Jump to content
  • Kayıt Ol

2016 Güz Animeleri Genel Başlığı


loykad

Önerilen İletiler

Şu başlıkta her şeyi göreceğimi umardım da FF'nin dandik çizimlere sahip olduğunu okuyacağımı ummazdım, belki animasyon, renklendirme ve çizim farklı farklı düşünülerek yazılmış bir yorum olabilir hmm.. aman neyse zevk meselesi, girmiyim bu topa boş yere.

Yuri on Ice benim bu sezonda tek geçtiğim açılış sanırım, belki 30 kere dinlemişimdir. Keşke bölümler ilerledikçe görseller falan biraz değişse. Kapanış da aslında görsel olarak güzel ama şarkıyı beğenemedim.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Bakayalo
Şu başlıkta her şeyi göreceğimi umardım da FF'nin dandik çizimlere sahip olduğunu okuyacağımı ummazdım, belki animasyon, renklendirme ve çizim farklı farklı düşünülerek yazılmış bir yorum olabilir hmm.. aman neyse zevk meselesi, girmiyim bu topa boş yere.
Onu eksik yazmışım. Ya da fazla diyeyim. Karakterler eskiz gibi, arkaplanlarsa ayrıntılı, temiz falan. Uymuyor. Macera kısımlarında karakterler de arkaplanlar da değişiyor, özellikle hızlı sahnelerde her şey güzel, ama bunlar animenin genelinde büyük bir bölüm kaplamıyor. Karakterin çizimi bir kere gözüme batıp rahatsızlık vermeye başladı mı da her sahneden rahatsız olmaya başlıyorum ._.
Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Onu eksik yazmışım. Ya da fazla diyeyim. Karakterler eskiz gibi, arkaplanlarsa ayrıntılı, temiz falan. Uymuyor. Macera kısımlarında karakterler de arkaplanlar da değişiyor, özellikle hızlı sahnelerde her şey güzel, ama bunlar animenin genelinde büyük bir bölüm kaplamıyor. Karakterin çizimi bir kere gözüme batıp rahatsızlık vermeye başladı mı da her sahneden rahatsız olmaya başlıyorum ._.

Ya afişi gördüğümde karakterlerle ilgili ben de aynı şeyi düşünmüştüm o konuda hemfikiriz. Sonra "bir saniye ya" diyip afişi büyük resim olarak açınca arkaplana ağzım açık kaldı. Renk paletleri falan pek sık göremeyeceğimiz masalsı tonlarda olunca etkilenmiştim ben.

Konu ve gidişat olarak da hemfikiriz zaten ya, beni şu an seride tutan tek şey animasyonun ve renklendirmenin kalitesi. Bu sezon dediğin gibi konuya girememe problemi yaşıyor tüm seriler. Heralde merak ettirip 3-4 bölüm izlettirip ondan sonra da "bu kadar izledik madem sonuna kadar devam edelim" çıkmazına düşürmeye çalışıyorlar insanları :D

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Keijo!!!!!!!! ve Okusama ga Seitokaichou!+!'yu yumuşak şekilde eleştirip, Drifters ve 3-gatsu no Lion hakkında damardan girmek:002:Hiç yakıştıramadım hacoli, kocamanda varsın:011:

Occultic;Nine = Konu parapskoloji ellam ama cıvık ve çocukça hareketler midemi bulandırmıştı ilk bölüm, aydoru saçmalığı burayada sirayet etmiş.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Bakayalo

Keijo'yu eleştirmiş miydim ya? :P Ha, ikinci bölümde bekle bekle pat karakter geliş kısmı. O kadar kusur kadı kızında da olur canım, sayılmaz o :D OgS'nin de gönlümde özel yeri var, ilk sezonuna az vakit harcamadım, mangasına da bayılıyorum. Anime manganın yarısı olamaz ama güzel vakit geçiriyorum yine de izlerken.

Drifters'ı açılış klibindeki gainaxing özetliyor benim için. Ciddi-gayriciddi dengesizliğini de özetliyor, animasyona ne kadar özen gösterildiğini de saçmalığı da. 3-gatsu için kötü ne dediğimi anlamadım yalnız. Trajediyi oturtamamışlar dedim o kadar. Şu an için bana göre değil ama ileride izlerim dedim. Bittikten sonra zahmet edip en kaliteli sürümünü bulup indirip salim kafayla vakit ayırıp dikkatle izlemeye değer bulmuşum yani, daha ne diyeyim "iyi olmuş" anlamına gelmesi için ¬_¬

Bu arada, I see what you did there qnoluyo Kelime oyunu manyağı adama edilecek laf değil :qhayir:

Neyse yav, iki üç hafta içinde hızlıca edinilmiş yüzeysel izlenimler bunlar, bu kadar üzerinde durmayın :D 33 animenin ilk bölümünü izlemişim, kimisini ikişer defa, kimisini üç beş defa. Kafada her şey çorba. Yazdıklarımın yarısı yanlıştır muhtemelen, sezon sonuna kadar devam ettiklerimde fikirlerim değişir, bıraktıklarım belki farklı yönlerde evrilir, belki bırakmayıp devam etsem ilk bölümlerde göremediğim değeri sonraki bölümlerde görecektim falan...

