Jump to content
  • Kayıt Ol

Jjakpae (City of Violence)


Akuma_Blade

Önerilen İletiler

City+of+Violence.jpg

The City of Violence (2006) - (Jjakpae) Music Video - YouTube

"100 aksiyon! %100 dövüş!"

Organize suçlar detektifi Tae-su (Jung Doo-Hong), lise arkadaşı Wang-jae’nin (Kil-Kang Ahn) cenaze töreni için doğduğu kasabaya 20 yıl sonra geri döner. Tören esnasında lise arkadaşları Pil-ho (Lee Beom-Soo), Dong-hwan (Seok-yong Jeong) ve Seok-hwan (Seung-Wan Ryoo) ile karşılaşır. Eski dostlar geçmişi yâd ederler, hem de arkadaşlarının kuşku uyandırıcı ölümü üzerine kafa yorarlar. Bu sıradan bir ölüm müdür? Yoksa ortada planlı bir cinayet mi vardır?

Bunun basit bir serserinin işlediği bir cinayet olamayacağına inananıp işin ardını araştırmaya başlayan Tae-Su üst üste artan sayılarda saldırılara maruz kalmaya başlar, ardından da şaşırtıcı bir sonuca ulaşır. Wang-Jae’nin esrarengiz ölümününün ardında aslında çok iyi tanıdığı biri vardır.

Nice zamandır böyle kendimi bulacağım bir film izlememiştim. Bundan 3-4 yıl kadar önce, yine her zamanki gibi girdiğim DVD/VCD'cide yeni gelen filmleri karıştırıyordum ki yeni bir Asya filmi gördüğüme sevindim. (O dönemler internet bağlantım olmasına rağmen DVD/VCD olarak çıkmış Asya filmlerini izleme alışkanlığım doğmuştu) En azından seyirliktir, izler geçerim dedim (gerçi seyirlik Asya filmlerinin bile kendi içinde bir tarzı ve seviyesi olduğuna inanan bir izleyiciyim), filmi izledim, ne fragmanıyla ne de ” %100 aksiyon – %100 dövüş ” gibi bir tanımlama ile alakası olmadığını şaşırarak gördüm. Tamam filmde oldukça geniş bir yeri dövüş sahneleri tutuyor ama bu da filmin aslında bir kara film olduğunu değiştirmiyor.

Film %30u bittikten sonra görüyorsunuz ki olay da belli azmettirici de… Ama olay yapısı gereğince kahramanların (biri hariç) gerçek ile yüzleşmesi kolay olmuyor. Buna ek olarak filmin başında ve bitişinde yeralan lise yılları flashback’leri olaylara karşı karakterlerin duruşunu aslında daha iyi anlamamızı sağlıyor. Hal böyle olunca film pop corn dövüş konseptinden uzaklaşıyor ve sona yaklaşırken harika estetize edilmiş, yapılabilecek tek tabirle Tarantino’nun damak tadına layık bir kara film çıkıyor karşımıza. Estetik uzakdoğu aksiyon sinemasının tüm nimetlerine rağmen %100 kara film veya grindhouse tadı bile alabiliyoruz filmden. (Zaten filmin konusunu buraya açmamın en önemli sebebi bu) Hem dublör performansları inanılmaz hem de dövüş sekansları yapay olmaktan uzak: Boyuna indirilen yan tekmelerin yada koşup duvardan sekmelerin bu kadar gerçekçi görünmesi bile beni şaşırttı. Aslına bakarsnaız filmde çok fazla şaşırtıcı şey var: Filmin ismine aldanmayın zira film vahşet öğelerini ilginç şekilde açıkça teşhir etmeksizin verilen bir şiddet tasviri kullanıyor, bunu şiddetin olabildiğince kansız kullanımı anlamında söylüyorum: Zira film çoğu türdaşından daha az kan içeriyor. Yine şaşırtıcı şekilde film kadın-erkek duygusallığını kullanmaktan ilginç şekilde kaçınıyor ve bununla da takdirimi kazanıyor: Filmde bayanların diyalogları 1 dakikayı bulmuyor. Filmin o tarz bir duygusallıktan uzak tutulması ne çocukluk günleri hissiyatını kaybettirmiyor ne de erkeksi bir intikam duygusunu…

emvideo-youtube-1Gmyoclyl1I.jpg

Aksiyon sahnelerinin gerçekçiliği konusunda bir parantez açmak istiyorum. Kendisi aslen bir dublör olan ve 2000'li yılların ilk yarısında çektiği Crying Fist ile adını duyuran Seug-wan Ryoo filmi hem yönetmiş hem de 2. başrol denilebilecek bir rolde yeralmış. Dövüş sahneleri çoğu yerde tek planda ilerliyor ve bu da yönetmenin gereksiz dublör kullanımı, ucuz görüntü hileleri yada bıktırıcı çoklukta wire-fu'larla izleyiciyi kandırma derdi olmadığını çok iyi kanıtlıyor.

