Juuni Kokuki - Oniki Krallık

KÜNYE:

Anime'nin Adı: Juuni Kokuki 十二国記

Diğer Adları: Juuni Kokki, Twelve Kingdoms, Oniki Krallık

Tür: Tarihi, Macera, Aksiyon, Doğaüstü, Büyü, Drama, Fantastik

Bölüm Sayısı: 45

Firma/Stüdyo: Studio Pierrot, Sogo Vision, Media Blasters, Bang Zoom! Entertainment

Yönetmen: Kobayashi Tsuneo

Müzik: Kunihiko Ryo

Özgün Eser: Ono Fuyumi

KONU:

Nakajima Youko, sıradan bir lise öğrencisidir. Derslerinde başarılıdır, ailesi ve öğretmenleriyle iyi geçinen uslu bir kızdır. Günün birinde uzun boylu, altın renginde uzun saçları olan bir adam (Keiki) çıkagelir ve önünde eğilerek ona bağlılık yemini eder. Bunun hemen ardından devasa bir kuş tarafından saldırıya uğrarlar. Keiki, Youko'ya onu öbür tarafa götürmek için geldiğini söyler. Öbür taraf dediği dünyada ise, Youko'yu çok zor günler beklemektedir.

KİŞİSEL GÖRÜŞÜM:

Fuyumi Ono'nun Juuni Kokuki isimli romanından animeye uyarlanmış olan bu serinin isminin doğru çevirisi "Oniki Krallık Yazıtları" olmalıydı. Ancak internette genellikle insanların Juuni Kokki olarak tabir etmelerinden dolayı olsa gerek İngilizce'ye de Twelve Kingdoms olarak geçmiş.

Roman ve anime bizleri; Tolkien'in ortaçağ Avrupa'sı temelli fantastik dünyasını sunduğu gibi, Savaşan Devletler dönemi eski Çin kültüründen öğelerle bezenmiş, alıştığımızdan farklı bir dünyaya götürmektedir. Bu kültürel yolculuğun yanısıra karakter tasarımlarının çok başarılı olduğunu belirtmekte fayda var. Ana karakterimiz olan Nakajima Youko isimli lise öğrencisinin macerası esnasında bir insan olarak kendini nasıl geliştirdiğini, kişiliğini oturttuğunu göreceksiniz. İzleyiciye sunulan hayat derslerinin de oldukça derin olduğunu düşünüyorum.

Not: Daha önceden söylediğim, "romanın çevirisi yapılmamıştır" bilgisinin yanlış olduğunu tespit etmiş bulunuyorum. Bu yüzden yakında ISBN numaralarıyla birlikte çevirileri hakkında gerekli bilgiyi buradan sunacağım.

Oniki Krallık Tartışma Grubuna sizi de bekliyoruz:

http://www.animemangatr.com/forum/group.php?groupid=3

Çok merak ediyodum romannını açıkçası...İngilizce olarak sanırım gerçi çok fazla terim olucağı için okurken biraz zorlanabiliriz sanırım ...

birisi seriyi katletmiş sanırım. notlar ne kadar düşük öyle :zordurum:

kim katletmiş seriyi mehmet bu notlar ne öyle : ( romanı okumak isteyip ingilizce olucağından okuyamıyacağım...

Tüh bu serinin tanıtımını ben yapmak istiyordum ilk bölümlerde gerek çizimler gerekse hikaye olarak pek beğenmemiştim ancak sonradan bayağı güzelleşti... Özellikle Taiki'nin hikayesini çok beğendim henüz bitirmedim...

Belki yinede tanıtım hazırlarım ... Sevdiğim serilere tanıtım hazırlamak hoşuma gidiyor ancak terimler yüzünden her an vazgeçebilirim de ....

Sonunda bana büyük keyif yaratan harika bir seriyi üzerek noktalamış bulunnmaktayım, aradığım ve izlemekten büyük keyif aldığım tüm türleri içerisinde barındıran, barındırmaktan ziyade hiçbir aşırıya kaçmadan başarılı bir şekilde harmanlayan muhteşem ötesi bir yapımdı.Hani tadı damağınızda kalacak türden yapımlar girer ya yaşamınıza işte bu seri de benim için o ketagoride olabilecek derecede etkiliydi.İlk bölümler de ''Ne oluyoruz?'' şaşkınlığıyla başlayan fakat birkaç bölüm ilerledikçe ''Acaba neler olacak,karşımıza hangi efsanevi ve fantastik karakterler çıkacak ?'' dedirten ve bu düşüncele yakandıktan sonra sizi o gizemli dünyasına çekiveren bu yapımı izlemiş olmanın keyfini yaşıyorum,tek kötü noktası hâlâ gelen bir ikinci sezonunun olmaması.

