Jump to content
  • Kayıt Ol

City Hall


Squaw

Önerilen İletiler

[bimgx=500]

http://i1227.photobucket.com/albums/ee440/squaw2/City%20Hall/po2_1280.jpg[/bimgx]

KÜNYE:

Diğer Adı: The City Hall

Tür: Romantik, Komedi

Yönetmen: Shin Woo Chul

Senarist: Kim Eun Sook

Yayınlandığı Kanal Ve Gün: SBS Çarşamba ve Perşembe

Saat: 21:55

Bölüm Sayısı: 20

Yayın dönemi: 29 Nisan 2009

Ciy Hall, izlemiş olduğum diziler arasında beni yanıltan isimlerden biri oldu. Elim birkaç kez klasörüne yeltense de hep erteledim bu ismi. Aslında yaptığım, kendime kötülükten başka bir şey değilmiş. Zira şu an severek izlemiş olduğum dizilerim arasında yerini kaykıla kaykıla almış oldu. Biraz romantizm biraz komedi, biraz da siyasetin birbirine zincirlendiği bir seyirlikti City Hall. Biraz ondan biraz bundandı aslında, öyle gözükse de daha fazlasına sahipti. Ciddiyetin 20 bölüm boyunca sıkmadığı, aksine geçilen diğer bölümde neler olacağı heyecanıyla bırakanlardan biriydi. Kıyıda köşede kalıp da keyifli oluşuna rağmen hak etmediği yerdeydi. Belki bu hali, ciddiyetin hakim olduğu havasından dolayıydı, belki de yaratılan karakterlerini olgunsu havasındandı, hangisinden dolayı pek göz önünde değildi bilemiyorum ama benim o olgunsu havasına vurulduklarımdandı. Kim Sun Ah'ın döktürdüğü oyunculuğu yanında yine sahip olduğu o olgunsu güzelliğini ve kalitesini ortaya koyuşundandı kesin, hatta Cha Seung Won gibi diğer olgunsu ve çekici yanını izleyicisinden esirgemeyen bir adın oluşuydu. Hangi olasılıklar beni bu diziye zımbaladı bilemiyorum ama ben o sakin ama etkileyici havada giden işlenişini çok sevdim. Bu isimleri izlerken arada keyiflendim, bazen aşkı istedim, bazen de gerçeklikten korktum. İki olgun kişinin aşkını iliklerime kadar hissettim hatta. İki usta oyuncunun varlığıyla birlikte diğer isimlerin bana verdikleri sayesinde ben de kendimi City Hall dünyasında buldum. Bulmaktan ziyade o dünyada kayboldum gittim.

4b60672d81427.jpg

4b60674386a69.jpg

cityhall-scene-1.jpg

1.jpg

Yaşadığı yerin belediyesinde 10. derece bir memur olarak yaşamını sürdüren biridir Shin Ma Rei, yıllardır da bu derecedne kurtulamamıştır. Memur olduğuna bakmayın siz, tüm memurluk hayatı boyunca yaptığı tek görev tüm personelin kahve dağıtıcısı olmaktır. Daha doğrusu bulunduğu bölümün ayak işlerine bakan kişi olmaktır. Yaşamında bir şeylerin gitmediğini anladığı anda da belediyenin düzenlediği ''Bayan Balık'' adında etiketlenen güzellik yarışmasına katılır. Yaşı gereği beklenen tepkiler gelse de o kendine olan güveniyle bu işin üstesinden geleceğine inanmaktadır. Belediye her zamanki görevlerini sürdürmekte, güzellik yarışması da tarihine göre düzenlenmektedir. Bu kargaşa içersinde yarışma heyecanı herkesi sarar ama asıl heyecan bu yarışma sonrası kendini gösterecektir. Gelen sonuçlarla birlikte Shin Ma Rei yıllardır bulunduğu belediyenin kirli taraflarını da görmüş olur ve bir şeyler için kendini öne atma görevini üstlenir. Aslında heyecan dediğimiz hareketlilik belediyeyi çoktan sarmıştır çünkü yenilenen belediye başkan yardımcısının gelişi, büyük bir sükse yaratmıştır zaten. Böylece Jo Gook adı da kendini göstermiş olur.

