Jump to content
  • Kayıt Ol

Elfen Lied


Susano'o

Önerilen İletiler

KÜNYE:

Anime'nin Adı: Elfen Lied エルフェンリート

Diğer Adları:

Tür: Aksiyon, Drama, Gerilim, Psikolojik, Doğaüstü, Romantizm

Bölüm Sayısı: 13+1

Firma/Stüdyo: VAP, ARMS, GENCO, ADV Films, A Line

Yapımcı: Tamura Manabu

Yönetmen: Kanbe Mamoru

Kapanış Şarkısı: Kawabe Chieko

Özgün Eser: Okamoto Lynn (Rin)

KONU:

Evrim sürecinde Diclonius adı verilen yeni bir tür dünyaya gelmiştir. Gelişmiş altınca hisleri sayesinde telekinetik güçleri bulunan bu yeni ırkın dünyanın sonu olacağına inanılmaktadır. Başlarda yalnızca yeni doğan kız çocuklarının bazılarında görülen bu değişiklik, tür olarak çoğalamadıkları için her zaman kontrol altında tutulabileceği öngörülmüştür. Ancak içlerinden bir tanesi bunun doğru olmadığını göstermiştir. Var olan tehlikeden ötürü yeni doğan çocukların pek çoğu doğar doğmaz öldürülmüş, bir kısmı ise laboratuvar deneylerine tâbi tutulmak üzere askeri bir tesise götürülmüştür. Bu tesislerde güçlerinin sınırlarını görebilmek maksadıyla çeşitli insaniyet dışı testler uygulanmıştır.

Lucy, bir diclonius olduğu zamanında tespit edilemediğinden ve çocuk yaşta yaşadığı bir takım zorluklardan ötürü insanları kendi ihtiyaçlarını karşılamak maksadıyla öldürmeye başlamış, ancak genç bir kızken yakalanabilmiş ve laboratuvarın en güvenli bölmelerinden birine hapsedilmiştir. Konumuz, Lucy'nin bulunduğu kafesten kaçması ile başlıyor. Tesisten başarıyla kaçan Lucy, kafasına geçirilmiş olan çelik başlığa denk gelen 12.7mm (50 kalibre) anti-tank mermisi ile darbe almış ve uçurumdan aşağı, denize düşmüştür.

Bu olayın ardından kendini bir plajda bulan Lucy, karşısında gördüğü genç adama (Kouta) bakarken çocukluğundan kalma anılarının verdiği şok ile hafızasını kaybetmiş ve "Nyuu" adını verdikleri çocuksu kişiliğe bürünmüştür. Kouta ve Nyuu zamanla birbirlerini daha iyi tanıyacak ve geçmişlerindeki karanlığa gömülü sayfalar tekrar canlanmaya başlayacaktır.

KİŞİSEL GÖRÜŞÜM:

Elfen Lied, barındırdığı çıplak sahneler ve cinsel içerikten ötürü bir kesim izleyici tarafından çok fazla eleştiri almıştır. Bir başka kesim izleyici ise çok fazla kan ve ölüm sahnesinden ötürü seriye sıcak bakmamaktadır. Şunu da eklemek gerekir ki, bir diğer kesim izleyici ise "sadece" bu şiddet ve cinsellik için animeyi çok sevmişlerdir.

Ancak bir seriyi yalnızca bir kaç öğeden ötürü afaroz etmenin doğru olmadığı gibi, aynı şekilde yine bir kaç öğeden ötürü göklere çıkarmanın da bir anlamı yoktur. Benim Elfen Lied'i sevmemdeki sebep içerdiği mesajlardır.

Bir çocuğun eline dolu bir tabanca verdiğiniz zaman ne olur? Cevap: Kaçınılmaz trajedi. İşte burada da henüz yaşam/ölüm gibi kavramlara aklı ermeyen çocuklarda düşünerek insanları öldürebildiği bir güç verilmiş durumda. Büyüdüklerinde bu ölümcül yetenekleri nasıl kullanacakları bir babası olan ve psikolojik dayanak olarak babasına yaslanan Nana'nın durumunda olduğu gibi kendi inisiyatiflerinde olduğu gösterilmiş, Lucy gibi tek başlarına bırakıldıklarında da bu yeteneklerinin onları birer seri katil haline getirdiği de.

