Genel Anime Sohbet Başlığı v2

Filmi izlemeye dün gece başlar başlamaz, yine aynı duygusal yoğunluğa büründüm. Elimde değildi, kendimi tutamadım. Ağladım.

Biraz fazla derinden etkilemiş. Özellikle, belli başlı sahneler aldı götürdü -ki seriye çok fazla dokunmadan, belli başlı anlarla yakalamayı iyi bilmişler. Aslında onca şeye rağmen, seriyi taraftarları da oluşmaya başladı. Film o kadar harika olmuş ki nasıl olurda, beğenmezler anlamış değilim. Tamam bir tür remake olmuş ama yeni sahneler ve öyle anlarda dokundurmalar varki ve her şey bir yana seriyi baştan şöyle adam akıllı bir kez daha bir bütün olarak seyretmiş olmak, inanılmaz bir etki bıraktı. İyi ki izlemişim...

Ayrıca, "Circle Game" şarkısı harikaydı.

Buradan dinleyebilirsiniz;

http://ja.musicplayon.com/play?v=671339

9/10

Hanazawa Kana'yı sevmeyen tek sen değilsin gundamaster. Benim de sevdiğim rolleri var, ama her animesinde o karakterden daha çok beğendiğim karakter olduğu için favorilerime girmesi imkansız. Sevmemekten ziyade her animede, hep aynı tip karakterlerle ve hep aynı ses tonuyla yer alması epey rahatsız edici, elbette yetenekli ama belki biraz daha farklı karakterlere ses verse yeteneği daha bariz anlaşılabilir. Ama şu an için kendisi beni anime sektöründen soğutan kişilerden biri. Sanki seslendireceği karakterler sırf o düşünülerek oluşturulmuş gibi.

Takehito Koyasu yıllardır benim favorilerimden. Hem iyi hem kötü karakterlerin hakkını veriyor. Erkek seiyuların özellikle eskileri bıktırmıyor kendilerinden. Bayan karakterlerden ise pek fazla bilinmeyen Rie Tanaka gibi seiyuların yetenekleri görmezden geliniyor bence. Rozen Maiden'den Suigintou gibi dominant ve güçlü bir karakteri hakkını vererek seslendirip, Gundam Seed'den yumuşak bir tona sahip Lacus Clyne ve benzeri karakterlere başarıyla ses verebiliyor. Hepsinden önemlisi yakında çıkacak olan Persona 3 filminde tek gerçek waifum Mitsuru Kirijo'yu seslendirip tahminimce en iyi çalışmasını bize sunacak.

Takehito Koyasu, Dio, Mu La Flaga, en son Buddy Complex'te gördüğümüz Doktor tarzında karkaterlere ses versin şahane oluyor ama gidipte Bleachten Peche ve Soul Eater'dan Excalibur gibi karkaterleri seslendirince deli oluyorum. Karakter yüzünden sese antipati oluşuyor bende Bu da seiyuunun vermek istediğidir belki de.

Ahanda başka Hanazawa Kana sevmeyen biri daha geldi. Her Seiyuu başarılı diye sevesim yok, severleri kusura bakmasın ve alınmasın ama ben bu kadının ses rengini hiç ama hiç sevmiyorum. İzlemeye izlemeye Seiyuu adlarını da unuttum, bir de şu loli tsundere tiplemelerin sesine sahip ablamız vardı, onu da hiç sevmiyorum.

@suke Suigintou bambaşkaydı doğrusu. Bir ses, karakterine, o karakterin melonkolik dünyasını ancak bu kadar güzel yansıtabilirdi.

Biri Suwabe mi dedi? Sesine taptığım, o ses rengiyle beni tek darbede öldürebilecek kişi kendisi. Sesinin güzelliği ve başarısına rağmen daha da sağlam yerde olması gerektiğine inandığım bir isim. Nakamura gittikçe ününe ün katıyor, umarım Suwabe-san da bir dönemi sahiplenir. Bu iki ses nerde varsa, o karakteri dönüp tekrar tekrar izleyebilirim. Tabii, bulundukları anime yapımı da beni cezbetmişse.

Kana Hanazawa, seslendirdiği karakterlerin kişiliklerine cuk oturuyor genelde. O yüzden o seslendirmeler için mükemmel diyebilirim. (Özellikle Deadmen Wonderland'dan Shiro ve Steins;Gate'den Mayuri ilk aklıma gelenler) Bazı durumlarda çok gıcık olabiliyor bu ses tonu tabii, ama yine de iyi bir sesi var bana göre.