4b6067d562ed1.jpg

CSW.jpg

4b6067c4b0a9c.jpg

Jo Gook adı daha önce hiç duyulmasa da siyaset dünyasında çoktan yerini almış bir isimdir, ardında da en güçlülerden biri olan Big Brother lakaplı bir numaralı siyaset destekçisi vardır. Belediye başkanlığı Jo Gook için küçük bir hedeftir, bu görevi kabul etmeme gibi bir lüksü de yoktur ama önce kendini belediye başkan yardımcısı olarak göstermek zorundadır. Big Brother'ınsa onu bu göreve getirmedeki amacı bellidir; Jo Gook önce belediye başkanını görevinden edecek ve kendisi oraya oturacaktır. Plan böyledir ama Jo Gook birinin kuklası olmaktansa o kendine kukla yaratma peşine düşmüştür. Onun için de en kullanışlı kukla elbette ki Shin Mi Rae'dir. Shin Mi Rae, belediyede bihaber yaşıyor gibi gözükse de aslında yaşadığı yerin en duyarlı vatandaşlarından biridir ve görünen kukla yönünün ardında bir King Kong saklıyordur. :D Jo Gook yardımcı koltuğuna yerleşir, belediye başkanı Shin Mi Rae gibi bir kukla sayesinde yerinden edilir, seçime gidilir. Seçimde beklenen adaylar yanında sürpiz isimler de kendini gösterir. Tüm kasabanın beklemediği bir seçim dönemi başlamıştır ve sonuçlarıyla daha da şok yaşayacakları bir seçim zamanı gelmiş çatmış, hatta geçip gitmiştir.

1city+hall.jpg

4b606900b638e.jpg

4b6068c760e7f.jpg

Başlarda sakin bir dizi izleyeceğim düşünceyle oturup da başladığım bir seyirlikti, sonrasında ise planların değişmesine vesile eden bir gidişat sunuyordu. Yine de sahip olduğu sakinliği elden bırakmayı da düşünmüyordu. Sakinlikle gidiyor dediğime bakmayın siz, aslında City Hall dünyası beklenmedik olaylara gebe olanlardandı. Siyaset örgüsünün, alttan alttan izleyicisine yedirildiği bir yapıydı. Romantizm ve komedi tabanından dönüyor denilse de siyasi yönünü de unutmuyordu. Belediye binasının dünyasından kopmuyor gibi gözükse de dış dünyanın siyasetinden ipuçları sunmayı da unutmuyordu. Siyasi diyorum ama romantizmin daha çok benimsendiği isimlerdendi, ne de olsa romantizmin o büyülü esintisi 'Drama' dediğimiz bu tatlı dünyanın en önemli taşlarından biriydi. Eğer her isimde verilecek romantizm ''Jo Gook & Shin Mi Rae'' dünyası gibi olacaksa ben her yapımda bunu arsızca isteyebilirim. Cha Seung Won ve Kim Sun Ah'ın size sunduğu güzellikler bu dünyanın en güzel tatlarından biriydi çünkü.

Cityhall3.jpg

4b606992df117.jpg

4446637313_cc89d58ca0.jpg

Cha Seung Won ile yeni tanıştığım bir dönemdeyim, City Hall'e beni getiren The Greatest Love olmuştu, bir daha da kopasım yok bu adresten. Oyunculuğu yanında sesi kullanış yönüyle mimlediklerimden kendisi. Sahip olduğu aurasından bahsetmiyorum bile. :) Aurası yanında oyunculuğunu yabana atmak istemiyorum, üstlendiği rollerin hakkından gelen isimlerden Cha Seung. Her rolde duruşuyla kendine hayran bırakabileceklerden. Yaşının getirisi olan olgunsu havasıyla beni benden alanlardan hatta. Kim Sun Ah'a olan sevgimi tekrar tekrar dile getirmişimdir kesin ama burda farklıydı işte. Her ne kadar diğer rollerinden bir şeyler olsa da Shin Mi Rae'si farklıydı onun. Karakterin getirisi olan rahatlığı, azimli ve güçlü tavırlarıyla sevilesi biriydi. Onu severim zaten, oyunculuğunu severim, olgunluğunu daha çok severim, olgunluğuyla güzelliğinin birleştiği havasını daha bi severim. Üstlendiği rolün hakkını vermesiyle de taparım kendisine. Kendinden küçük takipçilerine rağmen cesurluk ve özgüven taşıyan rollerini izlemek en çok sevdiğim şeylerden biri. City Hall ile de onu pekiştirmek gibisi yok, onu tek başına seviyorken iki mükemmel oyuncunun birleştirdiği isimden bahsediyorsam eğer işte City Hall sevilesi olup çıkanlardan biri oluyor. Yapaylıktan uzak oyunculuklarıyla, sevip benimsediğim bu iki ismi izlediğim her sahnede daha çok izlemek istedim, daha çok görmek istedim, istedim çünkü onları izlerken yapaylıktan uzak bir dünya izlediğimi fark ettim. Yapaylıktan ziyade olgunsu güzelliğin diğer adıydı onlar.embarrassed.gif

