Ookiku Furikabutte

KÜNYE:

Diğer Adları: Oofuri, Ohkiku Furikabutte, Swing Big!

Kategori: TV Serisi

Bölüm Sayısı: 25

Yayım Tarihi: 12/4/2007 ile 27/9/2007 arası

Firma/Stüdyo: A-1 Pictures, AIC Spirits, TBS

Yönetmen: Tsutomu Mizushima

Senaryo: Yousuke Kuroda, Koichi Taki

Animasyon: Takahiko Yoshida, Akira Takada

Müzik: Shiroh Hamaguchi

Dizayn: Takahiko Yoshida, Miyuki Sato

Orjinal Eser: Asa Higuchi

KONU:

Ren ortaokul döneminde, okulun sahibi olan büyükbabası sayesinde takımda bulunduğuna inanan takım arkadaşları tarafından dışlanmıştır, yaşadığı bu moral bozukluğu sayesinde de sahip olduğu gerekli performansı sunamamış ve bulunduğu takım olan Mihoshi tüm maçları kaybetmiştir. Ren yaşanan tüm bu olumsuzluklar sonucu beyzbolu bırakma kararı alır ve uzak bir yerdeki başka okulda lise hayatına devam etme kararı alır. Yeni transfer olduğu lise hayatında, ilk günü okulu tanımak ve okul kulüplerine göz atmak için aylakça gezinirken kendisini beyzbol sahasında bulur. Karşısına çıkan takım koçu Momoe sayesinde, daha önce bu okulda hiç kurulmamış olan beyzbol takımına katılma kararı alır çünkü Ren, atışları hızlı olmasa da topu kontrol etme yeteneği konusunda baya yeteneklidir. 

Eski okulunda dışlanışı nedeniyle bunalımda olan, bundan dolayı da kendine güveni olmayan  Ren, ne yapacağını afallamış haldeyken kendini yeni okulunun beyzbol sahasında bulur. Sahanın ortasında da takımı kuran koçları ve takım arkadaşlarıyla çoktan plana başlamışlardır bile. Çok geçmeden de beyzbol serilerimizin atıcı yanındaki yakalayıcısı da sahneye çıkar. İyi bir ikili oluşturacakları yakalayıcı  pozisyonundaki Abe-kun ile de böylece tanışmış olurlar. Takım içerisinde Abe-kun sayesinde kendi varlığını bulan ve yeteneğini kullanmayı öğreneek olan Ren, eski okulunda asla erişemediği o ''takım ruhu''na ulaşmaya başlamıştır bile.  Öğreneceği şey sadece bu olmayacaktır elbette. Takım ruhu sayesinde güzel dostluklara da sahip olacak, hep birlikte o ''takım ruhu'' dedikleri bağı daha da fazla kuvvetlendireceklerdir. Sonucunda da lise hayatının en güzel günleri böylece başlamış olacak, kahramanlarımızın o çok sevdikleri beyzbolu da bu günlerinin en güzel anları yapacaktır.

KİŞİSEL YORUM:

Konu size fazlasıyla basit görünebilir ama ondan daha fazlasını barındırdığını belirtmem lazım. Karakterlerinden tutun da konunun ilerlyişine kadar her şeyiyle gönlünüzde taht kurabilecek bir yapım. Eğlencesiyle her özelliğini geride bırakabilir hatta. Mihashi'nin yüz şekilleri yetmez mi? Tıpkı 16. bölümdeki rakiplerinin hatırladıkça gülmekten kendini alamadığı gibi benim de aklımdan çıkmayan özelliklerinden birisi aslında Oofuri'nin.  Genelde Ren-Ren gibi karakterler bana hep itici gelmiştir. Mızmız, kendine güveni olmayıp her olumsuzluğu kendine mal edildiği halde sessizce köşesine çekilmiş. Lakin onun durumda da kim olsa aynı şekilde olurdu diye de düşünmeden edemiyorum. Bu nedenle de Ren Ren aksine tüm seri boyunca kendini bana en şeker halleriyle kazıdı. Oofuri konusu açıldığında şöyle geriye dönüp baktığımda kendisini gördüğüm an yüzümde bir gülümseme belirdiği doğrudur. Neyse, yeter bu kadar Ren Ren.   Kadın karakterlerde tsundere sevmiyorum, evet ama erkek karakterler (oranyanlar candır <3) dünyasında bu farklı sanki. Hele de o karaktere Nakamura-san hayat verdiyse değmesin kimse keyfime.  Sert çıkışları olsa da Abe-kun'u sevmemek ne mümkün. Elbette OOfuri sadece bu iki karakterler sınırlı değil, tahmin edeceğiniz üzere bir spor serisinde olması gereken ne varsa Oofuri'de de var. Bir Tajima var mesela, sonrasında bir Hanai'yi untmayalım derim. <3  Karakter bolluğu, keyifli maç sahneleri, heyecanın tavan yaptığı ani çıkışlarıyla bırakmak istemeyeceğiniz beyzbol sahası, o takım ruhu yanında bize sunulan dostluk. İşte Oofuri'nin anlamı bunların hepsinin toplamıdır benim gözümde. 

