Jump to content
  • Kayıt Ol

Dream


Aurora Borealis

Önerilen İletiler

Dream

7.2
264
Dream Afişi
KATEGORİFilm
SÜRE1 saat 35 dakika
ÜLKEGüney Kore
TÜRRomantik, Dram
TANITIM

Jin sevgilisi tarafından terk edilmiş olmasına rağmen ona halen deli gibi aşık bir adamdır.

Ran ise sevgilisini terk etmiş ve onu bir daha asla görmek istemeyen bir kadındır.

 

Birbirlerini hiç tanımayan bu iki insan bir trafik kazası sonrasında karşılaşırlar. Garip olan ise kaza yaptığını hatırlamayan Ran'a istinaden kaza yapanın kendisinin olduğunu iddia eden Jindir.

 

"Rüya hafızanın penceresidir."

Rüyalarınıza yön verebilir misiniz? Peki birini hayatınızdan çıkarttığınızda onu tamamen gerçekten aklınızdan, kalbinizden, hayatınızdan sonsuza kadar çıkartmış mısınızdır?

"Rüya aynı zamanda korkularımızı dışa vurur."

 

Gördüğü rüyalar yüzünden suçluluk hissetse de Jin onları görmeye engel olmamaktadır. Ran ise Jin her rüya gördüğünde görmek istemediği gerçeğe gitmektedir.

 

Birinin mutluluğu diğerinin çilesi haline gelmişken, sınırları olmayan bir alemin sonu nerede bitebilir?

OYUNCULAR
Lee Na Young Ran
Odagiri Joe Jin
Kim Min Soo Crime scene police 2
Park Ji Ah Jin's former lover
Han Ki Joong Police officer

 

Trailer

 

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

  • İleti 6
  • Oluşturma
  • Son yanıt

En Çok Yazanlar

  • Squaw

    3

  • Aurora Borealis

    3

  • Luna

    1

  • 1 yıl sonra...

Kim Ki Duk filmleri dendiği zaman aklıma kazınan en büyük özelliği neredeyse hiç konuşmayan başrol tavsirleridir, diğer yanda da simgelerle dolu olan anlatımlarıdır. Bu nedenle, izleme programımda Kim Ki Duk varsa eğer önce izleyeceğim seyirliği tamamlarım ve sonra nete dönüp o filmde ne anlatmak istediğini araştırır eder sonra izlediğim şeyi yargılarım ya da takdir ederim. Genelde bu takdir etme oluyor çünkü benim için Kim Ki Duk bu dünyanın en iyi üstadlarından biri. Ona ait olan her yapımda derinliklere indikçe kaybolası geliyor insanın. Daha çok düz, yalın ve fazla özelliği yokmuş havasında geçen filmleriyle karşılar sizi ama bu noktada en büyük yanılgıyı yaşarsınız çünkü Kim Ki Duk, bu yalınlığa en fazla anlam yüklemeyi seven üstadlardan biridir, hatta zirveyi sahiplenen tek kişidir. Az konuşan, hatta çoğu kez hiç konuşmayan ana karakteri sizi alıp bambaşka bir dünyaya götürür. Shi Gan ile gelen tanışıklığımın ardından sırasıyla ona doğru gitmeyi düşündüm. Yavaş yavaş tüm Kim Ki Duk dünyasını tanıyasım var. Shi Gan farklı boyuta geçen bir aşk hikayesi gibi gözüküyordu, sonra tartıda sıfırı gösterebileceğimiz günümüzün de olabileceğini kanıtlayan 3-Iron ile taht kurdu gönlümde. İnsan hayatının sevinçlerini ve hüzünlerini, daha doğrusu tüm yaşantısının evresini bir mevsim adıyla betimlediği '' Spring, Summer, Autumn, Winter... and Spring'' ismiyle takip ettim onu. The Bow'un sulu dünyası gibi Summer Fall dünyası da beni sularıyla çevreleyivermişti. Hangi dünyayı nasıl aktardığı önemli değil gibi gözükse de aslında en önemli yanı bu filmlerinin. Bir bakmışız iki sevgili dünyası gibi görünür bize verdiği hayat ama ardında öyle değildir aslında, daha derin şeyler saklıdır, belki de insanlar arasındaki güveni vermek istiyordur ya da bir bakmışız eşini aldatan bir kadın sunuyor ama görünen yine öyle değildir elbet. İnsan zihninin yorucu taraflarını sunma çabasındadır Kim Ki Duk. Dream filmi ise benim, onu bambaşka değerlendirdiğim yapımlarından, ha bir de Rough Cut var. Orda yazar ve yapımcı olarak göstermiş kendini. O filmi sevmemde So Ji etkisi yok elbet (:P), yine de iki çekici ismin (Kang Ji Hwan ve So Ji Sub) birbirini tamamladığı kaliteli bir yapım olup çıkmış Roug Cut. Bu nedenle de adı bende başka değerleniyor. Güya ben buraya Dream laflamaya geldim, Dream dışında ne kadar şey varsa döktüm ortaya. :D