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Keijo'yu eleştirmiş miydim ya? :P Ha, ikinci bölümde bekle bekle pat karakter geliş kısmı. O kadar kusur kadı kızında da olur canım, sayılmaz o :D OgS'nin de gönlümde özel yeri var, ilk sezonuna az vakit harcamadım, mangasına da bayılıyorum. Anime manganın yarısı olamaz ama güzel vakit geçiriyorum yine de izlerken.

Drifters'ı açılış klibindeki gainaxing özetliyor benim için. Ciddi-gayriciddi dengesizliğini de özetliyor, animasyona ne kadar özen gösterildiğini de saçmalığı da. 3-gatsu için kötü ne dediğimi anlamadım yalnız. Trajediyi oturtamamışlar dedim o kadar. Şu an için bana göre değil ama ileride izlerim dedim. Bittikten sonra zahmet edip en kaliteli sürümünü bulup indirip salim kafayla vakit ayırıp dikkatle izlemeye değer bulmuşum yani, daha ne diyeyim "iyi olmuş" anlamına gelmesi için ¬_¬

Bu arada, I see what you did there qnoluyo Kelime oyunu manyağı adama edilecek laf değil :qhayir:

Neyse yav, iki üç hafta içinde hızlıca edinilmiş yüzeysel izlenimler bunlar, bu kadar üzerinde durmayın :D 33 animenin ilk bölümünü izlemişim, kimisini ikişer defa, kimisini üç beş defa. Kafada her şey çorba. Yazdıklarımın yarısı yanlıştır muhtemelen, sezon sonuna kadar devam ettiklerimde fikirlerim değişir, bıraktıklarım belki farklı yönlerde evrilir, belki bırakmayıp devam etsem ilk bölümlerde göremediğim değeri sonraki bölümlerde görecektim falan...

Ben zaten şakayla karışık yazmıştım Senpai qıhım

Kayda değer drifters var, onunda ilerleyen bölümlerinde ne olur bilemem. MSG;İBO var, 3-gatsu no Lion v.s.

Spor animeleri ile aram iyi olmadığı için oralara girmeyeceğim ;)

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Bakayalo

Dinginlik arayanların animesi de gelmiş: Fune o Amu. Motamot "gemi örmek", ikincil anlama gidersek "gemi derlemek" demek. "Kelimeler denizini geçmeye yarayan bir gemidir sözlük" noktasından yola çıktığını söyleyerek gizemi bozayım. Zaten animenin açılışından bile önce söylüyor bunu karakter. Bir sözlük yapılacak, bu işe uygun editör aranıyor. Editör, yani derleyici; tahmin edeceğiniz üzere "örmek" anlamına gelen kanji ile yazılıyor.

Karakterin maceraya katılışını sağlayan rastlantının gerçek hayatta %100 (hiç hata payı bırakamayacağım, o kadar da değil) imkânsız olması haricinde harika bir bölümdü ilk bölüm. Keşke bolca vaktim olsaydı da oturup uzun uzun düşüne düşüne çevirmeye çabalasaydım dedim. Keşke bolca vakti olan ehil bir mütercim çıksa da çevirse diyorum. Gerisini animenin kendi tartışma başlığına ve daha az yorgun olduğum bir zamana saklayayım.

Barış, muhtemelen anime seyretmede de anime ile uğraşmada da sen benim senpaim sayılırsın :D Dert değil, o kadar şaka kaldırırım :)

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Bildiğim kadarıyla Occultic;Nine ve Steins;Gate arasında hikayesel bir bağ yok arkadaşlar. Sadece yazarların ortaklığı. Hani S;G severler kendini zorla O;N izlemeye zorluyorsa diye dedim.

Fune no Amu gelmiş <3 Yarın sabah kahvaltımı şenlendirecek animem geldi sonunda. İzledikten sonra başlığını açarım (eğer hala açılmamış olursa).

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Başlık açılmazsa bile buradan Fune no Amu'yu değerlendirin. "Belki" izlerim statüsünde bu seri benim için. Yorumlar güzel olursa başlarım.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Başlık açılmazsa bile buradan Fune no Amu'yu değerlendirin. "Belki" izlerim statüsünde bu seri benim için. Yorumlar güzel olursa başlarım.

İzlemiştim, dilbilimcilere göre bir anime:011: Ağır ilerliyor, biraz sıkıyor gibim, kelimelerin gücü adına:q015:

Turkanime.tv'de çeviren fansuba dedim ki, 3 satır olmaz kanki, sen misin bunu diyen. Başladı edebiyat parçalamaya :011: başka çeviren grup ve çevirmende yok.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Bakayalo

Fune o Amu'nun altyazısının mevcut tek çevirisi İngilizceden motamot kötü çeviri, gireceğini ilan eden diğer iki grubun da farklı bir şey sunabilecek kadroları yok. Kelimeleri ve sözlük hazırlamayı konu edinen bir animeyi ikinci dil üzerinden çevirmek de öyle bir çeviriden düzgün bir sonuç ummak da yersiz zaten. Keşke lüksümüz olaydı da Japoncasını anlayan birkaç kişi bir araya gelip tanımlanan her kelimeyi tartışarak çevirebileydik...

