Jump to content
  • Kayıt Ol

Anime Firmaları


Fingolfin

Önerilen İletiler

Benim bu konuda çok bilgim yok ve özellikle çalışmalarını takip ettiğim bir firma(Producer) da yok. Ama gördüğüm bazı yorumlarda bu konudan bahsedildiğini gördüm. Sonuç olarak bu başlık altında; hakkında bilgi sahibi olduğunuz, çalışmalarını beğendiniz firmalar hakkında kısaca bilgi vermenizi ve yaptıkları çalışmalardan örnekler vermenizi ve nihayet kişisel yorumlarınızı görmeyi umuyorum. Bir nevi tanıtım ve bir nevi anime tavsiyesi olmasını amaçlıyorum.:)

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

  • İleti 7
  • Oluşturma
  • Son yanıt

En Çok Yazanlar

  • meyday

    2

  • loykad

    2

  • Akuma_Blade

    1

  • Fingolfin

    1

En Hareketli Günler

En Çok Yazanlar

sunrise.jpg

Sunrise: Aslen Osamu Tezuka'nın stüdyosu olan ve Astro Boy, Kimba The White Lion, Ashita no Joe gibi işleri olan Mushi stüdyosundan ayrılanlarca 1972'de kurulmuş, 70'lerdeki adı Nippon Sunrise iken sonradan sadece Sunrise olarak isim değiştirmiştir. Japonya'nın düzenli olarak TV Anime üreten en büyük stüdyosudur. Çok bilinen orijinal Anime çalışmaları arasında Mobile Suit Gundam, Mobile Police Patlabor ve Armored Trooper Votoms külliyatları, The Vision of Escaflowne, Cowboy Bebop, Witch Hunter Robin, My-HiME, Code Geass: Lelouch of the Rebellion, Tiger & Bunny ve Valvrave the Liberator sayılabilir. Bunun yanısıra Manga ve LN uyarlaması çalışmaları arasında Dirty Pair, Horizon in the Middle of Nowhere, Accel World, City Hunter, InuYasha, Outlaw Star, Yakitate!! Japan, Planetes, Keroro Gunso, Daily Life of High School Boys ve Gintama sayılabilir.

1979'da başta önemsenmeyen, fakat sonraki 35 yılda 500 milyonluk satışı ile fenomen olacak Mobile Suit Gundam'ı üretmiş bu stüdyo her ne kadar bu serinin gölgesinden uzun süre çıkamamış olsa da (bu sebeple yayın yelpazesinin çoğunu Mecha seriler oluşturur, özellikle 80'lerin Mecha furyasında payı çok büyüktür) gerek Animage gibi saygın ödüllerin büyük kısmını silip süpüren çalışmalar üretmesinden, gerekse Gundam'ın Anime anlatımında yarattığı kırılma noktaları ve farkındalıkların sonraki yapımların gelişiminde yaptığı katkılar sebebiyle oldukça itibarlı bir stüdyodur. Maddi açıdan diğer stüdyolardan üst noktada olmaları daha serbest davranabilmelerini sağlar, ayrıca kadroları ve kullandıkları imkanlar Japonya'nın en üst noktası olarak değerlendirilebilir. Sunrise aslında tek bir stüdyo sanılsa da aslında her biri kendine yeten personel ve prodüksiyon materyaline sahip 14 stüdyodan oluşan çok hücreli bir organizmadır. Örneğin Studio 1 Gundam Unicorn'u üretirken, Studio 3 hemen hemen yakın zaman aralığında Gundam 00, Gundam AGE ve Build Fighters'ı yine yakın zaman aralığında Studio 4 de Code Geass ile ilgili projeleri üretmiş, Studio 6 de bu zaman aralığında hem Daily Life of High School Boys'u yapmış hem de Gintama'nın yıllardır süren yayınına devam etmiş, Studio 10 yine aynı zaman aralığında Phi Brain serilerini yapmıştır. Görüleceği üzere Sunrise aslında birçok stüdyoya denk bir devdir. 80'lerden günümüze değin Sunrise animasyoncuları birçok serilerinde kendini ispat etmiş bir yetkinlikte olduğunu göstermiştir. Animatörler arasındaki "Sunrise Smooth" deyimi bu akıcılığı anlatır. Ayrıca neredeyse her serilerinde bir karakterin elinde tuttuğu nesneyi kameraya doğru tutarak ucundaki nesnenin güneş ışığıyla parıldamasını gösterdiği bir sahne koymayı severler. Bu trope "Sunrise Poze" olarak bilinir ve başka stüdyolarca da sıkça taklit edilir. Oyuncak üreticisi Bandai ile aralarında eskiye dayanan bir bağ vardır. Sunrise'in kaliteli çalışmaları ve yüksek pazar potansiyeli ile birleştiğinde Bandai ürünleri Kotobukiya gibi rakiplerin 3 katı daha az fiyata aynı kaliteli ürünleri piyasaya sunabilmekte, piyasadaki ürünlerinin çoğunu yıllar sonra bile restock edebilmektedirler. Serilerinin Manga adaptasyonları konusunda ise bu alanaın devi olan Kadokawa ile ortaklıkları vardır.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Her firmanın zaman zaman çok iyi yaptığı işler ve zaman zaman da çok kötü yaptığı işlere şahit olunuyor. İlla bu firma her zaman iyidir denemez, ama genel itibariyle de vizyonlarını yaptıkları çalışmaların ışığında açığa vuruyorlar.