Bu arada bayan seiyuular arasında favorim Miyuki Sawashiro. Onun tarzını da sevmeyenler baya var ama, bana çok güzel geliyor özellikle o cümleleri nefesi yetmiyormuş gibi bitirişi.

Hanazawa Kana genelde yapımlarda fazlaca rol aldığı için bir bıkkınlık oluşturmuş, ama ben işini çok iyi yaptığını düşündüğüm için bu duyguları paylaşmıyorum. Fakat nasıl hissedildiğini anlayabiliyorum, daha seçici olması gerektiği yönündeki eleştirileriniz doğru da olabilir. Hanazawa Kana seslendirdiği karaktere sesini doğaçlama doğallığında işlemeyi başarabiliyor, bu gerçekten kolay değil. Farklı karakterleri çok iyi seslendiğine tanıklık ettiğim için -ya da bunları ben başarılı buldum- alışılagelen karakter tiplemeleri bağı kurmadım onunla. Hatta "işte Hanazawa Kana" diye dikkat kesildiğim de olmadı pek. Benzerlik taşıyan karakterler mevzusunda öncelikle eleştirim anime sektörüne olur, bu kadar tekrar havası veren karakterlerin, yapımların mütemadiyen yayınlanması politikası sürdürdükleri için.

Hanazawa Kana'nın başarılı bulduğum seslendirmeleri ne diye bakındım bunun üzerine ve sıraladım; Kuroneko (OreImo) , Akizuki Maria (Shinsekai yori) , Tsunemori Akane (Psycho-Pass) , Shiina Mayuri (Steins;Gate) , Yokoi Rumi (Tonari no Seki-kun) , Sengoku Nadeko (Monogatari) , Kurashita Tsukimi (Kuragehime).

Byrm, Miyuki Sawashiro o nefes olayı bazen hafif dokunuyor bana lakin harika bir seiyuu.

Squaw, "loli tsundere" seslendiren diye bahsettiğin sanırım Rie Kugimiya, herkesin aklına genelde o tiplerdeki seslendirmesi geliyor -bence onlarda da övülesi yaptıkları- ama karakter yelpazesi son derece çeşitli, o da harikadır, Kagura seslendirmesi ile hatırlarım daha çok ben onu. Tabi sevmemişsin, mümkündür. Ben lafı açılmışken övmek istedim sadece.

Hanazawa Kana "Günlük Yaşam" yapımlarda yer aldığı zaman sesi gitmiyor. Çünkü genel olarak bu yapımlarda yer alıyor. Almadığında ise seslendirdiği karakterin hakkını veriyor.

Bkz: Nadeko'nun çıldırdığı sahne.

Ayrıca bkz: Koimonogatari'de Nadeko'nun "nande shitteru nande shitteru nande shitteru" diye krizlere girmesi. (Yanlış hatırlıyor da olabilirim tabi, naze ya da nande hatırlamıyorum şu an )

Hiçbirimiz işini kötü yapıyor demedik ki, sadece sevmediğimiz isimler arasında olduğundan bahsettik. Genelde Seiyuu dünyasında boş iş yapan biri olduğunu düşünmüyorum ama işini iyi yapıyor diye de her Seiyuu'yu sevecek değilim, bu nedenle istediği kadar iyi iş yapıyor olabilir. Sadece bu iki ismin ses rengini sevmiyorum, benim tarzım değil.

Mesela Byrm ne güzel de bir isim sunmuş, Miyuki Sawashiro. Bunu da sevmeyenler var ama 'başarılı iş' dendiği zaman aklıma gelen ilk isim çünkü her iki cinse de hayat verebilen ve bu işi layığıyla yapabilen nadir isimlerin başında geliyor. Hem kadın hem de erkek cinsini hayata geçirebilmek kolay olmasa gerek. Bu tarz iş dendiğinde aklıma gelen ilk isim Paku Romi ve Miyuki Sawashiro'dur. Miyuki Sawashiro, kadın Seiyuular dünyasında da asımdır kendisi. O sahip olduğu tokluğu hiçbir kadın Seiyuu'da yok, Paku Romi hariç.

@meyday

İsim konusundaki hatırlatma için teşekkürler.