city+hall+Jo+Gook+&+Shin+Ma+Rei.jpg

Jo Gook hayatında, virgülken paranteze dönüşen bir Shin Mi Rae izlemek gibisi yoktu. Onlara eşlik eden müziklerin güzelliğiyle de pekişen bir City Hall dünyası vardı, aynı müzikleri karşıma getiriyor olsa da her sahnenin ardında gelen o sözlerin güzelliğiyle izlediğim anlar daha da güzelleşiyordu sanki. Müziklerin dünyası yanında finalin güzelliği de ayrıca keyif veriyordu. Bilinen bir kapanış olsa da drama sonlarını sevmişimdir hep. Arada fire verdiklerim olsa da ben bu dünyayı seviyorum; eğlenceli tanışmaların yanında hüzünlü ayrılışların dünyasını taşıyor çünkü. Hüzünlü bitişlerin sonrasında da mutlu gelişleri başlatıyor. Başlangıç gibi gözükse de bir bitişi sunuyor, bittiği için üzülmek gerekirken bu noktalanışla orda zaman dursun istiyor insan. Böyle hissettiren yapımlar nadirdir, City Hall dünyası da o çalkantalı dönemlerin ardından böylesi güzelliği getiriyordu işte. Gelirken de yalnız gelmiyordu, sizi bir sürü şeyle boğabilecek güzellikleri de beraberinde getiriyordu. Çoğu dramanın aksine Seul merkezli geçmeyen yapımlardan biriydi City Hall, sakin bir kasabanın taban merkezli olduğu samimi bir dünyaydı, samimiyetinin getirisi olan sıcaklığıyla da sarıveriyordu. Bu sıcaklığı körüklercesine bir sese sahipti o dünya: Kendinizi bu sıcaklığa fazla kaptırmamanınız diziye dair yapabileceğim tek tavsiyem olacak, zira kaptırırsanız paçanızı kolay kolay kurtaramayacaksınız demektir.

Meğersem Kim Sun Ah, Lee Dong Wook ile başladığı tangoyu çoktan Cha Seung Won ile tamamlamış. embarrassed.gif

Mi Rae & Jo Gook - Tango scene The CITY HALL - YouTube

Bir de madalyonun diğer yüzü vardı, şu dans performansı dizide varlığını güzelce gösteren keyfi tümüyle anlatmaya yetiyordu. :)

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

  • İleti 10
  • Oluşturma
  • Son yanıt

En Çok Yazanlar

  • Squaw

    5

  • rico

    3

  • şahMath

    2

  • Aurora Borealis

    1

2 gün oldu başlayalı bu dramaya, 13.bölümü izledim en son.Aslında bitirdikten sonra yorum yapacaktım fakat dayanamadım.Neyse kısa da olsa edelim bir iki kelâm.Öncelikle Itır ablanın da sevdiği olgun hava taşıyan (30 yaş ve üzeri aşkların konu edildiği) yapımları çok sevmeye başladım.Ki bu tarz yapımlarda oyunculuklar da bir o kadar şahane... Normalde ara sıra baygınlık geldiğinde Kore dizilerinde bazı sahneleri sardırarak izlerim.Ama City Hall de hiç bir böyle bir durumla karşılaşmadım.Zaten zincirin her halkası önem taşıyor bir yeri kaçırınca başa dönüp izliyorum(çünkü isimler bazen karışıp kim vali,kim ne üyesi,kim ne başkanı unutabiliyorum ). Bu ciddi havaya rağmen komik ve romantik olaylar da yer alıyor.En güldüklerimden birisi herkesin bayılarak içtigi Shin Ma Rei Çayı ve Kahvesi. :D (Aslında seçim zamanı bu faktörü de artı olarak göz önünde bulundurabilirlerdi :D) Romantik sahnelerden malum o tango sahnesi izlenmeye değer...

"Seul merkezli geçmeyen yapımlardan biriydi City Hall" şu söze kesinlikle katılıyorum. Ayrıca arada Jeju ya kafa dinlemeye gitmeyen karakterlerimiz. :D Öte yandan siyasetin ne menem,ne pis oyunlar oynandığını dürüst,çalışkan ve adaletli siyasetçilerin pek olası görünmediğini anlatarak ciddi yönünü ortaya koyan bir seri.

Neyse seriyi bitirmeye bakayım (en can alıcı bölümde kaldım diyebilirim :D).