Hakkında bahsetmek istediğim ise özellikle sempati duyduğum iki firma var:

1. ufotable

2000 yılında kurulmuş bir Japan animasyon stüdyosu. Benim ise kendisini bir firma olarak bilinçli tanıdığım çalışması Kara no Kyoukai 1: Fukan Fuukei olmuştur. Kara no Kyoukai filmlerindeki koyu tema ve onun üzerine ilmek ilmek işlenmiş noktasından renk zerrelerine kadar her nakışı beni büyülemiştir. Bazı kareleri tablo olacak kadar sanatsaldır. Sadece görünürdeki odak değil özenli davrandığı, en ücra noktarını bile detaylı şekilde hazırlamıştır. Stüdyoların mahareti sadece tema ve dizayn değil -ve olmamalı-. Ufotable'de gerek hikayesiyle, gerek karakteriyle, gerek müzikleriyle uyum sağlayarak bir bütün oluşturmayı başarmıştır çalışmasında. Saygın bir stüdyo seviyesine tırmanışı da Kara no Kyoukai ile olmuştur. Kendisinin dikkate değer bir diğer çalışması yine bir Type-Moon orijinli hikaye Fate/Zero'dur.

2. Madhouse

Bu stüdyoyu ise bilinçli olarak tanımam Satoshi Kon sayesinde olmuştur. Perfect Blue, Paranoia Agent, Millennium Actress, Tokyo Godfathers, Paprika yapımları hep onun yönetmenliğinde Madhouse stüdyosundan çıkmıştır. Bu yapıtlar, benim animasyonlardaki yönetmenliğin önemi ve yarattığı farkı üzerine bilinç oluşturmamı sağlamıştır. Özgünlük noktasında en önemli referanslardan biri görüyorum kendisini yaptıklarıyla.

Madhouse bende oluşturduğu imajı, olgunluk ve kalitedir. Boogiepop Phantom, Claymore, Kemonozume, Kaiji, Kaiba, The Girl Who Leapt Through Time, Monster, One Outs, Shigurui, Texhnolyze, The Tatami Galaxy, Summer Wars gibi onlarca başarılı bulduğum ve sektörüne birinci kalitede zenginlik sağladığına inandığım çok değerli yapımların çıktığı yerdir.

