Tanışma: İnternet vs Gerçek Hayat

Yok ya, o kadar değil Bunalımda olduğumu falan zannetmiyorum Negatif bakmak benim için zevk gibi bir şey, bilemiyorum. Yani... şöyle bir tutum sergileyemem: Yarın güzel bir gün, her şey çok daha iyi olacak Bu tutumdan nefret ederim, gerçekleri kabul etmek sanırım biraz negatifliğe giriyor. Neysem oyum, fazlası değil Olduğu gibi bakmaktansa neden farklı bir açıdan bakmak zorundayım ki? Hayatımda şöyle bir tutum da takınmam: Ben mutlu olmayı hak eden bir insan değilim falan değil Mutluluğumu kendimle paylaşmayı severim, beni benden daha iyi kim anlayabilir? Ne evlilik, Ne Aile Beni zeka seviyesi, güzelliği ile etkileyecek ne bir bayan olduğunu zannediyorum ki yalnızlığımdan feragat ettirsin, ne ailem ile bir şeyler paylaşacak kadar sevinmek zorunda oluyum ki yalnızlığımı bırakabileyim Bence benim ki bunalım falan değil Ha, yalnızlığı sevmek bunalımsa o zaman kesinlikle bunalımdayım, bunda hemfikiriz. Pişman falan değilim, yalnızlık benim baştacım, kimseye vermem, kimsenin alabileceğini de zannetmiyorum zaten İnsanı bu kadar güzel hissettirebilen bir şey daha yapılmadı bence Allah'a bakarsanız en güzel şeyin onda olduğunu görürsünüz (yalnızlık) gibi iğrenç bir espri yaparak burada son veriyorum

@esaklan987: Yatmadan önce yazasım geldi valla. Büyük konuşma bence, gençsin daha. Çok olumsuz düşünüyorsun. Karşına biri çıkar elbet, feleğin şaşar. Yalnızlık için şimdi böyle düşünüyorsun elbette ama güzel şey değil yalnızlık, sadece bu işin gençlik değil yaşlılığı da var. İyi zamanları var kötü zamanları var, şu an burada bir şeyler paylaşabiliyorsan zaten yalnız değilsin, ama benim demek istediğim şey ayrı tabi. Yalnız yaşayacağına dair plan yaparsın, sonra dediğim gibi biri çıkar karşına planlarını gözden geçirmek zorunda kalırsın. İnsan bazı bazı yalnız kalma ihtiyacı hissediyor, ama bunu uzun yıllara vurduğunda çok da hoş olmadığı anlaşılıyor. Yalnızlık Allah'a mahsustur diyerek, bayık esprine bir başka bayık espriyle yanıt vereyim ve mesajımı bitireyim.

şu konu yüzünden yatamadım yarın 9 da kalkmam lazım şimdi yatıyorum yarına konuyu dağıtmayın yazıcam hahahah

@Aurora Borealis

Biliyorum arkadaşlık, dostluk konusunda oldukça şanslıyım. Bizim de bir çok tartışmamız oldu. Uzun süredir tanıdığın bir insanla aynı evde yaşamak gerçekten çok farklı bir deneyim. Ama biz üstesinden gelmeyi başarabildik. Dostluğumuz daha üstün geldi diyebilirim. Ve evet, son söylediğine de katılıyorum. Erkeklerin kendi aralarındaki dostluk, kadınların kendi aralarındakinden çok daha iyi bence de.

@esaklan987

İnsanoğlu yalnız var olamayan bir canlı diye düşünüyorum. Daha doğrusu yalnızken "eksik" bir şekilde varlığını sürdüren. Doğamızda sosyal olmak var bizim. "Ben kendi kendime yetiyorum yahu" diyen biri emin ol yalan söylüyordur. Böyle bir şeyin imkanı yok. Biraz bel altı olacak ama, insan en doğal, en temel ihtiyacını bile kendi kendine giderirken bir şeyler hep eksik.

İnsanın çevresindeki olumsuzlukların, gerçeklerin farkında olması kesinlikle negatiflik değildir. Bu konuda çok çektim açıkçası. Çevremdeki insanlar bu yüzden çok kafama vurdular diyebilirim. Sana şunu söylemek istiyorum; farkında olduğun gerçekliklerin olumsuz olması senin negatif biri olduğunu göstermiyor. Sen sadece bunları görüyorsan olumsuz, negatif biri oluyorsun. Yarının güzel bir gün olacağı olasılığının gerçekten var olduğunu inkar ederek. Bir gerçeği görürken, diğerini göremeyerek veya görmezden gelerek. Benim benzer bir kafa yapısı içerisindeyken kendi kendime çıkardığım ders buydu.

