Arakçı Animeler

Arakçı animeler diziminizin bu haftaki konusu Katanagari

Söz konusu bu iki anime için tam olarak arakçı diyebilir miyim bilemem ama kesinlikle bir esinlenme durumu mevcut bana göre.

Her Bleach izlediğimde ve Kon'u gördüğümde yapay zekada ki oyuncak ayı aklıma gelir. Sonuçta ne alaka biri ayı diğeri aslan olabilir ama kimbilir Bleach'in yaratıcısı, Steven Spielberg'in Yapay Zeka'sından etkilenmiştir belki de.

Eden of the East serisini izlerken sürekli bu köpeği gözüm bir yerden ısırıyor diye düşünürdümqsoru ama aslında gözümün köpeği değil, köpeğin gözümü ısırması daha doğal bir olaydı. Ve sonuç olarak Sword of Stranger'ın afişini görünce bu iti nerden tanıdığımı çıkardım.

Yani dünya üstünde bu kadar değişik cins köpek varken aynı tipi yapmak zorundalar mıydı hadi tiplerini geçtik renkleri bile aynı bunların. Ya bu köpek filmden yardımcı hayvan dalınca oscara aday oldu Eden of the East'den teklif aldı ya da bunlar uzaktan akraba bu kadar benzerlik olamaz.

Sanırım bazen Yavuz Hırsız olmak gerekiyor vesselam. Niye derseniz, Code Geass: Shikkoku no Renya (Edo döneminde geçen alternatif evren Code Geass hikayesi) spinoff'unun Mangaka'sı Tomomasa Takuro, bir izleyici blog'unda Code Geass'ın intihallerden oluşan bir seri olduğunu ve Shikkoku no Renya öyküsünün de aslen "Yagyu Reppuken Renya" (Takashi Noguchi'nin 1991'de Weekly Shonen Jump'da tefrika edilen Manga'sı)'dan intihaller taşıdığını yazan bir yazı kaleme alınca blogger'in dava edileceğini açıklamıştı. Söz konusu açıklama 4 ay önce yapıldığından dava açıldı mı, açıldıysa ne sonuç çıktı haberim yok fakat beni oldukça rahatsız eden bir olay olduğundan burada da paylaşmak istedim: Neticede hepimiz -yada en azından bazılarımız- Code Geass'ın başından sonuna dek tamamen hatasız, orjinalite pınarı bir seri olmadığının farkında iken bizzat spinoff oluşturma yetkisi verilmiş bir kişinin böyle davranması serinin içinde bir artı varsa bile bunun değerini azaltıyor. Neticede kişisel bir blog'un milyonlara yayılması yada Code Geass'ın maddi getirisine balta vurabilme olasılığı sıfır iken dam üstünde saksağan, vur beline kazmayı üsülünden bir yola başvurulması traji komik. Dahası ürkütücü: Herhangi bir eseri eleştirmek yada intihal yanlarını belirtmeye karşı adalet kanalları yoluyla zor kullanmak nasıl hoş görülebilir? Bu tür benzer olaylar tekrarlanacaksa insanlar sevdiği eserleri bile eleştiremez konuma geleceklerse Anime - Manga'nın "özgür düşündürme" misyonu nerede kalıyor?

En son izlediğim Peach Girl serisinden sonra bu başlığa uğramamın vakti geldi artık diye düşünmeye başladım

Kimi ni Todoke yapımın ne kadar çok abartılan bir seri olduğunu her seferinde söylemekten sıkılmadım, sıkılmayacağım da...Hele de Peach Girl izledikten sonra bir konu bu kadar mı alınıp da ortaya (ç)alınmış bir yapım çıkarılır (gerçi yapımcıları ya da yaratıcısı yani Mangaka'sı aynı mı bir bilgim yok) ha evet alınıp karakterlerin kişilikleriyle oynandığında sanırım bir şeylerin değiştiğini sanıyor bu yapımcılar,buna da gelip ''Orjinallik'' katıyoruz gibisinden bir düşünce ile bu tip araklanmış temalı yapımları çıkarıyorlar.

Peach Girl serisinde de aynı şekilde kızımız ten renginin koyuluğundan çekimser kalıyor,üstelik aynı Kimi ni Todoke'de olduğu gibi hoşlandığı esas oğlanımızdan çekinerek çünkü geçmişinde esas oğlanımızın ''Koyu tenli kızlardan nefret ederim!'' gibisinden bir repliğinin kulağına gelmesi bu çekimserliğini tetikliyordu.Burda, yanlış anlama olmasın,asıl arakçı olan Kimi ni Todoke yapımcıları çünkü tarihlerine baktığımda, daha doğrusu manga tarihlerine baktığımızda Peach Girl daha eski yıla ait bir yapım olarak karşımıza çıkıyor.Kimi ni Todoke,biraz daha allanıp pullanarak piyasaya sürüldüğü için bu kadar göz önüne çıkması doğal tabii,keşke Peach Girl çizimlerine de aynı özen gösterilseydi,o da bilinseydi.Benzeyen özellik sadece bu değildi elbet, aynı iki serimizde de fettan bir kız karakterimiz vardı,iyi görünüp de alttan tüm şeytanlıklarıyla ana karakter kızımızı ya da oğlumuzu parmağında oynatması,ne kadar da benzer bir tema,gerçi her Okul teması içeren Shoujo yapımda bunu görebiliriz ama bu kadar da benzer işleniş ''Pes'' dedirtebiliyor Sonrasında,iki serideki ana karakter kızlarımızın arkadaş edinememesi olayı,iki seride de kızımız kolayca arkadaş edinemeyecek yapıdalar.Peach Girl izlerken bu tema da çok tanıdık geldi nedense.