Dream diyorduk; Odagiri Joe hayranlarından biriyim. Sevdiğim nadir Japon oyunculardan biri Odagiri Joe. Çok farklı bir tarzı var, izlediğim çoğu Japon oyuncuya göre kendini aşmış, yerini sağlamlaştırmış bir isim. Kim Ki Duk gibi bir adın yanına gelince de o yapım tadından yenmiyor. Başlangıcında, bizi yine hiç konuşmayan bir karakter karşılıyor diye düşündüm çünkü bana göre anlatmak istediğini dili yerine rüyalarını kullanarak yapıyordu ama yanılmışım. xD Rüyaların kesiştirdiği iki hayatı işliyordu Kim Ki Duk. Birbirine tamamen yabancı iki insan, dengeyi kurması gereken iki insandı bu kez, iki farklı dildi üstelik. Odagiri Joe Japonca konuşurken diğer oyuncular Korece konuşuyordu ve sanki farklı olmayan iki dili izlemiyormuşçasına kendinizi bu dünyaya kaptırıp gidiyordunuz. En azından ben öyleydim, hatta birkaç kare atladıktan sonra Odagiri Joe'nin kendi dilini konuştuğunu fark ettim. En başta kadın karakterimizin devamlı beyaz giyişi, erkek karakterimizin de siyah giyinişiyle izleyicisine bu kez dengeyi aktarmak istediğini düşünmüştüm ki yanılmamışım. Film ile ilgili notlara göz attığımda bu kez Kim Ki Duk'un Uzak Doğu felsefesi olan Yin Yang'dan gittiğini gördüm ve bu kadar klişe bir felsefeyi böylesi güzel anlatımla aktarmış olmasını takdir ettim. Takdir ettim ama şaşırmadım, zira tersi durumla karşılaşıyor olsaydım daha çok şaşırırdım, şaşırmak yerine hayal kırıklığı yaşardım çünkü karşımda Kim Ki Duk adı vardı, bu ad varken sıradan bir şeyler beklemek en büyük hatalardan biri olur. Filmden bahsederken anlatımı yanında müziklerini de es geçmek istemiyorum, çeşitli platformlarda 3-Iron filmi müzikleriyle itici görülmüş, banaysa öyle görünmedi hiç. Aksine Uzak Doğu anlatımları içinde farklı müziklerle bizi karşılamasına bayılıyorum. Bu ismin hemen hemen tüm filmlerindeki müzikler konuya, bir o kadar da o sahip olduğu derinliğe yakışacak güzellikte oluyor. Dream filmi de bunlardan biriydi, finale dair ise bir şey söylemeyeceğim çünkü Luna'nın bu konudaki yorumunun üzerine yorum ekleyesim yok hiç. Ha afişleri de atlamayalım derim ama benim Kim Ki Duk filmleri arasında afiş açısından favorim bellidir; 3-Iron ve Time.