Mutluluğun da bireyin kendisiyle paylaşarak yaşayacağı bir şey olduğuna da inanmıyorum. "Kendinle paylaşmak" diye bir şey olduğuna da. Kendinle paylaşamazsın ki bir şeyi. Ve klişe ama, mutluluk gerçekten de paylaşıldıkça vardır bence.

Evangelion'da da geçiyor, bireyi en iyi yine kendisinin anlayacağı. İlk zamanlar bu sözü oldukça doğru bulsam da şu sıralar pekte öyle olduğunu düşünmüyorum. Bireyi en iyi anlama fırsatına sahip olan yine bireyin kendisidir bence. Arada fark var. Çünkü, sen kendi içinde bir şeyler hissedip, bunun farkında olup ama bunun ne olduğunu anlayamayabilirsin. Veya bu hislerin nedenini. Hatta kendi davranışlarını bile anlamlandıramayabilirsin. Oysa benzer evrelerden geçmiş birisi sana bunları isimlendirmede, anlamada hatta bu sorunları gidermede yardımcı olabilir.

Yaşın yazmadığı için bilmiyorum ama yukarı aşağı aynı yaşlardayız gibime geliyor. 20'sinin başlarında veya ortalarında bir insan için yalnızlıktan zevk almak, bundan memnun olmak günahtır günah Bir insanın hayatı boyunca sosyalliği doya doya yaşayabileceği en iyi yaşlardayız bence.

Ve son olarak kadınlardan kısaca bahsedeyim. Emin ol, dünya üzerinde seni senden alacak hatunlar mevcut. Gerek fizik, gerekse zeka/karakter olarak. Ve yine emin olabilirsin ki bu özelliklerin tek vücutta toplanmış halleri de mevcut. Ve bu kadınların hiç biriyle, şuanda yaşadığın hayatta veya kendinde ufacık bile olsa bi değişiklik yapmadığın sürece tanışamayacaksın. Bireyin hayatındaki değişikliklerin, o hayatın öznesinde bir değişiklik olmadıkça yaşanması çok zor diye düşünüyorum. Bu olmadan her şey standart ve loop halinde devam eder.

Nedense sana şu parçayı dinletmek istedim

@Stzake İlk olarak ilgin için çok teşekkür ediyorum, bu kadar yazıldığına göre sanırım benim durum biraz vahim!

Bilemiyorum ya, hani şöyle bir durum da değilim: Of! Çok yalnızım, öleceğim, kimsem yok, kimseyi sevemem Özellikle ailem bambaşka, gösterdikleri ilgi kimsede yok, çok şanslıyım. Allah onlardan razı olsun. Hayata karşı biraz yorgunum sanki, zayıflığım yüzünden hastane hastane dolaşmam, aile içi kopukluklar, dış kopukluklar, sürekli yanlış anlaşılmam, kendi kendime olan çelişkilerim... bunlar beni yoruyor, yaşıma göre sanki biraz tükenmiş gibiyim, inanır mısın bu yaşta saçımda ak çıktı, saçmalığa bakar mısın? Bu sene Amerika'ya gideceğim, ne bir heyecan, ne bir bir şey, yani... iyidir herhalde diyorum

Bayanlara gelirsek, güzel/zeki bayanlar her zaman vardır, kabul ediyorum. Bayanlarla uğraşacak halde değilim sanırım, heyecan yok, yorgunum ya Kafamın sakin kalmasını, kendi kendimi dinlemeyi sevdiğim için yalnızlığı bu kadar çok seviyorum. Mesela arkadaşlarımla genelde PES oynarız, 5 kişi ile oynamaktan zevk almam da kendim oynamaktan zevk alırım. Web sitesi tasarım/programlaması için bir çok iş yerinden teklif geldi hala freelance olarak çalışıyorum yada tatile gidilir, ben tatile gitmek istemem, evde farklı şeylerle uğraşırım, yalnızlığımın keyfini çıkartırım. Düşünce yapımız tamamen farklı dediğim gibi, yalnızlığı seviyorum, kendi kendime kalmayı seviyorum, bilmiyorum ileride belki pişman olacağım, çoğu şeyde böyle oldu Sürekli gelişiyoruz ancak şu anki düşünce yapımla sosyallik falan... Bazı tanıdığım kişiler olmadığı sürece etkinliğe katılan bir insan bile değilim İnternet ortamında durum böyle değil, sürekli aktifimdir, sanallık beni buna teşvik ediyor sanırım, durumum vahim olabilir belki ama sanırım seviyorum yalnızlığı ya, hani... umarım pişman olmam, çoğu şeyde olduğu gibi ki büyük ihtimalle bundan da pişman olacağım. İnsanlar hata yapa yapa gelişiyor ya keşke o pişmanlık sırasındaki his de kaybolsa...

