Jump to content
  • Kayıt Ol

Kemono no Souja Erin


Squaw

Önerilen İletiler

2hcm33n.jpg

 

 

TANITIM VE İNCELEMEDE EMEĞİ GEÇENLER:

nht.ctn & Squaw

 

 

KÜNYE:

Diğer Adları: The Beast Player Erin, Musician to the Beasts

Kategori: TV Serisi

Bölüm Sayısı: 50

Yayım Tarihi: 2009

Firma/Stüdyo: Production I.G., Trans Arts Co., NHK

Yönetmen: Takayuki Hamana

Senaryo: Jun'ichi Fujisaku

Müzik: Masayuki Sakamoto

Dizayn: Takayuki Goto

Orjinal Eser: Nahoko Ueashi

 

 

KONU:

 

Sevilen yapımlardan biri olan Seirei no Moribito'nun yazarı Nahoko Uehashi'ye ait başka bir eserin anime versiyonudur Kemono no Souja Erin. Özüne bakınca sadece Erin'in hikâyesini sunan bir yapım gibi görünse de aslında bize bambaşka bir dünyanın kapılarını açan hikâyelerdendir Erin’inki. Bu kapı açıldığında bizi karşılayacaklar arasında en başta touda ve yaratık lordu denilen, efsanevi bir havaya sahip egzotik mi egzotik yaratıklar vardır.

 

Yaratık lordları, gümüş beyazı kanatlara sahip devasa boyutlarda ama bir o kadar da zarif yaratıklardır. Ülkenin tarihinde önemli bir rol oynadıkları için insanlar tarafından kutsal kabul edilirler. Touda denen, devasa boyutlardaki yırtıcı süngenler ise orduda kullanılarak ülkenin savunmasında önemli bir rol oynar. Ülkenin savaş gücünün büyük kısmını oluşturan toudalar, farklı nedenlerle de olsa yaratık lordları kadar kıymetlidir. Ülkenin savunmadan sorumlu yarısında toudalar, yönetimden sorumlu yarısında ise yaratık lordları itina ile yetiştirilerek ehlîleştirilir. Ancak bu yaratıklarla temas halinde olan insanlar ''İnsanlar ile yaratıklar asla arkadaş olamaz'' görüşünü benimsemekte ve bunu sonraki nesile de aşılamaktadır. Bu yüzden insanlar her şeyi sadece kendi perspektiflerinden görmekte, bu yaratıkları amaçları için birer araç olarak kullanmaktadır. Bu nedenle de touda ve yaratık lordlarını anlamak konusunda gerçek anlamda çaba sarfetmemişler ve onların dünyalarına bulaşmayı hiç düşünmemişlerdir. Bir kişi hariç...

 

Erin ve annesi Soyon, touda yetiştiriciliği yapan Ake Köyü'nde yaşamaktadır. Karakteristik özelliği yeşil saç ve yeşil göz olan Sis Halkı denilen ırktan gelen Soyon, kendi ırkından olmayan bir erkeğe aşık olduğu için halkını terk ederek Ake Köyü'ne yerleşmiş ancak kocasının ölümünün ardından da köyden ayrılmamıştır. Köy halkı gibi o da geçimini sürdürmek için touda yetiştiriciliği yapmaktadır. Her türlü canlıya karşı ilgi besleyen ve doğaya çok meraklı olan Erin, gelecekte annesi gibi bir touda yetiştiricisi olmayı istese de köyde gerçekleşen tatsız olaylar sonucu Erin'in bu yöndeki planları gerçekleştirilemez bir noktaya gelir. Bu olaylardan sonra köyünü ardında bırakmak zorunda kalır ve kendi hayatına yön vereceği yolculuğuna başlar. Bu yolculuk esnasında ailesi gibi seveceği insanlarla tanışacak, yaratık lordu denen büyüleyici yaratıklarla karşılaşacak ve günün birinde kendini yaşadığı ülkenin kaderini belirleyecek olan zor bir durumda bulacaktır.

