Jump to content
  • Kayıt Ol

Knights of Sidonia


Akuma_Blade

Önerilen İletiler

Gauna isimli tuhaf, iletişim konusunda herhangi bilinen bir yönteme sahip olmayan ilkel bir uzaylı ırkının güneş sistemini yok etmesinin üzerinden bin yıl geçmiştir. İnsanların bir kısmı bu durumdan uzayda sürüklendikleri ve nüfusu korumalarına olanak sağlayan Sidonia benzeri devasa "tohum" gemileri kullanarak kaçmayı başarmıştır.

Nagate Tanikaze de bu şekilde hayatta kalan insanların 1000 yıl sonraki jenerasyonuna aittir ve geminin alt katmanındaki terkedilmiş kısımda, çöplerin arasında yiyecek aramaktan arta kalan tüm zamanını sürekli olarak savaş simülasyonları kapsülünde geçirmekten başka yapacak birşeyi olmayan bir gençtir. Ona bakan dedesi öldüğünde yiyecek bulmak için yukarı katmanlara ulaşmaya çalışırken yaralanır ve hırsız sanılarak yakalanır. Üst katmandaki yaşam hakkında hiçbir fikri olmayan Nagate burada küçük çaplı bir kültür şoku geçirir. Son savaşın üstünden kuşaklarca zaman geçmesine karşın tüm insanlık artık potansiyel olarak asker toplum haline gelmiştir. Dahası genetik müdahelelerle kadın ve erkekler dışında yeni bir tür ortaya çıkmış, klonlar, zekası yapay olarak arttırılan hayvanlar insanlarla beraber yaşama adapte olmuş ve insanlığın kaderi insan olup olmadıkları bile tam olarak belli olmayan tohum gemi kaptanlarına teslim edilmiştir.

Bu kaptanlardan birisi, Nagate'ye yüzey insanlarından biri olarak yaşama teklifi sunar, bunun için Gardes ismi verilen devasa robotları kullanan öğrencilere dahil olacaktır. Gardes eğitimlerine başladığında bir zamanlar insanlığın yokolmaktan kurtulduğu son savaşta yeralan Tsugumori diye bilinen efsanevi birime pilotluk yapmakla görevlendirilir. Nagate ve diğer pilot dostları Gauna'ya karşı insanlığın kurtuluşu için verdikleri o son mücadelede hayatları pahasına savaşacaklardır.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

  • İleti 38
  • Oluşturma
  • Son yanıt

En Çok Yazanlar

  • Akuma_Blade

    6

  • meyday

    5

  • CHOBiTS

    5

  • calieran

    5

CG sekanslardan oluşan animasyonu saymazsak, sezonun kendi adıma en iyi animesi olacağını düşündüğüm yapım. Animasyonun tek sevmediğim tarafı, bina ve yapıları da geçtim, onlarda sıkıntı yok, sadece karakterlerin 3d animasyonları, özellikle de yüz kısımları hoş olmamış. Hani bu tarz animelerde insan ister istemez FF7 Advent Children kalitesinde birşeyler bekliyor, fakat animenin diğer elementlerinin güzelliği animasyonu gölgede bıraktığından çok da dert etmedim.

Müzikler çok iyi, özellikle kapanış parçasını beğendim, seslendirmelerde yine Takehito Koyasu'yu görmek sevindirdi beni. Seiyuları başarılı buldum. Yapı mühendisi mangakanın bina ve dünya tasarımları şahane zaten. Mecha dizaynları bana Super Robot Wars J oyunundaki başrolün Bellzelute isimli robotunu anımsattı, sanırım aynı tasarımcının elinden çıkma.

Bellzelute.png

Ayrıyeten 3. cinsiyet gibi ilginç temalar var. Mass Effect serisindeki Asari ırkından Liara T'soni gibi bir durum. Tsutomu Nihei'nin bir diğer eseri Biomega'daki ayı karakteri gibi ilginç bir karakter de var seride.

