para verip CD'lerini alıyoruz? Kendi adıma cevap vereyim: yaklaşık 20'de birinin. Akiko Shikata'nın bütün "major" albümleri; Van der Graaf Generator, Pink Floyd, Magma ve Eloy'un özellikle sevdiğim albümleri; onun haricinde de müziğini beğendiğim nispeten az tanınan bir sürü grubun erişebildiğim albümleri elimde var, denk geldikçe de (ayda bir, iki ayda bir falan) alıyorum. Türk gruplarına/şarkıcılarına biraz da torpil geçiyorum, beğendiysem her türlü alıyorum. Artık bir işime yaramayan kaset koleksiyonumu da sayarsam 1/10 gibi kolay kolay kimsenin rekabet edemeyeceği bir oran olur. Ama o kadar. Sırf destek olayım diye gidip içinden bir tek şarkıyı beğendiğim bir Nazan Öncel albümüne para vermem, Metallica albümüne hiç vermem.

Manga da benzer şekilde. Evveliyatında, tek tük Türkçe manga (veya Princess Ai falan gibi mangamsı) varken sırf destek olmak için önüme geleni alıyordum. Ama bir şekilde sardırıp da yer yer zevk alarak okudum diye bir Naruto'yu, Bleach'i almam. NHK ni Youkoso'yu cesaret edip biri bassın, tercümesi de düzgün olsun, hiç tereddüt etmeden alırım. Onun kadar umurumda olmamasına rağmen Death Note'u da alacağım (13 bugün çıkacaktı, bi ara 12+1 set kampanyası yaparlar inşallah), zira çevirmen Hüseyin Can Erkin, daha iyisi kolay kolay bulunmaz.

Türkiye'de lisanslı manga yayımı hakikaten çeşitlenir ve nispeten taze mangalar piyasaya iyi tercümeyle çıkmaya başlarsa iş değişir ama. O zaman sırf destek olmak için de alırım. Kusogaki ile beraber bir Türkçe manga devrimi tasarlıyoruz (geçen sene sitede yapmayı düşünüp de yapamadığımızın epey daha genişinin lisanslı versiyonu gibi), yapabilirsek o günler de gelecek inşallah; ama biz yapamasak bile birileri yaparsa dibine kadar desteklerim.

Benim için esas soru şu: Aşağı yukarı denk kalitede, düzgün tercüme edilmiş online beleş ve matbu lisanslı manga varsa tercihim hangisi olur? İki üç fasikül online okurum, biraz olsun sevdiysem kesinlikle matbu olarak alırım. Halihazırda tamamını İngilizce veya Japonca beleşe okuma şansım varken kitaplarını satın aldığım 4 manga var: Sayonara Zetsubou Sensei, Shinsekai yori, NHK ni Youkoso! (bunlar bitti ve bütün ciltlerini aldım), Shinazu no Ryouken (devam ediyor, ben de almaya devam edeceğim); üstüne, yayımlandıkları dergiyi takip etmeme rağmen kitap olarak çıkınca bir de öyle aldığım mangalar var, daha alacaklarım da var... Bu noktada esaklan987'ye +1 yani: biraz destek, ağırlıkla koleksiyon için okuduğumu da alırım okuyacağımı da; daha çok param olursa daha çok da alırım.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

valla ben alsam anca çizimlerini beğendiğim serileri alırım zaten kredi kartı falan olmadığı için internetten alacam da öhöö adana gibi yerde orijinal işi de zor :S anca kitap fuarlarında son günlere doğru uygun fiyatta görüp 1-2 tane alıyorum berserk almıştım geçen :P

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Şu an basılı manga olarak elimde sadece Gundam SEED ve Gundam SEED DESTINY'ler var. Break Blade'i bir arkadaştan görüp çok takdir etmiştim, muhakkak edinmek istiyorum şu an bile. Onun yanısıra Gundam THE ORIGIN'lere ve Gundam 00'lara da girecektim ama iş değişikliği sebebiyle mümkün olamadı.