Tartışma konusunda biraz tanıttım, Under da izledikten sonra sağlam bir döşer oraya, bakıp fikir edinebilirsiniz. Aynı roman bir de filme uyarlanmış 2013 yılında; en iyi film, yönetmen ve senaryo dâhil 6 dalda Japon Akademi Ödülü almış. Onun hakkındaki yorumlar da konuya ve tona dair fikir verebilir.

Kayda değer bulduğum şarkıları paylaşmaya devam ediyorum:

 

May'n - Hikari Aru Basho e (Izetta ED)

 

Criticrista - Hanate! Dodododoon! (SB69#-03)

 

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

bakayalo yazdı:

Kayda değer bulduğum şarkıları paylaşmaya devam ediyorum:

May'n - Hikari Aru Basho e (

)

Bu ending benim için o davul-davul herhalde farklı bir şeyse söyleyin davul yazıp durmayayım :D - sesiyle başlıyor. Güzel full halini dinlemek lazım.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Bir sezondan ne zaman underrated bir seriyi heyecanla beklesem o seriyi Commie kapıveriyor. Kelime oyunlarına hasta olan herkz havada kapmış Fune'yi. Birazdan izliyorum.

"Under sağlam bir döşer" nedir hocam ya :011:

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

  • 2 hafta sonra...
Bakayalo

NişiOişiN'in Zaregoto serisinden Kubikiri Cycle: Aoiro Savant to Zaregototsukai de başladı bu arada. Uykusuzluktan yarım yamalak izleyebildim ilk bölümü, "sasuga NişiOişiN" denecek kadar bol diyaloglu ve tuhaf gidiyordu ama Monogatari kadar saracağından şüpheliyim. Doğru düzgün izleyince daha sağlıklı bir fikir edinir tekrar yazarım.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

  • 2 ay sonra...
Bakayalo

Eveeet... Geldik sezon sonu toplu değerlendirmesine. En az bir bölümünü seyrettiğim animelerin sayısı 37'yi, bitirdiklerimin sayısı 14'ü (devam edenleri katarsak 16) bulmuş. Bu kadar içine girdiğim bir sezon daha olur mu bilmiyorum >_>

 

Bloodivores, Drifters, Idol Memories, Long Riders, Nanbaka, Occultic;Nine, Shakunetsu no Takkyuu Musume, Soushin Shoujo Matoi ve Soul Buster bir ya da iki bölümde bıkıp bıraktıklarım; bunlar hakkında ilk mesajımın üzerine yazacağım pek bir şey yok. Drifters şikâyet ettiğim problemlerden birini çözmüş diye duydum ama bu dönmeme yetecek bir ilerleme değil.

 

Gerisini tasnif ederek yazacağım.

 

Beğenmeden izleyip yarıda bıraktıklarım:

ClassicaLoid'i sırf mujikler için, Flip Flappers'ı masalsı maceraları için izlemeye devam ederim diyordum ama haftalık takip düzenim bozulunca birikmiş hâlde izleme motivasyonu bulamadım, ikisini de 6-7. bölümleri gibi bıraktım. Dream Festival'ı sırf şarkılarında kayda değer bir şey çıkarsa kaçırmayayım diye izliyordum, 6-7 bölüm sonra ondan da gına geldi, vasatın 3 gömlek altı şarkıların bestecilerinden mucize beklemekten vazgeçtim.

 

Ümitle izlememe rağmen yarıda bıraktıklarım:

Bernard-jou Iwaku'nun yazı duvarları sıktı, 4'te bıraktım.
Kaijuu Girls'ü birikmiş bulsam izlemezdim demiştim zaten, birikti, hakikaten de izleyesim gelmedi.
Koneko no Chii hoşuma gidiyordu aslında ama takip etme isteği uyandıracak kadar sarmadı, 5'te bıraktım.
Nazotokine tatlı olur diye umuyordum ama fazla Japon çıktı ve çabuk sıktı, 3'te bıraktım.
Nyanbo! açıldıkça sarar diye düşünüyordum ama o kadar sarmadı, takibi kaçırıp biriktirince bıraktım.
Udon no Kuni no Kin'iro Kemari tatlı tatlı ve sakin sakin gidiyordu, Tanuki içeren bir anime için fazla sakin geldi, 5'te bıraktım.

 

 

TAMAMLADIKLARIM

 

İyi-kötü sürprizler:

SB69# çok dandik başlamıştı, aynı dandiklikte devam etmesini bekliyordum, nispeten iyi gitti. İlk sezonunu yine de arattı ama.
MahoIku fazla ümit vererek başlamıştı, ikinci bir Madoka olamasa da yaklaşmasını bekliyordum, civarından bile geçemedi.
Getsuyoubi no Tawawa bomboş bir şeydi, ikinci üçüncü bölümünde bırakırım diyordum, ama bölüm bölüm hikâyeler güzel sardı, Ai-chan ve kouhai temalı bölümler hoş da bağlandı, bana bu boşluğu izleten senaristleri takdir ettim.

Keijo'dan fazla beklentiye girmişim. Hassas sularda delice yüzerek başlamıştı, bir spor animesinin bütün klişelerini yerine getirerek bitti.