3iron02.jpg

2e6de9t.jpg

A. Borealis beybim ellerine sağlık, bu filme dair bir şeyleri senin yapmış olacağına emindim, hiç de yanılmamışım. Güzel bir paylaşım olmuş. :)

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Odagiri Joe ve bir iki oyuncunun japon olduklaırndan ciddi şüphelerim var:D kezxa ne zaman hadi bir şans daha vereyim desemde japon yapımlarına, oyunculuklarını gördüğüm an yok arkadaş diyorum:) Kim ki Duk sesssizliğin sesi.. Gösterdiği herşey hayatın içinde bir şekilde zaten var olan ama, asla dillendirilmeyen şeyler oluyor. Bu yüzden, insanı her zaman rahat koltuğunda rahatsız etmeyi seven bir tarzı var. Bahsettiğin yapımlarını izlemiştim. Güzel yapımlardı. Beautiful da ilginçti. her biri bir diğerinden farklı olsa da, sessizliğindeki garip rahatsız edicilik, anlatımındaki göze sokulan ayrıntılar, bu kesin kim ki Duktur dedirtiyor. Dream'i de beğenmiş olmama karşın nedense izlediklerimden pungsangae ayrı tutarım. İlzemediysen tavsiye ederim. Son yapımlarından Pieta ise Oldboy'u tahtindan edebilirmiş ancak neden senaristine finale gidişi değiştirmemiş bilmiyorum erken verilen cevaplar yüzünden film sonunda sarsmamış ama hikaye güzeldi. Merakla son yapımını bekliyorum. Hiç beklemediğim, tercih edeceğini ummadığım birini oynatma kararı vermiş, Yapımlarında Jo Jae Hyeon (-ki özellikle bir kaç yapımda birlikte çalıştığı ve Kim Ki Duk' u en iyi yorumlayan oyuncu) , Zhang Zhen, Ju Jin Mo, Odagiri Joe gibi sadece sinemada boy gösteren ve işi sadece oyunculuk olan kişileri tercih ederken Lee Jun' u oynatmaya karar vermiş olması şaşırttı, tarzını mı değişiyor acep diyorum!. Rough Cut; Kim Ki Duk' un tam tarzına oturan bir yapım değildi mesela. Orada Kim Ki Duk' un tarzını koyduğu tek şey So Ji Seop' un oynadığı karakterdi.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Aynen, ben de öyle düşünüyorum. Özellikle Live Action konusunda çok bocalıyorlar, bu bocalamaları da anime veya mangadaki mimikleri yapalım diye cebelleştklerinden kaynaklanıyor diye düşünüyorum. Yalnız izlediklerim arasında Live Action olarak zaman zaman saçmalasalar da en iyi oyunculuk -Nodame Cantabile hariç- Yamato Nadeshiko Shichi Henge yapımında olmuş. Sunako ve dört erkeğimizi oynayan elemanlar fena iş çıkarmamış. Live Action olmayıp yine oyunculuk konusunda beğendiğim bir isim de Koizora olmuş. Yalnız bu Uzak Doğu'luların hastalık işleme takıntısından bana gına geldi artık. :D Neyse, biz filmimize dönelim.