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

2 gün oldu başlayalı bu dramaya, 13.bölümü izledim en son.Aslında bitirdikten sonra yorum yapacaktım fakat dayanamadım.Neyse kısa da olsa edelim bir iki kelâm.Öncelikle Itır ablanın da sevdiği olgun hava taşıyan (30 yaş ve üzeri aşkların konu edildiği) yapımları çok sevmeye başladım.Ki bu tarz yapımlarda oyunculuklar da bir o kadar şahane... Normalde ara sıra baygınlık geldiğinde Kore dizilerinde bazı sahneleri sardırarak izlerim.Ama City Hall de hiç bir böyle bir durumla karşılaşmadım.Zaten zincirin her halkası önem taşıyor bir yeri kaçırınca başa dönüp izliyorum(çünkü isimler bazen karışıp kim vali,kim ne üyesi,kim ne başkanı unutabiliyorum ). Bu ciddi havaya rağmen komik ve romantik olaylar da yer alıyor.En güldüklerimden birisi herkesin bayılarak içtigi Shin Ma Rei Çayı ve Kahvesi. :D (Aslında seçim zamanı bu faktörü de artı olarak göz önünde bulundurabilirlerdi :D) Romantik sahnelerden malum o tango sahnesi izlenmeye değer...

"Seul merkezli geçmeyen yapımlardan biriydi City Hall" şu söze kesinlikle katılıyorum. Ayrıca arada Jeju ya kafa dinlemeye gitmeyen karakterlerimiz. :D Öte yandan siyasetin ne menem,ne pis oyunlar oynandığını dürüst,çalışkan ve adaletli siyasetçilerin pek olası görünmediğini anlatarak ciddi yönünü ortaya koyan bir seri.

Neyse seriyi bitirmeye bakayım (en can alıcı bölümde kaldım diyebilirim :D).

Seviyorum ben bu kuzucuğumu. :) Her yorumda döktürüyor, ben gibi uzun uzunnnnnnnnn yazmayı seven biri ve onun yanında aynı lezzetlerin farkına varabilecek bir takipçi. :)

O olgunlardan gidip ardından bir de Scent of a Woman patlatsan nasıl olur? Nasıl olur biliyor musun çok şugır olur Hatice'cim. :D O kahve kısmına sonradan girilen çok hoş detaylar var, en önemlisi de seçim kampanyasındaki konuşmalardaki cümleler. Kahve dağıtmanın küçümsenecek bir şey olmadığını çok güzel özetliyor. Bu nedenle ben başta sıkıcı bir ayrıntı olarak görsem de o replikleri gördükten sonra o detayın ne kadar çok önem teşkil ettiğini anladım. Diziyi tamamlamadan gelmen iyi olmuş, bu arada Uncertain Love şarkısındaki tek geçen cümle var ya onlara dikkat et canım, her sahnede ikilinin durumuna göre değişkenlik gösteren cümleler (Endişeli aşk, imkansız aşk, gergin aşk...) yer alıyor ki bu özellik o şarkıyı daha çok sevmemi sağlıyor.

Lee Dong Wook & Kim Sun Ah (Scent of a Woman) tangosu kadar olmasa da dediğin gibi bu sahne izlenmeye değer. embarrassed.gif

Açıkçası bu kadar beğeneceğini düşünmemiştim hiç, dediğin gibi bu tarz olgun seriler pek göz önünde olmuyor. Hele o finalin olgunluğu, Sorry Sorry dansıyla daha da olgunlaşıyor sanki. :P Şakası bir yana da her şeyin yayıla yayıla ilerleyip de finalde alacele birleştirilen çiftlere inat bu dizinin gidişatını çok sevmiştim. Hele de finale bir kala gelen Jo Gook daveti. Bu adam aşk erkeğini çok güzel yansıtıyor, gerçek hayattan fırlamış hissi veriyor. :) Şu dramaların vazgeçilmezi şemsiye sahnesi de güzeldir, Jo Gook'un Shin Ma Rei için vücudunu gölgelik yaptığı bölüm de, of sanırım benim için dizinin her sahnesi güzeldi. :)

Bitirmeni dört gözle bekliyorum Hatice'cim, bitir ki daha detaylı laflayabilelim. Drama bahane seninle sohbet şahane. ♥

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

böhüü böhüüü dramalarım gittttiii gittiii:( valla oturup bu adamın dramalarını bir kez daha izleyebilirim ama greatest'i iki kez abartısız izlemiştim zaten:D yaa çok tatlı bir oyuncu Cha Seung ve Kim Sun Ah harikaydılar :D ay bir sahne vardı ilk bölümlerde arşivim gidince cap'si koyamıyorum ama hatırlarsın squ bebeğim kızı kutuphanede sıkıştırdığında hani kızın lafı geveleme boş boğazlılık yapıp yapmadığımı öğrenmek için geldim diye bir bölümü var nalet olsun tam hatırlamıyorum tamam ya bu izlenir dediğim andı..