TO BE HERO saçmalığın dibinde başlamıştı ama yarıyı görmeden o derinliği kaybetti, yüzeye doğru çıkmaya başladı; hiç de saçma olmayan, sıkıcı bir finalle bitti.

 

Şaşırtmayan iyiler:

Fune wo Amu çok iyi yönetilmiş vasat bir senaryo ile başladı, çok iyi yönetilmiş vasat bir senaryoyla bitti. Vaadini yerine getirdi, senaryo tarafında hiçbir riskli topa girmedi, klişelerden şaşmadı, dümdüz gitti, dümdüz bitti. Kafede oturmuş bir arkadaşımla konuşuyor olsam hakkında söyleyecek çok şeyim olurdu ama derli toplu yazmak için enerji harcayasım yok ¬_¬ Bu yönetmeni takibe alacağım ama. Önüne eli yüzü düzgün bir senaryo gelirse harikalar yaratır.
Girlish Number gülümser bir diziydi, bazen kederli bir gülümseme de olsa. Beklediğim gibi ciddiyetini yavaşça arttırarak gitti, bitmesi gerektiği gibi bitti, ne fazla ne eksik. Hafifti ama karakterlerini sevdirdi; onlarla birlikte güldüm, eğlendim, neşelendim, dertlendim, kederlendim, hüzünlendim... Gönülden veda ettiler, ben de onlara gönülden veda ettim. Katta na! :uhuhuh-onion-head-emoticon:
Kiitarou Shounen no Youkai Enikki gibi hafif eğlencelikler beni uzun süre sarmaz normalde (bkz. Udon no Kuni), ama bu dizi çok iyi planlanmıştı, bütün numaralarını gerekli zamanlarda çekti, her bölümde ayrı kapanış şarkısıyla da ek beklenti yaratıp ikinci bir şansı garantiye aldı. Sonuna kadar izledim ve hiç sıkılmadım. Aferin lan WORDS in STEREO! Her kimsen(iz) artık.
Okusama 2 ilk sezonuna göre daha fazla servis, daha düşük gerilimle başlamıştı, aynı şekilde gitti. İzlemesem de olurdu diyemeyeceğim, ama ikinci sezon fazla gelmiş buna. 3. sezonu çıkarsa izleyeceğimden emin değilim.
Stella no Mahou çok sevimli başlamıştı, çok sevimli gitti, çok sevimli bitti. Her şeyin yolunda gitmesi normalde sıkar beni. Bunda o kadar aşırı yolunda gitti ki orijinal oldu, gülümsemekten sıkılamadım.

 

Harikalar:
Shuumatsu no Izetta görüntüde aksiyon, özde dram olarak başlamıştı; arada gereksiz hafiflikler yaptı ama fazla oyalanmadı, aksiyon soslu sağlam bir dram olarak devam edip tamamlandı. Son dakika haricinde kusursuz bir sondu. Bir efsane, bir klasik olacak kadar yükselemedi ama.
Watashi ga Motete Dousunda ortalarda sıkma riskini başarılı hamlelerle atlattı, son bölüme kadar gerilimi sürdürdü, noktayı da çok iyi koydu.

Yuri on Ice mükemmeldi. Gerisini vakit bulursam ve toparlayabilirsem kendi konusuna yazarım. Buraya yazacağım, birkaç reddiye ile bir tanımdan ibaret: Bu bir spor animesi değil, lütfen spor animesi beklentilerinizi vestiyere bırakıp izleyiniz. Bu bir bromance da değil. Bu bir brothers-in-arms da değil. Bu bir X de değil Y de değil... Bu bir görsel eser. İyi kurgulanmış karakterleri çok iyi bir senaryo içinde harika bir yönetmenlikle izleyicinin hayatına sokan bir görsel eser.

 

Harikanın ötesi:
Hibike! 2. Ağlattı. Gerisini kendi konusuna yazdım, kısaca da olsa.

 

 

DEVAM EDENLER

Nobunaga no Shinobi çıtayı hiç düşürmeden ilerliyor, eğlenerek izliyorum.

Sengoku Choujuu Giga bazen fazla Japon oluyor ama çoğunlukla yeterince anlaşılır gidiyor, saçmalığını da hiç kaybetmiyor. Her bölüm aynı derecede komik olmuyor ama izletiyor kendini.

Kubikiri Cycle (Zaregoto) uzun aralıklarla çıkıyor. Epey ilgimi çekti ama yorum yapmak için erken.

 

ERTELEDİKLERİM

3-gatsu no Lion'ı ilk mesajıma yazmıştım. Uygun bir mod ve uygun bir boşluk bekliyorum.
Hagane Orchestra Crunchyroll'da yayımlanmasına rağmen HorribleSubs ta 8. bölümünü ripledi, ben de bu sezonu neredeyse tamamen Horrible'dan takip ettiğimden bir tek o 8. bölümü indirip izledim. Çok enteresan bir parodi. Bir ara bulup tamamını izleyeceğim. Tuhaf sevenlerin ilgisini çekecek bir şey.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Bakayalo

Bir de ölen youtube linklerinin tazeleriyle bu sezon dikkatimi çeken şarkıları bir arada toplayayım.