Neyse ki Peach Girl 12-15. bölümden sonra değişik bir dönüşüm yaşatıyor,sadece Kimi ni Todoke'deki durağanlağana katlanamadığım gibi Peach Girl'de de fettan kızımın söylediklerine inanılan saflık muhabbetleri beni az çileden çıkartmadı hani Ne diye kendime işkence yapıyorsam,sanırım Shoujo'ları sevmemizin eksikliklerinden birisi de bu oluyor,bazen bünyeyi olumsuz etkileyebiliyor

Konusu ya da işlenişi açısından birbirlerinden esinlenen tonlarca anime var ama çok yakın temaları alan özellikleri açısından bakınca sanırım buna 'araklama' demek daha doğru oluyor.

Bu noktada,Code Geass geldi aklıma;her ne kadar ikinci sezonu ve içerisindeki C.C ile Lelouch faktörünün etkisine hapsolmuş olsam da Legend of the Galactic Heroes gerçeğini gözardı edemeyeceğim sanırım.Burdaki olay,biraz esinlenme tarafında aslına bakarsak;konu ve karakterler oldukça benzer -Suzaku faktörü hariç ve iyiki de hariç - özellikle de ortaya sergilediği tavırlar açısından Lelouch ile Reinherdo-sama benzerliğini gözardı edemiyorsunuz.İki seri için ayrılan noktalar arasında ise, Mecha ve Sci-Fi özelliği oluyor.Bunun dışında ise elbetteki işleniş kalitesi,LoGH'un işlenişinin yerini hiçbir yapım kolay kolay yaklayamaz diye düşünüyorum. İşleniş demişken;karakter olayına dönmek isterim;özellikle de ana karakter olarak iki tane isim (Wenli ve Reinheard) verilse de LoGH'un içerisinde yer alan her karakteri başrol olarak düşünebilirsiniz ama Code Geass düşününce,o kadar işe yaramaz karakter bolluğu vardı ki...

LoGH,daha bir özenle işlenmiş,en azından tüm karakterleri içinize siniyor,hatta hangi tarafta yer alacağınız ikilemi seriyi daha doğrusu 110 bölümlük Ova'yı noktaladığınız ana kadar kendini göstermeye devam ediyor.Tabii,bu benzerlikler Code Geass sevgimi azaltmıyor ama tercih konusu olduğunda gözüm kapalı LoGH için bahis oynayabilirim ;)

Daha önce de yazdığım gibi bu biraz daha araklama olayında uzak aslında,daha çok esinlenme diye düşünmek gerek,hatta ben LoGH için Code Geass ve türevi serilerin ''Ata'' sı diyorum.Sanırım,verdiğim bu isim de güzel yakışıyor

Arakçı animeler kuşağımızın bu haftaki konusu Mahou Shoujo Madoka Magica:

Kenshin ve Kamen çok iyiymiş.

Arakçı animeler kuşağımızın bu haftaki konusu Mahou Shoujo Madoka Magica:

muahahhaha adam kabul ediyo ya

Öncelikle arak olarak düşündüğüm hiçbir anime olmadığını söylemeliyim, bence hepsi derin bir esinlenmeden ibaret. Rurouni Kenshin'in mangakası Nobuhiro Watsuiki, Hiko Seijuro'nun pelerinini Spawn'ınkinden esinlenerek çizdiğini yıllar sonra açıklamıştı. Bunu hiç dillendirmeseydi adam ölüp gittikten sonra adı intihalciye çıkacaktı. araklamak, esinlenmek, benzemek, tesadüf gibi kavramları ayırtetmek gerek.

Biraz fazla mı iyimser düşünüyorum bilmiyorum. Gakuen Utopia Manabi Straight karakterleriyle K-On karakterleri hem tasarım hem de kişilik olarak aşırı benzeşiyor mesela. Ama direk K-On için arakçı demek haksızlık olur bence. Bir animede kullanılan herhangi bir öğe bir başkasında kullanılamayacak olursa anime ve manga kültürünün sonu yakındır heralde. GUMS ve K-On türleri itibariyle moe öğeler barındırmak zorunda, dolayısıyla karşılaştırmayı aynı türler içinde yaparken biraz esnek davranmak gerek.

