Rurouni Kenshin Meiji Kenkaku Romantan - Tsuiokuhen

KÜNYE :

Rurouni Kenshin: Meiji Kenkaku Romantan - Tsuiokuhen

Diğer Adları: Samurai X: Trust and Betrayal, Samurai X: Reminiscence

Kategori: OAV

Bölüm Sayısı: 4

Firma/Stüdyo: Studio Deen, Imagica, Aniplex, Fuji TV

Yönetmen: Kazuhiro Furuhashi

Senaryo: Masashi Sogo

Müzik: Taku Iwasaki

Dizayn: Masahide Yanagisawa

Orjinal Eser: Nobuhiro Watsuki

NOT:

1-95 bölümlük ''Rurouni Kenshin'' isimli Tv serisi vardır.Her ne kadar ''Rurouni Kenshin: Meiji Kenkaku Romantan - Tsuiokuhen'' isimli bu Ova seriden önce izlenilmesi gerektiği söylense de bence Tv serisinden sonra ya da en azından Tv serisinde 60 bölüm izlendikten sonra izlenebilir.

2-''Rurouni Kenshin: Seisouhen'' isimli 2 bölümlük bir Ova'sı mevcuttur bu Ova'da da tüm Kenshin yapımları bittikten sonra izlenmelidir hatta mangasını okumayı düşünen arkadaşlar varsa mangasını da okuduktan sonra izlesinler mümkünse.Çünkü mangadaki gidişatı ve de manganın sonunu anlatmaktadır.

3-''Rurouni Kenshin: Meiji Kenkaku Romantan - Ishinshishi e no Requiem'' isimli bir de anime filmi bulunmaktadır bu film de Tv serisi izlendiği sırada izlenebilir ve ''Rurouni Kenshin: Meiji Kenkaku Romantan - Tsuiokuhen'' Ova'sını seri sonunda izleyecekseniz eğer mümkünse seri ve bu Ova izlendikten sonra izlenmelidir.

KONU:

''Shinta''

İzlemiş olanlar ya da izleyecek olanlar bu 4 bölümlük Ova'yı bitirdikten sonra bu ismin Kenshin için ne ifade ettiğini anlamıştır ya da anlayacaklardır.Himura Kenshin,Hiko Seijuro tarafından ''Kenshin'' adını almadan önce ''Shinta'' iken yanlarında yaşadığı ailesi -yanlarında yaşadığı diyorum çünkü öz ailesi değil- katiller tarafından katletildiği esnada Hiko Usta Kenshin'i kurtarır.Shinta küçük bir şok geçirir fakat hemen kendini toparlar ve büyük bir cesaretle olayın yaşandığı yerde katledilip kalmış olan ailesi hatta tüm ölüler için mezar hazırlamıştır.Hiko Seijuro bu durumdan oldukça etkilenir.

İlginç diyaloglara şahit olduğumuz bu ve bu tarz anların başlangıcına tanık oluruz çünkü Ova ve seri boyunca çok etkileyici diyalogların yaşanacağı iki kişi hayatımıza girmiş olacaktır.Bu güzel diyalogtan sonra Shinta,Hiko Usta'dan kendisini eğitmesini ister.Hiko Usta, Shinta'nın bu dileğini kabul eder ve ilk olarak Shinta ismini Kenshin ismiyle değiştirir.Kenshin ilerleyen zamanda aldığı eğitimin yeterli olduğunu düşünerek Hiko Usta'dan ayrılma kararı alır daha doğrusu ayrılma kararı değil de bir Hitokiri (İnsan katleden) olma yolunda ilk adımı atmak için istenen bir izindir bu....