Bunların aslında hiçbiri önemli değil, anime açılış kısmında çok hoş bir görüntüye sahip, birinci kişi görüşünde robotun kokpitini gösteren anime sayısı bir elin parmaklarını geçmez, şu görseller animeyi takibe alıp, baş tacı yapmak için yeter de artar bile. :)

3rrRslPl.jpg

9GIYGnil.jpg

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Açılıştaki o partikül efektiyle bi' "hayırdır?" çektikten sonra bölümün geri kalanında çok da iyi yedirilmiş CGI ve 3D animasyonlar görmek orta karar olan beklentimi tavan yaptırdı. Serinin animasyon stüdyosu Polygon Pictures olduğu için (GITS 2, Sky Crawlers) zaten özgün sayılabilecek bir görsellik bekliyordum. Mekan (şehir, yeraltı, kokpit vs.) ve karakter tasarımlarını çok başarılı buldum. Nice CGI beslemeli animenin aksine karakterlerin suratlarında 2D, hareketlerinde 3D uygulanmış.

Sidonia'nın haftalık yayınlanan bir seri olduğuna inanmak güç zira bariz bir şekilde OVA kalitesinde.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Açıkçası şu ana dek Manga'yı okumakla okumamak arasında kararsızdım, sebebi aslında en çok bundan 15 yıl kadar önce okuduğum Blame! ve akabindeki diğer Netsphere külliyatıyla zihnimi darmadağın eden Tsutomu Nihei'nin kaleminden çıkmış olmasıydı. Zira Blame!'i okuduğum o dönemde bu adamın eserlerinin asla Anime'ye adapte edilmemesi gerektiğini düşünüyordum. Zira gerek kurgu gerekse aksiyon sahnelerindeki kendine has dinamizm sebebiyle Blade of Immortal'ın yanına koyuyordum bu yapımı. (Blade of Immortal'ı da kötü bir uyarlama ile harcamaları da benim için kötü bir tecrübedir ama o da ayrı bir yazının konusu olsun)

Yıllar sonra Blame! finali ve diğer Netsphere külliyatının etkisinden çıkmaya çalışırkene arkadaşlarımın bana ısrarlı önerilerine karşın bu Manga ile arama bir mesafe koymayı yeğlesem de TV serisi yayını ile artık daha fazla kaçamayacağım açıktı. (Manga'yı daha bugün okumaya başladığım için izlenimlerim sadece Anime odaklı olacak) Seri öncelikle izleyicisini adeta bir kokpitte olduğu hissiti yaşatan o ilk görsel şokla sarsmasına karşın karakter animasyonları kötü demeyeyim ama tam olarak stabil değil. Bölüm boyunca açık pembe saçlı klon kızlar haricinde kızları birbirine karıştırıp durdum. Benzer şekilde 3-4 metre mesafeden karakterleri seiyuu farklılıkları olmasa tam tanıyamadığımı hissettim. Belki o anki yorgunluğuma denk gelmiştir ama söyleyebileceğim şu ki Mecha aksiyonları, binalar ve Sidonia'nın genel hissiyatı ve Gauna'ların animasyonları gerçekten çok iyi hatta yer yer serinin gerçekten çok sağlam bir prodüksiyon olduğunu birkaç kez üst üste hissedebiliyorsunuz. Ama dediğim gibi, CGI önyargım olmamasına karşın eğer karakter animasyonları eğer ki 2D olsaydı tadından yenmezdi. Bunu katmansız geçiş yapabilme çabası adına alınmış bir karar olarak görüyor ve pek de aşırı eleştiremiyorum. Neticede animasyonu Sansiegen tarafından yapılan animasyonlarda olduğu gibi karakterlerde bir kütüklük hissi yaşanmıyor. Benzer şekilde Manga'nın hareket dinamiğinin önceki Netsphere serileri gibi olmaması da adaptasyon konusundakii kaygılarımı boşa çıkartmış oldu iyi ki.

Knights of Sidonia evren yaratımı konusunda Manga'yı iyi tahlil etmiş. Seri sadece iyi robotların kötü yaratıkları tepelemesinden ibaret değil. Çöpler arasında karnını doyurmaya çalışan, karnı dolu olduğu sürece herhangi bir sorunu da olmayan Nagate'nin yüzey yaşamıyla ilk karşılaşmasında yaşadığı şok ve bizlere bölüm boyunca şu yada bu şekillerde hissettirilen distopya atmosferi serinin kurgu olarak da sezonun en iyilerine oynayacağını göstermekte. Benzer şekilde klonlama, insan modifikasyonu gibi sayısız kavram serinin arka planını zenginleştiriyor.