Sonuçta serinin bize vermek istediği en önemli mesajlardan birisi çocuk psikolojisi ve ailenin önemi üzerinedir. Bunu görmezden gelerek salt şiddet ve cinsellik içeren bir anime olarak algılamak doğru bir yaklaşım olmaz.

Serinin müzikleri, çizimleri ve konunun anlatımı da, izleyiciyi kendine bağlayacak türden. İlk izlediğimde 2-3 bölüm izler yatarım diye düşünerek gece 11'de başlamıştım. Bir arkadaşımla birlikte izlemeye başlamıştık daha doğrusu. Bir de bakmışız ki saat 4 olmuş, anime bitmiş ve biz animede verilmek istenen mesajları tartışmaya başlamışız. Sonuç olarak 17 yaş üstü izleyicilere rahatlıkla tavsiye edebileceğim bir anime olduğunu söyleyebilirim.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

  • İleti 36
  • Oluşturma
  • Son yanıt

En Çok Yazanlar

  • zhenya

    4

  • Susano'o

    2

  • Akuma_Blade

    2

  • GeNeRaL52

    2

Elfen Lİed deki çıplaklık tamamen animenin pskolojik yanı ile ilgiliydi ...Ama neyazıkki bu animeyi anlatmak istediği mesajları algılayamadan izlemiştir çoğu kişi ve çıplaklık şiddet ve kan öğelerine odaklanmıştır...

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

elfen lied animeye geri döndüğümde izlediğim ilk seridir.. o yüzden ne kadar sert veya kanlı olursa olsun benim için yeri ayrıdır. bende +18 olan herkese rahatlıkla tavsiye edebilirim...

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Benim de bilinçli olarak izlediğim serilerde ilk'ler arasındadır o nedenle yeri ayrıdır ama nedense ben dönüp de tekrar izleyebileceğimi düşünmüyorum ama bu çıplaklık sahnelerden ötürü değildir,benim izlerken çok büyük kopukluklar yaşadığım için antipatik duygular beslediğim serilerdendir Elfen Lied...

İlk bölümlerde konuya hakimliğiyle gerçekten de güzel şeyler başarılmış hissiyle başlamıştım ama konu ilerledikçe işlenişindeki noksanlıklar beni soğutmuştu.

Tanıtım meselesine gelince güzel tanıtım olmuş Susano'o emeğine sağlık.:)

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Şeker Kız Candy den sonra animenin ne olduğunu bilerek izlediğim ilk animedir. Gerek müzikleri gerek konusu ile gerçekten çok sevmiştim. Hele adı Shinkai olan bi soundtracki var çello piano çok güzel olmuş.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

birçok insanda olduğu gibi, benim de izlediğim ilk seridir.

havada uçuşan kollar vb. şiddet ögelerini seven biri olarak, yapabileceğim en iyi başlangıç olmuştu animelere.

müzikleri de ayrı güzel.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Elfen Lied'in anlatırken tökezleyip düştüğü yanlar o kadar çok ki, hangisini anlatmalı bilmiyorum. Neredeyse iradesizliğe varan şekilde saf ve salak Nyuu'nun neredeyse Ecchi kavramının böbreğini patlatan davranışları, diğer bayan karakterlerin "are you wanna suck wanna my breasts?" türü zeka kokan diyalogları, Lucy'nin yaptığı katliamların "benim haricimde herkes ölmeyi hakeder" paraleli dışında bir sonuca ulaşmayan anlamsız bir vandalizm gösterisine dönüşmesi, tarafsız bakabilen bir kişi için serinin bir noktadan sonra Turkey Shoot (1982) - IMDb@@AMEPARAM@@http://ia.media-imdb.com/images/M/MV5BMTI1MzMwODc4OF5BMl5BanBnXkFtZTcwMjk4NTIyMQ@@._V1._SX97_SY140_.jpg@@AMEPARAM@@BMTI1MzMwODc4OF5BMl5BanBnXkFtZTcwMjk4NTIyMQ@@@@AMEPARAM@@SX97@@AMEPARAM@@SY140 benzeri videokaset çağı şiddet istismarı filmlerin yada şu sıralar oldukça artan işkence temalı filmlerin çizgisine inmesi bunlardan sadece birkaçıdır. Elfen Lied'in kesinlikle abartılmış bir Anime olduğunu düşünüyorum. İlla bir örnek vermek gerekirse, son derece sert bir film olan Akira'nın bile anlatmak istediği bir derdi, şiddet yada beyaz et istismarından başka şeyler vardı. Oysa Elfen Lied'in izleyici notlarında neredeyse 10/10'a yaklaşan ortalamayla ilk 3'de iken Akira'nın neredeyse ilk 100'ün dibine dek düşecek noktaya gelmesi, Perfect Blue ve benzeri birçok önemli, psikolojik derinliği olan yapımın ilk 100'de bile esamesinin okunmaması yada herhangi bir Türkçe forumda konu için açılan ilk cümle olarak "tarafsız bakış için başka kapıya" türü itici bir ifadenin seçilmesi bile yeterince açıklayıcı. Bu serinin felsefi derinliğine (!) hiç girmeyelim daha iyi, Species (1995) - IMDb@@AMEPARAM@@http://ia.media-imdb.com/images/M/MV5BMjMyNTE0ODUzOF5BMl5BanBnXkFtZTcwNjY5NTk1NA@@._V1._SX93_SY140_.jpg@@AMEPARAM@@BMjMyNTE0ODUzOF5BMl5BanBnXkFtZTcwNjY5NTk1NA@@@@AMEPARAM@@SX93@@AMEPARAM@@SY140 filmi bile bu serinin yanında entellektüalite çağlayanı gibi kalır.