"İyi açılışlar" ve "iyi kapanışlar" dediklerimi klibiyle ve animeye uyumuyla birlikte değerlendiriyorum. "İyi şarkılar" dediklerim ise indirip müzikçalarıma atıp klipsiz animesiz dinleyecek kadar kayda değer bulduklarım :P

 

İYİ ŞARKILAR

Spoiler

Bloodivores OP (Mili - NENTEN)


3-gatsu no Lion 1. bölümdeki Fransızca şarkı


Soushin Shoujo Matoi ED (Sphere - My Only Place)

 

SB69# OP (Plasmagica - Heart wo Rock!)


SB69# 1. bölüm ilk iç şarkı (Bud Virgin Logic - Schlehit Melodie)


Izetta ED (May'n - Hikari Aru Basho e)

 

 

İYİ AÇILIŞLAR

Spoiler

ClassicaLoid

 

Show By Rock!!#

 

Bloodivores

 

Yuri on Ice

 

3-gatsu no Lion

 

 

İYİ KAPANIŞLAR

Spoiler

Shuumatsu no Izetta

klibini 3 önceki mesajımda paylaşmıştım

 

TO BE HERO


3-gatsu no Lion


Flip Flappers


Soul Buster

 

 

Kiitarou Shounen no Youkai Enikki kapanışlarına bakamadım, bir daha üstünden geçtikten sonra dikkate değer bir şey bulursam eklerim, hoş şeyler vardı aralarında.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

 Son yıllarda izlediğim en boş sezondu doğrusu. Bana göre elle tutulur 3-4 seri vardı.

Bloodivores: Manhua sını okuyordum animesi çıkınca izlemeye başladım lakin tüm çin yapımlarında olduğu gibi yarıda kaldı ve devamının geleceğini pek samıyorum. 

 Drifters: Sezon'un sıkılmadan izlediğim tek yapımı diyebilirim. Kendine has çizimleri de çekici yanlarından biri oldu.

Occultic; Nine: Arasında noktalı virgül olan animelerden biri diye başladım ve ilk bölümde bıraktım.

Soul Buster: ( Fate Stay Night'ın çin versiyonu gibi bir şey olmuş. Anime karakterleri güzel lakin çizim tekniği berbattı.Açılış şarkısı en beğendiğim yönü oldu.) 

Kiitarou Shounen no Youkai Enikki : Bölümler biraz daha uzun olsa dediğim çerezlik bir yapım.

Udon no Kuni no Kin'iro Kemari  : 3 bölüm sonra bıraktım. Rakun karakter fena değildi lakin tek başına yeterli olmadı izlememe devam ettirmek için.

Fate Grand Order: Kısa bir OVA dır diyordum ki film tadında bir yapım çıktı. Shiro ve ekibi olmasa da kendi evreninde çekici bir yapımdı. Oyunu nu telefona indirmiştim lakin japonca olması sonucu fazla tutmadan geri sildim. Devam serilerini bekliyorum. Fate'le ilgili ne var ne yok anime yapıyorlarken buda eksik kalmaz.

Yahari Ore no Seishun Love Comedy wa Machigatteiru. Zoku OVA: Romanın 10.5 adlı cildinden uyarlanan yapım İroha ve Hikigaya üzerine dayalı son derece eğlenceli bir yapımdı.İkilinin randevüsü ve aralarında geçen diyalogları zevkliydi. Bölüm sonlarına doğru İroha ya nispet olsun diye iki ana kadın karakterimizde randevüye çıkıyorlar. Yukino'nun gözü mağazada kaldı iki beden büyük gösteren sütyen meselesi baya güldürdü. Tabiki de Hikigaya'dan kaçmadı. Final fotoğrafıda 1900 li yılların aile fotoğrafı gibi olsada yer vermeleri Hikigaya için ayrı bir eziyetti. 

Natsume Yuujinchou Go: Devam serisini beklemiyordum benim için sezonun sürprizi ve en iyi yapımı oldu. Bir solukta izlenmesede severek izledim bu sezonuda devamıda gelir sonuçta hikaye hala gelişme safhasında ve sonuç hiç yakın gözükmüyor (düzeltme) derken 6. sezonun bu yıl çıkacağını MAL'da gördüm.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

(düzenlendi)

Drifters:O kadar saçma ki sevdim.Olasılıklar neredeyse sonsuz

 

8/10

 

Mahou Shojou İkusei Keikaku:İçi boş bir yapım.İzlenebilir olduğu için 5 puan civarı vermiştim.O kadar yumuşak davranmama gerek yok

 

4/10

 

Saiki Kusuo no Ψ-nan:Stereotiplere dayalı komedileri seviyorum.Sayanora Zetsubou Sensei adlı animeyi de aynı şekilde çok severek izledim.Ve tempo inanılmaz hızlı yani neredeyse hiç sıkılmadım.Güncel olgulara dair gönderme yapması da ayrıca güzeldi

 

9/10

 

Sadece bu üçünü izledim

 

Bakmadım ama Saiki Kusuo no Ψ-nan sonbahar başlamamış olabilir fakat sonbaharda bittiği için yazayım dedim

Düzenlendi: (Ulmo)
  • Beğeni 1
Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

(düzenlendi)