Kenshin aslında istediği bu izinle hayatında yaşayacağı her hüzne bir başlangıç yapmıştır,geriye dönüp de bir şeyleri değiştirme arzusunun daha başlamadığı ama ilerleyen bir zamanda -yıllar sonra- bu arzunun giderek alevleneceği döneme başlangıç yapmaktır.Hayatının zorlu anlarının asıl başlangıcıdır,yaşacağı acıları azaltmak değil de bu acılara daha fazlasını ekleyerek acısını her seferinde birkaç kat daha arttırmaktır daha da önemlisi ''Shinta'' olmak için can atacağı yılların başlangıcıdır.

Hitokiri'ler Meiji döneminde var olan hükümeti devirebilmek adına çalışan çeşitli suikastçılardan oluşmaktadır.Kenshin böyle bir zamanda olayların karmaşasında yerini almışken bir gece aldığı görev nedeniyle bir Samuray'a tek başına suikast düzenler fakat Hitokiri olduktan sonra şimdiye kadar yapmış olduğu suikastlarda karşılaştığı Samuray'lardan farklı bir Samuray çıkmıştır karşısına çünkü ölmemek için direnen birisi vardır karşısında.Bu durumu anlayamayan Kenshin karşı karşıya kaldığı direnme gücünün nedenini çok sonraları anlayacaktır.Kenshin suikast esnasında yüzüne çizik şeklinde bir yara almıştır ve bu yara uzun bir zaman kapanmayacaktır.

Kenshin bu olayın üzerinden belli bir süre sonra tek başına kaldığı bir gecede başka suikastçıların saldırısına uğrar ve ''Kan yağmuru''nu başlattığı an karşısında onu izleyen birisini görür,bu tek başına sokaktan geçmekte olan zamanla Kenshin'in yaşamında büyük yol katedecek olan Tomoe'dir.O esnada dudaklarından sadece;''Bu kan yağmurunu başlatan sensin!'' cümlesi dökülür.Kenshin yüzünü gören bu kadını artık geride bırakamayacaktır çünkü Hitokiri olduğu için yüzünü gören kişiyi de öldürmesi gerekiyordur.Öldürmesi gereken bu kadını tam tersine yaşamına tamamen tanık edecektir.Aslında Tomoe Kenshin'in yaşamına öylesine geçen bir yolcu olarak gelmemiştir ve sadece bir yolcu da olmayacaktır.

KİŞİSEL YORUM:

Daha önceki yorumlarımla karşılaşmış olabileceğinizi düşünüyorum çünkü bu Ova için üstünden yıllar geçse de düşüncelerim asla değişmeyecek o nedenle de benzer cümlelerle bezenmiş bir yorum yapabilirim.İlk ele almak istediğim şey çizimleri,öyle güzel öyle derin tarza bürünmüş ki gerçekliğe dair bir şeyleri mutlaka sezinleyebiliyorsunuz. Geçmiş dönem Japonya'sının politik dünyasına bizi tanık eden konusuyla gerçekten türünün en başarılılarından biri diyebilirim,tarihi oluşuyla da bende yeri hep ayrıdır o nedenledir ki ''Rurouni Kenshin: Meiji Kenkaku Romantan - Tsuiokuhen'' Ova'sı izlemekten asla bıkmayacağım bir yapım olmuştur hayatımda.

Bir an düşündüm bu Ova'yı bitirdiğim dönem,kim hakettiği yaşamı sürdürdü ya da kim bu yaşam için mücadele etti ya da kılıçlarını bir insan yaşamına son vermek için kullanan Samuray'lar hedeflerini neye göre belirledi ya da ''Kan Yağmuru''nu başlatmak için sebepleri yeterli miydi...?İzledikçe de bir şeyleri çözdüm,gördüklerim sonucunda.Yıllarca amaçları doğrultusunda yaşadı Kenshin,bir "Hitokiri Battousai" olarak yaşadı üstelik içinde hep bir ''Shinta'' olma özlemini yaşamı boyunca sürdürmüş olmasına rağmen bu amaçları doğrultusunda koskoca bir yaşam feda etti.Bu Ova'ya geneliyle bakmak istiyorum aslında sadece ''Tomoe & Kenshin Aşkı'' olarak değil de Shinta dönemi olarak ya da bir Kenshin dönemi olarak ya da bir Hitokiri Battousai dönemi olarak fakat daha da önemlisi Kenshin'e geçiş dönemi olarak bakmak istiyorum.Tomoe,benim gözümde sadece ''Aşık bir kadın'' değil,tüm onuruyla yaşamış aslında.İçinde derin acıları da barındıran Kenshin'in yaşamında büyük bir geçişe sahip sıradan yolculardan biriydi.