Aslında bu Anime hakkında uzun zamandır birşeyler yazmayı düşünmüyordum ama puanların yüksekliği ve seriyi benim baktığım şekilde bir şiddet/beyaz et istismarı örneği olarak değerlendirenlerin görece azlığı beni bu yazıyı yazmaya itiyor. Kan, şiddet, vahşet, beyaz et, baldır bacak vs kavramları sizin için yükselen değerlerken senaryo, konu, işleniş, inandırıcılık arka planlardaysa, buyrun, bu sizin Anime'niz. Ama şahsi naçiz tavsiyem bu serinin Anime'ye yeni başlamış, daha 2-3 seri bile bitirmemiş kitleden mümkün olduğu denli uzak tutulmasıdır. Serinin zaten olmayan finalinden sonrasını anlatan Manga'nın "finalinin" yapılabilecek en anlamsız finallerden olmasından ziyade diğer birçok Manga'ya nispeten Cin Ali çizimleri gibi kalmasına ise hiç girmemeli.

Son olarak, birşeyi seçen kişi sayısının o şeyi iyi yapmadığı kanaatindeyim. (Seriyi izleyecekseniz bile lütfen önyargılı şekilde süper hiper bir Anime izleyeceğinizi düşünerek kendinizi hazırlamayın en azından) Konu hakkında yazacağım son uzun yazı olmasını dilediğim yazım için link:

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Şişirilmiş bir anime. Vahşet, kan, acımasızlığın içine masumiyeti sıkıştırmaya çalışılmış, duygusal sahneler belli bir süre sonra yerini "duygu sömürüsü"ne bırakmış bir anime.

"Yok efendim bu animenin çok derin anlamları var." "Efendim bu anime insan psikolojisini en güzel anlatan animedir." diyenler kanımca ya daha önceden hiç anime izlememiştir ya da bir çok kişinin yaptığı gibi sadece animeyi "şişiriyordur". Hatta "herkes ve hiç kimse için bir anime"** fikrine vurmaya başlıyor insanlar.

Ben animede kan severim. Vahşet severim. Kafası, dalağı, kolu kopan olan adamların olduğu animeleri severim. İçinde aynı bu vasıfları, şiddeti taşıyan bir animeye "duygusallık" eklemek saçmalıktır. Git Nu-metal grubu kur daha iyi. En azından ortaya dinlenilebilecek bir şeyler çıkıyor.

Ha, müzikleri cidden güzeldir. Gerek açılış parçası olsun gerek seri içindeki müzikler olsun gerçekten harikadır.

Benim tavsiyem önce başka seriler izleyin. Animenin tam olarak ne olduğunun farkına varın. Gidin bir gundam, bir akira, olmadı gidin pokemon'un tüm sezonlarını izleyin, ondan sonra elfen lied'e başlayın.

Bu anime benden geçer not alamıyor ne yazık ki. Zaten o nyuu’nun memeleri de güzel değil.

Tabii bu animesi için olan görüşlerim. Mangasını okumadığım için bilmiyorum.