Akira'dır, Blame'dir, Knights of Sidonia'dır, Welcome to the NHK'dır, Aku no Hana'dır derken, ciltli olarak rafımda görmek istediğim yapımları saya saya bitiremem, onlara da bir gün sıra gelecek elbet.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Arkadaş yayınevi manga konusunda bana göre müthiş adım atmış durumda. Şu anda son gelişmeleri takip edemiyorum ama bir kült ve klasik olan Death Note'u çevirip bitirmesi ardından FMA'ya geçmesi bana göre Türkiyede manga olayına cesaret verdi. Hatta DN'yi 8-9 cilt aldım. Gerek çevirisi gerek fiyatı olsun arkadaş yayınevi mangaları çok çok uygun. Hatta birden fazla cilt alımında güzel indirimleride oluyor.

Gerekli şeyler manga alemine shounenlerden başladı. Daha sonra çoğu kişiler tarafından sevilen Hellsing ve Berserkle bu işe devam etti. Ama gelin görünki fiyatları çok uçuk durumda. :)

Hayatımı bi şekilde yoluna koyabilirsem ilk işim DN'yi bitirip FMA'yı almak olacak. Konuya ise cevabım, sevdiğim bir manga yapılır ve fiyatıda uygun olursa almaktan çekinmem. Ama ulaşamadığım mangalar içinse online okurum. :)

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Bir tarafta eline kitap alıp okumak varken insan niye monitöre, tablete, telefona vs. bakarak okur anlamam. Buna bir de dıdısının dıdısı şeklinde İngilizce'den çevirilen Türkçe mangalar ve arada giden cümleler falan da eklenince direkt olarak Japonca'dan Türkçe'ye ve bunun mektebini okumuş insanlar tarafından çevirilen bir şeyi okumak daha mantıklı geliyor. ;)

Ek olarak ise elinizdeki bir manga hiç manga okumamış birine verip kolayca okumasını sağlayabilirsiniz çünkü dikkatini çeker ve elinde somut bir şey olur. Ayrıca kitabın kokusu yeter okumak için.

Türkçe olarak basılanların tek kötü yanı küçük boyutlarda basılmaları. Boyutlar biraz daha büyük olsaydı hiç yoktan adam ''ulan kitap aldım'' derdi. Bu şekilde sanki turistlerin yanlarında taşıdığı İngilizce-Türkçe sözlükler gibi duruyor. :D

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Zamanında ebay'den Bleach'in ilk 10 cildini ingilizce almıştım, amaç mangakaya destekti. Ama bu kadar destekle okuduğum yüzlerce korsan manganın günahını Kubo'ya yüklemiş oldum. :q015: Artık serinin sonunu görürsek diğer ciltlerini de almak isterim.

D&R'da türkçe çeviri Naruto görmüştüm ama o kadar itici gelmişti ki reyondan koşarak uzaklaşmıştım. :006:

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Okumak istediğim bir manganın Türkçe dilinde lisanslısı olsaydı online hiç okumadan direkt alırdım. İngilizce olmasına rağmen Tenjou Tenge'yi elimde okuyacağım diye 4 yıldır bekliyordum ve şimdi bilgisayarımı yenilemek yerine sonunda alabileceğim. Ama başka bir manga için bu kadar uğraşmam tabii.

Death Note'un Türkçesi ilk çıktığında 3 cilt almıştım ama bildiğim şeyi destek olsun diye alacak değilim. Öyle bir heves ettiydim. Şu an Gerekli Şeyler bu işi çok özensiz yapıyor. Hem cep kitabı gibi ufacık hem de Japonca ses efektlerinin çoğu olduğu gibi duruyor. Ama Arkadaş yayınevi tam bir profesyonel iş çıkarıyor, okumak istediklerimi okumadan önce çıkarırsa mutlaka alırım.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Açıkçası sırf destek olayım diye kalitesini yetersiz bulduğum bir malı alacak değilim. Kimse de kusura bakmasın ve bu işi yaparken "destek olun da daha iyilerini yapalım" triplerine girmesin. En azından böyle bir konuda. Bir işi yapıyorsan ya adam akıllı yapacaksın ya da hiç dokunmayacaksın.