Şu an sanirim seni en iyi anlayan kişi benim burada, zira ben de senin yaşlarindayken hep öyle düşünüyordum. Hatta şimdi bile yer yer o şekilde düşündüğüm olur, yalnizliğin verdiği huzuru başka bir şeyde bulamam. İlla arkadaşlarim olsun yanimda, dişari çiktiğimda arkadaşlarimla gezeyim tozayim diyen insanlari anlamam bazen. Bazi şeyleri yalniz yapmak daha zevkli gelir bana. Evde yalniz kalsam da keyfimi bulsam derim. Yalniz kaldiğimda çok enerjik olurum vesaire. O konuda seninle hemfikirim. Ama tüm hayati böyle geçirme düşüncesine "ben bile" katlanamam. Bazi şeyler ne kadar yalnizken güzelse, bazi şeyler yaninda sevdiğin olduğunda daha güzel. Bunu bi kadina yürekten tutulduğunda anlayacağini umuyorum. Onunla geçirdiğin bir günden sonra eve döndüğünde artik yalnizlik sana tat vermemeye başliyor, keşke o da burada olsa diyorsun. Umarim bu hisleri sen de yaşarsin, benim yaşadiğim gibi.

Onun haricinde diyeceklerimi de Stzake güzelce söylemiş.

@necromancer

Hangi konuda kim benle aynı anlamadım!?

İnsanlara tamamen güvenmenin çok doğru bir şey olduğunu düşünmüyorum. Çünkü bu o insanın insan olduğu gerçekliğini yanılsatmaktır. Güvendiğinde kendine ait bir çok şeyi de yüklüyorsun. Ve senin aksine yada tersine bir durum cereyan ettiğinde hayal kırıklığı yaratıyor ve diyorsun ki; " beni hayal kırıklığına uğrattı" aslında onu yanlış tanıyan sensin. Sen kendi hayal kırıklığını üretip karşındakini suçluyorsun. Bu demek değildir ki Ben "negatif" düşünüyorum. ben bunu realite olarak görüyorum.

@Stzake;

Keşke biz tartışabilseydik. Ama sabah uyandığında odana bırakılan notlar ile iletişim kurmayı tercih eden biri ile iletişim kurmaya çalışmak pek kolay olmadı. Deveye hendek atlatmak daha kolaydır. Erkekler ile kadınlar arasında ben şöyle bir fark görüyorum erkeler için her şey bir bilinmeyenli bir denklem iken kadınlar ise bir paradoks yaratabiliyor.

@esaklan987

Seçici olduğunu düşünüyorsan seçicisindir. Ama ön yargı dediğin şey aynı ortak payda da olduğun birinden sırf farklı bir sebep için dışlamaktır. Hepimiz insanız "can mı canan mı" dendiğin de "canan diyen" kimi kandırıyor bilmem.

Sen ön yargılı değilsin. Senin sadece dediğin gibi güven ile ilgili bir sorunun var. İnanmak istemiyorsun. (-ki bu bir seçimdir)

Ying yang gibidir insan. Ne kadar beyaz(iyi) olursa olsun nokta kadar karanlığı(kötülüğü) ne kadar siyah(kötü) olursa olsun nokta kadar beyazlığı(iyiliği) vardır. Bu senin o insanın hangi tarafında olduğuna göre değişir. Senin içinde diğerlerinin senin hangi tarafında olduğuna göre..

birtek "İnsanların kendini anlayıp konuşmasından pek hoşlanmam zaten, güven o kadar basit bir şey değil bence." altı çizili yeri anlamadım. İnsanın kendini anlayıp konuşmasıdan neyi kast ediyorsun. Güven basit bir şey elbette değildir ama kendine güvenmek her şeyin anahtarıdır bence.