**Bu sözün orijinali "herkes ve hiç kimse için bir kitap"dır. Niçe'nin Also Sprach Zarathustra [böyle buyurdu zerdüşt/zerdüşt böyle diyordu] kitabının sloganı gibidir. "Bu kitabı anlayabilecek olan herkes okuyabilir ama kimse anlayabilecek durumda değil" demek ister Niçe bu sözü ile. Neden bu sözü kullandığımı artık siz düşünün. : )

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Yorumlar her zamanki gibi biraz sert olmuş.Nedense bu anime her zamanki gibi bu tip aşırı uç noktalarda değerlendiriliyor. Ya çok berbat, ya da çok iyi...Neyse...Sevdiğim bir animedir fakat benim için favorilerim arasına girecek bir seri değil. İzlediğim ilk ecchiydi. Bazı yerlerde çıplaklık çok uygun gitmiş, bazı yerlerdeyse rahatsızlık değil ama gereksiz olmuştu. Animenin açılış parçası harikaydı. Konu fazla cıvıklaşmadan 14 bölümle sınırlandırılması iyi bir karar olmuş.Genel olarak 7/10 luk bir animedir benim için. Konusunun Dicloniuslara dayanması beni bu animeyi izlemeye yöneltmişti.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

  • 1 ay sonra...

Elfen Lied gerçektenten beni etkileyen sayili animelerdendir..Romantizm olsun,korku olsun,Drama olsun neredeyse her turlu unsuru icinde barindiran ve her yetiskin anime severin izlemesi gereken bir anime oldugunu dusunuyorum..:birnumara:

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

pek beğenmediğim bir anime. genelde izleyip çok beğendiğini duyduğum kişiler, elfen lied ı anime maceralarında başlarda izlemiş kişiler. belki ben de başlarda izlemiş olsaydım daha çok beğenirdim.

bence anime çok kopuk. evet vermek istediği önemli fikirler vara ama bunu bölümden bölüme bu kadar kopuk ve atlayarak işlemesi en büyük eksisi. 13 bölüm değil de 26 bölüm yapıp, sindire sindire yapsalarmış çok daha iyi olurmuş. çıplaklık ve vahşet beni pek etkilemez ama bazı yerlerde gereksiz aşırılığa kaçmışlar.

Son olarak da anime baya duygsal ( sanırım :S ) ama ben duygusal olmadığım için pek bişey ifade etmiyor bana :D

İzlenir mi ? izlenir :) hepi topu 13 bölüm zaten. ayrıca animeciyim diyen herkesin ağzından bu animeyi duyuyorsunuz, cahilliği gidermek için bile olsa izlemek lazım :D

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Genelde sert eleştirilen bi animedir ne yazıkki...107 chapter olan bir mangayı 13 bölümlük bir anime üzerinden işlenip ve finali de izleyiciye bırakılınca bu tip sonuçlar çıkıyor.Beni için oldukça güzel bi seriydi Susano'o nun kişisel yorumunda yazmış olduklarına tamamen katılıyorum...Animede varmı yokmu hatırlamdığım bazı olaylar var ki Diclonius ların yetiştiriliş şekli ile alakalı olarak...Animenin içerdiği şiddet öğeleri gayet normal gelmişti bana.Çıplaklık konusu ise kendi bakış açımız ve animenin kurgusu çok farklı Bizler çıplaklığı çok kullanmışlar diyebiliriz ama Dicloniuslar için bu geçerli değil .Yani çıplak olmanın utanılıcak türde birşey olup olmıyacağı konusunda bilinçlendirilmeden,kendilerine eğitim amaçlı yapılanların aslında işgence olduğunun bilincinde olamadan yetiştirilmişlerdir.

Nananın babasının onu çıplak olarak duvara zincirleyip top şeklinde bişeyler fırlattığını hatırlıyorum az çok ve Nananın kanlar içinde kalmış olmasına rağmen ağlamdığını,(Hatta Gülümsüyor da olabilir net hatırlamıyorum) vb ...

...Normal bir pskoloji ile anlatılmamış anime...En başta Dicloniusların eğitimi ile ilgili şahıslar fena derecede sorunlu kişiler .Animedeki nerdeyse tüm yetişkinler diyebiliriz aslında.Bu yüzden bu anime hakkında çok yanlış eleştiriler yapıldığını düşünüyorum...

