Genel Anime Sohbet Başlığı v2

En iyisi ben şu serünin çıkmasını bekleyeyim.Ardından yapılan yorumlara göre orijinalini ya da reboot'u izleriz.Daha iyi bir versiyonu varken eskisini izlemek bana göre değil pek.

Ondan daha eski serilerin direkt mirası üzerine kurulmadığını yada dikensiz gül bahçesi olduğunu düşünmesem de, klasik seri prequel'ler haricinde 100 bölüm üstü bir işlenişe sahipti, tüm zamanların veteran'lara en çok yer veren seiyuu kadrolarından birisi olmasını, ayrıntılı ve tatmin edici çizimlerini, destansı müziklerini zaten saymıyorum. Hunter X Hunter olmasa, yıl 2015 iken artık çoktan değişmiş olan stüdyo değer yargıları nedeniyle 100 bölüm üstü bir Remake görebilmek neredeyse imkansız hale gelmişken LOGH'u nadasa bırakmak cidden yazık olur.

Ya bugün Monogatari çevirirken bir kısım çok hoşuma gitti düşüncelerimi bir yere yazmak istedim sanırım burası olabilir. Bazı şeylerin gerçekten de orijinali açıp okumak gerekiyor, insan karakterin bakış açısını bile bir anda çok iyi anlayabiliyor tek paragraftan.

Bakemonogatari'nin ilk bölümlerine tekabül eden bir sahnede, Gahara Mayıs ayında şöyle bir kıyafet giyiyor izleyenler hatırlayacaktır:

[bimgx=200]http://puu.sh/jo6Ad/bd8cc5a2b0.jpg[/bimgx]

Animede Araragi nedense Gahara'nın bu giyiminden müthiş derecede büyüleniyor. Animedeyse öylece geçilmiş bu kısım, ara sahne bile konmamış malesef. Romanda ise Araragi'nin aslında içinden geçen harika düşünceler var, elbette animeye konamaz laf etmiyorum.

Araragi, Gahara'nın bu giyimini inanılmaz çekici bulmasına kendisi de başta şaşırıyor. Çünkü Gahara'nın bacağı gözükmüyor, elbise tüm vücut hatlarını örtüyor ve göğüs dekoltesi de neredeyse yok. Ve saçları da at kuyruğu yapılmış. Gayet normal bir giyim aslında. Ama Araragi'nin "Geçenki Gahara olayı ve Golden Week'teki Hanekawa olayını düşününce, iç çamaşırıyla gezen kadınlardan çok "giyinmiş" kadınları daha çekici bulmamda etkisi büyük" tarzı cümlesi beni şok etti Gerçekten de Bakemonogatari'den çok sonra yayınlanmış Nekomonogatari: Kuro boyunca Hanekawa sürekli iç çamaşırıyla dolanmıştı. Aynı zamanda Bakemonogatari'nin ilk bölümlerinde Gahara resmen adamın önünde iç çamaşırlarıyla gezinmişti (ameliyat izlerini göstermek için). O kadar şeyden sonra adamın gerçekten giyinmiş birini görünce onu çekici bulması çok mantıklı geliyor. Animede bu sahneleri hiç böyle algılamamıştım.

Bu da böyle bir izlenimimdir, önemsiz bir şey ama her animede kolay kolay bulunan bir şey değil bence.

Kadınlar zaten elbiseleriyle güzeldir. Çıplakken yalnızca tahrik edicidir. Her ne kadar Hollywood filmleri ve mangalar aksi yönde bir çaba gösterse de.

İşte burada olay Araragi'nin tam tersine onu elbiseleriyle tahrik edici bulmasıydı.

İşte burada olay Araragi'nin tam tersine onu elbiseleriyle tahrik edici bulmasıydı.