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

böhüü böhüüü dramalarım gittttiii gittiii:( valla oturup bu adamın dramalarını bir kez daha izleyebilirim ama greatest'i iki kez abartısız izlemiştim zaten:D yaa çok tatlı bir oyuncu Cha Seung ve Kim Sun Ah harikaydılar :D ay bir sahne vardı ilk bölümlerde arşivim gidince cap'si koyamıyorum ama hatırlarsın squ bebeğim kızı kutuphanede sıkıştırdığında hani kızın lafı geveleme boş boğazlılık yapıp yapmadığımı öğrenmek için geldim diye bir bölümü var nalet olsun tam hatırlamıyorum tamam ya bu izlenir dediğim andı..

Üzülme bebeğim, konuştuğumuz gibi bendekilerin hepsi sana gelecek. Ben hiçbirini silmedim, senden ne aldıysam ve sana daha önce ne gönderdiysem hepsi duruyor. Filmler, diziler ve müzikler aynı şekilde sabit. Dediğim gibi senden gelecek bir habere bakıyorum, dilediğin zaman alırsın benden. :)

Kesinlikle, o adamın dramalarını ben de ikileyebilirim. Belki tipi abartılacak bir seviyede değil, belki yaşının (42) bu piyasa için fazla oluşu onu baltalayabilecek etkenlerdir, böyle düşünülbilecek biri olsa da ben bu adamın rollerine bayılıyorum. Beni en çok City Hall oyunculuğu vurdu, bir de Secret filminde kendisini çok sevdim. Farklı bir havası var bence, ya zaten adamın sesi yeter, böyle bir ses yok bence. Seslere karşı zaafım olduğu için beni can evimden vuruyor, hele o ''andeu'' deyişleri yok mu? embarrassed.gif

Bir de dediğim gibi adam coşkulu ve çocuksu aşkı çok güzel oynuyor. Şapşal aşığı da unutmayalım. :D Bu dizi başlarda bana iki sevdiğim oyuncu için güzel geldi diye düşünmüştüm ama öyle değildi, dizi çok olgundu ve replikler oldukça gerçekçiydi. Karakterler de öyle yalın, öyle sevimliydi ve anlatılmak isteneni fazla karmaşaya sokmadan yalın şekilde anlaıyordu, sanırım diziyi sevmemin etkenleri bunlardı. Anlattığın sahneyi anımsadım yavrum ama kaçıncı bölümdü hatırlamıyorum. :( Dizi büyük haricimde duruyor. Bir ara karıştırıp bulayım, bulduğum an senin için eklerim, merak etme sen. :) Benim diğer favori sahnelerimden biri de ''mayo gösterisi'' olan kısımdı, eğlencenin kare taşlarındandı. :D

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Dün izlemeye başladım ama bayağı ilerledim sayılır:)

Greatest Love havasında... Bu tür insanı sıkmayan yapımları seviyorum cidden...

Super Junior - Sorry Sorry parçasında dans ettiklerini bilmiyordum.. Çok hoş^^

Paylaşım için teşekkürler~

Super Junior - Sorry Sorry orjinali de benden olsun :)

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

^saHmatH paylaşım için teşekkürler, hemen bölümlerde ilerleyip o dans sahnesine gelmelisin. :) Umarım diziyi beğenirsin, dediğin gibi böyle yormayan dizileri izlemesi ayrıca keyifli oluyor. Cha Seung Won'u, Greatest Love ile sevmiştim ama asıl fanlığım bu diziyle başladı. :D O sahnede de ekipçe dans etmekten çok keyif aldıkları belli. Hepsi şugır ama özellikle Kim Sun Ah'ın dans yeteneği çok hoşuma gitti, dansından ziyade o tarz kendisine nasıl da yakışmış. embarrassed.gif

Bir de şu sahne iç geçirten bir olayı işlese de dizide en çok sevdiklerimdendi. Sanırım Kim Sun Ah, Hyun Bin'i gerçekten takdir ediyor, dizide adı bolca geçenlerden biriydi. Eski sevgili muhabbetleri baya güldürmüştü beni. :D Bir de gelecek sene bu Hallyu starlarından (Hyun Bin, So Ji Sub, Lee Min Ho, dördüncüyü anlayamadım. :D) biriyle sevgili olacağını söylüyordu, insanın kendine güveni böyle olmalı. :P:D

[bimgx=250]

http://i1227.photobucket.com/albums/ee440/squaw2/City%20Hall/tumblr_lm8h34duag1qzbd9ro1_500.jpg[/bimgx]

