Taş Meclisi

Jean Christophe Grange, "Kızıl Nehirler"in ardından "Taş Meclisi"yle yine sahnede. Gerçekten şaşırtıcı bir hayal gücü... Dayanılmaz bir gerilim... Fiziksel ve psikolojik şiddet... Parapsikoloji... Şamanizm... Telepatiyle gerçekleştirilen bir trafik kazası... Esrarengiz akupunkturcu... Türk ve Moğol şamanların mirasçıları arasındaki savaş... Mucizevi tedaviler, ani ölümler.. Bilimsel referanslar, polisiye vakaları ve parapsikolojik olguları etkileyici bir psikolojik atmosfer içinde birleştiren bir hikaye. Eski Sovyetler Birliği'nin gömülmüş sırları, nükleer füzyon, Mayıs 68'in hala varlığını sürderen derin izleri, peş peşe bulunan ipuçları. Kurbanların cellat, kahramanların hep kötü olduğu fantastik bir gerilim.

"'Taş Meclisi', Grange'nin bugüne kadar yazdığı en karmaşık ve en sarsıcı roman."

- Le Point-

"Hem gerilim romanlarından hem de fantastik romanlardan izler taşıyan, gene çok satacak yeni bir Grange."

- Le Soir-

"Sonunda bir Fransız yazarın en iyi Anglosakson gerilim yazarlarıya boy ölçüşebildiğini görmek sevindirici."

- L'Independant Dimanche-

"Bir zamanların gezgini Grange sadece Avrupa'yı değil, tüm düyayı iyi tanıyor. 'Kızıl Nehirler'in yazarı aslında tam bir edebiyat keşişi. 'Taş Meclisi'de tıpkı ona benziyor. Şamanizm ile parapsikoloji arasında... Biraz büyücülük gibi..."

*********

Bu adamın kitapları gerçekten başarılı ancak Taş meclisini okumayanlar varsa tavsiye ederim. Beğeneceğinizi düşünüyorum. Gerilimin,psikolojinin,polisiyenin içerisine şamanik gelenek ve bu yöndeki bir takım olayların akıcılığı ve sürükleyiciliği, sizin kitabın son sayfasına çabuk ulaşmanızı sağlayacaktır diye düşünüyorum. Filmini izleyenler olmuştur sanırım ancak kendi fikrimi belirtmek isterim filmi ben hiç beğenmedim. Bir kitabı okuduktan sonra filmler genelde çok zayıf geliyor. Buna rağmen kitaptan filme aktarılan çok güzel eserler var ancak Taş Meclisi bence okumanız gereken bir eser.

Leyleklerin uçuşu ve siyah kan ı da okuyun ;) hatta düşündüm de bütün grange kitaplarını okuyun gerçi benim henüz okuyamadığım bazı kitapları var ama, bi ara telafi edeceğim artık

Yazarın açıkçasını söylemek gerekirse bence yazarlığının ve hayal gücünün doruğuna ulaştığı roman.

Gidin okuyun, hem de sindire sindire, filmine de bulaşmayın ki kitabın zevki iyice çıksın.

Katılıyorum... Kesinlikle okunması gereken ancak filmi izlenmemesi gereken bir kitap çünkü kitabı okuduktan sonra filmden beklentileriniz oldukça üst düzeylerde oluyor ancak aldığınız ise beklentili bakışlar ve hatta bir süre sıkılıp kapamak dahi olabiliyor.

Taş Meclisi veya bütün Grange kitapları iyidir fakat benim için Siyah Kan bambaşkadır. Okuduğum ilk Grange kitabı olmasının yanı sıra kurgusuyla beni alt üst etmiştir (Kimi etmemiştir ki ?! Ek: Reverdi Rulz ! ). Ben de bütün Grange kitaplarını öneririm fakat şöyle bir uyarı da yapmadan geçmeyeyim: Grange kitaplarını okuyacaksanız eğer, hepsini ardarda okumayın. Çünkü yazarın tarzını, olay akışını tamamen çözmüş olursunuz. Böyle olunca kitaptaki heyecan biraz da olsa düşüyor. Ardarda 2 kitabını okuduktan sonra ben böyle hissetmiştim (Okuduğum 2. kitap da 'Kızıl Nehirler'di bir de, o kitapta yaşamıştım bu olayı). O yüzden tavsiyem, Grange kitaplarını okuyun fakat araya başka kitaplar da girsin. Girsin ki, Grange tarzını biraz unutun, başka tarzlar girsin aklınıza. Sonra yeniden Grange'a döner, bol bol şok olur, bol bol coşabilir, kitap bittikten sonra ise içinizde oluşan o boşluğu nasıl dolduracağınızı kara kara düşünmeye başlayabilirsiniz. ^^