Aslen şöyle erkekler görünmeyeni daha tahrik edici ve çekici bulurlar. Kafalarında hayal ederler. O nedenle çıplak olmasındansa elbiseli olması daha çekici ve tahrik edici olur. Çıplak olansa kışkırtıcıdır. Menü önündedir merak edilecek bir şey yoktur ortada. Araragi de normal bir erkeğin yaptığını yapmış, çok şaşılası bir durum değil. Tabi siz bayanlar bilmediğiniz için şaşırmanız normal ;)

Valla animelerde bize lanse edilen hep bu şekilde olduğundan, üstüne bir de hanımlar biraz açılıp saçılınca erkeğin ağzının suyu akınca böyle algılıyoruz

Keşke animelerdeki gibi olsa,ama anime ile real hayat farklı okulun en utangaç en çekingen en sümsük çocuğu bırak kız bulmayı harem kuruyor,biz de buna inanalım mı ?

Cevabı sende zaten.

Anime tartışmasından çok uzaklaştık ama konu çekici

Peşin reddiye: Aşağıda yazacaklarım büyük ölçüde özneldir; farklı düşünceler de mümkündür, makuldür ve vardır.

Çırılçıplak insan bedeni saftır. Erkek bedeni tam anlamıyla saf olamıyor gerçi ama o kadar derine dalmayalım şimdi, başımız belaya girmesin Çıplak beden saftır, göz önündedir ve durduk yerde hayal kurmaya mahal bırakmaz. Çeşitli etkenler yine de hayalgücünü devreye sokabilir, ayrı; ama varsayılan durum nötrdür. Yani çıplak beden tek başına tahrik unsuru değildir.

Giyindikçe seçici gizleme (dolayısıyla aynı zamanda seçici teşhir) yoluyla hayalgücüne pay bırakırız. Hayalgücü çalışmaya başladı mı durmaz. Zaten bir numaralı tahrik unsuru insanın kendi hayalgücüdür. Hele bir de seçici gizleme bunu kolaylaştıracak şekilde yapıldıysa, yani mesela en yaygın fetiş bölgelerinin üzeri örtülüp hatlarının hafifçe anlaşılması sağlandıysa falan... O tahayyül yerinde durmaz. Öte yandan seçici gizleme, dikkat çekmeyecek veya dikkati güzelliğe ve saflığa yönlendirecek şekilde de yapılabilir. Bu durumlarda çoğunlukla güzelliğin büyüsüne kapılan erkek gözü -bir anlığına tabii- beyni kilitler; bırak hayal kurmayı, günlerden ne olduğunu bile unutursun

Özetle mesele açılıp saçılmakta değil, neyi ne kadar ve nasıl gizlediğinde

Ondan sonra da Feyste falan bi ablamız mini etekle resim koyunca like'lar tavan yapıyor Neyse neyse konu çok dağılmasın madem, siz bayların bu yorumlarını okuyunca Araragi karakterini bir adım daha iyi anladım neticede teşekkürler

Ondan daha eski serilerin direkt mirası üzerine kurulmadığını yada dikensiz gül bahçesi olduğunu düşünmesem de, klasik seri prequel'ler haricinde 100 bölüm üstü bir işlenişe sahipti, tüm zamanların veteran'lara en çok yer veren seiyuu kadrolarından birisi olmasını, ayrıntılı ve tatmin edici çizimlerini, destansı müziklerini zaten saymıyorum. Hunter X Hunter olmasa, yıl 2015 iken artık çoktan değişmiş olan stüdyo değer yargıları nedeniyle 100 bölüm üstü bir Remake görebilmek neredeyse imkansız hale gelmişken LOGH'u nadasa bırakmak cidden yazık olur.

Bir kaç gündür aklıma takılan bir konu.Galiba dediğinizi yaoacağım.Son zamanlardaki değişen stüdyo değer yargılarına güvenmek gerçekten de zor.İlk yapım gibü olmayabilir.Öte yandan reboot yan hikayeleride birleştiriyormuş.İki farklı anlatım tarzı görürüz bu sayede hem.En iyisi böyle olur galiba.Cevabınız için teşekkürler.

Ondan sonra da Feyste falan bi ablamız mini etekle resim koyunca like'lar tavan yapıyor Neyse neyse konu çok dağılmasın madem, siz bayların bu yorumlarını okuyunca Araragi karakterini bir adım daha iyi anladım neticede teşekkürler

Hazır konu Monotagari hakkında iken sorayım.Bu serinin izleme sırası nedir?

Hazır konu Monotagari hakkında iken sorayım.Bu serinin izleme sırası nedir?