Çizimler konusunda değinmeden geçip gitmeye el vermedi bu gönül. Çizimleri benim Oofuri'ye dair en sevdiğim şey aslında. Spor serilerinde sevdiğim iki tür tarzdan birisi. Diğeri de erkeksi hatlarıyla tasarlanmış karakterler. Bazı yapımlara o yakışıyorken bazı yapımlara da Oofuri tarzı çizimler yakışıyor, itiraf etmem lazım.  Çizimleri, karakter tasarımları ve seiyuu kadrosuyla en sevdiklerimden biri olduğunu kabul etmem lazım. Müzikleri belki çok iyi değil ama onun da seriye yakıştığı anlar yok değil. Finale gelirseki gelemiyoruz. Zİra mangası devam ettiği için hala son noktaya erişemediğimiz spor serilerinden birisi. Umarım mangası güzelce tamamlanır da bu sevimli kahramanlarımızın sonunu görebiliriz. Neyse, yarım final veya bahsettiğim olumsuz yönlerini boşverin. Zira artıları daha fazla. Bu nedenle, hemen ekrana yumulun ve izlemediğiniz güzelliklerden birisi de Oofuri ise, onu da tamamladığınız güzellikler arasına ekleyin.  

KARAKTERLER:

Abe Takaya:

Takımda, yakalayıcı konumundadır. Takımın kaptanı Hanai gibi gözükse de aslında Abe takımın gelişimi konusunda oldukça göz önündedir ve bu konuda büyük bir çaba göstermektedir. Biraz asabidir ama bu da onun gözardı edilebilecek özelliklerinden biridir.

Mihashi Ren:

Takımda atıcı konumundadır. Sahip olduğu bu konumu hakkında zaman zaman şüpheye düşse de aslında atıcılık konusunda yeteneklidir. Çekingen ve oldukça utangaç bir yapısı vardır.

Azusa Hanai:

Takımın kaptanıdır.Takım ruhunu üzerinde en iyi şekilde taşıyanlardan birisidir.

Sakaeguchi Yuuto:

Arkadaşcanlısı bir kişiliği vardır. Abe ile Senior Ligi'nde oynamıştır.

Tajima Yuuichirou:

Takımın en iyi taşlarından birisidir çünkü Izumi vuruculukta oldukça iyidir.  Küçük bir vücut yapısı vardır, bu miyonluğuna rağmen oldukça başarılı bir oyuncudur ve oldukça enerjik bir yapısı vardır.

Maria "Momokan" Momoe:

Takımın koçudur.Takımı en iyi şekilde yönlendirip onları bulundukları noktadan daha ileriye götürmek yani Koshien'e ulaştırmak en büyük amacıdır.

Chiyo Shinooka:

Takımın menajeridir.Kendi isteğiyle beyzbol klübüne katılan ve onlara her konuda destek olan bir üyedir.

Yoshirou "Hama-chan" Hamada:

Takımın destek grubunu yönetir,aynı zamanda Mihashi'nin de çoçukluk arkadaşıdır.

Yine güzel bir tanıtım hazırlamışsın Eline sağlık.

Ah spor animesi ve yine çevirisi yok karakterlerin resimlerine bakınca çok sevimli olduklarını düşünüyorum. İzlersem severim kesin

Tartışmaya burdan devam etmenin daha iyi olacağını düşündüm çünkü sevdim bu tartışma işini

Aslında ben Abe-kun' u daha çok sevdim, yaptığım yorum eleştirel değildi yani Aslında çok gerçekçi bir karakter bence (belki kendime benzetmişimdir ) Tabi ki bencillik tarafı ağır basıyor. Kişilik tahlil ve gözlem yeteneği baya iyi, o yüzden de kişisine göre doğru sözcükleri kullanıp herkesin istediği tepkiyi vermesini sağlıyor (izlediğim 3 bölümden vardığım kanı ) Kendine "yol açmak" tan kastım, başarılı olmak istiyor ve bunun tek başına olmayacağını biliyor o yüzden diğerlerine en çok da Mihashi' ye duyması gereken şeyleri söyleyip onları gaza getiriyor. Yoksa Mihashi' yi sevdiğinden desteklemiyor, işte bundan dolayı da ikiyüzlülük yapıyor bence. Ama tabi son bölümle birlikte Mihashi' ye karşı empati kurmaya başladı, zamanla sevecek.

