Akuma_Blade 11 Eylül 2009 Share 11 Eylül 2009 Yönetmen:Seiji MIZUSHIMA Senaryo:Akihiro ENOMOTO, Iwao TERAOKA, Ken OOTSUKA, Kou MATSUO, Minoru OHARA, Seiji MIZUSHIMA Animasyon:Hiromitsu MORISHITA, Kazuhiro TAKAMURA, Kenichi OHNUKI, Kenichi TAKASE, Michinori CHIBA, Seiichi NAKATANI, Takuro SHINBO Müzik:Kenji KAWAI Dizayn:Kenji TERAOKA, Ken'ichi YOSHIDA, Kunio OKAWARA, Kanetake EBIKAWA, Seiichi NAKATANI Orjinal Eser:Yoshiyuki TOMINO, Hajime YATATE 24. yüzyıla gelinirken fosil yakıt kaynakları neredeyse tamamen tükenen insanlık son kaynaklarını ekvatoral bölgelere 3 adet dev platform kurmak için kullandı. Yapımı onlarca yıl süren bu Yörünge Asansörleri güneş enerjisinden sınırsız bir güç kaynağı sağlayacaktı. Ne var ki bu gücü gören insanlık, devletlerin güttüğü güvenilmez politikalar yüzünden 3 zıt tarafta birleşti. Bunlar, ABD'nın başını çektiği The Union, Avrupa Birliği ülkelerinin oluşturduğu bir ittifak olan A.E.U. ve Çin, Rusya ve Hindistan'ın kurduğu Human Reform League'dir ve bu grupların her biri enerji kaynaklarını sahip olmak ve diğer ülkeler üstünde baskı unsuru oluşturmak gibi amaçlar için birbirlerine karşı durmak bilmeksizin saldırılar düzenlemektedir. Bu üç grubun da saldırı gücünün temelini Mobile Suit denen yeni nesil bipedal silah sistemleri oluşturmaktadır. 2307 yılında The Union, A.E.U. ve Human Reform League arasındaki çatışmalar hala tam olarak bitmiş dğeildir. Hikayemizin merkezinde, bundan 6 yıl önce bir Ortadoğu ülkesindeki hükümete karşı savaşırken esrarengiz bir silahın ilk ortaya çıkışıyla ölümden kurtulan genç direnişçi Setsuna F. Seiei bulunmaktadır. AEU merkezi aniden göz dağı verme amaçlı bir saldırıya uğrar, aynı saatlerde H.R.L.'nin uzaydaki istasyonuna düzenlenen terörist saldırı tanımlanayan bir grup tarafından durdurulur ve bu olayların etkisi hala sürmekteyken dünyanın tüm medya gruplarına aynı anda servis edilen bir video kaydı durumu açıklar: Görüntüdeki kişi, "Celestial Being" adlı özel bir silahlı organizasyonun varlığını, "GUNDAM" adlı gelişmiş Mobile Suit'lere sahip olduklarını, çıkar gütmediklerini, fakat amaçları karşısına kim çıkarsa çıksın onları yokedene dek savaşacaklarını deklare eder ve tüm dünyayı kendi saflarına çağırır. Bu video kaydının ilk yayınlanışından 24 saat kadar sonra Hindistan'ın güneyindeki Sri Lanka'dan The Union ve Human Reform League birlikleri arasındaki çatışma her iki tarafın da Gundam'lar tarafından yokedilerek sona erdirilmesiyle Celestial Being'in nasıl bir güce sahip olduğu kanıtlanır. Gundam'lar "GN" olarak tanımlanan bir tür partikül füzyonu gibi görülmemiş bir enerji kaynağına sahip, zamanının ötesinde savaş silahrıydılar ve ilk ortaya çıkışları dünyadaki 3 süper güç için gerçek bir şok olmuştu. "Gundam Meister", yani Celestial Being'in seçilmiş Gundam pilotlarıysa, bir Ortadoğu ülkesinden gelen Setsuna F. Seiei (GN 01: "Exia"), aşırı cesur ve atak Lockon Stratos (GN 02: "Dynames"), soğuk ve güvensiz Allelujah Haptism (GN 03: "Kyrios") ve hakkında hiçbirşey bilinmeyen Tieria Erde (GN 05: "Virtue")'dir: Tüm bu pilotlar özel olarak seçilip bulunmuş ve Celestial Being'e alınmışlardır fakat bu pilotlar bile onları seçen kişi olan Veda'nın gerçek varlığından habersiz bırakılmışlardır. Veda hakkında tek bilinen, Celestial Being'in gücünün kaynağı olan Gundam'ları sağlayan ve bilgisayar üzerinden sonraki görevleri veren bir üst denetim mekanizması olmasıdır. Setsuna'nın Gundam ile ilk karşılaşmasının üzerinden 6 yıl geçmiştir. Peki onu bu süre içinde bir Gundam pilotu olmaya hangi olaylar itmiştir? Celestial Being'in varlığının açıklandığı videoda konuşan kişinin (Aeolia Schenberg) de aslında 200 yıl önce ölmüş olduğu doğruysa Celestial Being aslında nedir, kimin kontrolünde ve ne amaçla savaşmaktadır? Ve herşeyden önemlisi, neredeyse sonsuza finansal kaynaklara sahip gizli bir topluluk olan "Surveyors" ile Celestial Being arasındaki bağlantı nedir? Yorum bağlantısı Hemen paylaş More sharing options...
sakura hime 12 Eylül 2009 Share 12 Eylül 2009 bana gundam serilerini daha doğrusu mecha türü serileri sevdiren seri her bölümü büyük bir merak içinde izlemiştim keşke şuana kadar ki tüm gundam serilerinin türkçe çevirisi olsa hepsini 10 günde bitirirdim bu seriyi gundam seed serisinden daha çok seviyorum gundam seed de süper bir seri ama bu serinin yeri bende ayrıdır tanıtım için teşekkürler akuma çevirilerini de büyük bir merakla bekliyorum Yorum bağlantısı Hemen paylaş More sharing options...
zhenya 12 Eylül 2009 Share 12 Eylül 2009 En sevdiğim gundam serisi diyebilirim ...çizimler,müzikler (kenji kawai diyince taa ghost in the shell den gelen bi mazim var onla +açılış ve kapanış müzikleri harika) ve en önemlisi kurgu olarakta oldukça başarılı ve sonderece sürükleyici bir yapım ...Tanıtım için teşekkürler... Yorum bağlantısı Hemen paylaş More sharing options...
Squaw 2 Mart 2010 Share 2 Mart 2010 Ben bu tanıtımı gözden kaçırmışım ki böyle bir seriye yorum yapmadan geçip gitmek istemem doğrusu... Öncelikle sıradan bir mecha -ki sıradan derken dünyayı kurtarma özelliğinin baz alınmasından bahsediyorum çünkü mecha serilerinin klişesidir ya dünyayı kurtarmak- serisini izleyeceğim düşüncesiyle başlamıştım gerçi daha ilk sezonunu izleyebildim ama ikinci sezonunu da izleyeceğim mutlaka hem de büyük bir zevkle,içerisinde barındırdığı tüm unsurlarıyla bu türü seven izleyicilerini ekrana kilitlemeyi başarabilen nadir yapımlardan birisi olduğu düşüncesindeyim,politik ve devlet işlerini içerisinde barındıran seyirlikleri her zaman sevmişimdir,bir de bu özelliklerin muhteşem görselliklerle desteklendiğini de göz önüne alırsak ortaya çıkan seyirlik kesinlikle çok başarılıydı diyebilirim,mechaların renk tonlarını çok güzel bir şekilde tasarlayan ve karakterlerini de çok başarılı bir şekilde orantılayan bir seri. En sevdiğim iki karakteri