Allah'tan zamanında şöyle bir şey yapmışım

[bIMGX=500]http://i.imgur.com/o2Tm0aQ.png[/bIMGX]

Resim olarak kaydetmiştim o yüzden Spoiler kısmını göremiyorsun ama alıntının orijinali şu başlıktaki ilk mesajda: http://www.animemangatr.com/forum/tamamlanmis-calismalarimiz/25-bakemonogatari/

Hanamonogatari yayınlanmamıştı ben bunu yazdığımda, o yayınlanalı epey oluyor.

Sitemizde Clamp severler ne durumda nedir pek bir bilgim yok ama Cardcaptor Sakura'nın kendi başlığı var mı diye göz attım yok. Zira yazacağım da sadece bu seriye ait değil, daha çok bugüne kadar izlemiş olduğum tüm Clamp yapımlarından yola çıkarak kafamda şekillenen bir şeyleri paylaşayım istedim. Hatta bunu twitterımda da izlerken aklıma geldiği an paylaşmıştım.

Clamp aşığı değilim ama yapımlarını severek izlediğimi kabul etmem lazım. Serileri yanında kısa videolarını ya da müziklerini de keyif alarak izlemişliğim vardır. Bir iki yapımı hariç çoğu yapımını keyif alarak izlemiştim. Neyse Clamp kızlarımızın karakterlerini bir animeyle sınırlı bırakmadığını az çok hepimiz biliyoruz sanırım. Yani bir animede izlediğmiz bazı karakterlerini kısa bir an bile olsa bu yapımdan sonraki diğer yapımlarında yeniden görebilmemiz mümkün. Bunun yanında bu Clamp kızlarımızın sevdiği ve her serisinde görmemizin mümkün olduğu başka şeyler de var. Ana karakterlerimize eşlik eden sevimli varlıklar gibi.

http://myanimelist.net/character/2897/Keroberos

http://myanimelist.net/character/2074/Mokona_Modoki

http://myanimelist.net/character/20756/Ioryogi

Ama son zamanlarda benim dikkatimi çeken asıl şey bu Clamp karakterinin birer koleksiyon sever olduğu, izleme sırama göre koleksiyoncular:

X Tv - 7 mühürü topluyor

Tsubasa Chronicle - Kanat tüyleri topluyor

xxxHolic - her şeyi topluyor (bunu ben unutmuştum ama sağ olsun painscream hatırlatmış oldu)

Kobato - insanların kalplerinde yer etmiş hüzünleri

Cardcaptor Sakura - Adı üzerinde kartları topluyor

Bunun yanında, bazı serilerindeki ana karakter kızlarımız rollerblade tutkunu. Her yere rollerblade ile gidiyorlar. Ha bir de Clamp kızlarımızın bir kutsal ağaç tutkusu var ki sormayın gitsin.

Ben de, çok sayıda izlemiş olmasam da, Clamp animelerini izleyince sevenlerdenim. Clamp'ın kendisiyle bir bağım olmasa da benzer çizim tarzı ve karakter karışımından animenin Clamptan olduğunu anlayabiliyorum.

Tsubasa Chronicle en sevdiğim animeleri. Oldukça güzeldi benim açımdan. Onun dışında xxxHolic'e biraz bakmıştım ama tamamen bitirmemiştim.

Bilenler bilir Clmap yapımlarını çok severim. Favorim ise Tsubasa ve xxxHOLIC vardır. Bunu X takip eder. Itır'ın bahsettiği konuya hiç dikkat etmemiştim. Adamlar her şeyi topluyor cidden.

Ben de' date=' çok sayıda izlemiş olmasam da, Clamp animelerini izleyince sevenlerdenim. Clamp'ın kendisiyle bir bağım olmasa da benzer çizim tarzı ve karakter karışımından animenin Clamptan olduğunu anlayabiliyorum.

Tsubasa Chronicle en sevdiğim animeleri. Oldukça güzeldi benim açımdan. Onun dışında xxxHolic'e biraz bakmıştım ama tamamen bitirmemiştim.[/quote']

Aslında xxxHolic ve Tsubasa Chronicle yapımlarını paralel şekilde izlemen gerekiyordu çünkü bu iki yapımın konusu ve karakterleri birbirine bağlı. Clamp aynı karakterleri özlem giderelim diye başka serilerde 1-2 bölüm de olsa karşımıza çıkarıp serileri birbirine bağlamaz pek ama nedense bu iki seriyi bağlamış.

