Jump to content
  • Kayıt Ol

[TypeMoon] Fate Stay Night


AkuTan

Önerilen İletiler

Teşekkürler cevap için. Peki bu routeları neye göre sıraladın? Fate'den UBW'ye, oradan da HF'ye mi geçiyoruz yani? (Bu durumda UBW'ye geçmeden HF'ye geçemiyoruz)

Şu VN'yi oynamak istiyorum, hatta geçenlerde pcye kurdum başladım biraz ama, çok fazla zaman alacak diye gözümde büyüyor bir, bir türlü devam edemiyorum. :/

Fsn'da istediğin route'a istediğin zaman gidemiyorsun maalesef, "Enforced Playing Order" olayı var yani dediğin gibi evet,bir tanesini bitirmeden diğeri açılmıyor. Mesela Fate route'unu bitirmeden saber'i archer'a saldırmadan durduramıyorsun o seçenek gelmiyor, haliyle ubw route'a da geçiş imkansız oluyor.

Vnsi çok güzel, şuan yayınlanmakta olan ubw animesi her ne kadar kalite olarak çok sağlam olsa da bence yine vn seviyesinde değil ve o tadı veremiyor, bir denemeni tavsiye ederim içten bir şekilde. Ama dürüst olmak gerekirse özellikle ilk fate route'u aşırı bir sıkıyor hikaye hakkındaki tüm açıklamaları oraya sıkıştırdıklarından dolayı, (işte magic nedir nasıl kullanılır servant nedir master nedir mana nedir falan filan) orayı atlatabilirsen gerisi akar gider zaten :P

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

  • 4 hafta sonra...
  • İleti 92
  • Oluşturma
  • Son yanıt

En Çok Yazanlar

  • AkuTan

    22

  • loykad

    21

  • aysöken

    14

  • asisitasit

    14

Fate kısmında Şiro'nun bilgi sahibi olmak için kiliseye gittiği yerdeydim

Şiro'yu klişe bulduğum için ve zaten animesini de biliyorum, seçim kısmına gelince bunu hep tembel, bencil biri gibi yapmaya çalışıyorum. Sonra kilisede savaştan çekilmeyi bir seçtim, ağzıma etti resmen. Saber'ın o tavrı falan, sanki ona ben ihanet etmişim gibi içim burkuldu, zaten kamerada Şiro gözükmüyor, hepten şaftım kaydı. Kötü yanı ise oyunun bu şekilde devam etmemesi. Oyun bu seçimleri yaparak durdurak bilmeden devam etse efsane yaratırım ben bundan :D Yine de geberip gitmek fazlasıyla hoşuma gitti.

Bu tarz seçimleri bol bol yapacağım galiba, ezilmişlik psikolojisini seven biri olarak. İngilizceniz yetiyorsa mutlaka oynayın, kitap okumayı seven bu tür oyunları da sever gibi geliyor bana. Ama daha kasenin niye itlik yaptığını öğrenemedim, öğreneceğiz inşallah.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

hahah bad endingleri hoş tabi fsn'nin yanlız oyundaki routelerin sırayla açılması öyle geniş varyasyon yapma zevkini engelliyor tabi de belki hf'de seveceğin seçenekler çıkabilir :P

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Seçeneklerde save almayı unutma da, ölünce kaldığın yerden devam etme şansın olsun. Bazı bad end'leri açabilmek için de belirli şeyleri seçmek gerekiyor, çok meşhur bad endler bile mevcut. Özellikle HF route'ta 1 bad end var, çoğu okuyucu onu FSN'nin gerçek sonu olarak kabul ediyor :D

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Seçeneklerde save almayı unutma da, ölünce kaldığın yerden devam etme şansın olsun. Bazı bad end'leri açabilmek için de belirli şeyleri seçmek gerekiyor, çok meşhur bad endler bile mevcut. Özellikle HF route'ta 1 bad end var, çoğu okuyucu onu FSN'nin gerçek sonu olarak kabul ediyor :D

Gerçek son değil de, true good endinglerden daha çok seviyorlar diyelim ona, Arkadaşın aklı karışacak yoksa :D

