Evcil Hayvanım

Arkadaşlar, size sevimli bir video izleteyim. Bu benim gine domuzum. Domuz dendiğine bakmayın, sincap-tavşan karışımı. Çok tatlı bir şey. Daha küçük ama ilerde irileşmesini umuyoruz. Bu videoda banyo yaptırdıktan sonra tüylerini nasıl kuruttuğunu gösteriyor. Buyurun:

Daha küçük ama ilerde irileşmesini umuyoruz.

Eğer adının hakkını verecekse korkutucu bir cümle Bildiğim bir hayvan değildi, böyle karışımların olabilmesine şaşırdım. Yalnız niye bu sevimli hayvanımıza böyle bir isim koyarlar, aman yani Gin no Saji'de gördüğüm üzere yavru hallerinin sevimliliği sebebiyle olsa gerek -derim, içimden-.

Tanıştırdığın için teşekkürler bu arkadaşı

Küçük daha tatlı olmaz mı ne gerek var irileşmesine Hem evde iri hayvan beslemek sıkıntı olmaz mı?

Küçük daha tatlı olmaz mı ne gerek var irileşmesine Hem evde iri hayvan beslemek sıkıntı olmaz mı?

Bunu severken öldürecem diye korkuyorum. Büyük olursa istediğim kadar sarılabilirim.

Bir Elmyra daha var anlaşılan forumda

Bunu severken öldürecem diye korkuyorum. Büyük olursa istediğim kadar sarılabilirim.

Böyle söylediğine göre Castiel gibi ham yapmak üzeresin garibimi

Ooo hayvaciklarimizi mi gösteriyoruz burada

Bu da benim çirkin muhabbet kuşumun banyo sonrasi hali

[bIMG]http://puu.sh/8J79q.jpg[/bIMG]

Burnumda tütüyor kerata.

Let me show you my Pokemon!

2. resimde bildiğin kahkaha attim o nasil bir pozdur öyle resmen "nii-chan" der gibi bakiyor seninki

Ooo hayvaciklarimizi mi gösteriyoruz burada

Bu da benim çirkin muhabbet kuşumun banyo sonrasi hali

[bIMG]http://puu.sh/8J79q.jpg[/bIMG]

Burnumda tütüyor kerata.

Artık burası evcil hayvanları paylaşma yeri olsun. Senin kuşu görünce aklıma Toradora'daki İnko-chan geldi.

Let me show you my Pokemon!

Kediyi yıkama kısmını yanlış anladık biz sanırım?

Bu pokemon benim poke'yi yer. Bu arada kendi isteğiyle mi çamaşır makinesine girdi?

2. resimde bildiğin kahkaha attim o nasil bir pozdur öyle resmen "nii-chan" der gibi bakiyor seninki

Acınacak hali olduğuna kanma. Her üzerime aldığımda işiyor kereta.

Ooo hayvaciklarimizi mi gösteriyoruz burada

Bu da benim çirkin muhabbet kuşumun banyo sonrasi hali

[bIMG]http://puu.sh/8J79q.jpg[/bIMG]

Burnumda tütüyor kerata.

oyyy ıslak yün gibi pis pis kokar o yaaa sıcak sıcak )) şaşkın kız nasıl da cilveli bakmış

bizim de vardı oy kuzum 2 sene önce öldü

nii-chan'liyi suke'ye demiştim ya, doğru bak senin video'ya da yorum yapacaktim.

Hamster'lara bayilirim hep bir tane beslemek istemişimdir ama malum genel Türk anneleri gibi benimkisi de istemedi Ben bu guipig'leri pek sevmiyorum gerçi fazla büyükler, Gonzales mi ne deniyor minicik olanlar daha sevimli. Talaşin altina falan gizleniyorlar korkunca acayip şeker.

Geçenlerde gördüğüm 1 hamster videosu vardi onu paylaşayim:

@dcmbr oy cilvesine bakma nasil trip atiyor bir görsen. Hele böyle ailecek gezmeye gidelim bunu almayalim, akşam eve geldiğimizde ne kadar takla atarsak atalim hayatta yüzümüze bakmaz hemen arkasini döner bize Fakat enerjik olduğunda da hemen kendini öptürür, ağzinin içine girer resmen sevilmek için. Eline alip şapur şupur öpemiyorsun da hemen sinirleniyor

Bizimki ölürse başka kuş falan almam heralde ya, çok bağliyim.