Planımda tüm Kim Ki Duk parmağı olan filmleri tüketesim var. Ne kadar zamanda yaparım bunu bilemiyorum ama o ismin parmağı olan her şey beni kendine hapsediyor. Adamın derinliğini seviyorum ve oyuncu seçimlerine bayılıyorum. Yapımcılar kendisi mi karar veriyor yoksa o mu seçiyor bilmiyorum ama hangi role kimi oturtacaklarını çok iyi biliyorlar. Yine Uzak Doğu yapımlarının takipçisi bir arkadaşın tavsiyesi üzerine Dream'i öne almıştım aslında, ondan önce Poongsan düşünüyordum ama o önce Dream sonra Poongsan iyi gider dedi ve bu ara sıralamamda Poongsan var. Kim Gyu Rin tavırlarıyla beni rahatsız etmeyen bir oyuncu, hatta kendisini severek izliyorum. Portrait of a Beauty filmini neredeyse tek başına götürmüş hatun ve onun gibi cesur oyuncuları saygıyla izliyorum. O yüzden Poongsan'ı izlemek keyifli olacak da Yoon Kye Sang'ın oyunculuğunu Greatest Love'da pek beğenemiştim, umarım filmde daha iyi bir performans gösteriyordur. :) Beautiful, Real Fiction ve The Isle filmleri de merak ettiklerimden, onlara da sıra gelecek. Neyse bakalım, filmi izleyeyim de dönerim geri. Pieta için senin film başlığındaki yorumunu okumuştum, ondan sonra mimlediğim isimlerinden oldu zaten. Kim Ki Duk izlerini baya bi göz önüne çıkardığını düşünüyorum.

Jo Jae Hyeon'u sadece New Heart dizisinde izlemişim, başka izlemedim ama oyunculuğu sağlam olanlardan. Lee Jun'u izlemedim zaten, onu da artık Kim Ki Duk filmiyle izleriz. xD Bir de, Rough Cut'ın finali Kim Ki Duk adını ortaya koyuyordu, ben So Ji'yi ilk kez bu filmle izliyor olsaydım kendisinden baya tırsardım. :P:D

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Heheh japon sineması konsunda zevklerimiz hemen hemen aynı ama geçen kerim bir yapım önermişti. oyunculuğu çok sevmesem de güzel. Unubore Deka bunada bakarsın:) ay o uyuz oyunculukları olmasa çok iyi bir yapımda oyunculukları sinir bozucu :)) Nodame ve nobutayı sevmiştim bende onlar iyi idi:)

Portrait of a Beauty çok iddialı bir yapımdı. ben çok beğendim hikayeyi çok güzel işlemişlerdi açık sahnelerde natalide olduğu gibi insanı rahatsız etmiyordu beğenmene sevindim..:) pongsangeda çok farklı bir portre ile izleyeceksin ama oranın yıldızı Yun Gye Sang. Normalde özellikle takip etmemdiğim bir oyuncu olmasına karşın bu yapımda gerçekten çok iyi ii. kim ki duk'un hemen hemen bütün filimleri bende vardı. sana verdiğim arşivde yoksa hardiskin gelince izleyemediklerinden bende olanlarıda sana gönderirim ama o yönetmeni izlerken araya başka şeyler sok derim. kar wong wai' nin yapımlarınada bak mesela uslup olarak benzemeselerde tarzlarını benzetirim çok derin giden bir yönetmendir. Beautiful çok güzeldi. Real Fiction' ı ve mesela Wild Animals' ı beğeneceğini sanmam çook ayrı bir tarz kullanmış ama yapım olarak güzeldiler. çekim kalitesini yadırgayabilirsin. ve The Isle bende yeni izleyeceğim. bekliyo monitörüm tamirden gelsin ilk bunu izlerim galiba.. Pieta ya ah be ah bu yapılırmı dedirtti. Ya güzel ama sonda öğrenilmesi gereken bir şeyi ortada ne veriyon kardeşim... genede hikaye güzedi. Yer yer middeni kaldırabilir:) ee adamın sınırları yolda kaybolmuş normaldir.:)

Jo Jae Hyeon çok acaip bir oyuncu ya izlerken demek istediğimi anlayacaksın. Adam gerçekten Kim ki Duk' u çok iyi anlayıp yorumluyor.

So ji'nin bence o tarz yapımlarda da boy göstermesi lazım ya ben illa kötü roldede görmek istiyorum beğendiğim oyuncuları so Ji' ji bu açıdan tutarım ama senin:D Lee ju yu görecez bende hiç bir yapımda izlemedim. pekde severim gibime gelmiyor. oynadığı yapımların hiç birini bile kale almmış garipsedim baya..

haha buda sana gelsin yavru aslınd abunun bir sahnesi vardı gülmekten kırıldım amam onu bulamadım :D

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

  • 2 hafta sonra...