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

bence de ama çıplaklık neden bu kadar büyük bir sorun oldu ki ya anime de? Ben animeyi sevdim açıkçası ve zhenya'nın animenin psikolojisi hakkında söylediklerine de katılıyorum. :D kesinlikle düzgün bir psikolojiyle anlatılmamış. :D

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

bnce insanı çelişkide bırakan yönü coktu örneğin şiddet insanın doğasında varmıdır yoksa yaşadıklarımız mı bizi şiddete yönlendirir...

diğer herkese katılıyorum izlenmesi lazım

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Mesaj atarken noktalama işaretlerine ve harf eksikliklerine dikkat edilim. Yoksa anlama da zorluklar yaşıyoruz.Mesajını kendin editlemeni istiyeceğim. Bunu yaptıktan sonra kendi mesajımı silecegim.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Açıkçası ben bu animeyi izlerken bayağı duygulanmıştım. Psikopat, kan ve vahşet yönleri bir yana; ben çok duygusal bulduğumu söyleyebilirim. Özeliikle Flashback kısımlarında Kouta'nın ve Lucy'nin küçükken başlarından geçen olaylarda çok hüzünlenmiştim. Tabi kesme biçme sahneleri de çok heyecan vericiydi. Ben beğendiğim, ama +16 bence, yukarıdaki yorumların da hakkı var. Herkesin severek izleyeceği bir seri değil sonuçta.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

  • 1 ay sonra...

bu animenin en başarılı olduğu konu, kendini izlettirmesi.Gücünü mangasından alıyor.Daha ilk saniyesinden itibaren insanı etkileyebileceğini iddia eden bir yapısı ve büyüsü var.Buna kapılıp kapılmamak elbette izleyicinin elinde.Fakat bana herhangi biri "Elfen Lied hakkında ne düşünüyorsun?İzleyeyim mi bak?" derse de "kesinlikle" derim.O tecrübe bir edinilmeli.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

  • 4 hafta sonra...
Elfen Lİed deki çıplaklık tamamen animenin pskolojik yanı ile ilgiliydi ...Ama neyazıkki bu animeyi anlatmak istediği mesajları algılayamadan izlemiştir çoğu kişi ve çıplaklık şiddet ve kan öğelerine odaklanmıştır...

katılıorum.. bi de hem anlamayıp hem de ölümüne eleştirenler yok mu :imdat: anlamıosan bu tarz animeleri sevmiosan sevmedim der geçersin ama seriye senn yükleyemedigin anlamları yükleyenlere de saygılı olmak lazım. (her anime için elbet)

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

pek beğenmediğim bir anime. genelde izleyip çok beğendiğini duyduğum kişiler, elfen lied ı anime maceralarında başlarda izlemiş kişiler. belki ben de başlarda izlemiş olsaydım daha çok beğenirdim.

bence anime çok kopuk. evet vermek istediği önemli fikirler vara ama bunu bölümden bölüme bu kadar kopuk ve atlayarak işlemesi en büyük eksisi. 13 bölüm değil de 26 bölüm yapıp, sindire sindire yapsalarmış çok daha iyi olurmuş. çıplaklık ve vahşet beni pek etkilemez ama bazı yerlerde gereksiz aşırılığa kaçmışlar.

Son olarak da anime baya duygsal ( sanırım :S ) ama ben duygusal olmadığım için pek bişey ifade etmiyor bana :D

İzlenir mi ? izlenir :) hepi topu 13 bölüm zaten. ayrıca animeciyim diyen herkesin ağzından bu animeyi duyuyorsunuz, cahilliği gidermek için bile olsa izlemek lazım :D

Ben söylemeden birisi söylemiş hepsini.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

İzledikten sonra hikaye gidişatı ve sebep-sonuç açısından zayıf ama tanıtımdaki genel bakış yazısında dediği gibi çocuk-aile-toplum üçgeni içerisinde ailenin önemi ile ilgili vurgusunu ve bilime bakışını irdeleyince karakterler vasıtasıyla anlatılmak yada ima edilmek istenen bir mesajlar için gayet mantıklı hareketlerde bulunuyorlar hatta kimi mantık hataları bu sayede anlamlı hale geliyor.

Ailenin önemi vurgulanıyor... Evet… Ama bu aile kavramı daha çok erkeğin merkezde olduğu bir aile kavramı yani; erkek olmaz yada yükümlülüklerini yerine getirmez ise aile de olmaz demeye getiriyor gibi.

Bundan sonrası, izlemeyenler için hafif spolier içerebilir:

Seriyi izleyenler hafızalarını yoklarlar ise evsiz kalmış, ailesi olmayan yada aile yapısı ortadan kalkmış dişilere şefkat gösterip evini açan hep Kohta.