Typemoon eserlerinin en büyük artılarından biri de bad ending zaten, eğer hoşuna gittiyse ilerde çok daha zevk alırsın muhtemelen. Özellikle bazı bad endingler sadece 1 seçenekle değil de, tüm oyun boyunca yaptığın seçeneklerin sonucu olarak ortaya çıkıyor (mesela saber'a sürekli sataşmak, sende amma yemek yiyorsun falan demek en sonunda ......, vs.) Onları görmesi pek güzel de bir türlü nerede yanlış yaptığını bulamamak sıkıntı :D O tür bir duruma düşersen walkthrough kullanabilirsin, yoksa kullanmamanı tavsiye ederim içinden geldiği gibi oynamak çok daha zevk veriyor tm eserlerinde bence.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

UTW part 1 bitince bende heveslenip başladım, şu an fate route 9. gündeyim, animesinde bahsedilmeyen detayları öğrendiğim için sonunu bilsem bile sıkılmadan okuyorum. Merak ettiğim bir şey var oyunun klasöründeki flowchart ile ilgili, arada oraya bakıyorum seçimler beni nereye götürecek diye, bazı diyalog seçimlerinin altındaki rin point, saber point olarak gösterilen puanlar good,true endingleri etkileyen bir şey mi?

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Eğer ki senaryoyu çok önemli şekilde etkilemiycek seçeneklerde, atıyorum evde boş vakit geçirecekken sen bu vaktini Saber'la geçirirsen bu Saber point olarak gelir. İşte dediğin gibi true/good endingi etkiliyor biraz. Özellikle UBW ending'de bunun kullanımını çok iyi görürsün ED farklılıklarında. Fate route'ta Saber'a ağırlık vermen lazım yine de.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

  • 1 ay sonra...

Başta çiplik yapıyordum, Saber öldükçe Şiro öldükçe pis pis gülüyordum ama bir müddet sonra bir şey oldu, artık kötü son seçemez oldum. Şiro resmen ruh ikizim oldu, onun psikolojisini ben yaşıyorum, Saber'ın geçmişini falan gördükçe ona acımaya başladım, zaten tam bir kahraman olamadığını öğrendiğim yerde bildiğiniz yıkıldım. Hele o an ilk kez çalan şu müzik içime işledi.

Ben bu kadar psikolojik bir şey beklemiyordum. Karakterleri yaşıyorum resmen. Şu an Fate'teyim ama oynadığım efsane oyunların arasına yazdım adını. Herkül'le Merlin'in sesini duymak bile yetti bana. Son gündeyim galiba, mutlu son istiyorum :( Ya da bir şey soracağım.

Saber kaseyi elde etmek karşılığında kahraman olmuş, kaseyi elde ederse yerine başka bir kral seçtirecekmiş. Rahip de geçmişi değiştiremezsin diyor. Şimdi bizim Saber kaseyi alınca döngüden çıkıp kase savaşlarından kendini kurtaracak mı? Tam emin olamadım.

Bir de son çıkan Unlimited Works animesi görsel romanındaki tadı veriyor mu? Yoksa görsel romandan devam etmem mi daha iyi? Fate animesinden bambaşka bir şey çıktı benim için çünkü. Bir yerden kaydı bulabilirsem direkt HF'ye de geçebilirim.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Ubw'yi oku bence animesine bakma, okumanın zevki başka :D

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Başta çiplik yapıyordum, Saber öldükçe Şiro öldükçe pis pis gülüyordum ama bir müddet sonra bir şey oldu, artık kötü son seçemez oldum. Şiro resmen ruh ikizim oldu, onun psikolojisini ben yaşıyorum, Saber'ın geçmişini falan gördükçe ona acımaya başladım, zaten tam bir kahraman olamadığını öğrendiğim yerde bildiğiniz yıkıldım. Hele o an ilk kez çalan şu müzik içime işledi.

Ben bu kadar psikolojik bir şey beklemiyordum. Karakterleri yaşıyorum resmen. Şu an Fate'teyim ama oynadığım efsane oyunların arasına yazdım adını. Herkül'le Merlin'in sesini duymak bile yetti bana. Son gündeyim galiba, mutlu son istiyorum :( Ya da bir şey soracağım.

Saber kaseyi elde etmek karşılığında kahraman olmuş, kaseyi elde ederse yerine başka bir kral seçtirecekmiş. Rahip de geçmişi değiştiremezsin diyor. Şimdi bizim Saber kaseyi alınca döngüden çıkıp kase savaşlarından kendini kurtaracak mı? Tam emin olamadım.