Her ne kadar ilk bölümünde çok azını görebilmiş olsak da karakter kadrosu çok geniş olan yapım, dolayısıyla hikaye makineler üzerinden değil insanlar üzerinden akacağının işaretlerini de veriyor. Zaten ortam her çeşit alt okumaya açık bir evren vaad etmekte.

Olayın Mecha boyutuna gelirsek Tsugumori'nin dizaynı sade olduğu kadar da harika. Okuduklarıma göre Mecha dizaynını bizzat yapmak isteyen Nihei Mecha maketlerinden kitbash dediğimiz metotla yapa boza kendi Mecha dizaynını çıkartmış. Mekanik tasarımlarını Mamoru Nagano'nun yaptığı 1984 tarihli Heavy Metal L Gaim serisinden L Gaim MK II'ya benzetsem de orijinal bir havaya sahip olduğunu kesinlikle söyleyebilirim. Sidonia ise "olması gerektiği gibi" denebilir. Mecha demişken, Nihei'nin bazı göndermelerini yakalamak hayli keyifli. Lalah Hiyama üzerinden yapılan gönderme epey komikti.

Müzikler atmosferi tamamlamaktalar. Özellikle dramatik yanı çok yoğun hikayeler olan Kakumeiki Valvrave ve Soukyuu no Fafner'de olduğu gibi burada da Angela'nın seçilmesi harika bir seçim olmuş.

Seiyuu kadrosu devler geçidi gibi değil ama yeni yeteneklerin ön plana çekilip ağır isimlerin yan rollerde bırakılması şu an yayında olan bazı serilere göre çok başarılı bir casting yapıldığını gösteriyor.

Şu an beni kaygılandıran yegane faktör serinin 12 bölümde bitmesi ihtimali. Halihazırda 40 chapter'in İngilizce çevirisinin çıktığını ve ilk bölümün ilk 2 chapter'e denk geldiği düşünülürse şu ana kadar çıkan kısım için bile 20 bölüm gerekecektir. Serinin herhangi bir şekilde patlamayacağı açık zira Netflix üzerinden lokalize edilmiş bir versiyonu çok yakında başlayacak. Ayrıca gerek Manga gerekse yan materyaller şimdiden oldukça iyi satış rakamlarına ulaşmış durumdalar. Eğer son bölümde yeni bir sezon duyurulmazsa yeni bir Shingeki no Kyojin vakası yaşanmış olacak ve serinin notu benim için ister istemez düşecek ama aksi olursa Knights of Sidonia bölüm sayısına rağmen her şekilde bu yıla damgasını vuran yapım olur.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

gundamaster

CG animasyon üzerine kuşkularım vardı trailerda gördüklerimden ötürü. Karakter bazında trailerdaki animasyona oranla baya gelişme var. Yine hareketlerde bir kütüklük var bana kalırsa CG animasyon çok akıcı olmuyor karakterlerde. Onun dışında mechalar, binalar ve Gauna'lar neredeyse kusursuz olmuşlar.

Animasyonda Fate/Zero'dan bu yana bu kadar kaliteli bir yapım görmemiştik. İzlerken bunun bir tv serisi olduğuna pek inanamadım.

Karakter tiplemeleri hoşuma gitmedi. Karakterleri ayırt etmek çok zor çünkü. Klonları zaten ayırt etmeye gerek yok :) İki tane bayan karakterle konuştu ana karakter ama ben birbirinden ayırmadım ikisini de.

Üçüncü bir cinsiyetin olması ve onun seçeceği partnere göre kendini adapte etmesi oldukça enteresan bulduğum bir fikir. Ayı'nın insanileştirilmesi ya da insan gibi olmasını biraz yadırgadım.

Açılış parçası için Angela'yı seçmeleri çok yerinde olmuş. Parça Angela'nın genel tarzından biraz farklı ama oldukça başarılı. Kapanışı da pek bir beğendim. Müzikleri de sağlam olmuş serinin.

Tsutomu Nihei'nin çevre tasarımlarına hayranım. Blame'i okumuştum vakti zamanında belli bir kısmına kadar. Bu kadar teknik arka plan ve bina çizen bir çizer daha gçörmemiştim. Sidonia'da da bu hünerini konuşturmuş. Koloni olarak niteleyebileceğimiz mekanın iç kısmı oldukça düzenli bir yapıya sahip.