Film aynı zamanda -A Dirty Carnival'de olduğu üzere- takım elbiseli, temiz traşlı ve toplumda saygın insanların görünmeyen amaçlarına de atıfta bulunarak klişe bir kötü adam portresi oluşturmaktan kurtuluyor.

city%20of%20violence%20capture%203.jpgMüzikleri bile filmin sonlarına yaklaşıktıkça uzakdoğu ritmlerinden uzaklaşmaya ve Spagetti Western’lerin vendetta temalarını hatırlatan bir akışa götürüyor. Hatta filmin sonundan bir önceki toplu kavga sahnesinin salt gitar müzikleri ve ağır çekimlerle verilişini gördüğümde bu filmi nasıl olur da Hero’daki gibi "Queentin Tarantino presents” takısıyla batıda gösterilmemiş diye şaşırdım diyebilirim. Hayatımda Malkoçlu filmlerindeki İmparatorla yapılan son dövüşün aynısı bir son sahneyle bitirilen bir filmin benim için bu kadar bağlayıcı olabileceğine inanmazdım ama filmde insanı şaşırtan o kadar şey var ki izlemeden anlatmam zor, çok zor…

Filmin bir aksiyon filmi görünümünde gerçek bir kara film olduğundan bahsetmiştik. Karakterlerin tamamının aslında bir noktada zayıflıkları olduğu ortaya çıkıyor ve bu da eski arkadaşlığı çökertecek olayları saplayacak ortamı hazırlıyor. Pil Ho karakterine özellikle hayran oldum diyebilirim. (Çimento kalite kontrolü harika sahneydi) Tüm bu özellikler ve fazlası yüzünden sona yaklaşılırken aslında ne olacağı içinize doğsa bile filmi asla bırakmıyor, daha da bağlanıyorsunuz. Film misyonu üzere bildik son için tahmin edebileceğinize fazladan bir kurban daha seçerek size son bir dakika golü daha atıyor.

Şu an bu yazıları yazarken bile filmin sonlarına gidildikçe birkaç kez çalan parçayı (Bi Tan Gwa Sang Chuh) dinlemekteyim. Bu filmi izlemediyseniz kesinlikle izletin, izlemeyenlere zorla izletin. Bu tür filmler her zaman bulunmuyor.

o5ljqytfn8md46ph4aqv.jpg

Son söz olarak tekrar söylemek isterim ki sinemadan zevkiniz ne olursa olsun bu filmi mutlaka izleyin zira intikam ve erkek dostluğu temasını bu denli estetik ve vurgulu işleyebilen, hem de bunu yaparken "body horror" tarzı bir iç kaldırıcı teşhir tuzağına düşmeyen filmler nadir çıkar. Haliyle film Bittersweet Life ve Time and Tide yanında bir yerlerde duruyor. Kanımca çevrenizde izleyen kişi her ne kadar az olsa da film için değil izlemeyenler için üzüleceksiniz. Uzun zamandan beri neredeyse unuttuğumuz bir türün, hele hele ucuz kahramanlara adanmış bir destanı izleme fırsatını kaçırmayın diyorum.

Not-1 : Filmi aslını aratmayan bir seslendirme ile sunan Kanal D DVD Film Klübü’ne teşekkürler.

Not-2 : Michael Jackson'un Beat It'i filmde çalmıyor ama ortama birebir uyduğu için herkesin izlemesini istedim.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

  • İleti 0
  • Oluşturma
  • Son yanıt

En Çok Yazanlar

  • Akuma_Blade

    1

En Hareketli Günler

En Çok Yazanlar

En Hareketli Günler

Hesap oluşturun veya yorum yazmak için oturum açın

Yorum yapmak için üye olmanız gerekiyor

Hesap oluştur

Hesap oluşturmak ve bize katılmak çok kolay.

Hesap Oluştur

Giriş yap

Zaten bir hesabınız var mı? Buradan giriş yapın.

Giriş Yap
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgilendirme

Forum Kuralları'mızı okudunuz mı?