 

 

KİŞİSEL YORUM:

Etiketinde, daha doğrusu anime yapımı etiketinden çok romana ait etiketindeki yazılanlar dikkatimi çekmişti. Başlarda Erin'in tasarımı nedeniyle klasörüne elim birkaç kez gidip gidip geri gelmişti fakat izlemeye başlayınca Erin'in neden böylesi yemyeşil bir tasarıma sahip olduğunu anlamam pek de uzun sürmedi. Tasarımından anlaşılacağı üzere kendisi tıpkı bir ''Yabani Elma'' gibiydi. :) Ne var ki sahip olduğu ırkın özelliklerini de sonuna kadar taşıyan bir tasarım gerçeği vardı ortada. Büyüdükçe de annesi Soyon'un görünümüne bürünmesi gözardı edilemeyecek kadar açıktı. Bu noktada da en sevdiğim özelliklerden birisi geldi aklıma, anime yapımlarında birlikte büyüdüğüm karakterleri izlemeyi her zaman çok sevmişimdir. Erin de öyleydi, başlangıçta ufacık bir kız çocuğuyken seride adım adım ilerledikçe büyüyen bir Erin'le karşılaşıyordum, hem fikizel hem de kişilik açısından olması ise bize verilmiş olan bu keyfin en tatlı yönüydü.

 

Yaratılan o muhteşem dünyanın güzelliğinde kaybolmak ise benim her bölümde seriye bağlılığımı daha da arrtırıyordu. Lakin başlardaki 4-5 bölümün gidişatı sizi yanıltmasın çünkü zhenya deyimiyle kendinizi yeni jenerasyon bir Heidi izliyormuş hissiyle başbaşa bulabilirsiniz :D Dünyanın yaratılışı, karakterlerin bu dünyaya göre tasarlanması, müziklerin ise cankurtaran gibi yetiştiği o dönüm noktaları... Saydığım tüm bu özellikleriyle de sizi kendine zımbalayabilecek bir gücü vardı bu yapımın. Serinin konusundan çok anlatımının çekiciliği ama hepsinden öte size sunulan görsel şölen tadındaki sahnelerin süslenişi. Ya yapımcılar bu konuda çok iyi ya da yaratıcısı, yani yazarın dünyası çok renkli. Buna neden olan şey hangisi bilemiyorum ama ben şimdiden bu yazarın hayranı olmaya başladım bile. Komedi yönü de yabana atılmayacak cinstenti, çok aşırı bir komedisi yoktu belki ama seriye bu kadar çok yakışanını pek nadir görürüm, hele de Nukku-Mokku ikilisi her şeye değerdi bence :D

 

Açılışındaki müziği çok sevdim, içindeki gelen tınıları da çok sevdim, gerçi ben her şeyini sevdim gibi. :P Açılışın ise en sevdiğim özelliği müzikleri ve özetmiş görünümündeki simgeleştirilmiş çizimleri oldu .Hatta açılış şarkısının değişmediği ama ilk açılışta aynı şarkının bir erkek sanatçı tarafından seslendiriliyorken ikincisinde bir bayan tarafından seslendirilmesi ilk kez karşılaştığım bir şeydi. Belki işin kolayına kaçmak gibi görünebilir ama serinin gidişatından olsa gerek benim sevdiğim özelliklerden birisi bu oldu. Serideki tek aradığım nokta o efsanevi savaşın izleriydi. Bu savaşı tüm ayrıntılarıyla izlemek en büyük dileğimdi ki olaylar kızıştıkça bize bu hissi aşılayan bir seyirlik vardı. Gözden kaçırılan hiçbir ayrıntısı yoktu elbet ama ben tek bölümde kısacık bir ana saklanmış savaş hikayesi yerine birkaç bölümü esir alacak bir savaş hikayesi izlemek isterdim. Elbette kanların dökülüşünü izlemek değil isteğim ama görsel şölen tadında bir savaş sahnesinin sunulması hiçbir seyircinin şikayeti olmazdı diye düşünüyorum.

 

Balsa tadındaki Soyon, Balsa çocukluğu tadındaki Erin, Jiguro-Balsa tadındaki Erin-Jonh birlikteliği ama hepsinden öte aşkı arka planda tutup da alttan verilen romantizmin ılıklığı. İnsanı ister istemez öyle bir melankolik havaya itiyor ki seriyi izlerken o fondan gelen müzikleri bir an önce duyayım diye kendinizle savaşıyorsunuz çünkü o müzikler gelince bu beklediğiniz romantizm rüzgarı şiddetlenecek sanıyorsunuz ama öyle olmasa bile size vereceği bu hissi seveceğinize eminim. Müzikleri arasından gelen o arp melodileri yok mu? İşte, serinin rengini belli eden en önemli unsurdu bu. Hatta melodilerden çok o ''arp'' öğesinin serideki rolünü hiç yabana atmayalım derim ben, ne de olsa her şey bir arpla başlayıp bir arpla bitiyordu. ;) Hem de öyle güzel bitiyordu ki insan ister istemez eline bir arp alıp da serideki duyduğu tınıları denemek istiyor. Keşke bana da Ial gibi biri gelip bir arp hediye etse. :P Çok şey mi istiyorum bilemiyorum ama Seriei no Moribito'dan bu yazarı tanıdığınızı düşünüyorsanız eğer bir kez de Kemono no Souja Erin ile tanıyın derim.