Söz konusu bu iki anime için tam olarak arakçı diyebilir miyim bilemem ama kesinlikle bir esinlenme durumu mevcut bana göre.

Eden of the East serisini izlerken sürekli bu köpeği gözüm bir yerden ısırıyor diye düşünürdümqsoru ama aslında gözümün köpeği değil, köpeğin gözümü ısırması daha doğal bir olaydı. Ve sonuç olarak Sword of Stranger'ın afişini görünce bu iti nerden tanıdığımı çıkardım.

Yani dünya üstünde bu kadar değişik cins köpek varken aynı tipi yapmak zorundalar mıydı hadi tiplerini geçtik renkleri bile aynı bunların. Ya bu köpek filmden yardımcı hayvan dalınca oscara aday oldu Eden of the East'den teklif aldı ya da bunlar uzaktan akraba bu kadar benzerlik olamaz.

Bu konuda şunu söylemeliyim ki, olay tamamen doğal bir tesadüftür. İki animeyi de izlemedim ama görüntülerdeki köpeklerin cinsi "akita inu"dur. Japonya'ya ait bir tür olduğu için bir japon animasyonunda onlara rastlamak çok doğaldır. Safkan olanların görüntüsü şu şekilde olur:

Bu sezonun en arakçı Anime'si açık ara Muv Luv: Total Eclipse

Neden denecek olursa 2003 tarihli underrated Anime'miz Gunparade March: New War Song herşeyiyle Muv Luv: Total Eclipse ile neredeyse tamamen aynı. İşin trajikomik yönü Muv Luv: Total Eclipse lightnovel ve manga'sının Gunparade March'dan yıllar sonra çıkmış olması.

-Her iki seride paralel evrenin tarihinde oluşan bir yaratık istilası ile başlıyor. Muv Luv için 1973'de, Gunparade March içinse 1945'de.

-Her iki seride de yaratıklar böcek ve sürüngen tipolojisinin karışımından oluşuyorlar. Farklı türlerin hiyearşisinden oluşuyorlar ve bir hivemind'e bağlılar.

-Her iki seride de Mecha'lara pilotluk etmek için liseliler eğitiliyor.

-Her iki seride de Mecha'lar genel olarak mikro füze podları, makineli tüfek ve birimin kendi boyuna yakın Katana'larla donatılıyor.

-Her iki seride de ana karakter olan kız, Mecha'ları üreten şirketin bağlı bulunduğu ailenin kızı.

-Her iki seride de ana karakterin sınıfında hiçbir şeyi beceremeyen, adeta şanssızlığın kitabını yazmış bir gözlüklü kız var.

Buradan ne mi sonuç çıkıyor? Bir serinin eski yada underrated olması, yeni bir serinin ondan her halukarda daha iyi ve daha özgün yada daha izlenebilir olduğunu göstermez.

Bu vesile ile bir kez daha okumakta yarar olduğuna inandığım bir yazı:

http://www.animemangatr.com/forum/anime-tanitimlari-ve-incelemeleri/3237-gunparade-march-new-war-song/

Bu sezonun en arakçı Anime'si açık ara Muv Luv: Total Eclipse

Neden denecek olursa 2003 tarihli underrated Anime'miz Gunparade March: New War Song herşeyiyle Muv Luv ile neredeyse tamamen aynı. İşin trajikomik yönü Muv Luv: Total Eclipse lightnovel ve manga'sının Gunparade March'dan yıllar sonra çıkmış olması.

-Her iki seride paralel evrenin tarihinde oluşan bir yaratık istilası ile başlıyor. Muv Luv için 1973'de, Gunparade March içinse 1945'de.

-Her iki seride de yaratıklar böcek ve sürüngen tipolojisinin karışımından oluşuyorlar. Farklı türlerin hiyearşisinden oluşuyorlar ve bir hivemind'e bağlılar.

-Her iki seride de Mecha'lara pilotluk etmek için liseliler eğitiliyor.

-Her iki seride de Mecha'lar genel olarak mikro füze podları, makineli tüfek ve birimin kendi boyuna yakın Katana'larla donatılıyor.

-Her iki seride de ana karakter olan kız, Mecha'ları üreten şirketin bağlı bulunduğu ailenin kızı.

-Her iki seride de ana karakterin sınıfında hiçbir şeyi beceremeyen, adeta şanssızlığın kitabını yazmış bir gözlüklü kız var.

-Her iki seride de ana karakterler en yakın arkadaşını yaratık saldırısında omuz omuza savaşırken kaybetti. (Muv Luv'da Yui, Gunparade March'da ise Hayami) Her ikisinin arkadaşı da onlardan yaratık onları parçalamadan onu vurmasını istedi ama her iki seride de ana karakterler bunu yapamadı.

Buradan ne mi sonuç çıkıyor? Bir serinin eski yada underrated olması, yeni bir serinin ondan her halukarda daha iyi ve daha özgün yada daha izlenebilir olduğunu göstermez.