Bir de son çıkan Unlimited Works animesi görsel romanındaki tadı veriyor mu? Yoksa görsel romandan devam etmem mi daha iyi? Fate animesinden bambaşka bir şey çıktı benim için çünkü. Bir yerden kaydı bulabilirsem direkt HF'ye de geçebilirim.

UBW animesi gayet başarılı bir uyarlama ama ben hiç düzeni bozmadan düz visual novelden devam et derim, çünkü iki eser arasında ne kadar düzgün uyarlasanda birçok farklılıklar oluyor. Visual novelde dediğin gibi karakter psikolojisini yaşayabiliyorsun içinden geçenleri & betimlemeleri vs okuyarak, hani visual novelde 5 dakika uzun uzun anlatılan bir sahne animede 15 saniyede geçiyor mesela direk gösterip bitiriyolar çünkü. Haliyle aynı tad & psikoloji olmuyor, anime daha çok shounen havasında kalıyor o derinliği veremiyor. Zaten Fate oyundaki "giriş" bölümü gibi birşey, eğer oradan bu kadar zevk aldıysan ileri kısımların çok daha hoşuna gideceğine eminim.

Spoilerdeki soruyu da elimden geldiğince minimum spoiler ile açıklamaya çalışayım, bu konuyu UBW ve HF'de daha derin işleyeceklerinden o route'u okuduğunda tam olarak netleşir zaten. Şimdi bu "Kase savaşı" ile heroic spiritler tam olarak birbiri ile örtüşen şeyler değil onu belirteyim öncelikle. Gaia'nın, yani dünyanın pis işlerini yaptırabilmesi için heroic spiritlere ihtiyacı var, dünyanın varlığını tehdit eden veya tehlike olarak gördüğü varlıkları masum insanlar olsun veya olmasın farketmeden yok edebilmesi için bunları kullanıyor, ancak bir kişinin ruhunu kafasına göre Heroic Spirit yapamıyor bir anlaşma yapmaları gerek. Saber ile anlaşmaları normal anlaşmalardan epey bir farklı, saber öldükten sonra değil son nefesinde yapıyorlar bu anlaşmayı ; Anlaşmaları da bildiğin gibi Saberin kendisi yerine başka bir kral seçtirmesi. Gaia kendi koşulunu sağlayabilmek için sürekli saber'i kutsal kase savaşlarına sokuyor, Saber kazanıp yerine başka bir kral seçtirdiğinde anlaşma sağlanmış olacak ve kutsal kase savaşları ile alakasız, Gaia'nın hizmetinde bir Heroic spirit'e dönüşecek. Ancak eğer Gaia bu dileği gerçekleştiremezse anlaşma bozulacak, saber bir heroic spirit'e dönüşmeyecek.

Kısacası hem evet hem hayır, Evet eğer kazanırsa kutsal kase döngüsünden kurtulacak ve dileği yerine gelecek, ama sonsuza kadar gaia'nın hizmetinde kukla olmak zorunda kalacak.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Ben de şöyle düşünmüştüm, ülkesini kurtarması paralel evren gibi bir şey oluşturacak ama kendisi o andan çıkamayacak. E, kazanırsa her savaşta kahraman ruhu olarak çağrılacak mı yine? Birkez çağrılan bir daha çağrılmıyor diye bahsedilmişti galiba ama Fate/Zero'daki suikastçi ileride de çıkacak galiba.

10 yıl önce çıkmış oyunu dün çıkmış gibi muhabbetini yapıyorum, helal bana :D Ama şunu demeden olmaz, mahzende Gılgamış'ın 10 boyunca nasıl hayatta kaldığının eserini gördüm. Ve sonraki Şiro'nun iç hesaplaşması. Kendi derdimi unutturdu, göğsüm öyle sıkıştı ki ağlamak istedim. Ben Şiro'yu balon sanırdım, meğer herif hayatımın karakteri oldu. Şiro her şeyiyle bir abideymiş. Saber'ın zaten bir kahraman olduğunu anlaması, oralar yedi bitirdi beni. Şu şarkı nedir arkadaş

"I was not wrong."

Bu basit cümle beni mahvetti.