 

 

BİR DE ŞUNLARIN GÜZELLİĞİNE GÖZ ATIN! :023:

Touda denilen varlıklar:

 

 

shot0002_thumb.png

 

 Yaratık lordu denilen varlıklar:

 

 

Kemono no Souja Erin_Lilan and Erin.jpg

 

KARAKTERLER:

Erin:

 

30caaut.jpg

 

Sis Halkı denen ırktan gelen Erin, annesine düşkün bir çocuktur. En büyük hayali bir gün annesi gibi becerikli bir touda yetiştiricisi olmaktır. Meraklı ve hayat dolu bir kız olduğu kadar karşısındakileri her zaman empati yoluyla anlamaya çalışan biri olan Erin, arkadaş edinme konusunda da hiç zorlanmaz, girdiği her ortama çabucak ısınır. İyimserliği ve sevecenliği sayesinde karşılaştığı farklı koşullarda hep mutlu bir hayata sahip olmayı başarır

 

 

Soyon:

 

2e33kle.jpg

 

 

Sis Halkın'dan olan Soyon hem Erin'in annesi hem de çok becerikli bir touda yetiştiricisidir. Bulunduğu köyün koşullarına ayak uydurarak kızıyla beraber mutlu mesut bir hayat geçirmektedir. Soyon kızına karşı çok ilgili ve şefkatli bir annedir. Erin ve Soyon, birbirlerine oldukça bağlı bir anne-kız ilişkisine sahiptir. Soyon'un kişiliği daha olgun olmasını saymazsak tıpkı Erin'inkine benzer. Bu konuda al kızını vur anasına desek yeridir :)

 

Ial :

wl9jq8.jpg

 

Kraliyet Ailesi'nin kişisel koruma birliği olan Sezanlardan biridir. Kraliçe'yi korumak uğruna hayatını feda etmeye hazırdır. Çok soğuk bir kişiliği varmış gibi görünse de aslında onu bu hâle getiren geçmişte yaşadığı acılardır. Bu acıları tekrar yaşamamak ve çevresindekilere yaşatmamak için insanlara soğuk davranıp onlardan uzak duran Ial aslında çok farklı bir kişiliğe sahiptir.

 

Shinou Harumiya:

 

24b6kjc.jpg

 

Büyük Ryoza Krallığı'nın Kraliçe'sidir. Kraliçe olmasına karşın oldukça alçakgönüllü ve şevkatli bir karaktere sahiptir. Halkına ve ülkesine karşı oldukça bağlı olan Harumiya'nın hayatındaki en çok değer verdiği şey ise torunu Seimiya'dır.

 

Damiya:

 

2morubs.jpg

 

Kraliçe'nin yeğenidir. Yüzüne şefkatli birinin maskesini geçirmiş olmasına rağmen kafasında kırk tilki dönen düzenbaz bir karakterdir.

 

Prenses Seimiya:

 

141pnwi.jpg

 

Kraliçe'nin torunu olan Seimiya, tıpkı büyükannesi gibi bir kişiliğe sahiptir. Ayrıca ruhunun güzelliği yüzüne de yansımıştır. Sımsıcak gülümseyişi ve etrafındakilere karşı olan sevecen davranışları ile serinin en sempatik kişilerinden birisidir Seimiya. Tek kötü özelliğiyse hayatın peri masallarındaki gibi toz pembe olduğunu sanmasıdır.

 

Büyük Dük Oran

 

o6kvog.jpg

 

 

Büyük Dük, ülkenin savunmadan sorumlu yarısını yöneten ve touda ordusu sayesinde ülkeyi dış tehditlere karşı koruyan kişidir. Kraliçe'ye sınırsız bir sadakati vardır. Görevine son derece bağlı olan Büyük Dük kusursuz bir komutandır.