Bitirdiklerim:

Brave Witches: İlk sırada olmasının nedeni alfabetik gidiyor olmam. Neden aynı bölgede olmasına rağmen 507 gibi daha enteresan bir ekibi seçmedikleri konusunda biraz endişelendirmişti ama Takami Karibuchi (Oshibuchi Takashi)'ye bir kız kardeş ekleyip Pasifikten söküp Suomus'a (Finlandiya) göndermeye çalışmış olduklarını fark edince bakayım dedim... Kız kardeşi beklediğimden de beter çıktı. Serinin kalanını yazılı metinlerde çok methini duyduğum Gundula Rall (Günther Rall) ve hep nasıl uyarlandıklarını merak ettiğim Edytha Roßmann (Edmund Roßmann) ile Aleksandra Ivanova Pokryshkin (Aleksandr Ivanovich Pokryshkin) için izledim. Karakterleri ilk serideki gibi sırasıyla bilzere tanıtıp son 2 bölümde tüm güçlerini birleştirerek "Yuva"yı yıktıkları alışıldık bir düzenle bitti... Zaten yüksek beklentilerim yoktu ama kötü de değildi...

Drifters: Konu güzel, kurgu güzel, uygulama sınıfta kaldı. Çok ilgi duyacağım karakterleri harcadı. Öyküyü ikinci sezonu planlayarak dizmişler belli de ne bileyim biraz daha fazla şeyi sığdırabilirlerdi gibi geliyor. Animasyonu olmasa da hareketli bir görsel roman tadında, ne olduğunu görebildiğim bir seriydi.

Getsuyoubi no Tawawa: Adı gibi dolgun meyveleri ile... Ehem... Mangası olduğunu ilk bölümünde adının ne anlama geldiğini aramam ile öğrenip, baktığım o kısa olayların ama çoğunlukla gülümseten olayların animasyonu oldu. Pazartesi sendromundan muzdarip 20'li yaşlarındaki Japon ofis çalışanı erkeklere yönelik bir şekilde yapılmış bir çzim serisi ile ortaya çıkmış bir manganın animesi.  Yalnız bitip bitmediğini tam anlayamadım 14. bölümde...

Hibike! Euphonium 2: Bakayalo'nun konusunda yazdığının ardından diyeceğim her şey kopya çekmişim gibi kalacağı için mükemmel oldu diyerek noktayı koyuyorum. Tekrar da izlerim. 1-2 defa ile de kalmaz.

Kiitarou Shounen Youkai Enikki: Güzel çerez. Zaten youkai severim kesin izleyeceğim diyordum ve buna değdi. Kısa bir bölüme giriş gelişme sonuç olayını güzelce sığdırıp bütün seri hiç sıkmadan gidip beni çok memnun etmiş bir şekilde sonlandı. Kapanış şarkısı olayını da sevdim, şimdiden listeme eklediğim 3 şarkı var...

Lostorage Incited WIXOSS: İlk serinin yaptığını yapar mı dedim... Pek de beceremedi. Son 5 bölümünü havada izledim daha çok da dinledim. Vasat kaldı.

Shuumatsu no Izetta: Çok büyük umutlarla başladım, çevirisine bile girdim (taşınma ve son bölümlerdeki hayal kırıklıklarımdan dolayı bıraktım). Ama sonu hiç olmadı, bu tarz bir dram için çok yumuşak bitti. Tasarımcılar derslerine çalışmışlar ama, cephanelik 10 numaraydı. Araçlara ve silahlara baktıkça ağzımdan sular akıyordu...

ViVid Strike!: Vivid'in animasyonundan ne kadar rahatsız olduğumu yeniden hatırlamamı sağladı. Senelerin Nanoha animasyonunu kullanmadıklarına değmedi. Yeni karakterleri sevdim, ama ViVid deyince ben Antik Belka üçlüsünü bekliyordum (Vivio, Einhart, Ixy)... Hegemon Tekniklerinin yeni bir kullanıcısının yetişmesi dışında pek de bir anlamı yoktu bu serinin benim için.

 

Bıraktıklarım:

Daha 1. bölümlerinden bırakıp yorum yapmakla uğraşmayacağım seriler: Bloodivores, Idol Memories, Oculltic;Nine, Fate/Grand Order: First Order (Film/OVA mı ne?), Stella no Mahou, To be Hero.

Classicaloid: İlginç geldi. O kadar da ilginç değilmiş. 3. Bölüme gelindiğinde bile ne olduğunu anlayamadım. Modzart iyice canımı sıktı ben de bıraktım. Bir ara oturur OST'sini dinlerim ama seri olarak ikinci bir şansı olmayacak.

Flip Flappers: Fantastik ortam ilginçti de çok basit sorular bile çok uzun süre havada bırakıldı... Bir gün iyi hissedersem geri dönebilirim. O vakte kadar, ölüm korkusu olmayan turuncu saçlı kızın sonunda ölüp ölmediği arada sırada merak ederek vakit geçireceğim gibi görünüyor... 5 bölüm gitti.

Gi(a)rlish Number: Bazı serileri nasıl insanların kafasından çıktığını güzel bir şekilde gösterdi. Uzun süredir aradığım bir cevabı bana çok kısa bir süre içinde vermesinin ardından izlemek için başka bir sebep de veremedi. 2. bölümde bıraktım.