Yine de Death Note'ın tümünü ve Bleach'in çıktıkça ciltlerini almayı planlıyorum. Sırf her hangi bir şekilde kitaplıkta dursun diye. Açıp okuyacağımı hiç sanmıyorum.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

gundamaster

Sırf rafta dursun da gösteriş olsun diye manga almam çünkü bence çok anlamsız. Destekte bulunma gibi bir derdim de yok. Sadece benim de ulaşabileceğim Türkçe'si bulunan mangalar isterim en nihayetinde bir okuyucuyum. Beğendiğim ve okumayı düşündüğüm bir şey bulursam da alırım.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Sırf rafta dursun da gösteriş olsun diye manga almam çünkü bence çok anlamsız. Destekte bulunma gibi bir derdim de yok. Sadece benim de ulaşabileceğim Türkçe'si bulunan mangalar isterim en nihayetinde bir okuyucuyum. Beğendiğim ve okumayı düşündüğüm bir şey bulursam da alırım.

Sanmıyorum ki aramızda okuduğu bir manganın gösterişini yapacak birileri olsun. Dışarıdan bakıldığında komik ve çocuksu duran bir hobinin özellikle. İçerisinde olan birisi için de pek bir önem sarfetmez edindiğiniz mangalar, tabi çok nadir değillerse.

Manga ciltlerinin yan yana veya üst üste o görüntüsü ben de dahil olmak üzere kimilerinin hoşuna gidebiliyor.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

gundamaster

Alıp okumuyorsan, güzel dursun diye rafa koyuyorsan o bir gösteriştir zaten. Gösterişden kastım illa ki birilerine nispet değil. Biblodan farksız olmaz o mangalar o raflarda. Sadece yer kalabalığı yapar. Okumadığım hiçbir şeyi kitaplığımda tutmuyorum açıkçası.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Bakayalo
Açıkçası sırf destek olayım diye kalitesini yetersiz bulduğum bir malı alacak değilim. Kimse de kusura bakmasın ve bu işi yaparken "destek olun da daha iyilerini yapalım" triplerine girmesin. En azından böyle bir konuda. Bir işi yapıyorsan ya adam akıllı yapacaksın ya da hiç dokunmayacaksın.

Yine de Death Note'ın tümünü ve Bleach'in çıktıkça ciltlerini almayı planlıyorum. Sırf her hangi bir şekilde kitaplıkta dursun diye. Açıp okuyacağımı hiç sanmıyorum.

Bleach'e pek dikkat etmişliğim yok, ama Death Note bu işin en adamakıllı yapılmış örneklerinden biri, okursan memnun kalacağını garanti ederim.

Yeri burası değil ama, sırası gelmişken, bir diğer iyi örnek, yine Hüseyin Can Erkin'in çevirisiyle Yordam Kitap tarafından yayımlanan Yengeç Gemisi: Takiji Kobayashi'nin 1929 tarihli kısa romanı Kanikousen'den 2006 yılında mangaya uyarlanıp 2009'da Japonya'da, 2010'da Türkiye'de kitap olarak basılan bir proleter edebiyatı örneği. Soldan sağa akması ve Japon isimlerinin Türkçe imlayla yazılması ilkin biraz yadırgatıcı gelebilir, ama birkaç sayfada alışırsınız. Boyut da normal kitap boyutu, 13,5x19*. Aha bi de caps:

[bimgx=640]http://i.imgur.com/XRG6KnZ.jpg[/bimgx]

Yordam Kitap'ın başka mangalaştırma örnekleri de var, ama onlara burada girmeyeyim. Dikkatli okurun "Yordam" isminden bile anlamış olacağı üzere, siyasi angajmanı net olan bir yayınevi.