2. resimde bildiğin kahkaha attim o nasil bir pozdur öyle resmen "nii-chan" der gibi bakiyor seninki

Çok uysaldır bizimkisi, pek kucağa gelmeyi sevmez ama ilgilenildiğini anlayınca hemen şımarır, ters döner falan. Bazen severken dozunu kaçırıp çok hırpaladığım oluyor ama hemen geliyor tekrardan yanıma. Patilerin kıvırıp yatar yada oturur, çok ilginç bir kedi. Çamaşır makinesine kendi girdi elbette. Hatta bir sefer tv sehpasındaki boşluklara girip biblo gibi poz vermişti ama yetişemedik resim için.

nii-chan'liyi suke'ye demiştim ya, doğru bak senin video'ya da yorum yapacaktim.

Hamster'lara bayilirim hep bir tane beslemek istemişimdir ama malum genel Türk anneleri gibi benimkisi de istemedi Ben bu guipig'leri pek sevmiyorum gerçi fazla büyükler, Gonzales mi ne deniyor minicik olanlar daha sevimli. Talaşin altina falan gizleniyorlar korkunca acayip şeker.

Geçenlerde gördüğüm 1 hamster videosu vardi onu paylaşayim:

@dcmbr oy cilvesine bakma nasil trip atiyor bir görsen. Hele böyle ailecek gezmeye gidelim bunu almayalim, akşam eve geldiğimizde ne kadar takla atarsak atalim hayatta yüzümüze bakmaz hemen arkasini döner bize Fakat enerjik olduğunda da hemen kendini öptürür, ağzinin içine girer resmen sevilmek için. Eline alip şapur şupur öpemiyorsun da hemen sinirleniyor

Bizimki ölürse başka kuş falan almam heralde ya, çok bağliyim.

Benim de hamsterlar hoşuma gitmiyor nedense. Kuyruğu falan yok bizim hayvanın.

suke, affet dayanamadım

yoğun istek üzerine

Benim arkadaşın kedisini de koyayım madem, tam bir tsundere bayan kendisi. Hoş gerçi 1 yaşına falan yeni girdi ama veletliğini biliyoruz nasıl büyüdü hayret.

[bIMG]http://i.imgur.com/dP6FFyi.jpg[/bIMG] [bIMG]http://i.imgur.com/FiqBISs.jpg[/bIMG]

İsmi Akira Hanfendi sabahtan akşama kadar uyuyor, Skype'ta onu gördükçe benim de uykum geliyor beraberce uyuyoruz gün boyu. Kızgınlık döneminde bir tatlı oluyor bir yanaşıyor aman. Konuşuyor bir de sanırım, sahibi ses yaptıkça o da karşılık veriyor mr mr nasıl şeyse Onun haricinde hep tsun tsun, dolap çekmece ya da dolabın üzerinde yaşamını sürdürüyor

Aynı evde bir de Hamster'ları var minicik, ikisi nedense çok iyi arkadaşlar. Tabii kedi ne kadar samimi bilemem

suke, affet dayanamadım

yoğun istek üzerine

Gülmekten gözümden yaş geldi ya.

Ben de yaklaşık beş senedir sahibi olmama rağmen türünün ne olduğunu bilmediğim köpeğimi koyayım

Kendisi tatlı bir şey gibi dursa da, aslında hiç de öyle değil. Hep bi ilgi isteyen ama ilgi göstermeyen, evde adeta bir prenses edasıyla dolaşan, kaprisleri ve triplerinden geçilmeyen bir canlı. Nasıl desem, insan bir süre sonra "kölesi olarak mı görüyor acaba beni?" diye düşünmeden edemiyor. Adı da kahve bu arada, fazla kasmadık

Edit: Ve hayır, hayvan sahibine benzemez arkadaşlar.

Ben de yaklaşık beş senedir sahibi olmama rağmen türünün ne olduğunu bilmediğim köpeğimi koyayım

Kendisi tatlı bir şey gibi dursa da, aslında hiç de öyle değil. Hep bi ilgi isteyen ama ilgi göstermeyen, evde adeta bir prenses edasıyla dolaşan, kaprisleri ve triplerinden geçilmeyen bir canlı. Nasıl desem, insan bir süre sonra "kölesi olarak mı görüyor acaba beni?" diye düşünmeden edemiyor. Adı da kahve bu arada, fazla kasmadık

Edit: Ve hayır, hayvan sahibine benzemez arkadaşlar.