Şu an için ise Madhouse soru işaretleri ile var. İflas noktasına gelmesi ve ortaklarının ayrılmasından sonra hisseleri el değiştirmiştir. İsminin içerik olarak zayıf ama hit olmaya elverişli yapımlarla daha fazla ekrana geldiğini görüyoruz. Bu hit ise günümüzde ecchi, moe sentezi olunca hayal kırıklığına sebep olabiliyor.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Tanıtım yapmaya üşeniyorum ama benim kafamda özel olarak sayılacak, yada daha doğrusu çıktığında "oo demek şu firma yapıyor" denilecek sadece Ufotable ile shaft var. Ufotable ilk yıllarda o kadar dikkat çekici olmasa da Type-Moon ile anlaşması sonucu adını bilmeyen kalmadı. Sebebini izleyen herkes farkediyordur zaten; nitekim kolay kolay hiçbir şey beğenmeyen,10. yıl festivalinde kara no kyoukai ve fate zeroyu kendi yapımları olarak gösterirken fate stay night ve tsukihime uyarlamalarını kendi yapımları olarak kabul etmeyen,hatta fate stay night animesi ardından anime dünyasına tekrar giriş yapmaya pek sıcak bakmadıklarını söyleyen bir firma ile bu sözleri ardından 12 ay bile geçmeden bir şekilde kara no kyoukai uyarlaması hakkında anlaşıp, ardından onların anime dünyasındaki kolu haline geldiler. Hatta ufotable'dan teklif gelmesi ardından Girls' Work isimli gelecek visual novel projelerini iptal edip direk olarak animeye geçirmeye karar verdiler.(Aynı angel beats gibi)

Dediğim gibi gerekli herşeyi meyday yazmış zaten, Typemoon'u bu kadar eriten ne yaptılar diye merak ediyorsanız kara no kyoukai ile fate zeroya bakabilirsiniz. Sonbaharda da Fate stay night remake yapımları gelecek. Geriye zaten bi tsukihime birde mahoyo kalıyor typemoon eseri, onlarında bir tanesi henüz tamamlanmadı diğeride önceliği visual novel platformundaki remake'e verdi.

_____________________________________________________________

Shaft ise hakkında her zaman bu kadar olumlu görüşler düşünmediğim bir firma. Bakemonogatari , Sayonara zetsubou sensei gibi hikayesel açıdan olduğu gibi görsel açıdan da birçok efsaneye el atması elbette onu anime firmaları içerisinde çok yükseğe taşıyor, Ayrıyetten Madoka Magica, Ef a tale serisi, Arakawa Under the Bridge, Paniponi Dash,Maria holic gibi benim aşırı beğendiğim birçok seride yine shaft imzası var.

Peki bu kadar efsane seriye imza atan firma hakkında neden direk olarak "Shaft geliyor yaşasın" tepkisi veremiyorum? Çünkü ne yaptığı pek belli olmuyor. Yani yukarıda saydığım eserleri gerçekten çok değerli buluyorum, ama onların ardından bi Sasami-san@Ganbaranai gibi anime geliyor, 2 bölüm izlemeye dayanamıyorsun. Veya Dance in the Vampire Bund gibi çıktığı dönemlerde son derece popüler olan bir manganın uyarlamasını yapıyorlar, "ooo o mangayı hemde shaft yapıyor tam bir ziyafet olacak" diyorsun bi bakıyorsun adamlar seriyi linç etmiş, üzerine 12 bölümde kestirip atmış.

Kısacası Shaft'ın kesinlikle dikkat edilmesi, çıkardığı yapımlara göz atılması gereken bir firma olduğunu düşünüyorum ama ne yazık ki imzasını gördüğüm anda "bu kesin kalitelidir" diyebileceğim seviyede bir firma değil.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

şöyle bir şey vardı

[bIMG] 92vhRUb.jpg?1 [/bIMG]

Adam akilli burun yapmayi akil eden tek ekip Monogatari ekibi olmuş :011:

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

UnderminE, sen de Studio DEEN üzerine biraz bahsetsen, nasıl bilirsiniz wink22.gif

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Hiç iyi bilmem. Allah bin bela- neyse bela okumayayim :D

Anime'yi bir vücut olarak düşünürsek, bu vücudu zehirleyen bir virüs gibidir adeta Studio DEEN. Çok görkemli işler alir, gerçekten adaptasyon yapmak istediği hikayeler 10 numaradir kendi hallerinde. Ama öyle bir adapte ederler ki bunu, insan sevdiği hikayeden de soğur. Dişaridan baktiğinizda anime harika dersiniz; ama bu sadece animenin hikayesinin güzel olduğundandir. Siz sadece iskeletine vurulmuşsunuzdur, stüdyo asil güzel olan "ruhu" yansitamadiği için izleyici asla bu müthiş hissi tadamaz. Sadece ruhsuz ruhsuz karakterler izler. İzleyici adaptasyonlarin orijinallerini okuduğunda farkeder gözünün nasil boyandiğini ve ne kadar büyük bir cevheri kaçirdiğini (heba ettiğini).