Bu vesile ile bir kez daha okumakta yarar olduğuna inandığım bir yazı:

http://www.animemangatr.com/forum/anime-tanitimlari-ve-incelemeleri/3237-gunparade-march-new-war-song/

Yanlışınız var,Düzelteyim. Muvluv serisi 2003 Şubat ayında çıkmış bir oyundur öncelikle,ve total eclipse ile üç aşağı beş yukarı aynıdır.Bunun sebebi oyunda derin olarak işleniyor neden total eclipseye gerek duymuşlar nasıl bir bağlantısı var vs anlatmaya üşeniyorum açıkçası,ancak total eclipsenin bu oyundan birşey almakla alakası yok sadece devamı olan muvluvdan birkaç parça alma gereksinimi duymuş ki buda hikaye açısından mecburdu malesef.Kısacası Total Eclipseyi farklı bir seri olarak ele almamız imkansız,Peki neden önce bu anime oldu? Çünkü age fazla inatçı bir firma,muvluv serisinin animasyona dökülmesini istemedi,En azından döküldüğüne değecek birşey olduğunu görene kadar,Bu sebepten total eclipse ile açıldı muvluv kuşağı,Eğer bu seriden "beklediklerini alırlarsa" muvluv içinde yeşil ışık yakabileceklerini söylediler hatta.Bunun üzerinde özellikle durmak gerekiyor, Şöyle bir örnekle daha basit anlaşılır sanırım,1. Sezonu 2000de,2. sezonu 2005de çıkan bir aksiyon anime serisi düşünün mesela,Bu anime serisindeki canavar 2003de çıkan bir animeden çalıntı demek sizde takdir edersinizki saçmalıktır,Neticede 2 sezon arasında canavarın değişecek hali yok sırf 2si arasında buna benzer bir yapım çıktı diye,Ki öyle bi durumda aradaki anime çalıntı kategorisine girer illa birini sokmamız gerekiyorsa.Ancak bunda 2sininde çıkış tarihleri aynı oldugundan birbirinden etkilenmediklerini kesin olarak söyleyebilirim ben,Sadece rastlantı.

Tarihlerle anlatacak olursam ; Gunparade çıkış tarihi 6 Şubat 2003-24 nisan 2003, Muvluv ise dediğim gibi 28 şubat 2003 de çıkmış bir oyun.Yani aradaki 22 günde yazarın ilk bölümü izleyip, konudan etkilenip hemen çalıp hikayeyi devam ettirip çizdirip seslendirip projeye çevirmesi satışa sunması gibi bir durum söz konusu degilse ki imkansız birşey bu,Çalıntı veya sizin tabirinizle arakçılık ile alakası olmayan bir durum oldugunu ispatlamakta bu zaten.

Devam edecek olursam, yukarda saydıgınız ilk 5 madde Hiçbir muvluv serisinde değişmeyen şeyler ki Mecha çizimleri veya Hikayedeki Canavarların çizimlerini yıl geçtikte değiştirmelerini beklemek saçmalıktan başka birşey olmaz heralde.Betanın tipini söylemişsiniz mecha çizimlerini pilot eğitimini falan muvluvdada total eclipse'dede değişmeyen şeyler bunlar dediğim gibi değişmesi asıl saçma olur zaten.2003de Yaptıgı betanın tipini 2012de değiştirmesini beklemiyorsunuz heralde 2 seri arasında buna benzer animeler yapılmış şimdi çalıntı denilmesin diye,Biri diğerinin devamı sonuçta biri japonyada geçerken biri alaskada geçiyor aynı yılda,Japonyadaki sizin tabirinizle böcek ve sürüngen tipolojisinin karışımından oluşan uzaylılarla savaşırken alaskadakiler dinazorumsu uzaylılarlamı savaşsın veya zaman lordlarıyla falanmı savaşmaları gerekirdi?

Kısacası bu seferki bilgi eksikliğinden son derece mantıksız olmuş, el altından kendi sevdiginiz animeyi övmeye çalışıyomuşsunuz gibi geldi bana.

Ben yazmayı düşünüyordum ama şu ara acaip konuşma trafiğinden vakit bulamadımdı.İzlerken benimde bu benzerlikler aklıma geldi ama bunun arakçı oldugunu hiç düşünmedim.Uzub uzadıya açıklamaya gerek kalmamış.İlk iki bölüm benzer olsada olaylar bundan sonra başlıyor.

@Akuma

Dikkat ederseniz tümden Muv Luv'u değil 2006'da lightnovel olarak çıkan Total Eclipse ile benzerlikleri yazdım. (Adaptasyon direkt oyundan olsaydı benim de böyle bir yazı yazmam gerekmeyecekti) Yoksa Yui'nin Muv Luv'un ana karakteri olmayacağının da farkındayım, her iki ana senaryonun son arc'ının birbiriyle alakası bile olmadığının da. Sadece Total Eclipse'yi model alarak düşünürsek arada 1-2 benzerlik olur, tamam derim, olabilir, amenna, fakat Yui'nin TSF'leri üreten şirkete bağlı ailenin kızı olması, talihsiz gözlüklü kız, Mecha'ların kendi boylarında katana'lar kullanmaları yada ana karakterlerin yaratıkların elinde ölen arkadaşına dair flashback iyi niyetli düşünmedikçe aksi yönde bir sonuç uyandıramıyor zihnimde. Bir de çıkış tarihlerindeki uzaklık hususu var: Gunparade March oyunu 28 Eylül 2000 çıkışlı ve Manga'sı 2001-2003 arasında yayınlanmış. Muv Luv'a bir şekilde esinlenmeme olmaması mantıken imkansız. Bir de bu açıdan bakmanızı öneriyorum.