Zaten her yerde Fate/Zero ile bağlantılar ortaya çıktıkça Fate/Zero'yu da daha çok sevmeye başladım.

Bir de orada eğer puan yeterli olmazsa

Saber bizi öldürecekmiş galiba kase için. Öyle olsaydı oyunu baştan mı oynamam gerekecekti?

Sonrakiler de böyle psikolojik mi? Millet hep Fate'i kötülüyor, bundan daha iyisi beni mezara gömer.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Ben Fate ile ilgili en çok şu OST'yi severim, Saber'ı sevdirmişti o route gerçekten:

Lakin diğer route'ları okudukça gerçekten Fate route gözünde çok sönmeye başlıyor, böyle sadece sonlarıyla ilgili kısımları hatırlıyorsun "aa şu sahne güzeldi" diye. Aynı şekilde HF'ye girdiğinde de UBW gözünde biraz sönecek, Fate'i iyice yerlere vuracaksın bence. Zira psikoloji/horror dozu sonlara doğru giderek artıyor, HF'ye bayılacaksın ya böyle giderse :D Sen Shirou'yu bir de ilerilerde gör yani.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Ben de şöyle düşünmüştüm, ülkesini kurtarması paralel evren gibi bir şey oluşturacak ama kendisi o andan çıkamayacak. E, kazanırsa her savaşta kahraman ruhu olarak çağrılacak mı yine? Birkez çağrılan bir daha çağrılmıyor diye bahsedilmişti galiba ama Fate/Zero'daki suikastçi ileride de çıkacak galiba.

10 yıl önce çıkmış oyunu dün çıkmış gibi muhabbetini yapıyorum, helal bana :D Ama şunu demeden olmaz, mahzende Gılgamış'ın 10 boyunca nasıl hayatta kaldığının eserini gördüm. Ve sonraki Şiro'nun iç hesaplaşması. Kendi derdimi unutturdu, göğsüm öyle sıkıştı ki ağlamak istedim. Ben Şiro'yu balon sanırdım, meğer herif hayatımın karakteri oldu. Şiro her şeyiyle bir abideymiş. Saber'ın zaten bir kahraman olduğunu anlaması, oralar yedi bitirdi beni. Şu şarkı nedir arkadaş

"I was not wrong."

Bu basit cümle beni mahvetti.

Zaten her yerde Fate/Zero ile bağlantılar ortaya çıktıkça Fate/Zero'yu da daha çok sevmeye başladım.

Bir de orada eğer puan yeterli olmazsa

Saber bizi öldürecekmiş galiba kase için. Öyle olsaydı oyunu baştan mı oynamam gerekecekti?

Sonrakiler de böyle psikolojik mi? Millet hep Fate'i kötülüyor, bundan daha iyisi beni mezara gömer.

Evet o bad ending maalesef öyle, hatta sabera olan sevgim çok büyük bir seviyede azalmıştı orada. Arada boş seçenekler çıkıyor ya saber yemek yerken mesela sende ne çok yiyorsun de falan tarzı, eğer o tür seçeneklerde dalga geçmeye devam edersen öldürüyor seni bir an kendini kaybedip, sonra geri pişman oluyor ama iş işten geçmiş tabi. Şakadan da anlamıyor kralımız :011:

Psikoloji olarak UBW ile fate üç aşağı beş yukarı aynı seviyelerde, Ancak HF ciddi ciddi insanı mezara gömüyor. Ben oynayalı 4-5 sene rahat olmuştur, şimdi düşününce aklıma ilk gelen hep HF'deki dramatik sahneler oluyor. Şuan aşırı derecede bir spoiler veresim var ama söyleyip mahfetmek istemiyorum oyun zevkini, en iyisi sen bitirene kadar bekletelim bunları :D

@UnderminE

Abi o ostyi duyunca aklıma sadece 2 sahne geliyor: Biri shirou ile kiritsugunun son konuşması, diğeri de HF'deki mağara aksiyonunun sonu ;_______; özellikle 2.si çok derinden etkilemişti, zaten ardından son vuruşu da yapıyor o route.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Arada boş seçenekler çıkıyor ya saber yemek yerken mesela sende ne çok yiyorsun de falan tarzı, eğer o tür seçeneklerde dalga geçmeye devam edersen öldürüyor seni bir an kendini kaybedip, sonra geri pişman oluyor ama iş işten geçmiş tabi. Şakadan da anlamıyor kralımız :011:

Oha :D Ciddi mi bu? Söyleseydiniz zamanında ben bile üşenmeyip bakardım bu sahneye. Hatta tam orda bırakırdım, mutlu son :P

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Her güzegahta Şiro yine Saber'ı seviyor değil mi? Bir güzergahta Rin'i bir diğerinde Sakura mı yoksa? Olmasın öyle, bunca şeyden sonra :(

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Her güzegahta Şiro yine Saber'ı seviyor değil mi? Bir güzergahta Rin'i bir diğerinde Sakura mı yoksa? Olmasın öyle, bunca şeyden sonra :(

UBW'de Rin, HF'de Sakura fakat routelarda saber önemini hiç yitirmiyor o konuda rahat olabilirsin, bir arkaplan karakteri gibi köşeye atmıyorlar yani ana karakterler arasında her zaman.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

O zaman Şiro'nun Saber'ı kurtarma kaygısı da geri planda falan kalabilir. İşler karışacak. Son günün her şeyi belirleyecek savaşındayım, korkuyorum oynamaya. Yine de Kiritsugu'nun Kotomine'yi tokatladığını bilmesem içim bu kadar rahat olmazdı. Arada bir onu hatırlatıyorum kendime.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Bi zahmet atmasınlar, adama bağlı bir karakter ne olursa olsun...

Bu seriye de bir ara başlamak lazım da (Hollow Ataraxia bekliyor depomda)... İlk önce ML:AF'yi bitirmek lazım... sorununu çözersem T.T

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Ataraxia'yı Fate'ten önce oynıyayım deme sakın. Önerim FSN oynayıp mümkünse Fate/Zero animesini izleyip sonra Ataraxia'ya başlamak. Her şey böyle cup diye oturuyor, hem o ara iyice Fate evrenine girmiş olunuyor.

Şahsen ben Ataraxia'yı Fate'in kendisnden daha çok sevdim. Her ne kadar %70'i Fate evrenindeki karakterlerin gündelik yaşamı olsa da, arkaplanda dönen hikaye ve main karakterler FSN'deki karakterleri 3'e 4'e rahat katlar. (Avenger <3)

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Meraklanma, diğerlerini indirmeden o seriye başlamam zaten XD... animelerin hepsini izlediğim için o yönden sıkıntı yok... bir ara bütün oyun falan filan dalgasına ara veip Type Moon evreninin kendisine dalmak lazım....

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

  • 2 hafta sonra...

Bu kadar ters köşe olur mu? Karambola giriyor, pat ters köşe, pat ters köşe, kimin ne yaptığı belli değil, ortalık Game of Thrones'a döndü. Nevrim döndü. Gerile gerile bir hal oldum. Herkes bir manyak, kimsenin sağı solu belli değil. Unlimited Blade Works'tayım

en son Archer Rin'i kaçırdı. Saber'la anlaşma yaparken dedim ne oluyor falan, zaten olaylar oraya gelene kadar kendimi yerden yere attım. Bir de zaten Gılgamış Berserk'la çarpıştığı yerde bu ne itin soyu bir adam çıktı. Gılgamış'ı severdim ama görsel romanı oynayınca heriften tiksindim resmen. Bu kopile karşı Fate'le başlayan tiksintim doruğa ulaştı. Şatoda Şiro değil de sanki ben atladım onun önüne, tek tuşa abanarak basıyorum, sandalyeye çıktım. Lancer yine Zero'daki gibi kalbimi kazandı. Bu Lancer'lar niye hep böyle adamın dibi oluyor? Zaten Archer'ı anlamak zor, kuantum teorisi gibi. Bir öyle bir böyle. Alacağız façasını aşağı. Ama Saber da Rin'le anlaşma yapınca değerleri bayağı arttı. Ama bu güzergahta yüzünü gören cennetlik. Orası üzücü.

Fate'de psikoloji var, Unlimited'da gerilim. Adam gibi şu güzergahları birleştirememişler mi? Şimdi bu oyunun esas bir sonu var mı? Yoksa seç birini al ötekini olayı mı? Şu oyun yüzünden doğru düzgün film izlemeye bile enerjim kalmıyor.