İçerisinde barındırdığı türleri o kadar güzel harmanlamış ki hani izlerken ''Fantastik'' özelliğini öne çıkaralım da ''Tarih'' özelliği geride kalsın ya da ''Macera'' özelliğini öne çıkaralım da ''Drama'' yönü hafif kalsın gibi hatalar yapılmamış kesinlikle,herbir özelliği asla aksatılmadan izleyiciye sunulan ama bunu yaparken de kesinlikle sıkmayan tam tersi izleyende birçok merak ve heves uyandıran bir konuya ve işlenişe sahip,tüm bunları yaparken de müziği üstten ılık ılık kulaklarımıza yerleştiriyor doğrusu.Muhteşem melodilerin fon görevinde olduğu -bazen de sahnelerin önüne geçtiği- muhteşem müzikleri dinlemek bile yüreğime bir ılıklık yerleştiriyordu özellikle de Enki'nin hayat hikayesini izlerken ya da Taiki'nin hikayesinde ama hani şu ilk bölümlerdeki Kirin yok mu, onun hikayesi eminim çoğu izleyeni etkilemiştir yani en azından beni yüzüne -haklı olarak- yerleşmiş olan hüzün çok etkilemişti,içerisinde birçok acı barındırmış olan hüzün bir yüze bu kadar çok yakışır mı? Evet yakışabiliyormuş hatta o kadar çok yakışıyormuş ki ister istemez özenmiyor değil insan bu güzelliğe...

Keiki'nin asaletini de kesinlikle es geçmek istemiyorum,kendisiyle bütünleşmiş bir sese sahip olan Takehito Koyasu'nun sesiyle karşımıza çıkan bir Keiki izlemek çok cezbediciydi,soğuk ama asil, sert ama kararlı,kutsal bir varlık ama mütevazi bir Keiki serinin en gizem dolu ve çekici karakteriydi.

İzlerken,serinin bana hissettirdiği birçok özelliği olduğunu belirtmek istiyorum;efsanevi olsun tarihi olsun o gizem dolu dünyayı içime işlemeyi çok iyi başarmıştır kesinlikle.Bu özelliklerinde aranılan karakterleri o kadar güzel betimlemişler ki hani bunun neresinde fantastik yön bulabilirim düşüncesine kapılmadım kesinlikle özellikle de Kirin'leri yetiştiren varlıkların güzelliği,muhteşem tasarlanışı benim çok hoşuma gitti.Birçok karakteri acayip bir şekilde benimsedim seriyi dün bitirmiş olsam dahi eminim ki bu karakterler günbegün aklıma gelecek,apayrı bir dünyada apayrı hayatların var olduğunu gözler önüne sürüyordu aslında bunu sürerken simgeleştirdiği karakterlerin dünyada varolduğunu da çaktırmadan yansıtıyordu ya da var olan savaşların yaşanmışlığını,savaşın gerçeklerini sunarken de fantastik havasını es geçmemeyi başarmış kesinlikle öyle başarmış ki bambaşka dünyada farklı bir savaşın izleri var gibi hissediyorsunuz ama aslında savaşın izleri her dünyada varolmuştur ve hepsi de birbirinin aynısı değil midir...

Enki ve Kralı'nın arasındaki dostluk direk yansıtılmasa da aralarındaki o çok özel bağ insanı nasıl da sarmalıyıveriyor;''Öyle bir dostum olsun bin tane düşmanım olsun'' deyimi vardır ya hani bizde işte ben ikisinin birbiri için bu deyimi sık sık kullanacağından eminim gerçek bir yaşam da olsalardı,bu deyime yakışan biri daha vardı ki onu çiğneyip geçmek istemiyorum kesinlikle, Rakushun....Hani Youko ile aralarında mesafeye dair geçen bir diyalog yok mu?Beni ne çok etkilemiştir,keşke günümüzde bu mesafede varolan yapaylığı kalıdrabilecek insanlar daha fazla olsa çevremde...

Aslında çok şey var bu seriye dair yazılabilecek hani kendimi tutamayıp başlasam sayfalar yetmeyecek biliyorum ama kendimi sınırlama sonucu bu kadar kısaltabildim,tanıtım için de ayrıca teşekkür etmek istiyorum Susano'o çünkü böyle bir seri kesinlikle tanıtılmalıydı,çok teşekkürler