Mecha tasarımını da kafa kısmı hariç beğendim.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

İzlemek istediğim serilerden birisi ama maalesef pembe saçlı bir kız karakter varmış. Büyük ihtimalle de geri zekalı çıkacaktır. Bu kız seriden alacağım zevki baltalayacaktır ama ümitliyim yine de.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Vaybe uzun zamandır bu tarz bir uzay animesi arıyordum. animenin sonlarına doğru "Yav ben bunun uzun zaman önce mangasını okumuştum:parla:" dedim. O zamanlar 15 bölüm falan çıkmıştı çok güzel bulmuştum mangasını bölümler biriksin öyle okurum demiştim aradan yıllar geçmiş ben unutmuşum.:qsokkksok:

Anime ye dair yorumlara katılmakla birlikte mangasını okumanızı da tavsiye ediyorum.:aglama3:

Bide kafama bir soru takıldı şimdi 3. bir cins var ya. Peki ikitane 3. cins birbirine abayı yaksa nasıl hallediyorlar durumu? Hani daha öncede bu tarz konular geçiyordu anmelerde genel itibariyle aşık oldukları kişinin zıttı bir cinse hormonel olarak oluşuyordu cinsiyet. Dışarıdan bir müdahale gerektirmeden. Eğer ameliyat tarzı ile cinsiyet oluşturuluyrsa iyibir durum ama oluşturulmuyorsa. vay hallerine :gul gul:

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Öncelikle karakterlerde kullanılan tekniğini beğenmediğimi söylemekle başlayayım. 2D güzel çizimli olsaydı daha iyi olurdu. Karakterlerin bir kişiliği, ruhu, bireyselliği yokmuş gibi hissettim. Bazen de birbirlerine karıştırmakta olası. Bu durum seriye odaklanmayı zorlaştırdı benim açımdan. Seiyuuların sesleri sanki bu karakterlere ait değilde başka yerden çıkıyormuş gibi hissettim. Onun dışında uzaydaki ilk sahnede görülen savaşma animasyonlarında biraz dinamik eksikliği hissettim ama çok üzerinde durmadım.

Konu içeriği olarak bana yeni gelen hiç bir şey yoktu. Animelerden ziyade, diğer ürünlerde burada bahsi geçen materyallerin benzerlerine rastlamıştım. Bunu herhangi negatif anlamda söylemiyorum. Animede ki şu üçüncü cins saçmalığını hiç sevmediğimi söylemeliyim. Böyle olaylar seriye olan ilgimi azaltıyor açıkcası.

Animasyon tekniği övülmüş ama abartılacak bir yanı yok bana kalırsa. Belki izlerken çok dikkat etmemiş de olabilirim. Bu arada Pirinç hırsızı çocuğun başına gelmedik kalmadı bölüm boyunca.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

gundamaster

Bide kafama bir soru takıldı şimdi 3. bir cins var ya. Peki ikitane 3. cins birbirine abayı yaksa nasıl hallediyorlar durumu? Hani daha öncede bu tarz konular geçiyordu anmelerde genel itibariyle aşık oldukları kişinin zıttı bir cinse hormonel olarak oluşuyordu cinsiyet. Dışarıdan bir müdahale gerektirmeden. Eğer ameliyat tarzı ile cinsiyet oluşturuluyrsa iyibir durum ama oluşturulmuyorsa. vay hallerine :gul gul:

İlla bir eşe ihtiyaçları yok. Eşeysiz üreme yoluyla da kendi klonlarını oluşturabiliyorlar. Anime ilk bölümde gösterilipte anlatılmayan bir iki kısım var. Kızların soyunma odasını gösterdikleri o kısım, onların fotosentez yapabildikleri bir kısım. Karakter sürekli gördüğü kişilerin bel kısmına bakıyordu, onun sebebi de hepsinin yer çekimi kemeri takması. Daha önce yer çekimi ortadan kalktığında bir sürü kayıp vermişler, bir önlem aracı olarak bu kemerleri kullanıyorlar. Kendisinde yoktu ondan. Ufak detaylar ama atlanınca hikayede boşluklar yaratıyor.