@Aurora Borealis

Seçicilik ve Önyargı ortak paydadır, haklısınız. Örnek veriyorum: Bir konu hakkında kötü bir izleniminiz varsa ona benzer bir konuya karşı beklentileriniz biraz daha seçici olur. Seçicilik Önyargının içinde olan bir konudur zaten, dün artık hangi kafa ile yazdıysam pek yerinde bir cevap olmamış Seçici olduğum doğrudur. Seçiciliği Önyargıma göre belirlerim, özellikle bir konu hakkında seçici olmam, önyargılı bir insan değilimdir. Seçici olmam için biraz zorlamış olması lazım (o konu vs artık neyse). İnternet ortamı hakkında söylediklerinize katılıyorum, güvenmiyorum ve hiçbir zaman güvenmeyeceğim, yüz yüze görüşmedikten sonra hatta görüştükten sonra bile güvenemem. Eski kafalı olabilirim, bundan rahatsız değilim. Eski kafalı olmayı seviyorum. 30,40 yıllık insanlar birbirlerini dahi daha tam olarak tanıyamıyorlar, alakasız biliyorum ama bir insanı hiçbir zaman tanıyamazsınız, güven hafife alınacak veya her şeyde kullanılabilecek bir şey değil bence. Haklısınız, güven olmayınca önyargının gelmesi muhtemel. Gelelim güven konusuna... Kendine güvenmek her şeyin anahtarıdır, buna bir itirazım yok ama ne açıdan bakıyorsunuz? Kendini anlamış olmasını insanlara gösteriş yaparak, çok iyiyim şeklinde anlatmasına mı bakıyorsunuz yoksa ben kendimi anlıyorum, kişisel gelişimim için bu geçerli bir hareket olucak şeklinde olmasına mı bakıyorsunuz? Gösteriş mi? Gelişim mi? Eğer bu kişi gelişim için yapıyorsa benim gözümde saygın bir kişidir ancak aptal saptal "ha ha ben çok iyiyim, çok iyi bir şekilde geliştim, kendimi çok iyi bir şekilde anlıyorum " şeklinde yapıyorsa bu hareketi, beni çıldırtmaya yaklaşmış demektir. İnsanların hepsi zorluk çekiyor, bazen içinizde yaşamak zorundasınız, laf kalabalığının lüzumu yok bence.

ya bırak bütün hevesim kaçtı dedim dimi konuyu ilerletmeyin devam edicem diye ben nerde kaldım siz nereye gelmişsiniz resmen 2 bölüm geriden geliyorum şuan

@necromancer

Hangi konuda kim benle aynı anlamadım!?

ben sana dememiştimki onu alıntı yaptığım için öyle gözüktü

Bu kadar gecikme, yarın diye bekliyorduk, ikindi oldu

anca geldim işten yeni yoklama sistemi/müfredat ile ilgili konuşmak için 5 dakka bi dur dediler 45 dakka sürdü

Aha bir öğretmen daha mi seziyorum yoksa başka bir müfredattan mi bahsediliyor

Aha bir öğretmen daha mi seziyorum yoksa başka bir müfredattan mi bahsediliyor

ahaha evet ama ben gitar öğretmeniyim korkmanıza gerek yok zararsızım

ya bırak bütün hevesim kaçtı dedim dimi konuyu ilerletmeyin devam edicem diye ben nerde kaldım siz nereye gelmişsiniz resmen 2 bölüm geriden geliyorum şuan

Ne güldüm ya, bana da oluyor bu bazen. İki saat dışarı çıkıyorum milletin yazacağı tutuyor, sonra da yetiş yetişebilirsen.

Konuya döneyim, bir insanın gerçek hayattaki haliyle sanal alemdeki hali çok farklı olmamalı. Farklı bir kişi olma çabasına girmemeli, tabi bu kişinin kendisine kalmış bir şey ama ne gerek var ki buna? Gerçek hayattaki halini yetersiz yada uygun bulmuyorsa, sanal alemde olduğu gibi biri olmak istiyorsa bu yine gerçek hayatta bazı şeyleri değiştirmekten geçiyor.

Şu an bulunduğun noktada olmanın tek sebebi herşeyden çok orada olmak istemendir, geçmişte verdiğin kararlar, karşına çıkan iyi kötü herşeye karşı aldığın tutum sonucunda bu noktadasın. Bu senin, benim, herkes için geçerli olan bir şey. Bundan sonra nerede olmak istiyorsun, bence önemli olan bu soruya verilecek cevap ve buna göre davranabilmek. Sonuçta 5 yıl sonra da 50 yıl sonra da varılacak nokta kişinin kendisine bağlı.