[iGAUCHE][/iGAUCHE][iDROITE][/iDROITE]Naruto Shippuuden de 269. bölümde olması lazım pat diye ortaya çıkan Kinkaku Ginkaku kardeşler bir kısmını izlediğim Dragon Ball da izlediğim bir sahneyi hatırlattı. Üşenmedim araştırdım ve bu kardeşlerin Dragon Ball da aynı isimde ve aynı rolde oynadığını gördüm. Burda kafama iki teori geldi, 1. teori (iyi niyetli teorim) dragon ball da karaktersiz ve güçsüz gösterilen Kinkaku Ginkaku kardeşler Naruto Shippuudende daha karizmatik ve efsanevi bir güçte gösterilip yüceltilmiş. 2. teori Naruto Shippuuden yapımcıları Dragon Ball gönderme yapmak için böyle bişey yaptı. Fakat eğer 2. teori ise bundaki gönderme nedir ve amacı nedir bende anlamış değilim. Acaba Naruto Shippuuden yapımcıları bizi dürttü mü ?

[iGAUCHE][/iGAUCHE][iDROITE][/iDROITE]İsim benzerliğinin yanında kullandıkları eşyalarda dikkatlerden kaçmıyor. Naruto Shippuuden de “Benihisago” yada “Kohaku no Johei” adındaki kap kişi öz sözcüklerini (en çok kullandıkları kelime) söylendiğinde içine hapsediyor(mühürlüyor) Dragon Ballda paralel şekilde aynı tür bir kap elinde bulunan kişi ismini söylediği kişi “burda” demezse bir süre sonra içine çekiyor.

Hatırlamayanlar için Dragon Balldaki sahneyi izleyebilirsiniz

Dragonball Kinkaku Ginkaku - YouTube

Kaynak: http://www.akifyanbak.com/2012/07/kinkaku-ginkaku-kardesler/

Açıklıyayım,Kinkaku & Ginkaku isimleri ve "5 treasured tools" Çinin 4 Büyük Klasik Romanından biri olan 16. yüzyılda yazılmış "Journey to the West"den alıntı,Kendileri İkiz Şeytan Kral olarak bilinmekte,Great King Kinkaku ve Great King Ginkaku olarak geçer bu romanda.Hatta Söylediğin Benihisago'da Orjinal romanda "Düşmanlarını içine çekip tutsak ettikten sonra eriten kutsal alet " olarak geçiyor bu yüzden şeklide işlevide üç aşağı beş yukarı aynı ikisindede.

2sindede Aynı karakterler Aynı isimlerle Aynı aletle anılmasının sebebi bu,Kısacası Aynı yerden çalmışlar yoksa Naruto animesinin bu içler acısı "beterin beteri varmış" dedirttiği haliyle kimseye gönderme falan yapabilecek hali yok.

Bu “Benihisago” adlı kaba Inuyasha'nın bir bölümünde de yer verilmiş Inuyasha'yı içine çekmişti ve şekli şemali neredeyse aynı

Sword Art Online izlemedim ama bu anime hakkında duyduklarım, gördüklerim, AMV vb şeylerden dolayı .Hack//'den çok fazla alıntı yaptığını fark ettim. Pek de hoş durum değil, bence daha orjinal yapılabilirdi. Çünkü .Hack// eskiden üzerine çok emek verilmiş ve zamanında çok tutulmuş bir anime/oyun. Başka animelerin değeri böylece unutuluyor.

Ayrıca Kamisama Hajimashita vb gibi animelerde bulunan TOMOE gibi yeni olan karakterlerde arakçı... Hem tip hemde iblis olarak. Arakçı olduğu; Yu Yu Hakusho'dan *YOKO* Kurama ve Inuyasha (Sanırım, daha izlemedim) karakterlerinden anlaşılıyor.

Ama Japonların kendi efsanelerindeki Yokailer hepsi sanırım... Bu yüzden bu kadar fazla benzetmeye gidiyorlar olabilir mi? Çünkü Kamisama Hajimemashita'da ki diğer bir karakter olan Kurama (Diğer dediğim Kurama ile karışmasın) 2004 yapımı Tactics animesinde bulunan Haruka karakterinede çok benzemekte.