Aurora Borealis beybim mesajına çok geç cevap veriyorum, kusura bakma emi? Özür... Bu haftam çok yoğundu, artı modemimde de ufak tefek sorunlar vardı, netten uzak kalmak zorunda kaldım. Şimdi güzel güzel cevap yazabileceğim. :D

Portrait of a Beauty başlığı açıp ordan tartışmak vardı aslında ama bu hafta önümü göremiyorum, bu nedenle burdan yazayım yine. xD O filmdeki çıplaklıklar filmin olmazsa olmazı gibiydi bence, bugüne kadar izlediğim en estetiksel çıplaklık bu filmdeydi. Konusu da güzeldi, bilinen bir olayı işlemiş ama dediğin gibi işlenişi çok hoştu ki Kim Nam Gil'i de o role çok yakıştırdım. Zaten bu dizi oyuncularını ya da film oyucularını sen nasıl farklı rollerde görmek istiyorsan ben de birçoğunu tarihi bir rolde izlemek istiyorum çünkü tarihi dizilerdeki haşarı karakterleri çok hoş canlandırıyorlar. Bir de, şu tarihi dizilerde kullanılan uzun saçın dağınık toplama tarzı çekik gözlülere çok yakışıyor, bu nedenle izlemesi daha bi keyifli oluyor gibi. :D Kim ki Duk filmlerinin birçoğunu atmışsın zaten bebeğim, sağ olasın. Birkaç filmini de ben Cnbc-e kanalındaki sanat kuşağında filmler yayınlarken izlemiştim, izleyemediklerimi de sayende izlemiş oldum. Dediğin gibi daha önce almadıklarımı da ileride alırım senden. O adamın filmleri arka arkaya izlenmez zaten. :D Daha Poongsan izleyeceğim ben değil mi? Poongsan için öyle diyorsun madem sırf Yun Gye Sang performansı için bile o filmi izlerim. Uff, bu ara nasıl geçiyor günler anlayamadım hiç. :S Bu geceki film programımı Cha Seung Won'a (A Day With My Son) ayırdım. O filmini çok merak ediyordum ve adam baba rolünü çok hoş oynuyor bence. The Greatets Love'da kısa bir zaman diliminde izledik ama çok hoştu, artık merakımı gidereyim dedim. :)

Yaaaaa! Naptın sen şimdi, yapılır mı bu, hiç çingulağa sığar mı hı?

[bimgx=100]http://i1227.photobucket.com/albums/ee440/squaw2/Mimik/tumblr_lgkhknVUs51qzjix8.gif[/bimgx]

Facebook'da da bir kız arkadaş bu diziye ait başka bir videoyu profilimde paylaşmış, orda da ağlıyordu kuzucum benim. Artık kim ağlatıyorsa garibimi, yazık. :( Mümkünse birisi söylesin de ShiHoo öyle gülmesin yahu. İnsanı kalpten götürecek bir gün. embarrassed.gif Ya o fanservis... Hiçbir şey demiyorum ben artık. Bu videoyu hazırlarken kesin işkence aleti olarak düşünmüşler. :P Bir de dans vardı değil mi? ShiHoo'nun danslarını izlemesi çok keyifli, hele o diğer dizisindeki (Queen of Reversals) dans sahnesi geldi aklıma, neyse. En iyisi ben gidip videoyu unutayım, yoksa geceye kadar tekrar tekrar açıp izlerim ben bunu. :P:D

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Hesap oluşturun veya yorum yazmak için oturum açın

Yorum yapmak için üye olmanız gerekiyor

Hesap oluştur

Hesap oluşturmak ve bize katılmak çok kolay.

Hesap Oluştur

Giriş yap

Zaten bir hesabınız var mı? Buradan giriş yapın.

Giriş Yap
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgilendirme

Forum Kuralları'mızı okudunuz mı?