Ne diyebilirim? Benim gibi "benim dediğim olsun" diyen bir insan için bile savunmasız bir an, bundan sonra bu cevap karşısında yapacağım savunmalar sadece kendimi rezil etmeme neden olacak. Mükemmelliğin girdiği nokta, sonuna kadar hak veriyorum. Pişman mıyım? Değilim, kendimi düzeltebilirim. Sadece cevabı beğenmekle yetiniyorum şu an için.

Ne diyebilirim? Benim gibi "benim dediğim olsun" diyen bir insan için bile savunmasız bir an, bundan sonra bu cevap karşısında yapacağım savunmalar sadece kendimi rezil etmeme neden olacak. Mükemmelliğin girdiği nokta, sonuna kadar hak veriyorum. Pişman mıyım? Değilim, kendimi düzeltebilirim. Sadece cevabı beğenmekle yetiniyorum şu an için.

mesele burada ''abi yanlış düşünüyorsun kendini düzelt'' değil (en azından benim için) ancak benim dikkatimi çeken başka bir nokta şu.. eğer kendi seçimin ile yanlız olduğunu ve bunla çok mutlu olduğunu düşünüyorsan en başından bukadar bu konu üzerine konuşmuyor olmamız lazımdıki sonuçta şuan konu nedeniyle kişisel alanını taciz ediyoruz ister istemez. ancak gördüğüm kadarıyla gayet konuşkan ve konuşmaktan paylaşmaktan zevk alan birine benziyorsun.. bu yaptığım çıkarım ve daha önce internetten tanıştığın insanlar ile ilgili yaptığın bir yorum beni şu düşünceye çekti: bana kalırsa yanlız bırakılma korkusu yaşıyor olabilirsin çünkü hayatına sokacağın kişinin (bu sevgili olabilir arkadaş/dost olabilir farketmez) senin kişisel alanına girmesi ve daha sonra bırakıp gitmesi riski var ancak internette işler daha önce dediğin gibi biraz daha basit istediğin zaman çat diye silebiliyorsun haliyle arada seni koruyacak bir duvar var..

özellikle benim gibi terkedilme durumu yaşadıysan (bütün ilişkilerimden terkedildim böhü) kendini ''başkası beni yanlız bırakacağına kendim yanlız kalırım daha iyi'' diye düşünürken bulman normal

yine çok kişisel girdim kusura bakma.

Not: konuya geri dönüşüm muhteşem oldumu acaba ?

Muhteşemlik ne kelime Şaheserlik niteliğinde bir dönüş, hadi devam o zaman!

@suke

Madem devam ediyoruz, savunmasam olmaz

Hayatta hiçbir zaman nerede olduğumu veya nerede olmak istediğimi önemsemedim, neredeysem oradayımdır. Plan yapmıyorum değil, elbette yapıyorum ancak hayatta bazen beklenmedik şeyler olabiliyor, öngörülemeyen şeyler...

Her şey kişinin elinde ancak hayal dünyasını ayırt etmek lazım. Bazen bazı şeyler kolaylıkla yapılamıyor, o yüzden sanal alemler yok mu zaten?

@esaklan987

Güvenmemek konusunda aynı paydada olsak da seçici olma ile ön yargılı olmanın aynı paydada olduğu konusunda biz aynı paydada değiliz.

Şimdi madem anime manga sitesi burası şöyle örnek vereyim.

Ben her tür mangayı okuyabilsem de "Ben asla shounen okumam" demem bir ön yargıdır. Seinen okumayı tercih ederim bu bir seçimdir. Ama shounenleri sevmesem de the breaker'ı severim demem ön yargıdan sıyrılmış bir seçimdir. Ha birde şöylede denebilir. Blech'i zerre sevmem ama okuyana saygım var. Bu da bir seçimdir.

Galiba Sen ön yargı derken ön seçimli anlamında kullanıyorsun. Yani örneklemli bir tercihten bahsediyorsun. Doğru muyum?

İnsanları çok iyi tanımayı zaten kimse beceremez. Önemli olan ne kadar çok ortak bir yapı, alan, çerçeve vs.. de olduğun.

Kendini anlamış olmasını insanlara gösteriş yaparak, çok iyiyim şeklinde anlatmasına mı bakıyorsunuz yoksa ben kendimi anlıyorum, kişisel gelişimim için bu geçerli bir hareket olucak şeklinde olmasına mı bakıyorsunuz?