Fairy tail de arakçı animelerden diye düşünüyorum. İlk bölümlerde narutodaki shikamaruya görüntüsünden tutun tekniğine kadar benzeyen biri vardı. Daha çok şey vardı sanırım ama üstünden çok geçtiğinden sadece bu hatırladım. Ha diğer animelerden de vardır belki onu bilmem. Bu arada fairy tail kızları süperdir, canımın içi, kadının dibidir. Ayrıca Naruto,op, bleachde de bu konuda şeyler var eski animelerden, daha çok yu yu hakusho ve flame of reccadan bir şeyler hatırlıyorum. Bunlara esinlenme de diyebilirsiniz.

Şunu da eklemeden geçmeyeyim Japon Kültüründe ve mitolojisinde bulunan ve Japon Kültürüne girmiş ögelerden karakter, konu vb yapılması çalıntı değildir. Zaten bunların çoğu özellikleri bellidir aynıdır.

O zaman bütün Shounen'ler de arakçı. DB'den tekniklerden konuya, birçok benzeyen yerler var. Ben buna arakçı değil de esinleme diyorum. Arakçı kelimesi biraz hoş olmuyor.

Bütün Mangakaların esinlendiği veya küçükken okuduğu bir mangadan etkilenip kendi mangasında bu materyalleri kullanmasının yanlış olduğunu düşünmüyorum.

Zaten esinlenmeye bir şey demiyorum, örnek olarak üstte naruto,op,bleach hakkında söyledim dikkat edersen. Ama benim bahsettiğim şey esinlenmenin ötesine geçme durumu içindi ki onu da sadece ftail de shikamaruya benzeyen kişi için söyledim. Ben ftailin arakçı olduğunu düşünüyorum. O kadar etkileniyorsa doujinshi falan yapsaydı adam.

NOT: nephie sadece sana yönelik algılama kanka, açıklık getirmek açısından bu mesajı attım.

Zaten esinlenmeye bir şey demiyorum' date=' örnek olarak üstte naruto,op,bleach hakkında söyledim dikkat edersen. Ama benim bahsettiğim şey esinlenmenin ötesine geçme durumu içindi ki onu da sadece ftail de shikamaruya benzeyen kişi için söyledim. Ben ftailin arakçı olduğunu düşünüyorum. O kadar etkileniyorsa doujinshi falan yapsaydı adam.

NOT: nephie sadece sana yönelik algılama kanka, açıklık getirmek açısından bu mesajı attım.[/quote']

Fairy Tail'de Shikamaru'ya benzeyen kim varmış ya? Bi de tekniğini de benzetmişsin. Merak ettim. Ben o mangayı epeydir (animesi çıkmadan bir sene öncesinden beri) okuyorum, öyle bi karakter gelmiyor aklıma. Belki animede biraz farklı çizilmiştir, onu bilmem, ama animeyi de bi 10-15 bölüm seyrettim, dikkatimi çekmemiş. Algıda seçicilik olmasın?

Bu arada, Japon kültüründen ögelerin mükerrer kullanımının çalıntı sayılamayacağını söylemişsin de genellikle bu çalıntı denen şeyler de onlar zaten. Misal, bu konunun ilk mesajında Naruto'daki Jiraiya, Tsunade ve Orochimaru'nun isimlerinin bile bilmem hangi atari oyunundan çalıntı olduğu iddiası var. Japonların en eski edebî eseri olan Genji Monogatari'den o karakterler. Yani konunun kendisi cehalet üzerine kurulmuş, öyle bir temel sıkıntı da var ortada. Akuma'nın verdiği gibi koreografi ve sekans taklidi söz konusu olsa anlarım, ama karakter benzerliği falan biraz ucuz bahaneler suçlama için. Zaten bütün karakterler birbirine benziyor. Normalin üstündeki benzerliklerin altından da çoğunlukla ya başka bir ortak kaynak ya da bilinçli bir selam gönderme hareketi çıkıyor.

Fairy Tail'de Shikamaru'ya benzeyen kim varmış ya? Bi de tekniğini de benzetmişsin. Merak ettim. Ben o mangayı epeydir (animesi çıkmadan bir sene öncesinden beri) okuyorum, öyle bi karakter gelmiyor aklıma. Belki animede biraz farklı çizilmiştir, onu bilmem, ama animeyi de bi 10-15 bölüm seyrettim, dikkatimi çekmemiş. Algıda seçicilik olmasın?

Bu arada, Japon kültüründen ögelerin mükerrer kullanımının çalıntı sayılamayacağını söylemişsin de genellikle bu çalıntı denen şeyler de onlar zaten. Misal, bu konunun ilk mesajında Naruto'daki Jiraiya, Tsunade ve Orochimaru'nun isimlerinin bile bilmem hangi atari oyunundan çalıntı olduğu iddiası var. Japonların en eski edebî eseri olan Genji Monogatari'den o karakterler. Yani konunun kendisi cehalet üzerine kurulmuş, öyle bir temel sıkıntı da var ortada. Akuma'nın verdiği gibi koreografi ve sekans taklidi söz konusu olsa anlarım, ama karakter benzerliği falan biraz ucuz bahaneler suçlama için. Zaten bütün karakterler birbirine benziyor. Normalin üstündeki benzerliklerin altından da çoğunlukla ya başka bir ortak kaynak ya da bilinçli bir selam gönderme hareketi çıkıyor.