Son olarak dizide Jo Gook ve Lee Jeong Cheol'un o gizemli geçmişle ilgili olan sohbetlerine bitiyordum. Hatta son karelere doğru Jo Gook'un ona dönüp de; ''Ne o, sende nasıl bir etki bırakmışım ki hala beni unutamıyorsun?'' gibisinden uğraşması vardı, o sahnede Cha Seung Won fanlığım resmen tavan yaptı. :D

Ayrıca, dizide geçmişten gelen bağlantıya bayıldım, bu da bir drama klişesi aslında;

(spoiler içerir, finali tamamlayan arkadaşlar açsın)

Shin Mi Rae ve Jo Gook'un aslında çok zaman önce bir telefon konuşmasında birbirilerinden haber oluşu, yıllar önce sadece sesle tanışıyor olmaları çok hoşuma gitti ama bunu onlara da çıtlatmaları gerekiyordu. :)

Dizide o kadar çok sevdiğim sahne, o kadar çok sevdiğim an, hatta replik var ki hangi birini paylaşsam aklım diğerinde kalıyor. Kapanışı da ikili arasında geçen şu Oppa mı Hyung mu kapışması ile yapayım. :D

Mi Rae: …OPPA~

Jo Gook: Oppa? HYUNG~~

tumblr_lnru6fIZQG1qadonk.giftumblr_lnruehDHjo1qadonk.gif

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Sonunda bitirdim. Nereden başlasam emin değilim.Söylenecek o kadar çok şey var ki... Dizinin konusunu okuduğumda sıkılabileceğimi düşünmüştüm. Ama Cha Seung Won faktörünü göz önüne alınca izlemekten zarar gelmeyeceğine karar verdim.Meğerse ne yanlış düşünmüşüm Kim Sun Ah gibi bir hatunu hiç hesaba katmamıştım eh mazur görün ilk defa izleyecektim bu yapımda kendisini. Adı da kendi gibi güzel olan Shin Mi Rae başlarda biraz çatlak gelse de bana Mi Rae yi Mi Rae yapan bu çatlağımsı şirinlik. Jo Gok ile ilk karşılaşmasındaki halini görünce hiç der mi ki insan bu hatun belediye başkanı olacak? :D

Diğer tarafta karizmatik, zeki; bir lider dediğinizde aklınıza gelecek ilk isimlerden Jo Gok. Fakat tüm mükemmel özelliklerinin ardında saklı acı bir geçmişe sahip. Ancak Inju şehri onunun olumlu yönde değişmesine, saklı kalan bu geçmişiyle mücadele etmesine neden oluyor. Tabi en başta Shin Mi Rae nin yardımıyla. Aslında bu iki insan belki de kendilerinin bile farkında olmadıkları yönlerini beraber ortaya çıkarıyor. Yine dizideki olaylara dönmek gerekirse Shin Mi Rae nin güzellik yarışmasındaki hâl ve tavırları en çok güldüğüm sahnelerden. Kızları nasıl kandırmıştı Jo Gok ile otel odasında birlikte olduğuna ehühehüe. Ama ondan önce yarışmaya girmek için ısrarı -ki havuz sahnesi - :D

Fakat söylediği bu yalanlar yine başına iş açıyor ki Jo Gok sağolsun iyi bir ders veriyor *-* (Jo Gok un baştaki o şaşkınlığı "Ben... Ben mi?" çok tatlı yahu :D

Neyse malum o tango sahnesinden sonra ikili daha da birbirine yakınlaşmaya başlar.Aslında Jo Guk un bu yakınlaşmadaki amacı belediye hakkında bilgi almak ne işler döndüğünü ortaya çıkarmak olsa da aslında bu kadının renkli dünyası etkilenmesine sebep olur. Yani ben öyle sezdim.(Malum yarışma sırasında yapılan etkinlikler ve Mi Rae nin bitmek tükenmek bilmeyen enerjisi ) :D Yarışmadan sonra Mi Rae nin hakkının yenilmesi ve belediye ile ilgili yolsuzlukların ortaya çıkıp yeniden seçime gidilmesi ile seri iyice hareketli bir hâl almaya başlıyor. Shin Mi Rae nin yaptığı protestoların sonuç vermesi ile seçimlere katılması gerektiği fikri ile aklı çelinir. (Tabi başta çok itiraz etti ,yüzde 15 oy alsam yeter diyordu parasını geri almak için ama neydi ne oldu derler ya öyle bir durumla karşılaşıyoruz :D). Yalnız merak ediyorum Kore de seçim kampanyaları böyle renkli mi oluyor yahu şarkılı,türkülü,danslı... Belki de sadece küçük yerlere özgü ?