Guardian pilot oluşu da büyükbabasının köklü bir üne sahip olmasından kaynaklanıyor. Yoksa sistemin en altında yer alan, pirinç çalmaya gelen bir genci kalkıpta hemen pilotluğa almazlar.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Kısa ve öz... Sezonun ilk 3'ü arasında yerini alıp, son noktaya kadar takip edeceğim bir seri.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

@gundamaster : Açıklama için saol henüz mangaya başlama fırsatı bulamadım. Baya aydınlatıcı olmuş.:)

@Kudo Shin'ichi : Yer yer konuşmalardaki ses kaymaları gerçekten hoş değildi. Bir an indirdiğim animede mi problem var diye düşündüm.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Karakter çizimleri pek hoşuma gitmedi içinde biraz 3D karışımı var gibiydi.

Nagate'nin uzun yıllar tek başına yaşaması ve kendini geliştirmesi onu bir kahraman mı yapacak yoksa düşmüş bir kral mı olacak acaba. Mangasını okurken fark etmemiştim ama Nagate'ye sokulan ikinci karakterimizin 3. bir cinsiyet olması ilgimi çekti. Eşine göre cinsiyet seçmeleri hangisini seçeceğini gösterdi gibi. Fakat diğer kızımız ne dereceye kadar rol alabilecek acaba. Genç pilotlarımız ilk görevlerinde 1000 yıldır görülmemiş bir düşmanla karşılaştılar ki ilk kayıp verildi sonrasında kayıplar artacakmı yoksa koloni silahı durdurmaya yetecek mi.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Bölüm 02:

İlk bölümdeki atlanan kısımların ikinci bölüme montelenmesiyle ilk bölümü tamamlayan bir bölüm oldu. Her ne kadar Yamano'nun hala hikayeden erken ayrıldığını düşünsem de karakterler onun kaybını yeterince hissettirmeye çalıştılar. Tsugumori'nin pilotuna elektroşok verip yaşama döndürebilmesi sayesinde Nagate ölmekten son anda kurtuldu ve arkadaşlarını savaş başlığı hedefe düşmeden önce oradan çıkartabildi. Koloni silahının atışıyla Gauna yokedilse de bir şekilde gerisin geriye geldiğini gördük bu da bana biraz Soukyuu no Fafner'e yapılan bir gönderme gibi geldi. Zira Yamano Gauna tarafından yendikten sonra yüzü ve tüm vücudu dev bir insana benzemeye başladı, Nagate'nin rüyası da belki o Gauna'nın Nagate ile kurduğu telepatik bir bağlantı olabilir belki. Manga'sını geçen haftadan beri okumadığımdan yorum yapamayacağım ama bugün akşam okur edit yaparım.

Nagate'nin geri dönüşü herkesi sevindirmedi. Norio ve pekçok öğrenci onun hala ölmeyişine pek sevinmediğini açıkça gösterdi. Görünüşe göre insanların kendilerinden farklı olana duydukları önyargı burada da kendini gösteriyor.

Bu bölümde de emniyet kemeri ve çekim botları takmayı yine unuttu Nagate ama neyse ki hatırlattlar, artık unutmaz muhtemelen, hele ki o darbeden sonra unutmayacağından eminim.

Doktor mu öğretmen mi kaptan mı olduğu belli olmayan karakter hala çok gizemli, sanırım ileriki bölümlere ilişkin bazı sırlar onunla bağlantılı olacak.

Biraz düşündüm de Sidonia evreninde yaşamayı pek de istemezdim doğrusu. Tüm hayatın askerliğe endeksli olduğu, tuvalete gitmek ve yemek yemenin bile unutulduğu, cesetlerin bile geri dönüşümden geçirildiği bu Sidonia denen yer gerçek bir distopya. Ama her şekilde yaşanılası bir evren yaratmaktansa korkutucu ve tuhaf ayrıntılarla yüklü karanlık bir evren yaratılmış olması ve alakalı olsun olmasın her bölümde yan detay bombardımanına tutulmamız öte yandan bunların kör gözüne parmak misali izleyiciye vurgulanmaktansa izleyicinin Anime'yi okumaya yada arkadaşları ile konuşmaya yönlendirilmesi güzel bir seçim. Ansiklopedik şekilde serinin açıklanmaya girişilmesi serinin bütün havasını bozabilirdi zira.

Hala izlemediyseniz kesinlikle kaçırmayın derim!