 

Shunan:

 

1z4idle.jpg

 

Büyük Dük'ün iki oğlundan büyük olanıdır. Shunan da babasının yolunda giden ve babası gibi görevine sonuna kadar sadık kalabilecek bir karaktere sahiptir. Üstün gözlem yeteneği sayesinde gelişen olayları ön görmek konusunda da beceriklidir. Kendisinin bir liderin tüm vasıflarına sahip olduğunu söyleyebiliriz.

 

Nugan:

 

hx8y0w.jpg

 

Büyük Dük'ün iki oğlundan küçük olanıdır. Abisi ve babasının aksine oldukça hırslı bir kişiliğe sahip olan Nugan, başka insanların etkisi altında kalmaya da meyillidir.

 

Nukku:

 

nmgmqe.jpg

 

Toudaların yumurtalarını çalmaya teşebbüs ettiği için aranan hırsızlardan birisidir. Seride iyi ki varmış dediğim karakterlerden birisidir Nukku. Bazen beni güldüren bazen de hüzünlendiren davranışlarıyla, hatta sözcükleriyle kendilerine karşı aşırı sempati beslediğim iki kardeşten büyük olanıdır.

 

Mokku:

 

118kubd.jpg

 

 

Aranan yumurta hırsızlarından diğeri de Mokku'dur. Mokku da seride iyi ki varmış dediğim diğer karakterdir. Nukku ile bir elmanın iki yarısı gibiler. İkisini birbirlerinden ayrı olarak düşünmek imkânsız.

 

Nason:

 

5do2kk.jpg

 

Sis Halkı'ndan bir gezgindir.

 

 

 
Spoiler

Soyon başka ırktan bir erkeğe aşık olup halkını terk etmeden önce Soyon'un nişanlısıdır.

 

 

 

John Tousana:

 

2e1hw77.jpg

 

Arıcılıkla uğraşan John, Erin'le yolları kesiştikten sonra serinin demirbaşlarından biri olur. Ülkenin kırsal bir kesiminde yalnız bir yaşam süren John, babacan tavırları sayesinde serideki en sevecen kişilerden biri olmayı başarır. Yeri gelir sizi kocaman gülümsetir, yeri gelir hüzünlendirir. Karakteri için çok şey anlatmaya gerek görmüyorum çünkü şu resmindeki görüntüsü bile onu anlamanız için yeterli olur.

 

Esal:

 

67037.jpg

 

Kazalm'deki okulun başöğretmenidir. Aynı zamanda John'un eski bir arkadaşıdır.

 

Tomura:

 

60492.jpg

 

Kazalm'deki okulda üst sınıflardan bir öğrencidir. Derslerinde oldukça başarılı olduğu için okulun gözde öğrencisi olduğunu söylebiliriz. Çevresindeki insanlara karşı şefkatli davranan Tomura da serideki en sevimli karakterlerden birisidir.

 

Kirik (Kiriku):

 

72084.jpg

 

Kazalm'a transfer olan bir öğretmendir. Kendi alanın da oldukça başarılı birisidir. Cesur ve hırslı olan karakteri bir o kadar da gizemlidir

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

  • İleti 4
  • Oluşturma
  • Son yanıt

En Çok Yazanlar

  • antioksidan

    1

  • Squaw

    1

  • CHOBiTS

    1

  • vis4vanity

    1

En Hareketli Günler

En Çok Yazanlar

Yollanan Resimler

Ağır ilerleyen bir anime. Bir de sürekli flashback sahneler görmekten sıkılmıştım. Bunlar haricinde fena anime değil ama çok harika bir yapım olduğunu söyleyemem.

İzlenir.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

  • 8 ay sonra...

Türkçe altyazısını istiyorsun sanırım.Çevirisi yok bildiğim kadarıyla ama serinin puanı çok yüksek hatırladığım kadarıyla.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Seirei no Moribito'nun yazarıdan başka bir hikaye daha he. Eminim bu da diğeri gibi etkileyicidir. Umarım bu seride çevrilen animelere kazandırılır (Oldukça kibar konusmaya çalıştım) Bu ara 2 youtube linkide ölmüş ben defnedip 2 ihlas 1 fatiha okduum

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Hesap oluşturun veya yorum yazmak için oturum açın

Yorum yapmak için üye olmanız gerekiyor

Hesap oluştur

Hesap oluşturmak ve bize katılmak çok kolay.

Hesap Oluştur

Giriş yap

Zaten bir hesabınız var mı? Buradan giriş yapın.

Giriş Yap
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgilendirme

Forum Kuralları'mızı okudunuz mı?