Tomoe bende çok büyük bir yere sahiptir çünkü Kenshin'in sahip olduğu iki yaşamın temel direğiydi benim gözümde;Tomoe öncesi -Hitokiri olduğu zamanlar- ve Tomoe sonrası -Hitokiri olmayı bırakıp insanlara kılıcıyla mutluluk sağladığı zamanlar- ve daha da fazlası;

Bu nedenledir bendeki Tomoe sevgisi...

Yıllarca aklımdan çıkmayacak bir yaşama tanıklık ettim bu Ova'yı izlerken,politik güçlerin ne kadar da acımasız olduğuna yüzlerce masum yaşamı nasıl yok ettiğine yüzlerce evde nasıl acı bıraktığına yüzlerce çoçukları nasıl kimsesiz bıraktığına yüzlerce sevgiliye lanet etmenin nasıl olduğunu öğrettiğine tanık oldum dahası güçlü yaşamları nasıl da güçsüzleştirdiğini öğrendim.Bir ''Aşk''ı izledim,öylesine basit söylenemeyecek ki bu kelime Kenshin yaşamı için,benim için de ''Aşk'' kelimesini tanımlamaya yetmeyecektir hiçbir zaman.

En son olarak da müziklerine değinmek istiyorum;ahhh hele bir melodisi var ki -''In Memories'' isimli melodi- insanın nasılda içine, en derinlerine işliyor anlatamam.Bir tek şey var içimde canlandırdığı yüzeye en tepeye çıkardığı;Ova'nın finalinde son birkaç dakiyaya ait bir sahne vardır ki o sahne insanda ne çok yara açıyor kim bilir.Kenshin'in;

Şu var ki yıllar geçse de üzerinden bu türde çok anime izlemiş olsam da asla benim için ''Rurouni Kenshin: Meiji Kenkaku Romantan - Tsuiokuhen'' olamayacaktır içinde ne kadar derin duygular yaşatacak şeyler olsa da en mert karakteri beni derinden etkilese de benim gözümde bir Hiko Seijuro olamayacaktır,yaşanan aşk ne kadar özlemini duyduğum güzellikte yaşansa da bana Tomoe&Kenshin beraberliğinin izlerini sildiremeyecektir.En önemlisi tüm gerçekçiliğiyle ya da tüm eksileriyle-artılarıyla düşündüren bir yaşam olsa da hafızamdan ''Shinta'' yı sildiremeyecektir ya da asla ama asla ''Hitokiri'' yi unutturamayacaktır.

KARAKTERLER:

Hiko Seijuro

''Hiten Mitsurugi Ryuu" tekniğini kullanan kılıç ustasıdır.Kenshin'i küçükken daha ''Shinta'' dönemlerindeyken uğradığı bir saldırı sonucu kurtarır ve kullandığı tekniği ona da öğretir artı Kenshin'e kullanmış olduğu bu ismi veren kişidir.Kullandığı cümleler ve de olgunluğuyla tüm Kenshin yapımlarında en sevilen kişilerden birisi olmuştur ya da benim için öyle olmuştur.Kenshin'in hayatında aslında ne de büyük bir role sahip olduğunu her izler biliyordur.

Tv serisinde oldukça az karşımıza çıktığını belirtmem gerekiyor fakat göründüğü sahneler dolu dolu olsa dahi benim gözlerim hep Seijuro-sama'yı aramaştır,bunu itiraf etmem gerek.