Tok bir kadın sesi denince Atsuko Tanaka'nın üstüne tanımam (Ghost in the Shell - Motoko, Ozma - Bainas, Berserk - Slan) seslendirdiği karakterlere bakınca ne kadar güçlü kadınları seslendirdiğini de görmek mümkün. Paku romi ve Miyuki Sawashiro'yu da ayrı severim. Her ikisi de ses tonunu fevkalede değiştirebilen ve farklı yelpazede karakter seslendiren seiyular. Miyuki Sawashirou'nun özellikle küçük çocukları seslendirdiğindeki ses tonu harikadır.

Tok ses deyince ayrıca Mami Koyama'dan da bahsetmeden olmaz. Kendisini Black Lagoon Balalaika ve Casshern sins'te Leda olarak duymak mümkün. Başka söze gerek var mı

Bazi erkek seslendirmelerinde ön planda olan Kobayashi Yuu'yu da unutmayalim tabii.

Kobayashi Yuu harika bir ses tonu var. Yanagi karakterini çok sevioyorsam bu seiyuu sayesindedir.

Kobayashi Yuu, sesine aşık olduğum seiyular arasında en ön sıralardadır. MariaHolic animesinin açılış parçalarında ses verdiği karakter gibi sadist bir kişiliğe bürünmesi beni benden almıştır.

Saint☆Onii-san filmini izlemeye başladım ama ancak yarısına kadar izledim. Gerisini daha sonraki bir zamanda izleyeceğim. Anime filmlerinde daha önce hiç böyle bir şey yapmamıştım. Normal film izlediğimde ara ara yaptığım bir şeydir ama ilk defa bir anime filminde böyle oldu. Daha komik olmasını bekliyordum pek öyle çıkmadı. İsa ve Budha'nın sıkıcı günlük yaşamını anlattı ilk yarısında. Halbuki daha komik bir hikaye çıkarabilirlerdi...

izleyen var mı bu filmi?

Ben izlemedim, izlemek gibi bir planım vardı ama sayende kalmadı. En kaliteli Buda tiplemesi Hero Yoshihiko dramasında var. Hmm, misyonerliğime drama sayfasından devam edeyim en iyisi, Squaw gibi drama tutkunlarına harbi bir seri izletmiş olayım.

Kopyala yapıştır yapmadan o yıldız sembolünü forumlarda yazabilme ihtimalimiz var mıdır? Meraktan soruyorum sadece.

Ben izlemedim, izlemek gibi bir planım vardı ama sayende kalmadı. En kaliteli Buda tiplemesi Hero Yoshihiko dramasında var. Hmm, misyonerliğime drama sayfasından devam edeyim en iyisi, Squaw gibi drama tutkunlarına harbi bir seri izletmiş olayım.

Kopyala yapıştır yapmadan o yıldız sembolünü forumlarda yazabilme ihtimalimiz var mıdır? Meraktan soruyorum sadece.

Hmmm... Adım geçmiş, damladım hemen Dökül bakalım suke ;)

Off topic etmeyeyim burayı drama sayfasına yazacağım birazdan.

Tamam, bekliyorum. Orda, ''Drama Kafe'' başlığımız var, her türlü sohbete açık. ;)

@gundamaster

Ben ovalarını izlemiştim, yanlış hatırlamıyorsam ilk ovası 25 dakika civarı, 2. ova da 11-12 dakika olması lazım. Filmi izlemedim ama sonunda film tanıtımı yapılıyordu ovanın. OVA olarak yer yer beni de sıktı ama bir şekilde izledim. Arada güldürdü beni diyebilirim. Çok beklenti olmadan izlenebilir bence. Tabii OVA için konuşuyorum ben, film sıkıcıysa bilemem. Filmine bakmaya niyetim vardı bir aralar ama ne zaman bakarım hiçbir fikrim yok.

Jinrui wa Suitai Shimashita'ya başladim, başladiğim gibi biraktim. Aslinda garanti 8 veririm dediğim bi animeydi epeydir izliyeyim diye bekletiyordum ama sarmadi hayret. Zorladim kendimi 4-5 bölüm ama kalan yarisinda vakit kaybedeceğime başka bir şeyler izlerim dedim artik. Çok yavaş geldi, bölüm boyunca taş çatlasin 2-3 tane "oha bu ne böyle" diye sahneler geliyo garipliği sağlamak için başka da bir şey yok. Toplumsal mesaj vermeye çalişmişlarsa da biraz başarisiz olmuşlar diye düşünüyorum. Neticede sarmadi işte.