Filmi biraz daha sardıralım. Dizi de en hoşuma giden diğer bir olay da Jo Guk un "Beden Haklarından Feragat Bildirgesi" sözleşmesiydi. :D Bütün maddeleri yazamayacağım ama ;

-%50' lik bölüm :Jo Guk olmazsa,

yaşayamam' düşüncesini barındıracak.

-%40' ı :Eski Belediye Başkanı Vekili Jo Guk olmadan

yaşayamam' demeli.

-%9' u :Kampanya Danışmanı Jo Guk olmadan,

yaşamamın manası yok diye düşünmeli.

-Inju şehrinin geleceği için endişelenmeli.

-Inju Şehrinin geleceği hakkında

endişelenmek - %2

Bu madde en sevdiklerimden.

Dediğim gibi başlarda biraz ön yargılı yaklaştım seriye sürekli bir ciddiyetin hakim olcağını düşündüm ama her şey tam dozunda idi.Romantizm,komedi,vs. Diğer karakterlere biraz değinmem gerekirse onlar da en az Kim Sun Ah ve Cha Seung Won kadar iyilerdi. Özellikle Chu Sang Mi her ne kadar başlarda cadaloz bir duruş sergilese de Joo Hwa şirin bir karakterdi. :)

Ha bir de o hüzünlü yağmur sahnesinin kamera arkasından bulduğum bir görüntü

tumblr_m8pqexIDxA1rrc9z6o1_500.jpg

(ki bölüm sonlarında rastlıyoruz çekim hataların çok eğlenceli :D)

Neyse finale gelirsek en renkli bölümlerden birisi de bu bölümdü. Sorry Sorry dansı beniim de eğlendiğim sahnelerden birisiydi.Yahu böyle bir belediyede çalışmak varmış. :D

Aslında başta da dediğim gibi söylenecek çok söz var ama var yetmez. O yüzden uzun lafın kısası drama severlerin kaçırmaması gereken bir yapım olduğunu düşünüyorum. ^^ Müzikleri de oldukça güzeldi. Emektar mp3ümde yerini aldı hepsi. En sevdiğim iki şarkısı ^^

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

rico bebeğim döktürmüşsün yine, okudukça okuyasım geldi. Aklımdan çıkan bir sürü detayı da gündeme getirmişsin, teşekkürler. :) Diziyi bu kadar çok sevmen beni nasıl mutlu etti bilemezsin, beğenmeseydin benim yüzümden zamanının boşa gitmesi en çok üzüldüğüm şey olacaktı. Neyse ki bu olmadı. :)

Kim Sun Ah'ı ilk defa Scent of a Woman'la izlemiştim, ondan önce methini ablamdan sık sık duyuyordum. Ona ait iki yapım kaldı izlemediğim, inşallah fırsatım olunca kalan diğer iki dizisini de (My Name's Kim Sam Soon ve When It's At Night) yakın zamanda izleyeceğim. Cha Seung Won konusunda da MyDrama List'te çok güzel değinmişsin, inşallah 2013'te güzel bir yapımla izleme şansımız olur kendisini. :) Onu izlemesi benim için ayrı bir keyif, sırf bu yüzden şu City Hall'i bir kez daha izleyesim var. ♥ Bu diziyi izleyene kadar as çiftim MiSa çifte kurmrularıydı, sonra Scent of a Woman kumruları geldi. Bu iki çift, derin ve hüzünlü aşkın kahramanları olduğu için izlemekten en çok keyif aldığım kumrularım City Hall çifti oldu, ikisinin olduğu her sahne beni acayip keyiflendimişti.

''Diğer tarafta karizmatik, zeki; bir lider dediğinizde aklınıza gelecek ilk isimlerden Jo Gok.'' Kesinlikle,o hal ve tavırlarla bu karizmatikliği tavan yapıyor.Yalanlar konusunda My Girl sonrası izlediğim en becerikli hatundu Shin Mi Rae. :D Seçim kampanyasında ilgimi çeken şeyse %15 barajını geçebilirlerse ödedikleri parayı geri alabilme garantileri. Bizim ülkemizde böyle bir şey olsa, katılımdan geçilmezdi ortalık. Hal böyleyken bir sürü adayla karşı karşıya kalıyoruz, bir de o tarz bir ödeme yapılsaydı vay halimize. :P:D Seçim kampanyası ekibi hoşuma gitmişti baya, bence o işin ehlilerinden. Hem eğlence hem de iş için biçilmiş kaftandı hepsi, Jo Gook'un seçim kampanyası dansını da es geçmiyoruz elbet, dediğin gibi o danslar izlenilesiydi. :D Yalnız şu bahsettiğin "Beden Haklarından Feragat Bildirgesi" olayı beni benden alan ayrıntılardandı. Özellikle de sonradan gösterilen bu bildirgeye hazırlanış aşamaları çok güzeldi. Jo Gook'un o halleri çok sevimliydi. Joo Hwa başlarda sinir kat sayımı arttırsa da o sondaki sevimli halleri çok iyiydi, özellikle de Super Junior dansındaki tarzı çok hoştu. Bir de şu ikinci kadın mevzusu, bugüne kadar izlediğim tüm diziler içindeki en alımlı en çekici olanıydı bence. Go Hae'nin o çekiciliği yanındaki sergilediği sosyeteye ait o konuşma tarzı nedir öyle, resmen ben zenginim, benim etiketimi görmeseniz de konuşma tarzımdan rahatlıkla anlayabilirsiniz tarzında bir hava sunuyor. Canlandırdığı isim bizleri delirtmeye yetse de o havası takdir edilesiydi, bir an için hatunu gerçekten de 19. yy İngiltere'sindeki asillerinin kanından geliyor sandım. :D