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

@Akuma yorumunun ikinci kısmını okuyunca aklıma Gargantia geldi orada da Red'in flashbacklerin o şekil bir sistem vardı diye hatırlıyorum

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

@cakiphan

Gargantia'yı açıkçası Knights of Sidonia'nın yanına bile yazamam zira Gargantia'da Galaktik İttifak'daki yaşamla ilgili flashback'ler hem tüm seride toplasan 5 dakikayı bulmuyordu hem de Knights of Sidonia (25 Nisan 2009) Gargantia'dan (7 Nisan 2013) çoooook daha önce yayına başlamış bir hikaye.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Bu arada dün işyerinde seri hakkında düşünmekten kendimi alamıyorken birden Gauna'nın ilk başta dev solucan şeklinde gözükmesi, herkesin her yerde stillsuit giyiyor olması, insanların normal şekilde yiyip içmeye bile yabancılaşmış olması, cinsiyet değiştirme yeteneğine sahip ırk, mutant kaptanlar, cesetlerin geri dönüşümden geçirilmesi filan aklıma geldi de bir anda kafamda şimşek çaktı.

P3qgjb.jpg

Üstad Nihei, Dune külliyatına resmen saygı duruşu yapmış!

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Güzel yorumlar okudum, yazan herkesin zihninize sağlık good-1.gif

Yeni izledim ikinci bölümü ve "tam benlik" diye ifade edebildiğim bir yapım seyretmenin keyfindeyim şu an.

Yapımdaki dünyayı tanıma kısmı bir keşif havasında sürüyor. Her açığa çıkan parçasından sonra bütüne olan merak duygusu artıyor benim için. Bilim kurgu temelli yapımların kendi dinamiklerini iyi oturtup detaycılığını övünme babında anlatması aldığım hazzı kökler. Genetik oynamalar, uzay ortamında yaşamaya uygun tedbirler, cinsiyet karmaşası (bkz. They Were Eleven!), kullandıkları araçların panelleri, giyindikleri kıyafetlerin ihtiyaçlarını gidermeye uygun dizaynı hep bunlara örnek.

Benim için en önemli noktaların başında psikolojik sunumlar geliyor ayrıca. Karakterlerin kişiliklerini, iç dünyalarını süregelen olayların travmatik etkileriyle senkronlayabiliyorsa, betimlemelerle derinliğini açıklama gayretine giriyorsa ikna edici olabiliyordur hikaye. İkinci bölümde bunu görmek harikaydı benim adıma.

Animasyon olarak ise öncelikle belirteceğim genel atmosferinin seninin distopik kurgusuna iyi uyduğu. 3D çalışması da uzayın derinliğini yansıtmakta çok başarılı kullanılmakta, grafikler özenli. Karakterin 2D tekniğiyle daha yoğun aktarılması dört dörtlük hale getirirdi kesinlikle. Şu haliyle de kötü olmadığını düşünüyorum.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

2. bölüm

İlk saldıra kayıpları verdikten sonra düşman bir süre geri planda kaldı ve arka pplan şehir hayatını yansıttılar. Nagate bölümde hoshiro ile yakınlaşmaya başladı ama İzuna bundan dolayı rahatsız olmaya başladı. 3. cineyet olmasa şansı olabilirdi.Mangada 30. bölümdeyim ve anime 26. bölüme anca gelir. Yaşanan gelişmelerde hiç iç açıcı değil açıkcası.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

3. bölüm

Sabırsızlığım beni mangada güncele getirdi. Nagate Hoshijore ile yakınlaşırken. Akai sempai ve arkadaşlarının davetiyle İzanayla birlikte denize gittiler.Bölüm sona gelirken akai ekibi düşmanla yüzleşti ne yazıkki bencil istekler ekibin ölmesine sebep oldu.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

3. bölümü sevdim.

Görevin önemine karşın kişisel duygularını dizginleyemeyen karakterlerin ödedikleri bedele rağmen korumak istediklerini de koruyamamış olamaları karşıda memnun oldum. Ciddi bir hikayede bu tür gelişmelerde kahramandan önce bedeller çıkar, ki bu doğrultuda ilerlemesinden memnunum.

