Beauty and the Beast / Güzel ve Çirkin (1991)

Konusu

Küçük bir fransız köyünde yaşayan Belle, tekdüze hayatından sıkılmış durumdadır. Bir gün babasının gece yolunu kaybedip bir şatoda esir edilmesi üzerine Belle, hiç de beklemediği bir durumla karşılaşır, şatonun sahibi lanetlenmiş bir prenstir.

Sanırım ben bu filmini izlemedim,başka yapımları da mevcut mu bilmem ama aklımda daha farklı çizimleri kalmış ya da ben İzmir'deki odamı özledim.Laf aramızda yatak örtüm bile bu yaşıma rağmen hala Güzel ve Çirkin kompozisyonundan esinlenmiş karakterlerle süslü

Hikayesini ilk okuduğumda,Çirkin Kral'a hayran kalmıştım çünkü ben de öyle bir özellik vardır ki genelde çirkin karakterler bir şekilde ilgimi çeker ama bu daha çok Çizgi Film yapımlarında edindiğim bir huydur.Mesela Quasimodo (Notre Dame de Paris) karakterine ayrı bir hayranımdır,onun Esmeralda'ya karşı hissettikleri,bu tutkusunun getirileri...O da gönlümün Çirkin Kralları'ndan sadece birisidir,diğeri de FishEye'ın anlatıma açtığı bu hikayedeki çirkin mi çirkin ama o çirkinliğinin kalbini kapatmaya yetmediği güzel bir kalbe sahip ikinci Çirkin Kral'ım

Hikayeye gelirsem bu yapımda yan hikaye görünümde olup da gerçek hikayenin temelini oluşturan baba-kız hikayesi asıl sevdiğim özelliklerinden birisidir.Aralarındaki bağ ve bu bağın getirisi olarak Güzel'imizin yaşadıklarıdır ama asında en sevdiğim mutlu sonlardan birisine sahip olmasıdır.Belki de en sevdiğim yönü buydu,bilemiyorum.Çocuksuluğun getirisi olarak olaylar istediğimiz yönde gelişince eminim ki hepimiz zamanında birçok yapımı ayrı sevmişizdir,kötülere güzel ders veren karakterler olduğunda ana karakterin sözleriyle bile biz intikam almışız gibi bir zaferle ayrılmışızdır ekran karşısından ya da istediğimiz gibi bir aşk yaşanılıp da çiftlerimiz birleşti mi bizlerden daha mutlusu yoktur.Hatta o hikayedeki çiftten bile daha mutlu olmuşuzdur. Güzel ve Çirkin hikayesinin kitabını ayrı bir severim çünkü orda kullanılan kelimlerle yaratılmış şatonun bahçesi okuyucusuna güzel bir şekilde yaşatılıyordu.İnsan o kelimeleri ilk kelimelerden itibaren benimsemeye başladı mı çiçeklerin ve düzenin güzelliği ile Şato'nun sahibi olan Çirkin'inimizin tezatlığını çok sonra anlayabiliyor.O zamanlar bu tezatlık için bir düşünceye varamasak da bu tezatlığın bile ne kadar ince bir ayrıntı olduğunu şimdilerde daha iyi kavrıyorum ve bahsettiğim bu kavrayış hikayeyi izleme iştahımı daha da alevlendiriyor

FishEye,beni kırmayıp tanıtımı karşıma getirdiğin için teşekkür ederim ama keşke sana ait olan -kısacık da olsa- bir yorum ekleseydin,açıkçası hikaye hakkındaki fikirlerini öğrenmek isterim,ne de olsa sevdiğimiz bir şey olunca kim ne düşünüyor insan meraktan çatlıyor

Edit:

Filmi net hatırlayamadığım için puanlama yapmayayım dedim ama kendi kendine ''1'' leri sıralamış

Squaw izledin mi izlemedin mi karar versen İzlemiş olmalısın yoksa yorum yapamazdın değil mi?Kitabını okuyarak mı bu yorumu yaptın yoksa Ben işin teknik boyutuyla ilgilendiğim için öykünün etkileyiciliğinden bihaberim dermişim Öyle değil tabiki yakın zamanda izledim önceden de izlemiş olmalıyım sanırım neyse beğenmiştim nedeni ise baş karekterin yani Belle'nin farklılığından kaynaklanıyor diğer Disney prenseslerinden farklı olduğu çok açık Bunun yanında teknik olarak animasyon 1991'de en iyi görüntü Oscarına aday olmuştu düşünün artık şu an pek hatırlamıyorum ama etkileyici bir görsel şölen sunuyor ayrıca sanırım finalde yer alan dans sahnesi ile de ilk 3D efektlerin kullanıldığı Disney animasyonuydu..Yeni Basiliski izlediğim için ister istemez onunla ilişki kuruyorum işte birbirinden nefret eden iki gizli aşık ne beklersiniz bundan sizi sürükler değil mi?Birbirleriyle olan didişmeleri görmeye değer bu ikilinin ve tabi sevgileri sonunda çirkin canavar insana dönüşünce bir tuhaf oluyorsunuz ve öylece bitiyor film hepsi bu Evet Squaw tanıtımlarda yorum yapıp yapmamayı çok düşündüm ama en iyisinin mesajlarda bir kaç birşey yazmak olduğuna karar verdim genelde böyle yapıcam sanırım...

FishEye gece gece korkutuyorsun beni ve hafızamı tekrar taramaya açtım,üstelik sadece kitaptan çıkan bir yorumla burda bulunmazdım,merak etme Çok zaman önce Tv'de bir filmini izledim ama çoğu noktasını hatırlayamıyorum herhalde bu yapımıdır ki başka bir yapımı olduğunu hatırlamıyorum.Bir de değinmeden geçemeyeceğim,ilk mesajımda bahsettiğim süslemelerim o dans sahnesine ait görüntüleri içeriyor,sanırım bu hikayedeki en önem verilen sahne o bölüm ki 3D özeliği bile o bölüme ayrılmış

Belle karakteri konusunda değindiğin nokta gerçekten de çok açık FishEye,sanki animelerdeki o 'güçlü kadın' profili çizen karakterler gibi.Hiçbir çekingenliği olmayan ve aklında olanı cesur bir şekilde dile getirebilen birisi.Bu da onu özel kılmayı başaran en güzel özelliklerinden birisiydi.O birbirinden nefret eder görünüp de aslında birbirlerini içten içe seven çiftlerin çekişmesi ardında yer alan duygular gibisi yok,böylesini izlemek daha keyifli mi oluyor ne?

izleyeli baya oldu ama izlediğimde keyif almıştım.