Sakurasou no Pet na Kanojo

Kanda Sorata, okul yatakhanesinde kedi beslediği için okul yönetimi tarafından yatakhaneden atılır ve "Sakurasou" adında garip insanların kaldığı küçük bir yatakhaneye gönderilir.

Herkesin garip davranışları olduğu bu yatakhanede tek normal kişi olarak kalan Sorata, buradan nasıl kurtulacağını düşünürken Shiina Mashiro adlı güzel ve yetenekli bir kız Sakurasou'ya taşınır.

Fakat kısa zamanda Mashiro'nun burada kalanlardan daha da garip biri olduğu anlaşılır. Çok zeki olmasına rağmen Mashiro, kendine nasıl bakacağını bilmemektedir. Mashiro ile ilgilenmek ise bundan sonra Sorata'ya kalacaktır.

Tanıtım anime.gen.tr den alınmıştır.

Herkesin çok beğendiği fakat benim klasik romantik komedi/harem animesinden fazlasını görmediğim bir seri. Kuudere ve tsundere arasındaki aşk savaşı?!?!?! var ama 24 bölüm olduğu için romantizm açısından çok yavaş ilerleyen bir konusu var.

Spoiler vermek istemem vasatın üstü diyebileceğim bir seri.

Tartışma başlığı açılmış ama keşke açarken başka yerden alıntı yapmaktansa kendi yorumunuzla konuyu yorumlasaydınız. Bir de resim iyi gider kanımca!

Seri hakkındaki yorumlarıma gelecek olursam, bu sezon açıkca en beğendiğim serilerin başında geliyor. Mashiro acayip tatlı, insanın bağrına basası geliyor. 1. bölümün başı da çok güzeldi, güzel bir yatak sahnesi ve Kanda'nın utangaçlığı

Seri açıkcası 12 bölüm gösterilip biter diye düşünmüştüm, erken bitirmektense ağır işleyip bir kaç bölüm daha sunmaları daha hoşuma gitti. Klasik sevgililer günü burada da işlenecek. Böyle sahneleri oldum olası sevmişimdir, love-com, toradora, special a v.b

Misaki ve Jin arasındaki ilişkinin gelişimi de acayip hoşuma gidiyor, başladıkları yerden farklı bir durumdalar. Sadece arada kaynayan Nanami'ye biraz acıyorum ama o da seriye ayrı bir hava kattı. Kanda'nın tek hoşuma gitmeyen yanı ise, her seferinde oyun yüzünden kabul edilmeyişinden dolayı zavallım Mashiro'ya patlaması. Sonradan gelen Rita ise canlı bir şeydi yani, onunda hikaye kattıkları bence ayrı bir güzeldi, tabi odasından hiç çıkmayan, domates manyağı Ryūnosuke Akasaka'ya tav oluşuna bir şey diyemiyorum ama ilginç bir birliktelik olur:) Başta ben bu karakteri kız sandım saçının uzunluğundan dolayı ama altta pantolonu görünce kapişş oldum:) Akasakayı seslendiren Yui Horie'yi ise ayrı bir severim.

Tartışma başlığı açılmış ama keşke açarken başka yerden alıntı yapmaktansa kendi yorumunuzla konuyu yorumlasaydınız. Bir de resim iyi gider kanımca!

Seri hakkındaki yorumlarıma gelecek olursam, bu sezon açıkca en beğendiğim serilerin başında geliyor. Mashiro acayip tatlı, insanın bağrına basası geliyor. 1. bölümün başı da çok güzeldi, güzel bir yatak sahnesi ve Kanda'nın utangaçlığı

Seri açıkcası 12 bölüm gösterilip biter diye düşünmüştüm, erken bitirmektense ağır işleyip bir kaç bölüm daha sunmaları daha hoşuma gitti. Klasik sevgililer günü burada da işlenecek. Böyle sahneleri oldum olası sevmişimdir, love-com, toradora, special a v.b

Misaki ve Jin arasındaki ilişkinin gelişimi de acayip hoşuma gidiyor, başladıkları yerden farklı bir durumdalar. Sadece arada kaynayan Nanami'ye biraz acıyorum ama o da seriye ayrı bir hava kattı. Kanda'nın tek hoşuma gitmeyen yanı ise, her seferinde oyun yüzünden kabul edilmeyişinden dolayı zavallım Mashiro'ya patlaması. Sonradan gelen Rita ise canlı bir şeydi yani, onunda hikaye kattıkları bence ayrı bir güzeldi, tabi odasından hiç çıkmayan, domates manyağı Ryūnosuke Akasaka'ya tav oluşuna bir şey diyemiyorum ama ilginç bir birliktelik olur:) Başta ben bu karakteri kız sandım saçının uzunluğundan dolayı ama altta pantolonu görünce kapişş oldum:) Akasakayı seslendiren Yui Horie'yi ise ayrı bir severim.

Ben pek güncel takip eden birisi değilim, izlemediğim serinin de yorumunu yapamam haliyle. Konunun hiç olmamasındansa bir şekilde var olması daha iyi olacağını düşündüm. Başlayıp günceli yakalayabilirsem kendi yorumumla tanıtmayı deneyebilirim seriyi.

17. Bölümü yeni izleme fırsatı buldum. Açıkcası benim tahminlerimi karşılayan bir bölüm oldu. Uzun süredir bölümlerini merakla beklediğim böyle bir seri olmamıştı.

18. Bölümde acayip hoşuma gitti, biraz atraksiyon biraz komedi birazda romantizm vardı.

Türlere hiçbir yerde ecchi diye eklenmemiş mi yoksa ilk bölümü ben mi yanlış yorumladım? Okuduğum yorumlara göre beklentimi yükselttim ama ilk bölümü tamamen yıktı bu beklentiyi.

En başlarda inan ben de senin gibi düşünüp ecchi mi bu ya of klasik bildiğimiz animelerden diye düşündüm, ama biraz zaman ve şans ver. Bir 4-5 bölüm ilerle, seni yakalarsa izlersin yakalamazsa hemen birak ondan sonra sarmaz zaten.

Bakalım artık, belki 4-5 bölüm de devam edemem. Çünkü tür olarak biraz gıcık kaptığım türde. Bir ayyaş, bir sapık, bir geveze vs. hep aynı tiplemeler. Buna da zaten sarışın kız ilgimi çektiği için başladım ama o da böyle giderse bırakırım büyük ihtimalle.

Sevdiğim bir yapim ama benim bile yer yer ilerletmek istediğim de oldu, sonuç olarak işleniş ve aktarmak istediği mesajlardan dolayi 8 vermiştim.

Bakalım artık, belki 4-5 bölüm de devam edemem. Çünkü tür olarak biraz gıcık kaptığım türde. Bir ayyaş, bir sapık, bir geveze vs. hep aynı tiplemeler. Buna da zaten sarışın kız ilgimi çektiği için başladım ama o da böyle giderse bırakırım büyük ihtimalle.

Bu animenin güzel olmasinin sebebi, en azindan benim gözümde, o yaştaki gençleri çok iyi ve gerçekçi aktarabilmeleri. Evet, tipler çok klasik gibi dursa da aslinda klasik diye gördüğümüz tiplerden daha gerçekçiler. Hayatimizda o tarz tipler her zaman mevcut. Birileri sirf yetenekli doğduğu için bir sürü şansi parmağini kimildatmadan yakalarken, bazilariysa ne kadar çabalarsa çabalasin hep başarisiz oluyor. Ana karakter mesela yer yer sarişin kizi azarliyor her işi mükemmel gittiği için. Ama böyle yapmak ne kadar doğru? Veya öğretmen olan, ayyaş dediğin, hayatinda istediğini yapabilmiş midir sence? Yoksa sirf öğretmen olmaya mi mecbur kalmiştir?

Veya en basit örneğinden kapaniş videosunda "Days of Dash" şarkisi var, herkes koşturuyor yokuş yukari. Öğretmen olan mesela onlara yetişemiyor, gençler arkasindan ittiriyor da öyle koşuyor. Çünkü onun artik days of dash yaşlari geçmiş. Ben bu animeyi izlerken kendi hayatimi çok sorguladim, "acaba benim bu yaşlarim nasil geçiyor ben ne kadar hayatta ilerleyebildim" diye.

Romantizm/komedi animesi yerine olaya biraz bu açidan bakarsan daha farkli bir tat alabilirsin bence.

Ha zorla da güzellik olmaz tabi, ben sadece farkli bir bakiş açisi sunmak istedim

Valla böyle anlatınca güzel geldi de biraz zor gibi benim için. Dediğim gibi karakterlere kıl kapınca bundan kurtulmam zor oluyor ve anlattığın gibi şeyler yaşasalar da zevk alamıyorum pek. Şu an anime yapımıyla uğraşan kıza biraz gıcık kaptım ama diğerlerine karşı böyle olumsuz bir yargım yok. İlerleyen günlerde sonucu göreceğiz.

3. bölüm inanılmaz zorlama gidiyor derken öyle bir toparladılar ki anime hakkındaki görüşlerim tamamen değişti.

@UnderminE'ın bahsettiklerini şimdi sabırsızlıkla bekliyorum. Bunun yanı sıra gayet komik gidiyor. Özellikle Mashiro'nun tepkilere felaket komik geliyor bana.

Tek eksiği ecchi sahneleri şu an.

Zaten başlangiçta o seriyi izlenebilir kilan unsurlardan biri Mashiro, ben de onun sayesinde başlamiştim. Fakat sonlara doğru her karakteri kendince benimseyecek, seveceksin. Şu çatlak kisa saçli kizi ilk bölümlerde hiç sevmezdim, son bölümlerde bir sahnede öyle bir konuşmasi vardi ki hiçkira hiçkira ağladim ve hemen favorim oldu

Ponytail kizin da seveni çok, ben sevmemiştim gerçi ama o kiz da gerçek hayatta çokça karşilaştiğimiz evrelerden geçiyordu. Neyse spoiler vermiyeyim daha fazla, biraz daha ilerle Bazi bölümler gerçekten ilerletme isteği yaratabilir, uyarmadi deme

Edit: Bilgisayara baktim da, animeyi silmişim fakat Days of Dash endingini silememişim. Şimdi bile açip izlediğimde etkileniyorum ya; şarkisi olsun görseli olsun vermek istediği mesaj olsun. Ed2 bu kadar güzel değildi ne yazik ki :/