Hüseyin Can Erkin'in Japoncadan çevirdiği manga, roman ve sair eserlerin çoğunu şurada, şurada, şurada ve şurada görebilirsiniz; yayınevlerinin ve internet sitelerinin etiketleme beceriksizlikleri sağ olsun :006:idefix'te "Can Erkin" araması yaparsanız bunların bazılarını biraz daha ucuza bulma imkânınız da olabilir.

____________________

* Bu arada, shounen mangalar çoğunlukla B6'dan biraz daha küçük, 11,5x17,5 gibi bir standartta yayımlanıyor kitap olarak. Elimdeki en büyük manga Kenzen Robo Daimidaler OGS, o da 12,7x18,2 boyutunda. Çeviri için verilen kaynak da çoğunlukla Japonca baskının taramasından ibaret (bir bilgim yok ama baskı kalitesine bakarak böyle olduğunu tahmin ediyorum) olduğundan daha büyük boyutta basılmamasını anlayışla karşılamak lazım. Dergilerde iki katı boyutta yayımlanırken kitap olarak niye bu kadar küçük boyutta yayımlanıyor, bilemiyorum; ihtimal ki ceket/mont cebine sığsın diyedir.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Sırf rafta dursun da gösteriş olsun diye manga almam çünkü bence çok anlamsız. Destekte bulunma gibi bir derdim de yok. Sadece benim de ulaşabileceğim Türkçe'si bulunan mangalar isterim en nihayetinde bir okuyucuyum. Beğendiğim ve okumayı düşündüğüm bir şey bulursam da alırım.

İlginç bir nokta. Böyle bir zihniyet şekli var mı? Merak ettim cidden.. İnsan zekasi ile sosyal becerileri ile hadi materyalist ise arabasıyla, jakuzili evi ile :) hava atar da kitapla hava atan varsa bence atsın valla takdir edebilirim.

Fena olmasa da kitaplığıma her baktığımda yüzümde bir tebessüm oluşuyor. Teknolojinin getirilerinin yanında götürülerine bir nebze de olsa ket vurabilimişim

Bir tarafta eline kitap alıp okumak varken insan niye monitöre, tablete, telefona vs. bakarak okur anlamam. Buna bir de dıdısının dıdısı şeklinde İngilizce'den çevirilen Türkçe mangalar ve arada giden cümleler falan da eklenince direkt olarak Japonca'dan Türkçe'ye ve bunun mektebini okumuş insanlar tarafından çevirilen bir şeyi okumak daha mantıklı geliyor. ;)

Ek olarak ise elinizdeki bir manga hiç manga okumamış birine verip kolayca okumasını sağlayabilirsiniz çünkü dikkatini çeker ve elinde somut bir şey olur. Ayrıca kitabın kokusu yeter okumak için.

Türkçe olarak basılanların tek kötü yanı küçük boyutlarda basılmaları. Boyutlar biraz daha büyük olsaydı hiç yoktan adam ''ulan kitap aldım'' derdi. Bu şekilde sanki turistlerin yanlarında taşıdığı İngilizce-Türkçe sözlükler gibi duruyor. :D

Kesinlikle katılıyorum güzel noktalara değinmişsin. Manga olmasa da zorla kitaplarımı okuttuğum insanlar var ve bakış açılarını değiştirdim.

Açıkçası sırf destek olayım diye kalitesini yetersiz bulduğum bir malı alacak değilim. Kimse de kusura bakmasın ve bu işi yaparken "destek olun da daha iyilerini yapalım" triplerine girmesin. En azından böyle bir konuda. Bir işi yapıyorsan ya adam akıllı yapacaksın ya da hiç dokunmayacaksın.

Yine de Death Note'ın tümünü ve Bleach'in çıktıkça ciltlerini almayı planlıyorum. Sırf her hangi bir şekilde kitaplıkta dursun diye. Açıp okuyacağımı hiç sanmıyorum.