Chihuahua'nın büyütülmüş hali gibi. Hep bir köpeğim olsun isterdim. Kısmet gine domuzunaymış. Bizimkinin ismi de Pire Reis. Kendisi baya kaşınıyor.

Yaza girerken memlekete geçtik ve yukarıda bahsettiğim kedimizi de götürmüştük. Bir süre sonra geri dönmem gerekti. İlk ayrıldığım zaman çok üzülmüştüm, ki o da ayrılmak istememiş belli ki, hemen çökmüştü arabanın üstüne.

Geçenlerde kuzenimin düğünü vardı, o yüzden 2 günlüğüne memlekete gitmiştim, gittiğim gün düğün olduğundan eve geçemedim ilk başta (ev köy tarafında kalıyor), derken gün biterken baba oğul baş ağrısı içinde kıvranır bulduk kendimizi ve düğün sonrası eğlencelere katılamadan evin yolunu tuttuk.

Bizimki hamileydi ve beni görünce dayanamadı valla dizimin dibinden ayrılmadı, lakin bir sorun olduğunu sezdim, canı bir şeyler istiyordu belli ki.

Mamasını, sütünü verip babamla ilgilendim bir süre(ona da mama ve süt koymam gerekti tabi, bkz. çay demlemek ). Sonra kedimi kontrol edeyim dedim ve dışarıdaki salıncağı ıslattığını farkettim, ama hiç huyu olmadığını bildiğimden, heyecanlandım elim ayağım birbirine dolaşır gibi oldu, hemen ortamı doğum için hazırlamam gerektiğini düşündüm. Bana gerekenler, bir adet leğen ve eski yeni farketmez battaniye/kilim karışımı bir bezdi. Hemen hazırladım fakat dışarısı soğuktu, eve de girmesini pek sevmezdi bizimkiler, fakat olağanüstü haldi ve inisiyatif kullandım, o yüzden kapalı balkonu olan odanın balkonun içindekileri boşalttım ve ortamı hazırladım. Loş ortam, mum ışığı, romantik müzikler falan. Şaka tabi, leğen ve örtüyü görüp kuruldu hemen bizimki. Yalnız bıraktım ki öyle yapmak gerekiyormuş, ara ara çaktırmadan kontrol etmeyi ihmal etmedim tabi.

Derken bir saat sonra falan o minik yavruların sesi geldi kulağıma, ciyaklamaya çalışıyorlar fakat pek de beceremiyorlardı. Islak, çirkin bir haldeydiler, ama anneleri bir taraftan doğurmaya çalışırken bir taraftan da doğanları temizledi. Sonunda yavruların hepsi (4 tane) doğuverdi.

Kediden çok fareye benzettim ben.

İlk gün annesi minikleri devamlı emzirdi, gerek yavrular gerekse de kendisi dinlendi, ara ara süt içip gücü yerine geldi ve emzirmeye devam etti.

Şu resmi çok sevmemin bir başka nedeni, bizimkinin başına gelen ikinci hamilelik olayıydı bu, ilkinde yavruları ölü doğmuştu ve çok üzülmüştük, ki kendisinin de bakışlarından anlamıştık ne kadar üzgün olduğunu. Bu sefer yavrular sağlıklı doğunca nasıl sevindiğimizi anlatamam.

Fakat benim erken ayrılmam gerekti yanlarından, o yüzden pek vakit geçiremedim yavrularla, derken birkaç gün sonra birinin öldüğünü söyledi bizimkiler, ama geride kalan diğer 3 yavrunun yaşıyor olması tek tesellimiz oldu.

Seneye yaza kadar göremeyeceğim, orada yaşayacaklar artık, annemin sağlık sorunları nedeniyle evde besleyemiyoruz, komşular da sağolsun ilgileneceklermiş (unutmazlarsa), umarım seneye görebilirim Yuujin ve yavrucaklarını.

Son söz; doğumla bizzat ben ilgilendiğim için yavruların ebesi oluyorum valla, kulağımı çınlatacak şeyler yapmazlar inşallah.

Son söz; doğumla bizzat ben ilgilendiğim için yavruların ebesi oluyorum valla, kulağımı çınlatacak şeyler yapmazlar inşallah.

Hiç bu açidan düşünmemiştim, sen yok musun