Himura Kenshin - ''Hitokiri Battousai''

Küçükken uğradığı bir saldırı sırasında Hiko Seijuro tarafından kurtarılır ve yolculuğuna artık Hiko Usta ile devam edecektir.Hiko Usta'dan öğrendiği tek şey kılıç sanatı olmayacktır.İnsanlığı ve yalnızlığı sayesinde hayata güçlü bir şekilde tutunmayı öğrenmiş olur.

Tarihin en azılı suikastçılarından biri olduğu gün geldiğinde o soğuk kişiliğine bürünmüştür artık.Zaman içerisinde devam ettiği bu yolculuğunda Tomoe ile tanışana kadar soğuk bir katil olmayı sürdüren Kenshin kılıcını artık insanları korumak için kullanmaya karar verir.

Tomoe Yukishiro

Bilinen bir samuray ailesinin kızıdır.Çoçukluğundan beri tanıdığı ve de bulundukları çevre tarafından tanınan bir Samuray ile nişanlıdır.

Karşısındakine karşı her zaman düşünceli olan bir kişiliğe sahiptir ve bu kişiliğini getirisi olarak oldukça insancıl bir yapısı vardır.

Enishi Yukishiro

Tomoe'nin küçük kardeşidir.

Enishi'nin doğumundan kısa bir süre sonra annesinin ölümünden sonra Enishi ile devamlı Tomoe ilgilenmiştir bu nedenle Enishi,Tomoe'yi annesi gibi görmektedir ve Tomoe'ye aşırı bir şekilde bağlıdır.

Aslında Enishi karakterinin harcandığını düşünenlerdenim çünkü ilerleyen yaşlarında karşımıza değişik bir karakter tarzında çıkmaktadır o da sadece 2. kez Seisouhen Ova'sında görünür.

Hajime Saitou

Shingensumi'nin kaptanıdır.

Devlet adına çalışan topluluğun içerisinde yer alan en acımasız aynı zamanda da en başarılı kişisidir. ''Shingensumi'nin Kurtları'' olarak da isimlendirilirler.

Tv serisinin ilk bölümünü indirip izlemiştim , Kenshin'in seiyuusunu hiç beğenmemiştim ve TV serisinin çizimleri gerçekten gıcıktı ( bana göre en azından )..Bu muydu bu kadar övülen seri demişimdir kendi kendime.

Ama bu 4 bölümlük OVA tamamen fikrimi değiştirmeme sebeb oldu.3. Ova'da hafiften sıkılsamda 4 tamamen telafi etti bu sorunu.Özellikle sonu gerçekten efsaneydi bana göre.

Özet:İzleyin,izlettirin.

bende yeri olan harika bir animedir herkesin kesinlikle izlemesi gerekir

tanıtım için teşekkürler squaw

Kenshin serisini TV de ve sonrada bilgisayarda izledikten sonra ovalarını aşırı dram içeriyor diye başlayamamıştım.Ama son bir kaç yıla kadar anime listelerinde ova ilk sırada yer alıyordu.Bambaşka bir kenshin tasviri çiziyor serisini izleyenler için.Yanağındaki X işaretinin anlamıda gerçekten çok dokunaklıydı.

Kızıl saçlı erkek karakter sevgimi başlatan karaktere ev sahipliği yapıyordu Tsuiokuhen, samuray sevgim zaten sonsuzdu ama Kenshin ile daha da köklerini saldı daha doğrusu beni kendine bağladı.Kenshin'i pek bi'severim,Hiko Ustam'ı ise daha bi'severim,eee bu noktada Saito-sanımız'ı nasıl unutabilirim,Shinsengumi'nin en ateşli ''Kurt''u,belki kurtlar gibi uluyamayan birisiydi ama en az onlar kadar cesur en az onlar kadar mert bir karakterdi,daha sayamadığım birçok karakter var ama Ova'mızda -erkek karakterler arasında- sadece bu üçüne sahip olduğumuz için onları anmadan as yorumuma geçemedim...

