Kuroko No Basket 2

Bölüm 14:Aomine strikes back!

Bu bölümde Kuroko'nun çok söz edilen Vanishing Drive'ının da nasıl odluğunu öğrenmiş olduk. Böylece Kuroko nasıl da kaybolur şeklinde serzenişte bulunan arkadaşlar için tatmin edici bir açıklama olmuştur herhalde. Shounen serilerde her tekniğin bir açıklaması vardır unutmamak lazım. Güzel de bir mantığa oturtmuşlar.

Oldukça gergin bir maç oluyor. Üçlükler, mücadeleler, akıl oyunları ve özel teknikler.

Yeni açılış ve kapanışlarda gelmiş. Güzel parçalar lakin ilk parçaları daha çok beğenmiştim.

İlk sezona oranla ciddi şekilde gelişme gösteren KnB hala manasız hücum-savunma yerleşimleri ve kurokobasketattimi.com tadındaki abuklukları barındırsa da maçları içeren bölümlerde hep parmak ucunda tutan heyecanıyla ve özellikle zirve yapan trash talk performansı sayesinde "top oynayan güzeller geçidi" seviyesinden geçiş yapıp hakiki bir spor animesine nihayet dönüştü.

Aomine'nin bu haftaki mutasyonunu 2012'de bizzat görmüştüm. Gözlere dikkat.

Bu maçı her hafta 1 bölüm şeklinde değil de biriktirip ardı ardına izledim, beklemeye pek dayanmazdı kalbim Bu seride oynayış olarak en beğendiğim karakter Aomine diyebilirim. İlk sezondan daha böyleydi bu, şimdi değişen bir şey değil. Esnek ve hızlı hareketleri, her şekilde basket atabilmesi, basketini sevdiren öğeler oldu diyebilirim. İlk başta onun elenmesine üzüldüm o yüzden, finalde karşılaşmalarını isterdim. Bu maç sayesinde hepsi biraz daha gelişti, Aomine artık kendisini yenebilecek bir rakip olduğunu biliyor ve basket oynamak için bir amacı olacak. Kagami de sınırlarını olabildiğince zorladı. Beni heyecanlandıran ve zevk almamı sağlayan bölümlerdi.

Ginobili as Kuroko - KAI Ignite Pass!

Tolip sen çok yaşa emi, sabah sabah yarıldım ya.

Uzun süredir kimse bir şey yazmamış buraya. Birkaç şey karalamak istiyorum müsaadenizle (Ağır duygusal bir post geliyor, aman dikkat!)

Kuroko no Basket'e ilk başladığımda, "Basketbolda fantastik öğeler mi olurmuş? Adam gibi oynasınlar işte!" dediğimi hatırlıyorum. Daha ilk bölümün sonunda söylediklerimi yedirdiler bana, sağolsunlar.

İlk sezon ısınma aşamasıydı benim için; bir nevi hazırlık maçı gibi. Bir kez alıştıktan sonra bayılacağımı tahmin etsem de bu seriyi bu kadar bağrıma basacağıma hiç inanmazdım. Belli bir bölümden sonra, "Yemişim fantastik hareketlerin saçmalığını, süper maçlar bizi bekler." moduna girdim farkına varmadan. Belki çok duygusal yaklaşıyorum, 8 sene boyunca amatör olarak basketbol oynamış biri olarak, ama şimdiye kadar basketbol üzerine ne kadar izlediğim şey varsa -Slam Dunk hariç- onlardan tamamen ayrı bir yerde Kuroko no Basket benim için.

İkinci sezona gelirsek; Seirin'in Touou'yla maçında, herkes gibi benim nefesim de kesildi Aomine ve Kagami birebirlerinde. İlk maçını izlediğim andan itibaren favori karakterlerimden olmayı başarmıştı Aomine, kendisine saygımız sonsuz. Yukarıda bir arkadaşımız o maçtaki halini LeBron'la özdeşleştirmiş. Lakin, bana daha çok 81 sayı attığı zamanki Kobe gibi geldi.

Farkındayım, çok uzattım. Aslında yazmak istediğim çok şey var ama zamana yaymak istiyorum. Şimdilik Yosen maçının sonucu önemli. Bakalım Seirin Yosen'in bileğini bükebilecek mi? Ganbatte, Seirin!

Off topic yapmak istemiyorum ama, Slam Dunk'ın animesi güzel gibi gelse de ilk başta, sonu fillerle bitirilen animelerden hiçbir farkı yok, çünkü hikayenin verdiği keyfin yükselişe geçtiği kısıma, yani Sakamichi'nin antipatik bir basketçiden, hayran kalınası bir basketçiye dönüştüğü kısıma başlayacakken animenin bitmesi, belki mecburi bir durumdu, önemi yok, seri tamamlandıktan sonra devamını yeni bir sezonla sunabilirlerdi, Hajime no Ippo gibi, fakat serinin potansiyelinin böylelikle tüketilmesi sinir bozucu bir durum. Mangası 10/10 puanı her türlü hakediyorken, animesine 5 veya 6/10dan fazlasını vermek adil değil bence.

Konuya dönersek, Kuroko'nun her yeni bölümünden sonra dışarı çıkıp basket oynayası gelen bir tek ben mi varım acaba?

Haftalar sonra yorum çok şükür. Gerçi sezon bitti sayılır ama belki maçlarla ilgili de yorum gelir. Olmazsa 3. sezona diyeyim. İyi kötü bir basketbol serisi var o da böyle geçip gidiyor. Pek sevmiyor olsam da üzücü açıkçası.

Kimse yorum atmazsa yorum olmaz zaten tabibitosan

Bölüm 22

Kuroko, İppo, Ace of Diamongd gibi serilerden sonra hep bir dışarı çıkıp spor yapasım geliyor benim. Basket oynamak çok kolay da boksu kimle yapayim? Beyzbolu nerede kiminle oynayayim? Beyzbolu şöyle adam akıllı oynamayı çok isterdim.

Ben de onu diyorum işte. Genelde eksi yönlerini yazacağım için uğraşmıyorum pek. Ama o kadar seveni var bir şey yazmıyorlar. Kızların çoğunu geçtim zaten, varsa yoksa canım cicim zaten. En azından bu kısmın dışındakiler yazsa da okuyabilsem bir şeyler.

Biz de hep övmüyopruz ki. Objektif yorumlar yerinde olan yorumlar. Bir seriyi körü körüne sevip fanboy/girl tarzında yorumları pek doğru bulmuyorum şahsen.

Sen de hep eksi yanlarını görmüyorsundur herhalde ya da sırf eksik yer göreceğim diye de izlemiyorsundur. Bu da pek doğru değil çünkü.

Yorum sayısının azlığından yakınıyorum ben. Dediğin gibi buradaki yorumlar objektif.

Ben de tamamen eksi yönü için izlemiyorum zaten. Seirinin çok güzel oyunları var bu maçta. Bu bölümü izleyemediğim için neredeler bilmiyorum ama. İzleyince yazarım onları da.

Beni cezbeden animedeki maçlar. Karakterlerin özel hayatlarını anlatsalar bile hiç ilgimi çekmiyor.

Bölüm 22

Son bölümden sonra ben de bir şeyler söylemek istiyorum.

22. Bölüm

Son olarak, bana da bir bölüm izledikten sonra dışarı çıkıp doya doya basketbol oynama hissi geliyor. Geçenlerde, tam 1 senelik aradan sonra elime basketbol topu aldım sayesinde. Daha uzun yıllar devam eder de, bu hissi her bölümden sonra yaşatır umarım.

22. bölüm

Bu arada;

Bölümleri silmeyen varsa geçen bölümde Teppei'nin mor kafa üstünden bastığı smacın ss'sini alıp yollayabilir mi acaba?

@tabibitosan silmeseydim ekleyecektim. Yorumunu merak ettim çünkü bir şey bulmuşsun orada belli ki

Bölüm 22'de Murasakibara ve Titan benzetmesi

[bimgx=350]http://puu.sh/7zkg2[/bimgx]

Bölüm 23 Murasakibara

[bimgx=500]http://puu.sh/7zkcF[/bimgx]

Murasakibara aslında bir Shingeki no Kyojin cameosu

Yenilgisini dört gözle bekliyorum.

@gundamaster aslında twitter'da kullanmak için istemiştim. Bu bölümün başında varmış ama.

23. bölüm

Teppei'nin pg oynayarak rakibi feci şaşırtmasından sonra şimdi de tam saha adam adama baskıyla bir darbe daha geldi Yosen'e. Üstelik sürekli değişerek Kuroko'nun özelliğini bu baskıya eklemeleri harika bir hamle. Yalnız zamanlamayı tutturmaları gerek diğer kullanımlarda. Çünkü Kuroko'nun dayanıklılığı sıfır, bu da tekniğin eksi yönü oluyor. Diğer eksi yönü de rakibin kendi sahasını geçtikten sonra sayı bulmasının çok kolay olması.

Bir hakem faciası daha yaşadık bu maçta. Veya mangakanın saçmalaması/torpili diyebiliriz. İzuki şutu attığında en az 1 saniye vardı, top potaya girdiğinde süre bitmişti. Açık açık top elden çıkmış olmasına rağmen hakem sayıyı yedi.

Yosen bundan kurtulma yolunu çabuk buldu diyebiliriz ama asıl kurtarıcıları hakem ve çeyreğin sonuydu. Himuro ile topu buluşturup öyle geçecekler. Himuro'nun temelleri çok sağlam olduğu için baskıyı rahat geçmesi gerekir. Slam Dunk izleyenler Sakuragi'nin top sektirmeyi öğrenmek için ömrünü çürüttüğünü bilir.

Mor kafalı açık ara en dandik karakter. Geri zekalı olması bir yana basketboldan nefret ediyorum diye dolanıyor ama en az 4 yıldır oynuyor. Hanamiya'nın üst versiyonu işte. Kuroko'nun hücum faul yaptırdığı pozisyonda zeka tutulması yaşadı yine. Nereye gitti bu diyene kadar vururdu smacı. Az öncesinde postta 3 kişiye rağmen smaç vurmamış ve tam saha top sürüp Kagami ile Teppei'yi posterlememiş sanki de nerede bu diyor. Ama mangaya göre biraz daha mantıklı olmuş bu. Mangada niye böyle kolay döndüm diyordu. Belki de çevirisi yanlıştı neyse işte. Bir de top sürerken koluyla hayvan gibi itiyor ama hakem yine uykuda.

Ortaokul yılları gösterildiğinde boyları şimdikiyle aynı gibi geldi bana. Belki son yıllarını gösteriyordu bilmiyorum ama biraz daha kısa çizilebilirdi.

Genel bir eleştiri olarak da şunu söyleyeyim. Mor kafa top sürmeden önce Teppei'nin tekniğiyle ribaund alıyor. Elleri falan büyük tamam da yani Teppei bunu yapmak için bir tarafını yırtıyor bu hıyar saniyede aynı şeyi yapıyor. Teknik oyuncuya has kalsa daha iyi. 3. sezonda daha fecileri de gelecek gerçi.

Let me higher, get me higher!

[bIMG]http://www.imgur.com/6a2zeNh.gif[/bIMG]

@tabibitosan

Mangasında 1 saniye demiyordu direk 0:0 diyordu. Animede mantık hatası yapmışlar.

Evet baktım da dediğin gibiymiş, haklısın.

Bir de mor kafa Teppei'nin tekniğiyle ribaund alırken onunla mücadele içinde. Sonra da poster yapıyor ama Teppei'nin hızından hiç bahsedilmese de mor kafayı geçip kendi potasına geliyor.

Hiçbir olayı animeye göre yorumlamak istemiyorum. O yüzden son bölümü izleyip sonra mangasına bakıyorum farklılık var mı diye. Ama sezon bitince tekrardan mangaya asılırım. 3. sezon hakkında bilgide gelmedi. :/

Boyutu değil işlevi önemlidir diyerek Kuroko ve Murasakibara arasındaki duruma gönderme yapıp kaçıyorum.

Bu sezon hep kış kupası üstünde durdular, bu turnuva bitmeden seri de bitmez. Ayrıca o kadar fan var 4 de gelir 5 de.

Kalan 2 bölümde bu maç biter 3. sezon kalan maçları bitirirler. Sonra bahar dönemi gelecek ve sanırım sınıf atlayıp ulusal şampiyonaya hazırlanacaklardır. Bildiğim kadarıyla yazın ulusal şampiyonama kışınsa bu var büyük turnuva olarak. Arada teiko zamanlarını da görebiliriz.

Serinin başlangıç amacı Mucizevi Nesil'i yenmekti. Kış turnuvasında beşinide yenerse Seirin serinin amacına ulaşmış olur ama dediğin gibi diğer turnuvalarda var. Nereye kadar götürecekler bakalım.