Keijo!!!!!!!! : 8 ünlemi var dedim, bari ünlem sayısı kadar dayanayım dedim. Olmadı. Mangasını beğenmiştim, ki bu tarz bir  seri için nadir bir durumdur, ama olmadı. İlk bölümden itibaren bana göre yaptıkları çok sayıdaki senaryo hatasından dolayı 3. bölümden sonrasını izlettirmedi... Geri dönme ihtimalim çok düşük olsa da var, o da mangasının hatırına.

Mahou Shoujo Ikusei Keikaku: Tamam, Madoka iyidir kabul ama ben sevmem. Sanırım Nanoha ekibinin üyesi olmam bunun ana sebebi... Bir bakayım bir yere kadar götürürse her şekilde altında kalacağına inandığım ve görüşlerin bunu desteklediği Madoka'ya ikinci bir şans verebilirim dedim. Olmadı. 2 bölüm.

Nazotokine: Güzel başlamıştı. Sonlardaki sorular da ilginçti ama çabuk sıktı.. Araya taşıma falandı filandı da girince birikti kaldı... bir ara dönebilirim... 4. bölümdeydim sanırım...

Show By Rock!!#: İlk sezonunun tadını veremedi, bir de daha öncelik veridiğim bazı sebeplerden dolayı 4. bölümde askıya aldım... Bir ara döneceğim ama yakın zamanda değil. 

Soul Buster: Hyakka Ryouran Samurai Girls tarzı animasyon görselliği (o seriden aklımda kalmış iki şeyden birisi, diğeri açılış şarkısıydı (Faylan - Last Vision for Last), zaten 3 bölüm izleyip bırakmıştım) oldukça ilgimi çekti. Güzel gidiyor gibiydi. Çerez olarak iyi iş çıkarttı ama meşguliyetten asıkaya aldım bir ara kesinlikle döneceğim.

Soushin Shoujo Matoi: İlk bölümün başındaki işitsel kanser sebebi diyalogların ardından hiç bir yere bir türlü gidemedi. Geçmiş olsun dedim.

Yuri!!! on Ice: Görselliği güzeldi kabul... Güzel başladı kabul... Ana karakterden tiksindim. Yok. Daha ilk bölümden bana bu kadar batan pek fazla ana karakter olmadı. Bu sezonda iki taneydiler ama. Diğeri Hikari Karibuchi.

 

Devam Edenler:

Kidou Senshi Gundam: Tekketsu no Orphans 2: Gundam izlemek için sebebe ihtiyacım yok. Yeterki başladıktan sonra devam ettirsin. Bu devam ettirdi. Gidiyorum.

Nobunaga no Shinobi: Tarihi düzeninin güzel gitmesinin yanı sıra eğlencesi de ritmini kaybetmedi. Seriyi takip edeceğim belliydi ama daha ilk bölümden Chidori'nin shinobilik hakkında yaptığı açıklama bu konunun içinde olan birisi olarak doğruluğu ile beni seriye daha bir bağladı. Bazı olaylar tarihi akıştan sapmış olsa da bu senaryoya ya da akışta bir sıkıntı çıkarmadı, aksine çok daha zenginleştirdi. 

Sengoku Choujuu Giga: Çok güzel bir parodi serisi, referanslar güzel, gerçek olayların arasına sokuşturdukları uydurmacalar oldukça eğlenceli ve oluşturdukları karakterlere cuk oturuyor. Bu karakterler de gerçeklerine...

Strike The Blood II OVA: Bırakın ben de arada sırada fanservisi için bir şeyler izleyeyim :P

 

Bu da neydi?: 

Luger Code 1951: Güzel bir şeye benziyordu ama ne olduğunu tam anlayamadım... Tek bölümde bitti mi?

Düzenlendi: (Shiranui)
Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Adettendir ben de yazayım.

 

Bitirdiklerim:

Kaiju Girls: Bu aralar bende Kaiju hastalığı oldu bu animedeki şirinlikler yüzünden, animede her bölüm 5 dk boyunca Zetton teşrif etsin boy göstersin diye izledim, komik değildi ama şirindi chibi karakter tasarımları. (Şimdi Godzilla filmlerini -31 filmin 26'sını- izleme maratonu yapıyorum, son 6 film kaldı. :D)

Flip Flappers: Güzel animeydi, her zamanki çok ısınamadığım animeleri benim için izlenir kılan ve beni izlemeye teşvik eden bir karakter vardı, o da Yayaka'ydı. Fena değildi genel olarak ama ağır tempoda ilerlediğinden zaman zaman sıkıldım.

Watashi ga Motete Dousunda: Sezonun benim için en büyük sürprizlerindendi, shoujo animeler eskiden TRT1'de izlediğim Sailor Moon ve Wedding Peach ile geride kalmıştı ama buna şans vererek hiç de yanlış yapmamışım. Gayet keyif aldım başından sonunda, finali de tahmin ettiğim gibi bitti ama yine de keyifli bir serüvendi.