Sonradan Gelen Ekleme: Unlimited'ı bitirdim ve hıağ diye geğizden ses çıkarıp kalbimi sıkasım geldi.

Archer da Şiro gibi hatalı değildim diyebildi. Sanırım bu kısmın en güzel vurgusu sahte olan benim, gerçek olan inandığım şeyin güzelliği kısmıydı. Ödünç alınmış, senin bile olmayan idealler kısmı hep işin vurucu kısmı oluyor. Ve hep merak ettiğim kaseyi doldurmak için 7 hizmetkarı da öldürmek gerekmez mi sorumun cevabına biraz değinildi. Birkaç spoiler resmi gördüğümden sanırım hiç iyi şeyler olmayacak sonraki güzergahta.

Duygusal yüklü olan kısımlarda o hep ilk seferki müziği veriyorlar, aklıma Fate'deki Şiro'nun o mahzen kısmı geliyor, Saber'ın hatası olmadığını anladığı kısım geliyor, oradaki muhabbet beni çok fena dumur etti, hâlâ orayı hatırlıyorum o müziği duydukça.

Unlimited 2 güzegahtır Saber'ın o mahzun bakışlarıyla herkesi kendinden önce görmesine bundan pişman olacaksın diye atıfta bulunmasının cevabıydı sanki. Ama bir Saber, bir Rin bünye kaldırmıyor. Şimdi de Sakura. Resmen insanların hisleriyle oynuyorlar. Saber gerçekten tam Şiro'luk karakterdi, daldan dala atlamasalar olmuyor. Keşke şu güzergahları birleşik yapsalarmış, gerçi onu da nasıl yapacaklar bilmiyorum ama böyle tekrar tekrar başa gitmek insana ağır geliyor.

Fate'den

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

  • 4 hafta sonra...

Kendime cevap yazar gibi yazayım :D

Heavens Feel'i öve öve bitiremediniz, cidden ağır gidiyor. Son 3 günde mi neyim, en son

rahip Sakura'nın kase olduğunu bilmesine rağmen bizim esas oğlandan sakladığı için Şiro atarlı atarlı evine koşturuyordu, bilmiyorum da ileride ölecek miyim. Doğaçlama oynuyorum. Archer'ın kolu nakledilene kadar zaten eziyet gibiydi birkaç yer dışında.

Dananın kuyruğu kopar inşallah da oyun bitecek artık. Hayallerimle oynadınız resmen :(

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Rahip, Ilya ve Rider karakterlerini sevmiyorsan HF işkence gibi gelebilir. HF'nin kilit kısımları okuyucuyu daha derinden vuruyor diyeyim. Sakura'yı sevmiyorsan tamamen işkence zaten (benim için Sakura'lı kısımlar ölümdü).

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Kimseye kıl değilim de hep diyalog ağırlıklı gidiyor. Ben, Şiro psikopata bağlayacak sanıyordum. Bu haliyle benden bile dayak yer.

----Sonradan gelen düzenleme:

Heavens Feel'in normal sonunu gördüm, ve mahvoldum. Birkaç varyasyon daha deneyeceğim, bakalım neler olacak.

--Düzenleme 2:

Heavens Feel'in gerçek sonunu gördüm ve güzeldi. İlya şov yaptı. Ama normal son daha sarsıcıydı. Ama kayıt indirip Last Episode'u oynayınca en sevdiğim güzergah Fate'in asıl sonunu görmek beni benden aldı.

Bir de Sparks Liner High ile Superhero sonlarını da göreceğim. Adamlar bunları asıl sonlarla eş değer tutmuş.

Tek bir kelimesini bile anlamadan bir şarkıyı sevmek...

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

  • 2 ay sonra...

Eh artık Fate/Hollow Ataraxia'ya girişirsin? :P Tabi Fate/Zero'yu izlemiş olduğunu var sayıyorum.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Hesap oluşturun veya yorum yazmak için oturum açın

Yorum yapmak için üye olmanız gerekiyor

Hesap oluştur

Hesap oluşturmak ve bize katılmak çok kolay.

Hesap Oluştur

Giriş yap

Zaten bir hesabınız var mı? Buradan giriş yapın.

Giriş Yap
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgilendirme

Forum Kuralları'mızı okudunuz mı?