Ufak bir araştırma yaparak (google'a Fairy Tail Shikamaru yazmaktan ibaret ) arkadaşın hangi karakterden bahsettiğini buldum,

Sanırım kendisinin teknikleri Shikamaru gibi gölge üzerine.

Bu arada kimsenin konuşma şekli üzerine bir şey demek bana düşmez elbet ama, seçtiğin kelimeler biraz sert olmamış mı? Hiç değmeyecek bir şey uğruna insanların birbirlerini kırmalarının yersiz olduğunu düşünüyorum.

Ayrıca başlığın cehalet üzerine kurulduğundan bahsetmişsin ama, böyle olsa dahi, içerisindeki bazı iletiler çatır çatır gerçeklerden ibaret.

Abi o karakteri söyleyeyim önce nerede olduğunu. Aklımda bir tek o kaldığı için diğer türlü örnek vermedim. TV serisinin ilk bölümlerinde kaçıncı hatırlamıyorum ama natsu en sonunda rüzgar kontrol eden bir büyücüyle dövüşüyordu. Ondan önceki bölümlerde işte gölge kontrol eden bir büyücü vardı. Sanırım natsu onu ilk başta iyi sanıyordu falan. Saçları görünümü falan aynı shikamaru gibiydi büyüyü yapışı da öyle. Şimdi hatırlar mısın bilmiyorum. Şimdi buldum wikiden linki vereyim: http://fairytail.wikia.com/wiki/Kageyama

Karakterlerin hepsi benzer diyorsun ama benzemez yani. Karekterlerden esinlenmek başka şey, bir çok özelliği kopyalamak başka şey. Selam çakma falan olduğunu sanmıyorum. Dediğim gibi diğer noktalara örnek verebilmek için tekrar izlemem lazım ama içimde öyle olduğunu düşündüğüm kısımlara dair bir his var. Ayrıca tamamen çalıntı dediğim gibi anlaşılmasın olay. Bazı kısımların öyle olduğunu düşünüyorum. O yüzden bana göre arakçıdır dedim.

Ayrıca ftaile bir garezim yok o da yanlış anlaşılmasın. İlk izlediğim endless shounenlerden biri. Öyle açığını arayayım diye bakmadım hiç ki hiç bir anime için öyle bir niyetim de olmadı. İzlediğim ve mangasını takip ettiğim bir şey.

Diğer meseleye gelince abi önceki mesajları okuduğum için kültürle ilgili alıntıların sayılamayacağı söyledim zaten. Çalıntı deyince animeden animeye anlıyorum. Diğer eserlerden de çalınabilir ama kültürle ilgili şeylerden esinlenilir. Örneğin; mitolojilerdeki kişileri, olayları kullanmak gösterilebilir. Hani çok beğenilen artık kült sayılacak şeylerden de esinlenebilir.

NoT: ben mesajı yazarken stzake önce atmış mesajı.

Abi o karakteri söyleyeyim önce nerede olduğunu. Aklımda bir tek o kaldığı için diğer türlü örnek vermedim. TV serisinin ilk bölümlerinde kaçıncı hatırlamıyorum ama natsu en sonunda rüzgar kontrol eden bir büyücüyle dövüşüyordu. Ondan önceki bölümlerde işte gölge kontrol eden bir büyücü vardı. Sanırım natsu onu ilk başta iyi sanıyordu falan. Saçları görünümü falan aynı shikamaru gibiydi büyüyü yapışı da öyle. Şimdi hatırlar mısın bilmiyorum. Şimdi buldum wikiden linki vereyim: http://fairytail.wikia.com/wiki/Kageyama

Karakterlerin hepsi benzer diyorsun ama benzemez yani. Karekterlerden esinlenmek başka şey' date=' bir çok özelliği kopyalamak başka şey. Selam çakma falan olduğunu sanmıyorum. Dediğim gibi diğer noktalara örnek verebilmek için tekrar izlemem lazım ama içimde öyle olduğunu düşündüğüm kısımlara dair bir his var. Ayrıca tamamen çalıntı dediğim gibi anlaşılmasın olay. Bazı kısımların öyle olduğunu düşünüyorum. O yüzden bana göre arakçıdır dedim.[/quote']

Bu kadar önemsiz bi karakterin hem tip hem fonksiyon olarak bu kadar benzemesi apaçık selam göndermedir, kimse bunu "karakter bulamadım şurdan araklayayım" niyetiyle yapmaz, yapsa tipini benzetmez, modifiye eder bilmem ne eder. Öyle kenarda köşede kalmış bi işten değil, en eski ve en popüler ikinci endless shounen olan Naruto'dan söz ediyoruz burda, onun da gayet önemli bi karakterinden; mangaka bunun fark edilmeyeceğini umacak kadar saf değildir herhalde. Bundan kalkıp mangakaya "o kadar seviyosan doujinshi çizeydin" demek de ayıptır.