Daha bebek iken labaratuvara getirilen Nana karakterinin diğer Diclonius’lar gibi saldırganlaşmamasının sebebi; ona yıllar boyunca denek gibi değil “Baba” gibi davranmış Müdür Kurama.

Dişi karakterler her zaman bir erkeğin yardımına, şefkatine muhtaç, birbirleriyle çekişen, birbirini kıskanan karakterler olarak çizilmişler.

Diclonius'ların dişi olanlarının güçlü olmalarına paralel olarak tehlikeli olmaları bile bunu destekler biçimde: Serideki dişi Diclonius'lar hep bir erkeğin yardımı ile uysallaşıp topluma entegre oluyorlar. İhtiyaçları bir aile... ama erkeğin, güçlü ve o olmaz ise asla düzenin olmayacağı üzerine kurulu bir mantıkla.

Anne imgesi tek başına yetersiz bir imge olarak resmedilmiş;

Mayu karakterinin annesi, kızın üvey babası tarafından istismar edilmesine karşı koyamıyor hatta kızı tartaklıyor hafif.

Mariko, yıllarca ona sesiyle annelik yapmış kadını, sadece sahte olduğu için bir anda öldürüyor.

Elfen Lied’ın içinde geçen şiddet bana çok yumuşatılmış geliyor. Bir adamın kalbini söküp atıyor Lucy, ama kalp diye bize sunulan daha çok kırmızıya boyanmış turp gibi. Belki de en sert sahnelerden biri olabilecek göz çıkarma sahnesinde seyirciye bunu göstermiyorlar. Yani şiddeti gösterme konusunda çokta cesur değil aslında ve bu bir tv serisi için gayette normal.

Ama dile en çok getirilen şey gene şiddet sahneleri oluyor. Kan rengi fazla açık ve zaten bir anda insandan galonlarca kan akınca gerçekliğini yitirip sadece öylesine bir efekt oluyor… Bu yanı fazla abartılıyor.

Sadece kimi karakterlerin uğradığı şiddet dramatize edilmiş durumda. Bu normal çünkü bu sayede karaktere karşı bir acıma hissi uyandırıp onun için endişelenmemiz sağlanıyor. Ama beni asıl rahatsız eden bunun suyunun çıkarılıp, bir karakterin engelli olmasının devamlı gözümüze gözümüze sokarak, ona karşı sempati duymamız sağlanmaya çalışılması hoşuma gitmedi. Yer yer komedi unsuru olarak bile kullanıldı bu karakterin durumu.

Daha fazla şey var aklımda ama bir türlü oturtamıyorum işte… Kaba taslak bir hali bu… Ancak bunları yazabildim… Ve gelecek her eleştiriye de açığım… Sevenlerini kırdıysam kusuruma bakmayın ama kaba taslak benim tv serisine bakış açım da bu yönde.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

  • 4 hafta sonra...

bazı yerlerde biraz gereksiz şeylerin olması haricinde yine de güzel bir anime. müziklerde baya iyiydi beni etkilemişti.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Muhteşem animelerden biri daha ama sonuna gelince 'ne yani bu muydu' diyorsunuz... Devamı gelir diye umuyorum.

Bol kanlı sahneler içeren, müzikleri harika olan, Lucy'si ise daha da harika olan bir anime, tavsiye edilir ;)

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Romantizm ve dramı birleştirip insanı derinden etkileyen bir animedir. Aslında yaşadığımız dünyanın belirli sorunlarına değinir bu ne kadar çoğu izleyeni tarafından anlaşılamasa da..evet şiddet, kan gibi öğeleri de oldukça içerir ama bu kan gövdeyi götürsün aksiyon olsun diye yapılmış bir anime de değildir..

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Müziğiyle, konusuyla, anlatmak istedikleriyle vs. herşeyiyle bni etkileyen bir animedir...:qaglayacak:

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Hesap oluşturun veya yorum yazmak için oturum açın

Yorum yapmak için üye olmanız gerekiyor

Hesap oluştur

Hesap oluşturmak ve bize katılmak çok kolay.

Hesap Oluştur

Giriş yap

Zaten bir hesabınız var mı? Buradan giriş yapın.

Giriş Yap
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgilendirme

Forum Kuralları'mızı okudunuz mı?