Edit: Grange'den daldım, kitap/film hakkında yorum yapmayı unuttum. ^^''

Bir zamanların gezgini Grange sadece Avrupa'yı değil, tüm düyayı iyi tanıyor. 'Kızıl Nehirler'in yazarı aslında tam bir edebiyat keşişi. 'Taş Meclisi'de tıpkı ona benziyor. Şamanizm ile parapsikoloji arasında... Biraz büyücülük gibi...

jean christophenin pek tarzı gibi gelmeyen tek kitabı bence diğerleri çok mantıklı iyi araştırlımıştı ama bu kitap daha çok böyle stephan king ile clive barkır dan hafif bir esinlenilmeye çalışılmış gibi gelmişti biraz fantastik ve hayalci bulmuştum okuduğumda sonra bir gazetede bir yazı okuduğumda biraz afallamıştım aynı şekilde bulunan bir çocuktan behsediyordu yazı

birde lütfen bu adamın kitaplarını flim yapacaklarsa yapmasılar kitaplarına hakaret gibi oluyor hepsi. böyle yaratıcı bir adamın kitaplarının yapıldığı filimler berbat ötesi oluyor. belkide hayal gücüm fazla abartıyor ama kitapların filimleri benim için sadece hayal kırıklıkları ile dolu oldu

Jean Cristophe Grange, en sevdiğim roman yazarlarından biri olsa da "Taş Meclisi" beğenmediğim tek kitabıydı. İlk sayfasından itibaren kendimi kaptırarak okuduğum bu romanın final kısmı, bence tam bir fiyaskoydu. "Bu ne ya?" demekten kendimi alamadım. Fantastik öğelere karşı olmasam da böyle bir romanın bu şekilde bitmesi, bana çok garip geldi. Elbette zevkler tartışılmaz.

Ah ah hastası olduğum yazarların başında gelir. Hatta şu günlerde yeni kitabı çıktı. Yazarın sevmediğim tek kitabı Leyleklerin Uçuşu idi kitabı gerçi tam okuyamadım sıkıcı geldi bana.. Kızıl nehirlerin bende yeri ayrıdır. Ama asıl siyah kan da bana göre doruğa çıktı. Herzaman savunduğum şey bu tip görsel öğesi ve kurgusu fazla olan kitapların filmi çekilmemeli.

Pek beğendiğim söylenemez fakat sevdiğim kitaplarıda var.

Bu kitabı geçenlerde aldım da daha okumaya başlamadım, (şu an İhsan Oktay Anar puslu kıtalar atlasını okuyorum bu arada tavsiye ederim çok güzel bir kitap, ki zaten müthiş bir yazar kendisi.) Neyse baya övülmüş merak ettim, elimdekini bitirince ona başlıyım ben

Yazarın okuduğum tek kitabı şu anda diğerlerini de okumayı düşünüyorum kitaplara bakarken kurtlar imparatorluğunun ne kadar ünlü olduğunu düşünerek bu kitabı almıştım kurtlar imparatorluğunun filmi de çevrilmişti ondan pek hoşlanmamıştım açıkçası bu kitaba baktığımda ise şaşırdım bana hitap eden bir kitabı varmış dedim onun hakkında düşündüğüm olumsuz ön yargılar silindi kitabı okuduğumda ise ağzım açık kaldı diyebilirim son derce sürükleyiciydi şu an kitabı unuttum gibi birşey yeniden mi okusam bilemiyorum sanırım bunun da filmi çekildi ama filmi tabiki batırmış olmalı bence de sonu biraz tuhaftı ama o kadar kötü değildi...worless gazete yazısından falan bahsetmiş merak ettim nasıl bir çocuk bulunmuştu gazetede yağğğğ çatlarım şimdi Sisle gelen yolcuyu da okumayı düşünüyorum kesinlikle o da ilgimi çekti bu kitap gibi olmalı yani sürükleyicilik açısından...

Grange'in bu güne kadar 5 kitabını okudum içlerinde en kötüsü buydu. En azından ben pek fazla beğenmemiştim.

Kaiken kitabına başlayalı oldu üç sene hala bitiremedim elim varmıyor kitaba