Bi'de kimono gördüm a' dostlar... Hikayenin geçtiği zaman ve mekan ne olursa olsun kimono göremekten çok keyif aldım. Loş ışıkta Hoshijiro'nun kırmızı kimonosu drool.gif

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Animedeki olaylar tahmin edilebilir olsa dahi anime güzel gidiyor şuan. Bu arada manganın ilk bölümlerine baktım da çizimler ve animedeki kullanılan teknik uyumlu olmuş. Yinede insanlarda 3d taraftarı değilim(Daha gelişmesi gerek). 3. bölüm güzeldi. Anlamadığım şey neden sürekli hermafrodit olan karakteri görüyoruz. Ana karaktere yapıştı gitmiyor. İlk savaşta öleydi ama ölmedi yerine normal insan öldü. Ulan mangaka... :D

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Çıktığı gibi sıcağı sıcağına izleyemiyorum ama dün üçüncü bölümü izleyince dördüncü bölümü izlemek için şevk duydum.

4. bölüm, HARİKAYDI! Bölüm süre olarak 20 dakika kadar ama hissedilen -benim adıma- bunun iki katıydı.

Öncelikle, yapımı izlerken kendimi dipsiz bir kuyuya bakıyormuş gibi hissediyorum. Gerçekten uzayın sınırsızlığı ve ıssızlığı mükemmel veriliyor, kurulan atmosfer şahane! Bu atmosferin sağlanmasında en önemli faktör animasyon tekniği şüphesiz. İlk yorumumda da değinmiştim buna, derinliğin bu denli başarılı yapıldığı yapım çok nadir gördüm, resmen yutuyor. Animasyonundaki detaycılığın bir kanıtı da temposu. Araçlardaki her milimetrik hareket dengeli ve kararlı, algıda bir bocalamaya kesinlikle sebep olmuyor, aksine tas tamam oturuyor. Renk ve ışık duruluğunu da buna ekleyince gerçekliği kaybetmemek ve boşlukta süzülme etkisine kapılmamak için kendime çimdik atma dürtüsüne kapılıyorum. (Mümkünse kaliteli video ve büyük ekranda izlenmeli)

Kurgusal kısmında da akılcı. Uzayda, hiper-ultra-mega hızlarda dansöz gibi kıvırtılmayacağını örnekleri ile gösterdi yaşananlarda. -Ve böyle hızlarda kahve içilmeyeceğini de...- Aynı şekilde uzay sizin avucunuzun içi değil, her şeyin bir sınırı var, uyursan ölürsün! Bu değindiklerimden öyle leziz bir gerilim sunuldu ki, böylesi tatlar için düzinelerce muharebe yapmaya gerek olmadığına bir ispat niteliğinde.

Açılışın girişindeki dam dam dam temposu da içimi titretti bu bölüm, heyecan fora! popcorn.gif

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Vay be 4. bölüm bir harikaydı. Kurgusuyla çizimleriyle kesinlikle bir şaheser. Okadar beğendim ki hakkında yorum yapamıyorum. Gerçekten 12 bölüm mü olacak?:aglama3: eğer öyleyse 2. sezonun haberini geciktirmeden vermeliler.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Yorum yazmak için ard arda olmaması için birinin mesaj atmasını bekliyordum ve meyday'in mesajı duygularıma tercüman olmuş resmen. Son bölüm gerçekten süperdi. Kendimi mangayı okumamak için zor tuttum. Zaten atmosfer ilk bölümden beri çok iyiydi. Animasyonun sadece karakterler için çok iyi gitmediğini hepimiz sürekli vurguluyoruz ama alıştıkça çok sırıtmamaya başladı ve mangayla da benzer olduğunu görünce daha oturaklı geldi. Takipteyiz ne diyelim.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

hikaye harika

konun işleyiş şekli harika

ama bu animasyon tekniğini bi türlü sevemedim arkadaş. ama hikayenin işleyiş şekli o kadar güzel ki insan kendini alıkoyamıyor yinede izleyesi geliyor.Ayrıca mecha dizaynlarını çok sevdiğimi belirteyim

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Hesap oluşturun veya yorum yazmak için oturum açın

Yorum yapmak için üye olmanız gerekiyor

Hesap oluştur

Hesap oluşturmak ve bize katılmak çok kolay.

Hesap Oluştur

Giriş yap

Zaten bir hesabınız var mı? Buradan giriş yapın.

Giriş Yap
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgilendirme

Forum Kuralları'mızı okudunuz mı?