Bende sırf destek olsun diye Tite gibi okumayacağım bir mangakanın mangalarını tabi ki almam. :) Kimse Kitapta, müzik cd'si de almaz. Ya da sinemaya gitmez. Giymeyeceği bir kıyafeti ya da kullanmayacağı bir eşyayı da almaz.

...................................................................................................

İnsanların bakış açılarını anlamıyorum kabul ediyorum bu benim kusurum...

Enternal sabbatı almıştım. Berserkin 15 cildini Türkçeye çevrilmeden almıştım. Ama malesef ingilizce idi. Türkçe olarak Büyülü dükkandan bir tek şu an Attack on Titan'ı bekliyorum.

Çalışan biri olarak emeğime saygı duyulmasını istiyorum.

Bu yüzden bu işe emek verenlere saygı duyuyorum.

En azından bir şeyleri başlatma cesaretleri var. Onların emeklerini hor görmek benim için aptallıktır.

Bazıları gibi ayrıntıya bakmak yerine resmin tamamını görmeyi tercih ediyorum. hiç kimse kusursuz bir iş yapamaz kusursuz değiliz ki. Elbette editler de beğenmediğimiz şeyler olabilir çeviriyi beğenmeyebilirsiniz de ama bu ortaya konuş emeği yok sayma hakkını bize vermiyor diye düşünüyorum.

Herkesin düşüncelerine saygı duyuyorum ama anlamadığımı itiraf ediyorum.

İngilizce online manga sitelerine bakıyorum ve gördüğüm bir şey var. Lisanlanan bir manganın çevirisini anında kaldırıyorlar.(Tabi ki cümlelerini saklayın bende biliyorum işin formalitesini ama çözüm bulan buluyor :) ) Benim için tabi ki kötü o hikayeyi artık okuyamayacağım anlamına geliyor. Ama takdir ediyorum. Bu sayede bir çok yayın evi cidden korkunç maliyetine rağmen küçük karlarla bu işi sürdürmeye devam ediyor.

Cidden Empatiden yoksunuz..

bana sakın "adamlar para kazanıyor tabi ki.." ile başlayan cümlelerle de gelmesin kimse!

Bu adamlar öyle astronomik rakamlar kazanmıyor. Çizerlerin kazandıkları paraları duyduğunuzda ki Bir derginin Genel müdürü arkadaşım derginin maaliyetinden yazarlara ödenen rakamlardan illustrator'lere ödenen paralardan hani o netten okuduğunuz karikatürleri çizenlerin aldığı maaşlardan bahsetti de çok komik rakamlardı cidden.-ki bu sadece Türkiye de yayınlanan bir dergi .. Yurt dışından gelen yayın hakkı olayına hiç girmeyeyim..

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Çok tırışka bir muhabbet dönmeye başladı gerçekten.

Bu başlık altında bir anime veya manga hakkında teorileri tartışmıyoruz. Bu yüzden kendi doğrularınızı ve başkalarının doğruları hakkındaki düşüncelerinizi kendinize saklayabilirsiniz. Açılmış olan bir anket var ortada ve bu konuda herkes kendince düşüncelerini dile getirmekte. Ama olay başkalarının düşünceleri hakkında yorum yapmaya gelirse, ki bunu yaparken de bazı sınırlar aşılırsa iş çirkinleşir. O zaman karşı tarafa bir şeyler söyleme hakkı verirsiniz ve daha da çirkinleşmesine sebep olursunuz.

"Bende sırf destek olsun diye Tite gibi okumayacağım bir mangakanın mangalarını tabi ki almam. :)"

Orada anlatılmak istenen manganın kalitesizliği değil, çeviri ve editin kalitesizliği. Bleach'i seviyorum diye dalga mı geçiyorsun? Bu mudur yani? :D

"Kimse Kitapta, müzik cd'si de almaz. Ya da sinemaya gitmez. Giymeyeceği bir kıyafeti ya da kullanmayacağı bir eşyayı da almaz."

"Yapmaz" dediklerinin hepsini yaptım. Kimisini destek amaçlı kimisini ise zevk amaçlı. Demek ki olabiliyormuş.