Atıcılardan hoşlanmadığı izlenimi edinmiştim, yanlış hatırlamıyorsam onların bencil olduklarını düşünüyordu, o yüzden geçmişte atıcılarla ilgili bir anısı çıkar diye bekliyordum Ben böyle serilerde normal yaşantıların anlatıldığı bölümleri filler kabul etmiyorum, keşke özel hayatları daha çok yansıtılsa karakterlerin Slam Dunk' ta da böyle bir eksik vardı, içimde ukte kaldı.

Pardon canım yanlış anlama olmuş,artemaya döndüm ben elektirkler bir gidip bir geliyor, dediğin konuda haklısın sanırım,ilk başlarda diğerlerine ihtiyaç duyulmayacağı düşüncesinde bile oluyordu haklısın hatta Momokan o konuda bile uyarıyordu sanırım 2. bölüm sonunda aralarında geçen diyalogta,iki kişiyle antreman ya da maç eğlencelidir ama takım ruhuyla zafer daha keyifli gibisinden bir diyalog sunuyordu hatta,tam olarak içeriği unutmuş da olabilirim

Bu seride en sevdiğim olay da bu hep birlikte bir şeyleri başarmanın önemini teker teker zamanla karakterlerin kavraması olayı zaten,bölümler ilerledikçe hepsi tek tek bunun farkına varıyor ya da vardırılıyor,Koç Momoe sağolsun

Ben de karakterlerin yaşamlarına değinilmesini seviyorum aslında özlelikle de bu spor serilerinde daha güzel işleniyor eğer karakterlerin yaşamlarına ayrıntılı şekilde giriliyorsa mesela Hajime no Ippo bu konuda en başarılılardan birisi.

Abe'nin bu atıcılarla ilgili tahmin ettiğin gibi bir sorunu var ama net olarak ilk sezonda izleyemiyoruz fakat eski batter olduğu kişi sanırım,onunla karşılaşma olayları geçiyor turnuva maçlarında,net olarak anlatılmadı ama belki ilerleyen sezonlarda karşımıza daha net çıkar,ben mesela Momokan'ın,Abe için yaptıklarını da flashback tadında Special bir bölüm olarak izlemek isterim,umarım sunarlar da mangası nasılsa daha devam etmekte, belki de bizi ileride bu tür keyifli bölümler bekler kimbilir (daha doğrusu umarım )

Aha bu başlığa taşıman iyi olmuş. İlk ve son yorum da benimmiş (ya da bazı mesajlar silinmiş) Yaptığım yoruma bakılırsa baya yol katetmişiz Elinize sağlık çeviri için.

Tek korkum bu animenin de yarım kalması olur, umarım böyle bir şey olmaz.

Ancak bu mesajı taşıyabildim Özz'cüm,elimden bu kadarı geldi Zaten sadece senin yorum vardı yanlış hatırlamıyorsam ama çeviri gelince coştu da o başlıkta olanlar burdan devam etsin diye düşündüm,orası çeviri ve güncelleme başlığı sonuçta,destan da yazınca en iyisi burda devam etmek dedim bu güzel tartışmaya

Ayrıca rica ederiz,böyle tartışmalara vesile oluyor çeviri,ne güzel

Ağzını hayra aç Özz'cüm ya,benim de en büyük korkularımdan birisi hatta teki diyebilirim bu devam etmeme düşüncesi.

Bir gün siteye giremedim ne konuşmalar dönmüş ama..:)..ilk olarak sera oyuncu sıralamana bittim resmen..Amma güldüm yahu..Akılda da kolay kalıyor.XD...Bu yan karakter olayına ben de katılıyorum..Sadece mihashi üzerine odaklanıp onu kahraman gibi göstermemeleri iyi olmuş..Mesela Tajima..bence o çocuk süper bir malzeme..XD.Bu arada tajima çilli olan.....Eğlenceli bir seri olduğundan çevirene de zevk veriyor. o yüzden yarım kalmayacağını düşünüyorum..

ahahahahaha ben de okuyunca ''Mesela Tajima..bence o çocuk süper bir malzeme..XD.''

