Jump to content
  • Kayıt Ol

Shingeki no Kyojin


AkuTan

Önerilen İletiler

jvg89.jpg

Tanıtım: Yüzyıllar önce insanlık devler tarafından yok olmanın eşiğine geldi. Devler hakkında bilinen şeyler, uzun olduklar, akıllı olmadıkları, insan yedikleri ve en kötüsü de bunu beslenmek için değil zevk için yaptıklarıydı. İnsanlığın küçük bir kısmı kendilerini en uzun devlerin bile ulaşcamacığı çok yüksek surların arkasına hapsederek hayatta kalmayı başardı.

Günlerden birgün, 100 yıldan fazla zamandır her hangi bir dev tarafından saldırıya uğramamış bu şehirde genç Elen ve üvey kızkardeşi Mikasa, dev surların çok büyük bir dev tarafından parçalandığına şahit olurlar. Küçük devler şehire dolmaya başlar ve bu iki küçük çocuğun ailesini gözlerinin önünde canlı canlı yerler. Bundan sonra Elen tek bir tane bile bırakmadan tüm devleri katledeceğine yemin eder.

Not: Kusogaki'nin çeviri konusundan alıntıladım,tam olarak kimin yazdığını bilmiyorum tanıtımı.

İlk bölüm hakkındaki görüşüm: - İlk bölüm üzerine spoiler içerebilir-

Ve nihayet beklediğim anime geldi.Daha önce birkaç konuda ve chatboxda da söylediğim gibi sadece mangadan yola çıkarak dahi ilkbaharın en iyisi ve efsane bir yapım olacağı izlenimini veriyordu zaten,Tek korkum grafik,ost veya hikaye işlenişi tarzı kısımlardı.Her ne kadar başka birkaç yapımda bu korkularım gerçekleşmiş olsada bunda son derece mükemmel bir şekilde altından kalkmışlar,İzlerken son derece memnun kaldım,bittiği andan itibaren devamınıı beklemeye koyuldum.

Biraz daha ayrıntıya inecek olursam,Gözümde en büyük +'sı hikaye işleniş hızı oldu.Kesinlikle zerre acele yok,Aksiyon göstereceğiz diye atlaya atlaya gitmek falan yok herşey olması gerektiği hızda ne çok ağır ne çok hızlı.Bu sebepten 1. bölümde pek aksiyon göremiyoruz,Fakat onun yerine zaten yeterince kaliteli sahneler bulunmakta. Hele Dramı çok çok güzel hissettirmişler,Duvar dışında ölen oğlu için ağlayan annenin "en azından insanlık adına bir işe yaradı değil mi?" şeklinde Feryadı, kaptanın ona verdiği cevap ve bölümün sonundaki hikayemizi direk olarak etkileyecek trajik olay yeter hatta artar derecedeydi, Zaten böyle bir hikayeye de komedi falan gitmezdi.Orada yaşayan insanların psikolojilerinide çok güzel yansıttıklarını düşünüyorum ayrıca, söylemeden geçemedim.

Bu arada şu açıdanda çok hoşuma gitti,animemiz tabiki hikaye gereği kan veya kopuk kol türevi şeyleri göstermekten çekinmiyor,Ancak bunu abartıp bağırsakların çıkması gözün pörtlemesi beynin patlaması falan seviyesinede gelmiyor.Kan-Vahşet açısından da ayarı 10 üzerinden 10 ile tutturduklarını söyleyebilirim yani,Bundan azı hikayede fazla sırıtırdı,Fazlasıda göz boyamaya dönerdi.

Teknik açıdan bakacak olursak, Grafik & seslendirme'den açıkçası korkularım vardı,bu iki kategori açısından yukarıdaki kadar mükemmel diyemesemde kesinlikle hiçbir pürüz yok.Grafikte belki biraz daha iyi yapılabilirdi diyorsunuz başlangıçta ama, Titanların çizimlerini vs gördükten sonra tamam olmuş bu daha kurcalamaya gerek yok şeklinde değişiyor.Seslendirme içinde aynısını söyleyebilirim,Daha iyi olabilirmiş ancak bu şekilde de kesinlikle sırıtmamakta. Son olarak Soundtrack,ilk bölüm üzerinde aşırı bir ost görmemiş olmamıza rağmen gördüklerimi pek beğendim ben,bu açıdanda olmuş yani.

Kısaca özetleyecek olursam "Bundan iyisi şamda kayısı" diyebilirim. Ost & Hikaye ve İşleniş şekli zaten mükemmel, Grafik & Seslendirme açısındanda başarılı.İlk bölüm üzerinde eleştirecek herhangi bir nokta yakalayamadım, tek umudum bundan sonrada bu şekilde devam etmesi.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

  • İleti 108
  • Oluşturma
  • Son yanıt

En Çok Yazanlar

  • gundamaster

    22

  • painscream

    19

  • loykad

    9

  • bedifeci

    7

Zaten herkesin merakla beklediği bir yapımdı. Eren'in seiyuu'sunu sevmediğim için başlangıçta biraz ön yargılı yaklaşmıştım. Fakat izlerken Eren'in sesine odaklanmadığım sürece seyiri olumsuz yönden etkileyecek herhangi bir öge oluşturmadığını fark ettim. :D Benim gibi başka sevmeyenlerde mutlaka vardır. Onların da izlemeden önce ya kendilerini önceden psikolojik olarak hazırlamalarını yahut beyinlerindeki ses codeclerinin Eren'in seiyuu'sunun sesini çözümleyecek olan kısımına filtreleme yazılımı falan eklemelerini tavsiye ediyorum. :011:

Hikaye işleniş hızına gelecek olursam gayet iyi olduğunu düşünüyorum. Bu sezon çıkan diğer animelerin bazılarında hız konusu bayağı bir tartışılmıştı. Bu serinin hızı için tartışmaya gerek olmadığı düşüncesindeyim.

Çizimleri başarılı buldum. Kameranın sahnelere bakış açısı bazı animelerdeki gibi saçma salak yerlerden değil. O an gerçekleşen olayı rahatça analiz edebileceğinizi ve sahnenin bize aktarmak istediği duyguyu rahatça yakalayabileceğinizi düşünüyorum. (Anime için kamera bakış açısı terimini kullanmak ne kadar doğru bilmiyorum fakat idare ediverin işte. qgüll)

Buradan sonrası bölüm hakkında spoiler barındırdığından ötürü izlemeyenler için yüksek derece tehlike içermektedir.

1r56

Dış dünyayı araştırmaya çıkan asker birliğiyle oğlunun dönüşünü bekleyen anne arasında geçen konuşma ve o anda çalan fon müziği ile arasındaki uyum çok iyiydi. İnsanın ruhunu sanki karanlığa çekmeye çalışır gibiydi. Oğlunun bir işe yarayıp yaramadığını sorduğu ve askerin ona cevap verdiği kısmı içinde bulundukları durumu anlamamız için gayet güzel bir diyalogtu. Devlerin ilk ortaya çıktığı sahneden önceki boşluk ve ardından gelen müzikle birlikte efektlerin uyumu da hoşuma gitti. Yani müzikler benden geçer not aldı.

Duvarların delinmesiyle birlikte etrafa saçılan parçaların altında kalan insanları her ne kadar göstermese dahi kanlarını azıcıkta olsa görebildik. Devlerin insanları yediği sahnenin gösterilip gösterilmeyeceği merak ettiğim noktalardan birisiydi. Doğrudan gösterilmese dahi insan yedikleri ve yedikleri kişinin sıçrayan kanı gösterilmiş. İzleyici yelpazesinin geniş tutulması açısından düşünecek olursak bu iyi bir nokta olmuş. Fakat o sahneler de gösterilse iyi olurdu yani. :q015:

Şunu da söylemek istiyorum. Bir insanda 5-6 lt. kadar kan olduğunu düşünürsek, etrafa saçılan kan miktarı sanki birazcık fazla gibi geldi. Ama bu yorumu yapmamın biraz absürt kaçtığını çünkü bu kadar derine inmemek gerektiğini düşünüyorum. Birazcık trollüğe kaçtığının farkında olsam bile söylemek istedim. :D

Toparlayacak olursam ilk bölüm gayet güzeldi ve ileriye yönelik iyi bir beklentim var. Bu şekilde giderse çok iyi olur. Kısacası takipteyim.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

İlk bölümü daha yeni izleyebildim. Mangasını okumadım ama herkes bu kadar beklenti içindeyse vardır bir bildikleri diyerek ben de beklemeye koyuldum. Bu sezon çoğu seriyi izlemeyi planlıyordum ama en büyük beklentim bu seridendi. İyi ki de bu seriye başlamışım.

Duvarın sonsuza kadar halkı koruyacağı ve güvende olduklarını, dış dünyanın tehlikeli olduğunu duyduk herkesten. Dış dünyaya giden, Eren'in katılmak istediği birlikler var bir de Titanlar ile savaşan. Annesi karşı çıksa da babası o kadar karşı çıkmıyor Eren' in.

O, sadece oğlunun kolu gelen kadın sahnesi beni ciddi oranda etkiledi. En azından işe yaradı değil mi? tarzında bir şeyler söyledi. Bir aile için ne kadar zor olsa gerek öyle bir şey.

Daha sonra ise serinin asıl kısmına giriş yaptık sanırım. Yıkılmaz denen duvarlar, 50 metrelik duvarlar Titanın birinin ayak darbesiyle çok kolay yıkıldı. Şehir istila edildi. Eren' in annesi göçük altında kaldı, ne kadar kurtarmak istese de annesinin ayağı çoktan ezilmiş, koşamayacak hale gelmiş. Bir çocuğun annesini kurtaramaması ve de çaresizliği çok iyi yansıtılmış. Anne gözünden ise öleceğini bilmek, çocuklarını bir daha göremeyeceğini bilmek. Ne kadar gitmemelerini istese de çocuklarının kurtulmasını istiyor. Ağzını kapatarak gitme demesi de büyük bir ihtimal yüreğine söz geçirememesinden olmalı. Gerçekten etkileyici yapmışlar bu sahneyi.

Diğer bir sahne ise Eren kurtulurken annesinin Titan tarafından alınıp çerez gibi ağza atılması. Onu görmek bile yüreği parçalarken bir de o halde görmek nasıl hissettirir kestiremiyorum.

Sonuç olarak aşılmaz denilen duvarlar aşıldı, şehir istila edildi ve Titanlar insanları yeme derdinde. Bu Titanlar nasıl meydana çıktı, nereden geldiler gibi soruları açıklayacaktır muhtemelen ilerleyen zamanlarda ama böyle devasa boyuttaki canavarlarla savaşmak hiç de akla mantığa uygun bir şey değil. Cidden insanlığın işi zor.

Gelecek bölümü sabırsızlıkla bekliyorum. Bu sezonun en önde gelen yapımı olacağına emin gibiyim. Beklentileri boşa çıkarmayacağını düşünüyorum.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Tek bir şey söyliyeceğim. Ağladım!

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Bakayalo

Konusunu okuyup mangasına göz gezdirdiğimde, aksiyon ağırlıklı, dram tarafı zayıf bir şey olacağını düşünmüştüm; ilk bölüme bakılırsa yanılmışım. Tersine, aksiyonu ve vahşeti sadece yeri geldiğinde kullanan, hikâyeyi iyi anlatmaya öncelik veren; karakterlerin psikolojilerine, iç mücadelelerine de değinen; derinlik sahibi, epik bir anime olmasını bekliyorum artık. Görselliğinden müziğine kadar özenle işlenmiş, temposu gayet iyi ayarlanmış bir bölümdü ilk bölüm.

Eren'in seiyuu'su ile ne alıp veremediğiniz var bilmiyorum. Söyledikleriniz üzerine özellikle Eren'in sesine odaklandım ama büyük bir zevkle, hiç yadırgamadan seyrettim ilk bölümü. Cehalet mutluluktur vesselam! :D

Şimdi baktım, Shinsekai yori'de Satoru'yu seslendirmiş. Gayet de iyiydi valla.

İlk bölümde bir tek açılış yersiz geldi bana. Bölümün sonlarındaki, hikâyeyi başlatan sahneleri en başta vermelerinin neye hizmet ettiğini çözemedim. Epik hikâyelerde sıkça başvurulan bir yöntemdir ama bunda işlevsiz durmuş gibi. Öte yandan rahatsız edici de değil, seyir zevkini bozmuyor.

Sezonun yıldızı olma potansiyeline sahip bir anime. İkinci bölümü ümitle ve merakla bekliyorum.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Bölümü eleştirecek olursak fazla dramatikti denebilir özellikle

annesinin dev tarafından yenilip kanların fışkırdığı an

ama bu animeden çok şey bekliyorum eee nede olsa yönetmeni Tetsuro Araki :)

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Bölümü eleştirecek olursak fazla dramatikti denebilir özellikle

annesinin dev tarafından yenilip kanların fışkırdığı an

ama bu animeden çok şey bekliyorum eee nede olsa yönetmeni Tetsuro Araki :)

Bunu eleştiri olarak kabul etmek baya zor açıkçası,Hikaye drama çok açık çünkü. Hiç ölüm,trajedi göstermeden işleselerdi asıl o zaman fazla çocukça olurdu,hani bu devler insan yiyordu daha çok combata girmekle meşguller tarzı.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

İlk bölüm itibariyle devamın seyredeceğim bir anime .Anime de atmosfer iyi oluşturulmuş.Onun içindir ki ilk bölüm itibariyle seyreden sayısı çok olmuştur.Animenin müzikleri de vasatın üzerinde ; bakalım dış dünya da kahramanlarımızı neler bekliyor. Sonuç olarak bilinmeyenlerle birlikte kapalı kutu olarak ilk bölüm bitti.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

ilk bölüm süperdi. Acılış şarkısını beyendim ama op için aynı şeyi söyleyemem. animede askerlerin kulandığı ekipmanları gösterme tarzını cok sevdim başka animelerde bu kadar ayrıntılı göstermiyorlar.

cok sağlam dram sahneleri vardı biraz gözüm yaşarmadı değil özellikle o annenin oğlu için söyledikleri içimi parcaladı. İlk bölüm icin cok iyi bir başlangıc yaptı anime. ikinci bölümü beklemekteyim

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

gundamaster

Sezonun en iyilerinden belki de en iyisi olma yolunda ilerleyen tek yapım.

İlk bölüm verdiği duygularla hepimizi etkilemiş çok bariz bir şekilde. Bu da iyi bir uyarlamanın ürünü.

İlk bölümde devler, duvarlar, yaşanan habitat ve karakterleri hemen tanıyoruz. Devlerin müthiş iştahları sonucunda da ilk kapımız devriliyor ve onların saldırısına mağruz kalan insanların haykırışlarına tanık oluyoruz.

Halbuki her şey çok yolunda gidiyor gibi gözüküyordu. insanlık duvarların dışını merak etse de dışarıdaki büyük tehlike yüzünden kendi oluşturdukları bu küçük dünyada huzur içinde yaşıyorlardı.

Devlerin duvarları aşması sonucu hikayenin ana karakterleri ve onlaırn etrafında şekillenecek tali,hsiz olaylar dizisini birer birer aralıyoruz.

Eren dik başlı ve kendi dediğini yapan bir çocuk. Ailesindeki kayıplar yüzünden bir tarafa sürüklenmek zorunda kalıyor üvey kardeşi Mikasa ile birlikte. Babası ortada yok.

Bütün bu hengame içerisinde koruyuculardan biri tarafından kurtarılıp güvenli bölgeye götürülüyor kardeşi ile birlikte.

İlk bölümün bu muazzam açılışından sonra gözlerimiz ikinci bölümdeydi.

Bölüm 02

İkinci bölümde yine aynı muhteşemlikle devam etmiş.

Eren hala annesini kaybetmenin acısıyla etrafındakileri dinlemeyip, ağlayıp sızlıyor ve hayat yaşamak bir nevi umurunda değil. Tek düşündüğü devleri yok edip onlardan intikam almak. Devler taarruzuna devam ederken bir çok kişi hayat kargaşasında ve iç duvara doğru hareket halinde. Gemilerle insanlar tahliye edilmeye çalışırken bazıları arkada bırakılıyor. Onlar bu savşata feda edilmek durumunda kalan kişiler.

İrili ufaklı devler ziayfetlerine devam ederken, aralarında kas lifleri, ligamentleri görünen bir dev kapanmakta olan kapılardan birini 100m koşucularına taş çıkartacak şekilde hızlanıp ivme alarak yıkıyor. Bu büyük yaşam formu karşısında o duvarın hiçbir şansı olamazdı zaten.

10.000 kişilik bir kayıp sonucu iç duvarlara ulaşıyor halk. Bu seferde açlık kapıda. Buna bir son vermek adına gönüllülerden oluşan 250.000 kişilik ekip devlerle mücadeleye giriyor. Tabi hayatta kalan sayısı ancak 100 kişi. Bu fedakarlık biraz olsun açlık sorununa son veriyor.

Eren askeri birliğe katılmaya karar veriyor ve timeskip sonrası kendisini birlik içinde eğitim alırken görrüyoruz. Burada aceleye gelmiş olan ve tek sıkıntı yaratan kısım, 11 yaşında görünen karakterlerin bir yıl sonra 16-17 yaşında görünüyor olmaları. Biraz sırıtmış açıkçası.

Hikaye her ne kadar Eren odaklı gibi görünse de bu hikayenin kahramanı bana göre Mikasa'dır. Hem duruşu, hem olaylara yaklaşımı bir çok karaktere oranla daha üstün. Mikasa olmasa Eren'in hali niceydi.

Ayriyetten o açılış parçası nasıl harika bir şeydir. Sürekli replayde.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

2. bölüm

Bu bölümde ortaya çıkan o büyük Titan gelişmiş bir şekli heralde bunların. Bir de merak ediyorum bu varlıkların aklı var mı? Konuşabiliyorlar mı? Bundan önceki dev kapıyı yıktı ve görülmedi bir daha, bu da kapıyı yıkıyor sadece. Zevk için insan öldüren bu canlılar aslında neyin nesi? Nasıl ortaya çıktı gibi bir dünya soru var aklımda ama zamanla açıklanacaktır. Beklemek en iyisi olacak.

Bir diğer nokta ise Eren rüyayı gördükten sonra boynunda anahtarı görüyoruz. Hatırladığım kadarıyla babası anahtarı kendisine vermemişti ama yanlış hatırlamıyorsam ikisi de aynı anahtar. Bu da açıklanacaktır diyerek devam ettim bölüme.

Bu devlerle nasıl savaşılacağı da ayrı bir olay. Bir zayıf noktası olmalı elbet. Ama savaşmak o kadar kolay olmayacaktır muhtemelen. Yaşam- kalım savaşları bol bol izleyeceğimizi düşünüyorum. Zaten öyle olması hikayeye de insanı kendine çeken faktörlerden olacaktır.

Gelecek bölümde Eren' in çalışmalarını izleyeceğiz. Gelecek bölüm pek aksiyon olmayacak muhtemelen ama bunlar gelecek aksiyonlar için altyapı niteliğinde olacaklar.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

2.bölüm

İlk iki bölüm şaşkınlık ,hüzün bölümüydü artık eğitim bölümün geçiş yaptılar ;senoryo tanıdık ancak farklı bir havası olması ve bazı sorunların açıklanmamış olması ilgiyi artırıyor.Devler kendi içinde farklılık gösteriyor ve bu devlerin birbiriyle anlaşıyor olabilmeleri lazım ve tabiki bir lidere ihtiyaçları var bakalım bu lider kim olacak.Eren ve tayfasının tanışma bölümü gelecek haftaya kaldı.Son devi Resident Evil : Damnation deki karakterlere benzettim onasıl koşu ve parçalamaydı.3.bölümü bekleye duralım.

m3qsk.png

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Güzel bir başlangıç yaptı. 2 bölümü birden izledim. Yalnız devlerin çizimleri pek hoşuma gitmedi, Titanlar aklımda daha farklı bir çizimde olduklarından.

İlk bölümün bitişi, elemanın devden korkup kaçışı falan çok güzel sahnelerdi. İlk 2 bölüm böyle olunca beklentiler yüksek oluyor, inşallah adam gibi sonuçlandırırlar.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

gundamaster

Bölüm 03

Şu Eren'i Titanlar bir an önce yesin. Bu kadar anlamsız bir baş karakter olamaz. Aptallıkları bir yana kalın kafalılığı çileden çıkarıyor.

Titanlar olmadan seri gayet sıradan ve orta düzey bir anime gibi gözüküyor. Titanların olduğu zamanlardaki animasyonla şu bölümdeki animasyon ve çizimler arasında dağlar kadar fark var. Bazı karelerde yamuk yumuk karakter çizimleri vardı.

Bu bölümde bize öğretilen 3D manevralı düzenekti. Bunu da gayet başarısızca kullanan Eren'in aslında "Vay be şu yüzdenmiş de kullanamıyormuş." gibi klişe bir açıklamayla ağızları açık bırakma eğilimine girmişler. Klasik shounen hareketleri bunlar.

Patates kızın eğitim alanında çavuşla dialoğu epey komediydi fakat sonrasında yemeğe bir hayvan gibi saldırması komik ama anlamsız bri hareket olmuş. Bu tarz bayağı esprilerle gitmesi seriyi bayağı düşürür.

Bölümün en güzeli yine Mikasa'ydı. Uzun saçları ile akıllara zarar bir görünümü vardı. Ekipman dolayısıyla bunlarda değişikliğe gitmesi üzücü.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

3.bölüm ilk 2 bölüme kıyasla biraz sönük kaldı.

Bende Bahamecha'ya katılıyorum. Titanlarla savaş başlasa da azıcık hareketlense

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Ciddi bir bölüm beklerken doldurulmuş bir bölüm çıktı.Espiriler çok kötü değildi ancak o kızın o şekilde ekmeğe atlaması (jest ve mimikler) birden animenin türünün ne olduğunu sorgulamama neden oldu.Eren'inn babası oğlunun nerede olduğunu biliyor ancak gizemli bir şekilde ortalıkta yok.Evlerinin orda gizli bir yer vardı bakalım orada ne bulacağız.Yoksa unutturulacak mı? Dikkatimi çeken gelişim sahnesi çok hızlı ilerledi.Bakalım ne olacak...

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

3. Bölüm geçiş bölümü gibi duruyor, 3. bölümün son sahnesinde Eren'in atraksiyonuna bakarak. Patates kız komedi unsrunu oluşturacak gibi görünüyor. Böyle bir seride böyle ufak tefek komediler oldukça iyi olabilir. Eren'in ablası da oldukça büyüyüp serpilmiş:)

Bölüm sadece Eren'e sorulmuş sorulara cevap vermesi bölümüydü. Ha birde Manevra aleti vardı o kadar. Umarım diğer bölümler bu kadar sönük olmaz.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

3. bölümün 'Dengede durabiliyorsunuz, tamam artık siz oldunuz, hadi bakalım şimdi uçun' şeklinde bitmesi biraz tuhafıma gitti. Silahlı eğitim yok, kullanılan mekanizmayla ilgili daha fazla bilgi yok... Shingeki no Kyojin benim için bir İ.İ.S. animesi. Yani İNDİR - İZLE - SİL. Vasatın biraz daha üzerinde, Shounen Jump işlerine özgü klişelerle dolu bir iş. Suisei no Gargantia ya da Majestic Prince kadar bile umut vaad etmiyor.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

O gözle bakıyor olabilirsiniz belki ama öncelik dengede durmak, daha eğitimin bittiğini düşünmüyorum ben. Her seride elbet klişe bir şeyler görebiliyoruz, normal karşılamak lazım. 3 bölümden böyle çıkarımlar yapmak bana garip geliyor, seride karakterler direkt Titanlara girişse daha mı iyi olurdu ki? Zaten çoğu kişi devlere karşı durulamayacağını savunuyor, dengede durup o aleti kullanabiliyorsan en azından savaşabilecek kabiliyete sahipsin, elimizdeki neyse onunla savaşırız mantığında bana göre adamlar. Yani, zaten hiçbir şey savaşamıyor, belki bir umut savaşabiliriz gibi düşünülüyor bana göre. Neyse, 3.bölüm hakkında yorumumu yapayım.

Dendiği gibi Eren sorulan soruları cevapladı genel olarak, neler yaşadı? Neler gördü? Neden savaşmak istiyor? Aslında doldurma bölüm olarak görülse de gerekli olduğunu düşünüyorum ben.

Diğer bir şeye geçersek adam bozuk ekipman ile çalışmış ve ondan başarısız olmuş. Ana karakter her zaman beceriklidir klişesi vardı ama sorun etmedim o kadar.

Gelecek bölümü sabırsızlıkla bekliyorum. Benim gözümde bu sezonun en sevilen ve en iyi serilerinden biri olabilecek kapasitede. Umarım beklentileri karşılar ve istediğimizi verir ve bizde doya doya savaş izleriz.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

4. bölüm

Sonunda mezun olabildi kahramanlarımız ve 3 gruba katılabilecekleri söylendi. Bizim Eren tabii ki de devlerle savaşacak grubu seçti ve etkileyici bir konuşma yaptı. Bunun sayesinde konuşmayı dinleyenlerin çoğu da devlerle savaşmayı seçti.

Bir shounen klişesi olarak, mezun olduklarından hemen sonra saldırı geldi. Bu zamana kadar neden gelmedi veya neden daha sonra gelmedi gibi sorular sormayacağım. Bir de şu devasa Titan gelirken şimşek çaktı. Bunlar bir yerden ışınlanıyor mu ne oluyor da gelebiliyorlar? Karargahı mı var bunların? Her bölüm daha da merak ediyorum bunların arkasında yatan şeyi.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

gundamaster

Bölüm 04

Bu bölümde serideki ana kadroyu çevreleyen karakterleri özellikleriyle beraber tanıdık. Kimisi zekasıyla, kimisi disipliniyle kimisi de her konuda üstünlüğüyle eğitimde öne çıkmışlar. Eren ise sadece gazla çalışıyor.

Bütün bu özellikler o Titanlar karşısında ne kadar etkili olacak ilerleyen bölümlerde göreceğiz. Titanlar'ın yenilmemesi gibi bir şey pek mümkün değil ama kolay da değil. Zayıf noktalarını da aldıkları eğitim sahnelerinde gördük. Her bir karakterin bireysel özelliklerinin tanıtılması daha sonra bunların birbirleriyle koordine bir şekilde çalıştıktan sonra alt edemeyeceği düşman yoktur düşüncesine alt yapı oluşturmak.

Aradan yanılmıyorsam 5 yıl gibi bir zaman geçti ve ne zaman bir saldırı olacak acaba diye düşünürken bölüm sonunda süpriz bir saldırı kopuverdi. Karakterlerde böyle bir beklenti içinde değilken şok yaşadılar. Eren içinde barındırdığı müthiş intikam gazını saldı ve olaya hakim bir tavırla Titan ile yüz yüze gelip meydan okudu. Sürekli, yemek derdinde olan hatunun duvar aşağı koşuşu ve arkadaşını yakaladığı sahne şahane olmuş.

Titan'ın şimşek çaktıktan sonra geldiğini fark edememişim o sahneyi bir daha izlemeliyim. Eğer şimşek sonrası ortaya çıkıyorlarsa Titan'ların mitoloji ile ilişkilendirilmesi ve ona bağlı olarak ortaya çıkmaları gibi bir anlatım önümüze sürülebilir.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Shingeki no Kyojin'nin Getirecekleri ve İlk İzlenimler

Shingeki no Kyojin'nin mangasına mükemmel diyemeyeceğim ama gayet iyi olduğunu söyleyebilirim.Sizinde fark ettiğiniz gibi shounen klişeleri barındırsada seinene benzer hikaye işleyişi ve ters köşeleriyle yetişkinlerede hitap eden bir seri.İşlediği tema "Hayatta kalma", "Hayat mücadelesi" ; ki bu temayı içeren fazla iyi anime ve dizi olmadığı için bu anime çok tutuldu.Ben de gereğinden fazla abartıldığını düşünüyorum ama farklı bir açıdan bakarsak bu anime sektörünün gelişmesi için önemli adımlardan biri olabilir(İyi açıdan mı gelişir kötü açıdan mı orası meçhul :D ) Şimdi bu serinin uluslararası alanda Bluray&DVD satışları büyük ihtimal yüksek olucak dolayısıyla hem Production I.G kazanıcak hem de animeye olan ilgi artıcak.Bu çıkacak animeleri de değişime uğratıcaktır.Japon kültürünü,japon zevklerini(harem-ecchi-fanservice vb.) çok az içeren veya hiç içermeyen uyarlamalar daha çok çoğalabilir. (Not:Sadece hayal ürünü tahminim :D)

Animeye gelicek olursak bu yıl çıkan en iyi shounen uyarlamalarından biri olabilir (Geçen dönem ki favorim JoJo no Kimyou na Bouken'di).OST leri muazzam.Görselleri çok iyi.Mangaya sadıklık açısından da oldukça iyi.En azından şu çıkan 4 bölümü ele aldığımızda havasını bozmadı.Bölümlerin içeriği hakkında yorum yapmayacağım yalnız anime daha yeni başladı diyebilirim :D

Blurayı sansürsüz olursa çok iyi olur bu arada :D

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

4. BölÜM;

Yine bir hazırlık bölümüydü, karakterlerin öne çıktığı özelliklerini görmüş olduk.

Sonunda dev'in ortaya çıkışıyla bölüm bitti, artık diğer bölümde bolca aksiyon görürüz umarım. Yalnız Dev'in birden ortaya çıkışını anlayamadım. Birde o sırada, Eren'in ablası neredeydi acaba?

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Hesap oluşturun veya yorum yazmak için oturum açın

Yorum yapmak için üye olmanız gerekiyor

Hesap oluştur

Hesap oluşturmak ve bize katılmak çok kolay.

Hesap Oluştur

Giriş yap

Zaten bir hesabınız var mı? Buradan giriş yapın.

Giriş Yap
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgilendirme

Forum Kuralları'mızı okudunuz mı?