Bu arkadaşlar %99 fan kitlesine oynarlar, öyle şeyler seçerler ki insan katledilmiş olduğunu bile bile izler. Mesela Higurashi, Sekaichi Hatsukoi, FSN ve Unlimited Blade Works, Umineko, Pupa ve daha nicesi.

Ellerinden bazen gerçekten harika işler çikar, mesela Rurouni Kenshin OVA'larinda iyi işler çikarmişlardir. Bu ekip heralde Deen'den soyutlanmiş bir yerde yaşiyor. :011:

Şimdi bunu nasil anlatayim bilmiyorum ama, yaptiklari şeyleri eğer bir "adaptasyon" olarak düşünmezseniz gerçekten beğenebilirsiniz. Kendi başina bir anime olarak gördüğünüzde "vay be iyiymiş" dersiniz. Ama burada satan şey adaptasyonun kalitesi değil de, hikayenin zaten başindan beri sahip olduğu orijinalliktir. Mesla FSN'yi ne kadar kötü adapte ederseniz edin bir şekilde satacaktir çünkü her gün gördüğünüz bir konsept içermez. Veya Higurashi gibi bir şeyi her sezon bulamazsiniz. "Aa bak herkes birbirini kesiyor 3 bölüm sonra canlaniyorlar ne kadar ilginç" diye bir şekilde izlerken bulursunuz kendinizi. Veya "Beatrice vs Battler ne kadar da sardi öyle ama mevzunun ne olduğu hakkinda en ufak bir fikrim yok. Nasil bitti onu da bilmiyorum ama boşver beyinlerin birbirleriyle savaşi harikaydi yehoo!" dersiniz.

Ve bir gün gelir de bunlarin romanlarini veya en azindan mangalarini okursaniz "ulan bu adamlar ne yapmiş animede, yaptiklari şeyle orijinalinin birbiriyle alakasi yok. Ben bu animeyi mi sevmişim zamaninda" diye şaşirirsiniz kendinize.

Kullandiklari animasyonlara bir şey diyemeyeceğim, yer yer güzel işler çikmakta fakat yer yer de karakterlerin ağzi yüzü kaymakta. Aldiklari o kadar para nereye gidiyor belirsiz.

En başta bahsettiğim fan kitlesine oynama konusunda gerçekten çok iyilerdir, nerede meşhur şey varsa hemen onun üzerine anime adaptasyonu yaparlar. Adaptasyonun güzel olmasi önemli değil, isimleri duyurulsun yeter. Bkz: Pupa.

Neyse işte benim bu stüdyodan çok çekmişliğim var, en sevdiğim When They Cry serisini yerden yere vurmuş içine etmişlerdir. Umineko'nun nasil bittiği hala meçhul, herkes Battler Beato'yu yendi diye biliyor. Ama halbuki rahat 1 sezon + 1 OVA'lik malzeme var animeye dönüştürülmemiş. İlk sezondan atlanan 5-10 bölümlük materyali de unutmayalim. En önemli karakterleri sahneden silmek mi dersiniz, olur olmadik yere göğüs fanservisleri eklemek mi dersiniz say say bitmez. Veya FSN'de en önemli, hikayenin asil anlamda başladiği ve her şeyin anlam kazandiği Heavens Feel route'unu animeye birak eklemeyi bahsetmemeleri mi dersiniz, UBW'de karakterlerin dövüşürken eski çizgifilmler gibi işik işinlarina dönüşmeleri mi dersiniz bir ton şey.

Of çok dolmuşum, bu başliğa yazmayacaktim aslinda sevdiğim stüdyolar ne güzel sayfayi süslemişken ama meyday resmen bombanin pimini çekip elime verdin sağol yani :011:

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Hesap oluşturun veya yorum yazmak için oturum açın

Yorum yapmak için üye olmanız gerekiyor

Hesap oluştur

Hesap oluşturmak ve bize katılmak çok kolay.

Hesap Oluştur

Giriş yap

Zaten bir hesabınız var mı? Buradan giriş yapın.

Giriş Yap
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgilendirme

Forum Kuralları'mızı okudunuz mı?