tajima kimdi die bi durdum hemen ardından çilli olan yazınca haaaaaa diye bi tepki vermişimki kendimde koptum

evet burası daha iyi olmuş, yazmaya çekiniyordum o başlıkta (o çekinmiş halimdi eet xD ) zaten abe x mihashi direk çiftlerim arasına girmekle birlikte djleride hemen temin edinip anında okunmuştur ve yine yine yine aynı tezim doğrulanıyor şu kadın mangakalar shoujo dışında ne tür verilirse verilsin harikalar yaratıyorlar. bu kadının da bir shoujosu varmış ama puanı baya düşüktü okumadığım için içeriği hakkında yorum yapamıyorum diğer taraftan kadın spor mangasına başlıyor ve harikalar yaratıyor. mesela fma da öyle adı shounen olan bir türün en iyi mangasının bir kadının elinden çıkmış olması güzel bir ironi ve de kapak bence öbür taraftan fushigi yuugiye bakıyorsun çok kötü klişe bir shoujoyken aynı kadın yaoi yapıyor ve yaoiler arasında en değişik en çarpıcı ve trajik ve bence en iyi çizimlerine sahip olan mangalardan biri olan sakura gari ortaya çıkıyor yani bence biz bu kadın mangakalara shoujoları yasaklayalım bi süre shoujo okumayalım ama diğer türler tavan yapsın bayanlar erkeklerede shoujo yaptıralım shoujo zaten çökmüş daha da batamaz en azından yeni ecchiler yapılmamış olur

Şu yorumlara bakınca ve yorumcular sadece bayan olunca seri de hafif bir Shounen Ai'lik var sanacak okuyan arkadaşlar Erkek izleyiciler yanaşmayacak hiç seriye

Sera'nın yorumları -özellikle de verdiği şu karakter isimleri- bir gün beni öldürebilir tabii gülmekten Çilli terimiyle de Tajima süperdi,bu akşam seri üzerinden dönen sohbetlerde gundamaster'la seriyi laflarken buluverdik yine kendimizi de aklıma şu otobüs şenliğini getirdi sağolsun,Tajima'nın yani Çilli'nin spot ışıkları altında parlayışını gerçekleştirdiği sahneyi (2. bölümde antreman kampına giderken söylediklerini kastediyorum) ,ne sahneydi ama çevirriken az koparmadı beni kereta

Sera yine süper fikirlerle gelmişsin aramıza erkek mangakalara yaptıralımda yalnız ecchi yerine bu seferde harem getirmesinler önümüze Shoujo derneği kuracağım zaten yakında, şöyle Skip Beat! keyfinden sonra adam akıllı zevkle izledyebileceğim bir Shoujo çıkmadı daha karşıma

@wizardsky

Senin olmayışını bekledik konuşmak için,girmediğin zamanı özellikle seçtim

Yarım kalma olayı çeviri olarak kastetmemiştim aslında ben,sadece manga ile animeyi de devam ettirmeleri temennim,yoksa ben bu işin peşini bırakmam açıkçası,animesi geldikçe severek ve büyük bir keyifle el atacağımdan emin olabilirsin,anime biter bu ortaklık ölmez

Seriye dair en sevdiğim şey de Mihashi'nin kendi kişiliğinde ve oyunculuğunda güzel gelişme göstermesi,diğer karekterlerin de oyunculuk ve takımla ilgili alanlarda gelişmelerini aşama aşama bize sunmaları.En son mesela Hanai'nin kendini Tajima'ya karşı ezik hissetmesi ama onun ardından gelen bölümlerde Momokan'ın verdiği dersle kendini olgunlaştırması gibi... gelişmeler seride izlemeyi en sevdiğim şeylerden birisi.

Ben yorumları okudukça,bu hevesle en yakın zamanda ikinci sezonu izleyeceğim sanırım

yoooookkk shounen ai yooooookkkkkk altını çizelimde sonra mazallah konu güzelde shounen ai işi bozuo demesinler (aynı lafı biri kurmuştu bu sitede ama ona laf atmıyorum o anime cidden shounen aidi ) (gerçi fangirl olan bu animeden shounen ai çıkarabilir mi? evet çıkarabilir manga-ka fangirl müdür? bence kesinlikle evet ama bu animede shounen ai yoookkkk ahahah )

bu hevesle 2.sezonu izleme 1.sezonu çevir squawww evet ya orda ben de yarılmıştım bide harbiden öyle mi diye afalladım ama kendimi çabuk toparladım alışınca artık harem getirsinler işte daha iyi shoujo olduğu için normal harem de yapamazlar (ticari kaygı boyutu varki işin editörler müsaade etmez ) o yüzden reverse harem yaparlar zaten shoujoların en güzel türü de reverse harem bknz ouran,furuba,vampire knight,skip beat,hana kimi...