Benim de en sevdiğim yapımları Tsubasa Chronicle ve X-Tv'dir. xxxHolic her ne kadar Chronicle ile bağlantılı olsa da bana göre fazlasıyla sıkıcıydı ve Clamp kızlarımıza yakışmayacak sakinlikte ilerliyordu.

Bilenler bilir Clmap yapımlarını çok severim. Ön planda ise Tsubasa ve xxxHOLIC vardır. Bunu X takip eder. Itır'ın bahsettiği konuya hiç dikkat etmemiştir. Adamlar her şeyi topluyor cidden.

Ne zamandır dikkatimi çekiyordu, Cardcaptor Sakura ile tavan yaptı. Yalnız bildiğin gibi X biraz farklı koleksiyonculuktu çünkü ana karakterimiz 7 mühürü temsil eden ve doğa üstü güçleri olan insanları topluyordu.

@Squaw

Tsubasa ve Holic arasındaki bağlantılar benim çok çok hoşuma gitmişti. Ama Holici favori olarak görmem sadece bağlantı değil, ana karakterleri ve bölümlük şeklinde ilerleyen doğaüstü olaylar. Bunlar için sevmiştim. Hatta Watanuki konusu çok ilgimi çekiyordu ki mangayı bitirmek hiç nasip olmadı. Aslında anime dışındaki mangaları okumak çok kısa zaman alıyor diye biliyorum. Chapter olarak azlardı galiba. X'in toplama olayı kısa sürdü diye hatırlıyorum sanki. Ya da şöyle diyeyim diğer yapımlara göre X'in toparlanma süreci daha kısa.

@Squaw

Tsubasa ve Holic arasındaki bağlantılar benim çok çok hoşuma gitmişti. Ama Holici favori olarak görmem sadece bağlantı değil, ana karakterleri ve bölümlük şeklinde ilerleyen doğaüstü olaylar. Bunlar için sevmiştim. Hatta Watanuki konusu çok ilgimi çekiyordu ki mangayı bitirmek hiç nasip olmadı. Aslında anime dışındaki mangaları okumak çok kısa zaman alıyor diye biliyorum. Chapter olarak azlardı galiba. X'in toplama olayı kısa sürdü diye hatırlıyorum sanki. Ya da şöyle diyeyim diğer yapımlara göre X'in toparlanma süreci daha kısa.

Doğrudur Özkancığım ama xxxHOLIC bana hitap etmiyordu pek. Karakter olarak da ben X serisinin üzerine tanımıyorum tabi Tsubasa Chroincle serisinden Fai hariç. haha Ne diyorduk, X serisinde toparlanma süreci kısa sürdü ki üstelik biliyorsun 7 tane de yeraltının yani kötü tarafın da mühürleri toparlanıyordu. Kötü mühürler de iyi mühürler kadar karizmaydı ayrıca. X maalesef sonu ile kaybedenlerden. Hatırladığım kadarıyla mangasında bile final yapılmamış, sadece filmiyle filler bir final yapılmış ki o da Clamp kızlarının severlerine jesti gibi bir şey işte.

Manga konusunda ise ben hiçbirinin mangasını okumadım. Bir tek, Clover isimli kliplerini izlemiştim. O da aynı isimli manganın tanıtımı tadında olmuş. Onun konusunu beğenip okumayı planlamıştım ama sadece plan olarak kaldı. :/

Bu genel bir durum mudur, yoksa ben mi öyle denk geliyorum bilmiyorum ama genelde güzel, iyi olan animelerin-ki hem bana göre hem de mal ve andb puanları yüksek- çizimleri kötü oluyor. Yani insan çizimleri, yüzü falan. Anatomik açıdan, orantılar falan.

Çizimleri güzel olan animeler ise genelde o kadar güzel olmuyor.