vardı,Lockon ve Graham gerçi Allelujah karakterini de atlamak istemiyorum.Lockon'un samimiyetini ve olaylara karşı olan dürüstlüğünü,dürüstlükten ziyade demokratik kişiliğini sevmiştim,Graham ise askeriyede oluşuyla yeterli bir özelliğe sahipti benim için ama bunun yanında inandığı şeyler için çabalayışı ve karşındakilere karşı üstünlük taslamayışıyla gönlümde ayrı bir yere sahip oldu kesinlikle elbette Seiuyu'su ile de artı puan kazandığını inkar edemem,en sevdiğim Seiuyu'lardan birisiyle karşımıza çıkışı onu daha bir özel kılıyordu gözümde ama sadece bu özelliğiyle tek bir karakteri sevmem olanaksız ki Lockon karakterini ne kadar çok seviyorsam Graham'a karşı olan sevgimde aynı düzeydedir.Allelujah ise ilk nasıl bir insan olduğuna anlam veremediğim bir karakterdi fakat böyle sırlarla bezenmiş karakterler her zaman ilgimi çektiği için bu karaktere karşı da ilgim artmıştı bunu inkar edemem doğrusu. Çok sürükleyici bir konuya sahip olduğunu belirteyim,müziklerine zaten lafım yok asla olamaz da özellikle de 2. kapanış şarkısı eşliğinde yer alan görüntüleriye bu güzel seriyi izleyip de sevmeyen yoktur diye düşünüyorum,hani abartılan şeyler de hayal kırıklığı yaşamak vardır ya işte bu seri tam tersine bir his veriyor abartılan hiçbir söz yok bu seriye dair,aksine böyle bir seri daha da çok övgüyü hak ediyor bence... Tanıtım için teşekkürler Akuma_Blade.Tabii bu seriyi izlememe vesile olan gundamaster'ı da es geçmek istemiyorum doğrusu,onun rehberliğinde izlemiş oldum bu muhteşem Gundam yapımını, sana da teşekkür ederim gundamaster,bu tür rehberliklerinin devamını diliyorum her zaman ^__^ Yorum bağlantısı Hemen paylaş More sharing options...
nasu 2 Mart 2010 Share 2 Mart 2010 Mechanın CG tarzı olmayan çizilmişine saygı duyarım Aklıma ilk gelen Gundam 00dır mecha deyince, ilk başta "bu ne ki, sırf mecha monoton konu, izlenmez bu" desem de başladığım zaman 2.sezonu kriz geçirir gibi bekledim XD Zaten ilk bölümden L'arc ın açılışını görünce "bu grup yaptığına göre bu seri iyidir" demiştim :birsey gelmez: Oldukça güzel ilerleyen bir konusu vardı, olayları aceleye getirmiyorlardı bazı animeler gibi. Karakter gelişimlerine de fazla önem vermişlerdi ki bu benim bir animede aradığım şeylerden biridir. Yani öyle ne olduğu belirsiz, başı boş bir karakter yoktur 00da Tabi fangirllere ve bütün insanlığa en iyi adamlardan birini kazandırmıştır = Lockon Stratos. Karizmasına ek olarak sniperlara her zaman bir sempati beslemişimdir. Gerçi FLAGlar da mecha olarak çocukluğumdan beri sevdiğim şeyi yaşattılar bana, uçarken mechaya dönüşerek. Grahama da selamlar olsun! Yorum bağlantısı Hemen paylaş More sharing options...
Önerilen İletiler
Hesap oluşturun veya yorum yazmak için oturum açın
Yorum yapmak için üye olmanız gerekiyor
Hesap oluştur
Hesap oluşturmak ve bize katılmak çok kolay.
Hesap OluşturGiriş yap
Zaten bir hesabınız var mı? Buradan giriş yapın.
Giriş Yap