"İnsanların bakış açılarını anlamıyorum kabul ediyorum bu benim kusurum..."

Tamam. Ee? Bize ne gerçekten? İnsanların bakış açılarını anlaman gerekmiyor ve anlayamıyorsun diye bu da o bakış açılarını aşağı da kılmamakta. Hadi bunu diyelim yersiz ve konudan alakasız olsa da dile getirdin, "kabul ediyorum bu benim kusurum..." bu ne ki şimdi? Kendi iç dünyanda yaşadıkların bizi ilgilendirmiyor gerçekten. En azından bu başlık altında.

"Bu yüzden bu işe emek verenlere saygı duyuyorum."

Elbette. Her ne kadar sert bir dille konuşmuş olsam da ilk yazımda bu ortada az çok bir emek olduğunun farkında olmadığım anlamına gelmiyor. Ama bu da emeğin genelleme yapacak olursak yetersiz olduğu gerçeğini değiştirmiyor.

"Herkesin düşüncelerine saygı duyuyorum ama anlamadığımı itiraf ediyorum."

Bence sandığın kadar saygı duymuyorsun.

"Cidden Empatiden yoksunuz.."

Bu aslında "Benim sahip olduğum empatiden yoksunsunuz arkadaşlar, bilin istedim.." demek. Bunun da çoğu kişi farkındadır heralde.

"bana sakın "adamlar para kazanıyor tabi ki.." ile başlayan cümlelerle de gelmesin kimse! "

Çatır çatır da gelirim. Hoplaya zıplaya da gelebilirim. Adamlar para kazanıyor tabi ki. Bir işten para kazanmaya başladıysan artık o işte profesyonelsindir. Aldığın paranın hakkını vereceksin. Ama ben senin çalışmanı elime alıp baktığımda, bu işi bedava yapan insanların çalışmasından daha kalitesiz olduğunu farkediyorsam bu senin suçun. Seni çatır çatır da eleştiririm bu yüzden. Ve gelip bu konuda diyemezsin ki "alın da gelişelim".

İstersem elimdeki parayı kafama göre hiç kullanmayacağım şeylere harcarım ve o şeyleri sadece satın almak bile bana zevk verebilir. Buna israf diyebilirsiniz ama bunu burada eleştirmek kimseye düşmez. Bir kitabı sırf kapağı güzel diye almışlığım var, sayfaları içerisinden çıkartıp dolabımın bir köşesine yapıştırmıştım. Aynı şekilde bir t-shirt'ü çok beğenip üzerime göre olanı bulamayınca büyüğünü alıp üstündeki resim hariç diğer yerleri kesip duvarıma çivilemişliğim de var. Ufaktım o zamanlar ama hayatım boyunca bir çok şeyi amaçlarının dışında satın aldığım ve kullandığım çok oldu (hiç kullanmadığım da). Kimilerine bu israf gibi gelebilir ama benim için bir şeyi amacının dışında kullanmak bir nevi yaratıcılık gibiydi.

Atıyorum, Bleach'in bütün ciltlerini satın alıp, bir sandalye çekerek karşısına çekip sigara yaktıktan sonra arkama yaslanarak o kitapların orada duruşunu izlemek, bölümler hakkında düşünceye dalmak bana aşırı derecede zevk verebilir. Bu da kimseyi ilgilendirmez. Kimsenin bunu burada eleştirmeye hakkı yoktur.

Son olarak, sert konuştuğumun farkındayım. En azından, düşüncelerimi güzel bir elbise içerisine sokup kelimelere dökmüyorum. Çırıl çıplaklar.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Hesap oluşturun veya yorum yazmak için oturum açın

Yorum yapmak için üye olmanız gerekiyor

Hesap oluştur

Hesap oluşturmak ve bize katılmak çok kolay.

Hesap Oluştur

Giriş yap

Zaten bir hesabınız var mı? Buradan giriş yapın.

Giriş Yap
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgilendirme

Forum Kuralları'mızı okudunuz mı?