O yağmur sahnesini seviyorum baya ama o sahneden daha çok o yağmurun sonunu seviyorum, ne gözlerle anlatılmış ne de sözlerle; Shin Mi Rae & Jo Gook sözleri ellere dökülmüş.

rain7.gifrain8.gif

O kamera arkası resimdeki halleri çok tatlııı, keşke gerçek bir çift olsalardı. Çok şey istiyorum biliyorum ama benim gözümde ikisi, birbirine tutkuyla bağlı olan deli dolu aşıklar. embarrassed.gif

Unutmadan o tango sahnesinin bir de perde arkası vardı, sen de farkındasın zaten. MDL profilinde yakaladım seni. :)

hayalitango1.gifhayalitango2.gif

hayalitango3.gifhayalitango4.gif

Daha önce değinmeğim bir şey vardı, bu dizideki mekan kullanımları da çok hoşuma gitti. Dizinin o samimi havasına yakışan sevimli evler ve o seçim kampanyası merkezi haline gelen kafe. Kafeden ziyade ortamı çok hoştu, devamlı müşterileri bile diğer müşterilere servis yapıyor. :D Neyse neyse sustum tamam, ben yine girdim bu başlığa, çıkmak bilmeyeceğim. Daha fazla (daha ne kadar uzatıcaksam :P:D) uzatmadan burda kesiyorum artık, paylaşımlar içib teşekkürler rico, sayende diziyi yeniden izlemiş gibi oldum, an itibariyle şarkıları da başa sarıp sarıp dinlemeye dönüyorum. :D

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Asıl ben teşekkür ederim Squ-san ehühehüe tavsiyen sayesinde hiç vakit kaybetmeden bitirdim. *-* :D

Go Hae yi çok iyi belirtmişsin gerçekten işinin ehli,dediğim dedik bir hatun. Korkulacak tiplerden (ki ben de ona karşı çok bi' antipati oluşmadı). " bir an için hatunu gerçekten de 19. yy İngiltere'sindeki asillerinin kanından geliyor sandım. " ahaha bu tanıma cuk oturuyor.

Mekânlar da çok sevilesi. Tam yaşanacak çok güzel şirin bir yer. Kafede anlamadım zaten kim müşteri kim eleman :D Sanırım o kıvırcıktı sahibi :D

Bu arada benim de dikkat ettiğim başka bir olay Jo Gok un Green Land in ağzından bir e-mail hazırlarkenki kullandığı klavye. İlk defa bu tarz ahşap görünümlü bir klavyeye rastladım. Çok estetik çok hoş tam böye önemli kişilerin kullanacağı tipte o havayı veren bir donanım olmuş. :D

d601d.jpg

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Ben de bitirdim:)

Sonu çok hoştu 1 yıl sonrası, 5 yıl sonrası... 8 yıl öncesi... ve 5'teki kerametsdfs

Eleştireceğim tek şey çok ayrıntı belki ama Mi Rae'nin bazı yerlerde fazla çocuk taklidi yapması. Nedense hoşlanmıyorum bu tür şeylerden ki zaten yeterince şirin birisi yapması gereksiz bence~

Ama yinede izlenilmesi gereken güzel dizilerden biriydi.^___^

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Hesap oluşturun veya yorum yazmak için oturum açın

Yorum yapmak için üye olmanız gerekiyor

Hesap oluştur

Hesap oluşturmak ve bize katılmak çok kolay.

Hesap Oluştur

Giriş yap

Zaten bir hesabınız var mı? Buradan giriş yapın.

Giriş Yap
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgilendirme

Forum Kuralları'mızı okudunuz mı?