JoJo's Bizarre Adventure: Diamond is Unbreakable: Büyük ihtimalle yıllar önce Türkiye'de JoJo mangalarını ilk okuyan kişiyim, çoğu kimsenin izlemediği eski JoJo ovalarını da izledim, sonra bu yeni seri çıktı. Stüdyo adaptasyon olayını çok iyi başarmış, bundan sonraki seriler de aynı şekilde keyifli olacaktır.

Drifters: İzlerken sıkmadı, ama bir şeyler eksikti. Mangakanın tarzına alışığım ama pek hoşuma gittiğini söyleyemem. Herkesin pişmiş kelle gibi sırıtması da keyif bozucu bir etken. Herkes mi özgüven dolu olur bir seride? Yine de sezonun en beğendiğim animeleri arasında.

Yuri!!! on Ice: Sezonun en iyi animesiydi.

TO BE HERO: Absürd komedi olduğundan şans verdim, fena da değildi, bölümlerin kısa olması iyiydi lakin final twistli falan olsun diye pek de ağızda hoş tat bırakmayan şekilde bitti. Daha iyi bir final beklerdim.

DAYS: Her spor animesinde olduğu gibi fujoshi bait numaralara başvurdular, çok mantıksız işlediler hikayeyi, baş karakteri adam edene kadar bizi hayattan bezdirdiler, ama nedense animeyi izlerken bu tarz şeyleri hiç dert etmedim. Bölümler bittiğinde genelde veryansın ettim. Devamını da izleyeceğim buna rağmen.

Mahou Shoujo Ikusei Keikaku: Benim için sezonun epik fail animesi buydu. Tek beğendiğim nokta La Pucelle gibi az rastlanan bir karaktere sahip oluşuydu. Animenin geri kalanı çöp.

 

Yarım bıraktıklarım:

All Out!!: Ragbi pek sık rastlanılan bir spor değil hem film hem anime olarak. Hatta ilk ragbi animesi buydu sanırım, ama ne çizim tarzını beğendim, ne animenin klişelerden kaçmaya bile çalışmayan 1-0 olsun bizim olsun tavrını.

ClassicaLoid: Klasik müzik ve Gintama absürdlüğü ilgimi çekmişti ama %70 klasik müzik içermesini beklerdim, bunun yerine gereksiz bir baş karakteri vardı animenin, ve o da benim seyir zevkimi kaçırdı. (Evet o evin sahibesi olan kızdan bahsediyorum.)

Gakuen Handsome: Bu seriye başlarken ne bekliyordum bilmiyorum, ama kapanış kısmındaki absürd animasyon hariç komik bir yanı da yoktu zaten.

Long Riders!: K-ON gibi olacak diye düşündüğüm bir animeydi, hatta karbon kopyası olan karakterler içeriyordu ama hikayenin bu kadar hafif tonlarda olmasına dayanamadım. O Mio tipli kız gibi kurtaramadı animeyi.

Soul Buster: Öylesine bakayım diye bir bölüm indirdim, zırh kuşanmış hatun karakterler fetişim var, onu tatmin eder mi acaba diye baktım ama başroldeki abladan çok kaslı yarı çıplak abileri görünce bana göre değil bu anime deyip bıraktım. Çinliler anime yapmasın ya.

Touken Ranbu - Hanamaru: Sırf animasyonunu merak edip bir bölüm indirdim ve erkekliğim zarar gördü galiba. Oje falan süren erkekler de ne bileyim, tabi burada öyle şeyler yapanlar varsa söz meclisten dışarı beni ilgilendirmez ama, animedekiler en azından trap modunda falan olsalardı madem.

Shuumatsu no Izetta: Aslında merak ettim baya övülüyordu burada, ama beklediğim tip bir askeri anime çıkmadı. Askeri animelerde realizm severim, Valkyria Chronicles gibi daha "realist" bir şey olmasını isterdim.

 

Başlamadıklarım:

Keijo!!!!!!!!: İndirdim bütün bölümleri ama henüz izlemedim.

Nazotokine: Her bölümü çıktıkça indirdim ama ilk bölümü hariç dokunmadım. Ben office lady'lerin muhabbetleri olmasını tercih ederdim ama mahou shoujo twisti falan bakalım ne kadar ilgimi çekmeyi başaracak acaba.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Bungou Stray Dogs 2:Yazmayı unutmuşum bu seriyi sezonun bana göre en iyi üç yapımından biriydi. Mangasınıda takip eden biri olarak ilk 4 bölüm de nereden çıktı dedim. Mangada böyle bir şey görmemiştim. Sanırım romanda geçen bir bölümden uyarlamaydı. Ne yalan söyleyeyim animenin genelinden daha da güzel bir hikayeydi.

Spoiler

3 farklı grup şehirde büyük bir savaş başlattı ve sonuç olarak grupların ana karakterlerinden hiç kimse ölmedi sade figüranlar öldü.

 

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Hesap oluşturun veya yorum yazmak için oturum açın

Yorum yapmak için üye olmanız gerekiyor

Hesap oluştur

Hesap oluşturmak ve bize katılmak çok kolay.

Hesap Oluştur

Giriş yap

Zaten bir hesabınız var mı? Buradan giriş yapın.

Giriş Yap
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgilendirme

Forum Kuralları'mızı okudunuz mı?