Ova'yı her yönüyle (İşlenişi,kurgusu,konusu,karakterleri,finali,müzikleri...) seviyorum ben ve içimdeki Rose of Versailles ateşinden sonra bu ateşin küllerini bile kaldıramayacağım nadir yapımlardan birisi;nedenleri çok açık aslında ama yine de belirtmek istediğim birçok yönü var. Asla gözardı edilenemeyecek derecede olan işlenişi;müziğinin hangi noktada giriş yapacağı hangi tonların hangi saniyesinde tempoyu arttıracağı ya da hangi manzara eşliğinde arka fonda yer alan müziklere eşlik edecek olan hangi repliklerin ortaya döküleceği...

Öncelikle değinmek istediğim tek noktası ''Tarih'' öğesi;Japonya tarihine böylesi değinen bir yapım izlemedim şu anime geçmişime ait dönemimde,üstelik bunu 4 bölümlük kısacık bir yapıma sığdırabilmelerine öylesi hayranım ki hiçbir eksiklik hissi yaşatmadan güzel bir finalle bitiveren ve bitişiyle eminim ki birçok izlerde derin izler bırakan nadir yapımlardan birisi,ben açıkça söyleyebilirim ki beklemediğim bir sonu içime çekmiştim,gidişat biraz tahmin edilebiliyordu belki ama tam anlamıyla böylesi bir noktalanışı hiç hesaplamamıştım düşüncelerimde (...ki eminim birçok izlerin beklemediği bir anı sunuyor.)

Kısacık olan bu Ova'da ne ararsam (Tarih,politika,shounen temaları,samuray,aşk,inanç, o döneme ait yaşam şartları ya da geçim kaynakları...Ortaya konulan temada,bir insan varsa akla gelebilecek her öğe diyebilirim) bulabileceğim,hatta bunları fazlasıyla,bana sunan bir yapımdı Tsuiokuhen;Kenshin'i,Kenshin yapan Tomoe'den ötesi yok benim için,o nedenle en sevdiğim Shounen olan Rurouni Kenshin serisinin sevgisi büyük olsa da Tsuiokuhen ateşi daha da artıyor her defasında...

@Vermillion

Özet:İzleyin,izlettirin. (Kesinlikle...)

Seiuyu konusunda,birçok izler öyle düşünse de aslında ben bu Ova apımındaki Kenshin tasvirine çok yakıştırıyorum o tonu,belki de bu sesi asıl sevdiren Kenshin'in kendisidir, bilemiyorum...

@lantis

Tanıtımı beğenmene sevindim ;)

@CHOBİTS

O,X yarası ve anlamı,Ova'yı çok zaman önce izlemiş olsam dahi aklımdan çıkmayan özelliklerden birisi benim için,hatta ''Katana Yarası'' ile olan inanç geldi aklıma bu noktada,neredeyse sonuna kadar kabullenebileceğim bu inanca ev sahipliği yapan bir Ova Tusiokuhen...

Yayınlandığı yıl aldığı ''En İyi Anime'' ödülü...İzledikten sonra hiç de şaşırmadım ^^ Off,konu yine içimdeki ateşi körükleyen 2. oduna ait olunca,duramadım pek xD

Tek kelimeyle müthiş bir yapım. Hiko üstadın bilgeliği, Kenshinin gençliği, Japon tarihini yansıtması, Tomoe ve aşk... Eline sağlık Squaw bu güzel ovayı tanıttığın için... Bunu izlediğim de bir hafta etkisinden çıkamamıştım

elinize saglık cocuklugumda tv serisini cok izleyememistim ama cıktıgı hergünü takip ederdim arada kacırdıgımda kafayı yerdim sorasında bu yıl basladım tekrardan ve tüm ovaları burada bulabilmem cok güzel oldu hepsini izledim cok saolunelinize saglık :2813: