Jump to content
  • Kayıt Ol

O Tuhaf An...


gundamaster

Önerilen İletiler

@hione

Sen, hala o tuhaf anın içinde misin yahu? :P

Siz siz olun kızlar, ''Hayatta hiçbir erkeğin dizine kapanmam'' demeyin sakın. :o

Otobüs tıka basa doluyken başınıza gelmez ama bomboşken nasıl bir şey gelirse bana da o an uğradı işte. Tam, en arka koltuğun önündeki kapıda beklerken durağa gelmeden şoförün ani freniyle, bir anda, o koltuktaki erkeğin dizlerine kapanırsınız. Üstelik özel bir gündür ve elinde kocaman güzel bir buket vardır ve siz o anı yaşamadan önce dönüp bukete bakıp kem gözlerinizi o yöne bir anlık da olsa odaklamışsınızdır. Allahın sopası yok işte. Günü kurtarmak için, dil çıkararak, ''Bunlar bana mı?'' diye dalga moduna geçersiniz. Tam, ''Günü kurtardım, oh be!'' dediğiniz anda, zaten yenik başladığınız maça, 2-0 yenik bir şekilde nokta koyarsınız. Otobüsten indikten sonra bile o cümle sizi bu andan kurtaramaz, ''Ne münasebet!'' cümlesiyle gelen karşılık sayesinde, ''O tuhaf an'' gelip beyninize çoktan yerleşmiştir bile.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Bahadir abinin yaptiğim doğum günü resmini avatarina koyduğunu gördüğüm o tuhaf an :011:

Bilsem biraz daha özenirdim yav :P

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

  • 3 ay sonra...

Ah şu tuhaf anlar <_<

Beşinci sınıfa giden bir kız çocuğu şarkı söylemek için öğretmenden izin almıştır. Tahtaya geçer ve derin bir nefes alır. Tam ağzını açar ki sınıf öğretmeni sınıfa sessiz olmaları için kızar. -ilk kendisine kızıyor sanar tabi. Bu esna da küçük kız söylemek üzere olduğu şarkının mantığını kavrar: neden bir kız çocuğu 'benimle evlenir misin?' diye bir şarkı söylesin ki? Hemen zeki kızımız bu şarkıdan vazgeçer. Ama ne söyleyeceğini bilemez. Öğretmene söylemek istemiyorum da diyemez. O esna da sınıfın camına bir kuş konar ve ne söyleyeceğine karar verir, küçük kızımız. Şarkıya başlaması ve bitirmesi bir olur, sınıfı kahkahalara boğar. "mini mini bir kuş konmuştu, pence--" İşte böylece bendeniz bu günden sonra o tuhaf anın kurbanı olarak kimsenin önünde şarkı söyleyemez oldum. En garibi ise sınıfta ben yerine bir başkası bu şarkıyı söylemiş olsaydı, komik olmayacaktı.

Bir ortam kurulmuştur, orada bende varımdır. Güzel bir muhabbettir ama kalabalık olduğu için pek sesim çıkmıyordur (malum sesimi yükseltmeyi pek beceremem). Bir şey olur sesimi yükseltmem gerekir, kişilerin tavrı ise aynen şöyle olur: ne kızıyorsun yav? :002: ya da şöyle olur çok konuşuyorumdur, birden susmuşumdur: bu kız birine alındı kesin? ne oldu? neyin var? sarhoş musun? bla bla bla. yok diyorum, anlamıyorlar. birine bazı japon terimlerini anlatmıştım, anlatmaz olaydım, bu kız tsundere ha dedi biri. Kafamı o an kafasına geçiresim gelmişti. Ama kimse anlamadı T-T

Ama muhtemelen yaşadığım en tuhaf anlar, kişilerin söylediğim şeylerdeki anlamları farklı algılamaları. Aslında onların açısından bakınca doğru. Bir şeye komik derken bilirsiniz kişiler kakarakikiri yapmak isterler ya da o şekilde algılarlar; ama benim söylemeye çalıştığım şey o değildir.

Birisinden bahsediyoruzdur, pek adam akıllı bir şey yapmıyordur ya da öyle değildir falan.

Ben: Çok komik ya...

Karşımdaki kişi: Hayır hiç komik değil.

ve... sessizlik.

Ben: komik derken nasıl anlatsam... trajikomik? ezik falan?

...sessizlik. *bunu derken kıvırmaya çalışıyormuşum gibi görünür tabi*

Ben: Trajikomiği açıklamamı ister misin?

... sessizlik. *ve ukalalık yapıyor muşum gibi görünür* en tuhaf anım budur herhalde, sonunda kişi konuyu değiştirir.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Taze bir tuhaf an: Masaüsütü bilgisayarın kasasından yazıcının usb kablosunu çıkardım, dizüstüme taktım ve okumasını bekliyorum. O an "aygıt yükleniyor" uyarısı geldi ve ardından usb klavye falan bir şey yazıp kayboldu. Kendi kendime "Sapıttı iyice bu da yazıcı o la ne klavyesi!?" diye söylendim ve fişleri çıkarıp tekrar taktım falan ama hâlâ yazıcıda tık yok. O an bi' durdum ve aslında bilgisayarın haklı olduğunu anladım, evet o usb girişli klavyeydi. Oruç zor şey.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Yıllar sonra, 'Tensei' nickini görmenin bir halüsinasyon olduğunu sanarak o konuya göz atmak ve halüsinasyon sandığın şeyin gerçek olduğunu fark etmek.. ;)

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Hala o avatar'ı kullandığını gördüğüm an da tuhaf bi an mesela. Ama mest olmadım desem yalan olur. Hala kullanılıp, benimsendiğini görmek içimi ısıttı : D

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

  • 2 ay sonra...

O Tuhaf An durumları benim için bir derya...

Hayatımda o kadar fazla abes karşılandığım durumlar oluyor ki ardı arkası kesilmiyor ne yazık ki.

* Cenaze ortamında herkesin hüngür hüngür ağlayıp benim ağlayamama durumum, zorlamam bile pek etki edemiyor ne yazık ki (tanıdığım kişi olsa dahi). Üzülmüyor değilim ancak ağlayamıyorum, benim suçum ne? Gerçeklik harici (anime, dizi, film vs) durumlar için de geçerli, bir karakter için üzülürüm ancak ağlayamam. Hiçbir yapım beni ağlatabilmiş değil.

* Birisi size bir şey söyler, 10 kişi aynı anda size dönüp tepki vermenizi ister, yahu lütfen bir rahat bırakın, ne baskı yapıyorsunuz?

* Kendinizden büyük birine bir şeyler söylersiniz, kalabalık bir ortamdır. Adam sizi duymaz, kendinizi 4,5 kez tekrarladığınız zaman milletin bakmasını geçtim, bir de bir büyüğünüz gelip "2 Dinle 1 Konuş!" demesi yok mu? Çıldırmaya başlıyorum o zaman yavaş yavaş... Arada benim söylediğim şey de kaynadı o değil de.

* Yaşça büyük olduğunuz bir ortamda milletin saçma sapan bir şekilde anlamadığınız konulardan konuşup, sizin o sıralarda abes bir şekilde gülmeniz, gereksizce kafa sallamanız, ritim tutuyor gibi ayağınızı hareket ettirmeniz yine tuhaf anlardan birisi. Milletin konuştukları umurumda bile değil, ben kafayı buldum ya... oh... değme keyfime...

* Konuştuğunuz 2,3 kişinin birbirilerini tanımıyor olmasını zannettiğiniz anda aslında o kişilerin çok sıkı fıkı dost olduklarınızı öğrendiğiniz anda "bana ne oluyor? ben niye konuşuyorum bunlarla" demeniz.

* Uzun süredir yaşça büyük zannettiğiniz birinin aslında sizin ile aynı yaşta olma durumu, kısacası bilgisi ile terbiye etmesi sanırım (saygılı davrandığınıza göre) "O Tuhaf An" durumlarından birisi.

* Cenaze ortamlarında ağlayamazken rüyamdan uyandığım zaman (yaklaşık 10,15 kere olmuştur) gözlerimi yaşlı bulma durumum. Ne gördüğümü bile hatırlamıyorum, hissettiğim tek şey içimdeki boşluk hissi.

Daha herhalde 50,60 tane falan eklerim de, şimdilik bunlar yeterli.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

  • 1 yıl sonra...

-18 ve 30 yaşlarına aynı uzaklıkta olduğunuzun farkına vardığınızda,

-İki kez gerçekten sevip, ikinci için bir kaç günlüğüne İstanbul'a gidip, onunla gezinirken bu koca şehirde ilk sevdiğiniz hatunla karşılaştığınızda,

-Farkında olmadan oluşumunda rol oynadığınız bir olayın senelerce sizden saklanıp, sonradan açıklandığında,

-Yaşını başını almış kocaman insanların, üç kardeşin, babaları gömülürken birbirlerine sarılıp ağladığını ve birbirlerini teselli etmeye çalıştıklarını görüp, sizinle bu acıyı beraber yaşayacak kimsenin olmadığını fark ettiğinizde,

-Kötü bir insan olduğunuzu anladığınızda,

-Bir dostunuzun sizi sevmesine neden olan özelliklerinizden birinin yıllar sonra o insanı sizden uzaklaştırdığında,

-Şu hayatta hiç bir başarınızın olmadığını anladığınızda,

-Bir insanın iyiliği için artık elinizden bir şey gelmediğini fark edip, inanmadığınız Tanrı'ya "bak ilk defa ediyorum, eğer varsan.." gibi saçma bi şekilde onun için dua etmeye başladığınızda,

-Çift karakterli bir insan ve artık bir parçanıza veda etmek zorunda olduğunuzu fark ettiğinizde,

-Bir dönem "Ulan çok yalnızım ama kendimi yalnız hissetmiyorum. Acaba o kadar yalnızım ki artık bunun farkında mı değilim? O kadar mı alıştım? Gerçek yalnızlık bu mu? Neden canım acımıyor!?" gibi kendi kendinize söylendiğinizde,

-Yürümekte olduğunuz hatunun içmekte olduğu kahve bardağını başkası tamamını içmeden bırakmış sanıp, küllük niyetine sigarayı içine attığınızda,

-"Seviyorum ama git!" gibi bi cümle duyduğunuzda,

-Bir dostunuzun geçmişte yaşanan çok hassas bir olayı hatalı olmadığınız halde hatalıymışcasına sizi suçlamaya çalışarak yüzünüze vurduğunda

-Lisede hamile olan hocanın dersinde hanzonun tekinin camdan "koş lan koş karı doğuruyor" diye bağırdığında,

-Lisede, hocaya sağlam laf koyduktan sonra, tüm sınıfın "oooo" "uheuahea" diye anırdığı bi anda, bir arkadaşın tebrik etmek için elinizi sıkmak istemesi ve sıktığı gibi sizi kendine doğru çekip sırayla beraber sizi yere yapıştırdığında(tekli sırada bacak bacak üstüne atıp resmen sıraya girmiş vaziyetteydim, baya baya sıra yan yattı benle beraber bu nedenle)

-Lisede, birinin tuvaletteki lambanın korumalığını çıkartıp ona büyük tuvaletini yapıp tekrar yerine taktığını gördüğünüzde

o tuhaf an gelir çatar.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

  • 1 yıl sonra...

Yazın denize gittiğimiz bir gün 4 yaşındaki erkek yeğenimin beni bir süre inceledikten sonra ''dayı senin memelerinde süt var mı?'' diye sorduğu an.

  • Komik 3
Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Hesap oluşturun veya yorum yazmak için oturum açın

Yorum yapmak için üye olmanız gerekiyor

Hesap oluştur

Hesap oluşturmak ve bize katılmak çok kolay.

Hesap Oluştur

Giriş yap

Zaten bir hesabınız var mı? Buradan giriş yapın.

Giriş Yap
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgilendirme

Forum Kuralları'mızı okudunuz mı?