Benim de Fairy Tail'i ya da başka bir mangayı/animeyi her türlü eleştiriye karşı savunma gibi bir motivasyonum yok, bu arada; üstelik Fairy Tail animesini hiç de beğenmedim, manganın (ki o da muhteşem değildir) kolunu kanadını kırmışlar animeye uyarlarken. Beni rahatsız eden, bir tek noktaya bakılıp resmin tamamı gözden kaçırılarak bu eserlere ve yüzlerce, binlerce insanın bunlara verdiği emeğe haksızlık yapılması; onu söylüyorum. Öyle yüksek sanat eseri falan değil elbette ama neticede eser bunlar; bizim buradaki faaliyetimizin sebebi olan eserler.

Bu arada kimsenin konuşma şekli üzerine bir şey demek bana düşmez elbet ama, seçtiğin kelimeler biraz sert olmamış mı? Hiç değmeyecek bir şey uğruna insanların birbirlerini kırmalarının yersiz olduğunu düşünüyorum.

Konunun ilk mesajında önünü arkasını araştırmadığı sözde trivia bilgi üzerinden bir animeye (ki konunun adında "anime" olması ayrı bi cehalet örneği, zira o karakterlerin anime yönetmeninin uydurduğu karakterler olmadığı açık, hikayenin merkezindeki karakterler üçü de) arakçı diyen adamın durumunu "cehalet" olarak teşhis etmek haricinde sert bir ifadem olmadı. O da gereğinden daha sert bir kelime değil.

Ayrıca başlığın cehalet üzerine kurulduğundan bahsetmişsin ama, böyle olsa dahi, içerisindeki bazı iletiler çatır çatır gerçeklerden ibaret.

Konudaki bütün mesajlar çöptür demedim zaten; Akuma'nın verdiği bire bir sekans taklidi örneklerini (Code Geass) müstesna tuttuğumu söyledim mesela. Code Geass da çok beğendiğim bir animedir, ama sekanslar ortada, deliller ortada, buna ancak arak denir. İlk sayfanın son mesajındaki, daha önce başka yerlerde de gördüğüm Cowboy Bebop - Naruto koreografi eşleşmesi de ufak olmakla birlikte arak sayılabilir. Bunun gibi ama biraz daha esinlenmeye yakın bir benzerlik Naruto'daki Gaara - Rock Lee dövüşü ile Bleach'teki Byakuya - Hollow İçigo dövüşü arasında da var. Başka da birçok örnek bulunabilir. Ve yine bu örneklerin varlığı bunların kendine yer bulduğu animelerin baştan aşağı değersiz olduğunu, bunları yapanların da tek kelimeyle arakçı olduğunu göstermez. Ancak ilgili bölümün yönetmeninin yanlış bir şey yaptığı ve bunun genel yönetmenin gözünden kaçtığı söylenebilir.

Bu paragrafta önceki mesajlarımın nedenlerine dair şeyleri ifade edeyim öncelikle. Şunu tekrar ifade edeyim çünkü çıkarımımın sadece bundan dolayı olduğuna dair ifadelerini görüyorum ki mesajımda bu örneği vermemin nedeninin aklımda bir tek onun kalmasından kaynaklandığını belirtmiştim. Ayrıca o doujinshi olayını o bahsettiğim karakter nedeniyle söylemedim(Zaten ikinci mesajda dedim onu). Açıklık getirmek için yazdığım mesajla birleştiği için öyle algılanmış sanırım. Kaçkeredir diyorum ya sadece bu benzerlikle de değil başka (karakterler açısından değil) benzerlikler de hatırlar gibi hissediyorum.(ayrıca sadece narutoyla ilgili de değil) O nedenle söylemiştim doujinshi olayını. Olayları doğrulamak için animeyi baştan izlemem gerekir ki bunu yapmaya ne gerek var, ne niyet, ne de isteğim var. Çünkü animeyle alıp veremediğim bir şey yok.

Sonuçta, bir süredir düşünüyorum da biraz ayıp etmiş olabilirim. Herkes yüzde yüz doğrudur diye bir şey yok sonuçta. Gözden kaçırdığım kısımlar olabilir. Hatalar yapılabilir. O nedenle olaylara at gözlüğüyle bakmaya gerek yok. Sonuçta kişiler doğruya hata yaptığını fark ettiği anda değil bunu kabul ettiği anda ulaşır. Tabii başka eserlere de bir şey demedim zaten ama ftail için söyleyeyim sonuçta bunda da birilerinin emeği var ve buna saygı duyuyorum.

Onun neresi selam çakma yav, adam basbaya o karakteri beğenmiş gözü tutmuş ben de ekleyeyim serime demiş. Arakçi midir değil midir bilmem ama basbaya o karaktere orijinallik katmamiş. Esinlenmek başka, direk "oo bu güzelmiş bunu da aliyim" demek başka.