Şu an aklıma o geldiği için sadece onu örnek veriyorum; hem çizimi aşırı güzel hem anime olarak Prison School var. Ama bunun da konusu komedi. Neyse,

Biliyorum bazen mangakalar falan güzel çizemediğinden değil de öyle tarzda çizmek istediklerinden yapıyorlar. Ama şöyle güzel çizimli izlesek ne güzel olmaz mı?

NOT: Bunu ecchi çizimler olsun açısından söylemiyorum. Genel düzgün çizimlerden bahsediyorum.

Bu genel bir durum mudur' date=' yoksa ben mi öyle denk geliyorum bilmiyorum ama genelde güzel, iyi olan animelerin-ki hem bana göre hem de mal ve andb puanları yüksek- çizimleri kötü oluyor. Yani insan çizimleri, yüzü falan. Anatomik açıdan, orantılar falan.

Çizimleri güzel olan animeler ise genelde o kadar güzel olmuyor.

Şu an aklıma o geldiği için sadece onu örnek veriyorum; hem çizimi aşırı güzel hem anime olarak Prison School var. Ama bunun da konusu komedi. Neyse,

Biliyorum bazen mangakalar falan güzel çizemediğinden değil de öyle tarzda çizmek istediklerinden yapıyorlar. Ama şöyle güzel çizimli izlesek ne güzel olmaz mı?

NOT: Bunu ecchi çizimler olsun açısından söylemiyorum. Genel düzgün çizimlerden bahsediyorum.[/quote']

Çizim olayına çok takılı kalırsan bir sürü güzel animeyi gözden kaçırmış olursun.

Son yıllardaki animeler konusunda pek bilgim yok ama çizimlerinin güzelliği, ahengi ve konusuyla sevdiklerimden biri Hanasaku Iroha olmuştu benim. Ben çok teknolojik çizimleri sevmediğim için eskileri izlemeyi daha çok seviyorum. O yüzden de çizimi güzelmiş-kötüymüş tarzında aklıma kazıdığım bir isim yok. Benim aklıma finali ve sinir olduğum karakterleriyle kazınan animeler daha çok oluyor.

Zaten çizimlere takılmıyorum ve izliyorum. Benim takıldığım nokta güzel animelerin genellikle neden kötü çizimli olmak zorunda olduğu. Yoksa çizime takılsam anime izleyemem.

Belki de çizimler animenin önüne geçmesin diyedir.

Öyle bir yaklaşım ilginç olurdu. konuyu açmışken 3d ve cgi den bahsedebilirim aslında. Ben henüz yeterli bulmuyorum kalitesini. O yüzden kullanmamaları taraftarıyım. Animeler bütün doğallığını, hareketliliğini, güzelliğini kaybediyor. Yenilik karşıtı değilim, aksine yeni şeyler denemek gerekir ama henüz zamanı değil bence.

Bu 3d ve cgi animasyonlar çizimler kendi ellerinden çıktığından kötü taraflarını fark etmiyorlar sanırım. Kullana kullana gelişmesi taraftarı değilim ben, animeler oyuncak oluyor. Başka şekilde denesinler.

Ama şunu da eklemek gerekir, arada oldukça iyi olanlar da çıkıyor ama yine de 2d animenin yerini tutmaz.

Ama şunu da eklemek gerekir' date=' arada oldukça iyi olanlar da çıkıyor ama yine de 2d animenin yerini tutmaz.[/quote']

Sonuna kadar katılıyorum, bence de 2d animenin yerini tutamaz.

Aggressive Retsuko izleyeniniz yok mu ya? Özellikle ofiste falan çalışan arkadaşlara öneririm kendinizi bulacağınız bir yapım. 1 dakikalık bir seride gözümden yaş gelene kadar böylesine güleceğimi hiç ummazdım ya Red Panda zaten en sevdiğim hayvan, bir de üstüne metal vokali yapınca tadından yenmiyor.

http://myanimelist.net/people/11817/Yoshitsugu_Matsuoka

Yahu bu seiyuunun sesini duymaktan gına geldi artık. Kötü seslendirme yapmıyor ama iyi de sayılmaz. Yeter yahu sesi kulağımı tırmalıyor artık. Neden popüler bilemiyorum(İşe alma konusunda). Sanki aynı karakter anime anime geziyor gibi geliyor artık.