Jinrui wa Suitai Shimashita'ya başladim, başladiğim gibi biraktim. Aslinda garanti 8 veririm dediğim bi animeydi epeydir izliyeyim diye bekletiyordum ama sarmadi hayret. Zorladim kendimi 4-5 bölüm ama kalan yarisinda vakit kaybedeceğime başka bir şeyler izlerim dedim artik. Çok yavaş geldi, bölüm boyunca taş çatlasin 2-3 tane "oha bu ne böyle" diye sahneler geliyo garipliği sağlamak için başka da bir şey yok. Toplumsal mesaj vermeye çalişmişlarsa da biraz başarisiz olmuşlar diye düşünüyorum. Neticede sarmadi işte.

Bam telime gelmese bu tarz önermeler yapmayı hiç sevmem, bu seferki istisna olsun.

"Toplumsal" yaftası yetersiz kalır, adı üstünde bariz antropolojik bir seri. Jinrui'yi sev(e)meyenlere tek tavsiyem 7. ve 8. bölümleri izlemeleri. Nasıl olsa iki veya tek bölümlük arclara ayrılmış bir anime... gerçi bölümler arasında çok karambol bir dizilim de mevcut ama özellikle bu iki bölüm tüm serinin yapmaya çalıştıklarının vitrin mankeni gibidir. Yine de sevilmezse geri kalanı için hiç zorlamayın.

Oraya kadar sabredeyim madem, ya aslinda genel bütün olarak baktiğinda ne yapmaya çaliştiklari olsun, görseli/animasyonu olsun çok iyi ama.. nasil denir 11 bölüme yayma konusunda ya da anlatim tarzinda biraz sendelemişler sanirim. Ardarda izlediğimde bir türlü rayina oturtamadim seriyi. (ilk 5 bölüm için konuşuyorum) Her şey bu kadar renkli olunca biraz daha canli, bölüm sonu nasil geldiği belli olmayan bir şeyler bekliyordum; derken yavaş tempolu (bir bölüm içinde en fazla 2 kez kisa süreliğine hizlaniyor) bir seriyle karşilaşinca tutarsizlik yaşadim açikçasi.

Neyse tavsiyene uyup 2-3 bölüm daha izliyip bitireyim bari o kadar gelmişken. Beğeneceğimi umup da bayadir öneren arkadaşlarin da bir bildiği vardir heralde.

Kronolojik bir sıra bekliyorsan imkansız. Bölümler arasında birbirini takip eden olay örgüleri bekliyorsan imkansız. Hatta sen şu ana kadar serinin zaman akışına... neyse Tam izleme sırası için serinin anidb sayfasında bir başlık var ama yapılmaya çalışılanın ne olduğunu anlamak için ben yayınlandığı sırayla izleme taraftarıyım. Bir de yukarıdaki mesaja ekleme: 9. ve 10. bölümlerin de izlenmesi gerektiğini düşünüyorum... ama yine de 7 ve 8 serinin tam bir portresi.

Ayrıca... o kadar dolu bir seri ki hızlanırsa taşar. Hiç hızlanmayacak.

Ben izlemedim, izlemek gibi bir planım vardı ama sayende kalmadı. En kaliteli Buda tiplemesi Hero Yoshihiko dramasında var. Hmm, misyonerliğime drama sayfasından devam edeyim en iyisi, Squaw gibi drama tutkunlarına harbi bir seri izletmiş olayım.

Kopyala yapıştır yapmadan o yıldız sembolünü forumlarda yazabilme ihtimalimiz var mıdır? Meraktan soruyorum sadece.

Tamamiyle bitireyim sana izle veya izleme derim. Klavye ile nasıl yapılır bilmiyorum ama başlat>donatılar>sistem araçları>karakter eşlem'den wingdings içinde yıldız işareti var oradan da bulabilirsin.

@pain

Açıkçası İsa ve Budha'nın birden bir apartman dairesinde yaşamaya başlayıp gün içerisindeki aktivitelerini göstermelerinde bir eksiklik buldum. Ovaları vardı bunun belki orda hikayenin başı vardır diye düşündüm sonra. Önce filmi izlerken acaba bir yanlış yapıyor muyum diye sorguladım kendimi.

Hatırladığım kadarıyla orada da direkt apartman dairesinden başlıyor hikaye. Belki de OVA da geçen yerleri birebir filme yansıtmışlardır. Kediler bizim Buddha ve İsa' nın evinin etrafında toplanıyor, etrafta çiçekler açıyor falan. OVA böyleydi.