Şimdi bana göre açıkçası altı çizili olan cümledeki kişi; Kendini beğenmiş, beş para etmez, kibirlinin tekidir. Ve bunu yapan birinin kendine güven duyduğunu da hiç sanmam. Bildiğin aşağılık kompleksidir bana göre..

@Necromancer bende sevinmiştim ya.. Benim gibi bir tane daha arızalı bir model çıktı diye..

Düzeltme....!!!!!!!

Nan ben cevap yazana kadar bile bir sürü post gelmiş beya..

@Aurora Borealis

Ben pek net ifade edemiyorum sanırım...

Shounen serileri ben de sevmem, genel itibari ile gereksizdir ancak aradan sıyrılan iyi yapımlar yok mu? Var, mesela Gurren Lagann gibi... Shounen sevmememe rağmen Gurren Lagann serisini çok sevmiştim, bu da önyargıdan sıyrılmaktır. Benim bahsettiğim genel itibari ile olan seçici bakış açısıydı. Normalde Seinen serileri tercih ederiz bir Shounen'e göre, öyle değil mi? Arada iyi yapımlar geldiği için Shounen olsa bile tercih ediliyor, benim söylemek istediğim buydu. SAO serisinden tiksinmeme rağmen sevenlere karşı herhangi bir hakaret vs etmem. Herkesin zevki farklıdır, yani bir nevi ortak paydadayız sanırım... Sizin düşüncelerinizin ne olduğunu tam olarak bilemem, belki de ortak paydada değiliz ama söylediklerinize katılıyorum.

@necromancer

İlginç bakış açıları Bir nokta da haklı olabilirsin ancak senin söylediğin gibi olduğumu düşünmüyorum. İnsanlar yalnızlığı paylaşa paylaşa yok eder ya o durum bende pek yok Yalnızlığa olan sevgim bambaşka, bir insanın yanımda olmasından hoşlanmam, temas etmesi, göz göze gelmek, bunlar benim kendime olan güvensizliğim yüzünden geren şeyler, bilmiyorum haklı olabilirsin, bilinçaltım belki de savunma durumuna geçiyor.

@ esaklan987 hah şimdi oldu bu seçici olmaktır. bir nevi değil tam ortak payda oldu bu şimdi yalnız konu nereden nereye geldi

Geçen çok alakasız bir anime de çok güzel bir söz geçti söylemeden edemeyeceğim.

"Herkes kendi uzaklığı kadar yalnızdır."

necromancer iyi bir nokta yakalamış.

sen yalnızlığını seviyor olabilirsin ama insanlar yalnızlıklarını paylaşa paylaşa azaltmaz. Kalabalık bir yalnızlığı azaltamazsın. Amaç yalnızlığı azaltmak olunca insan sadece yalnızlığını kalabalıklaştırır bence.

Bende şöyle biz izlenim oluşturdu konuşmalar. sen ön yargılı değil, ön yargılı merkezci insanlardan dolayı yalnızlığını seviyorsun. ya da yaşadığın çevrelerde seninle aynı frekansa sahip hiç insan olmaması veya onların seni baltalamasından ( incitmek, kırmak, dışlamak veya her nasıl tanımlarsan artık) uzak durmayı tercih ediyorsun.

Çok kişisel girmiş olabilirim bende. Ama umarım düşüncelerini fikirlerini paylaşmaya ve konuşmaya devam edersin senle sohbet etmek keyifli baksana başlık çoştu

@Necromancer

"benim gibi terkedilme durumu yaşadıysan (bütün ilişkilerimden terkedildim böhü) kendini ''başkası beni yanlız bırakacağına kendim yanlız kalırım daha iyi'' diye düşünürken bulman normal"

valla 14 yıl önce terk edildiğimde şimdiki yaşım kadar olgun değildim. sonra o zaat ile tekrar çıktık ve bu sefer ben terk etmiştim. Sonra fark ettim ki beni zamanın da terk etmiş olması isabetli imiş. Biz birlikte doğru değilmişiz. Yalnız olmak istiyor isen, yalnız ol! Ama sırf birileri terk edecek korkusundan yalnız olmayı tercih etmek bana doğru gelmiyor. Salak insanlar yüzünden ben neden hayatımı ıskalayayım ki..

Buluşmaya gidemedim ya, tüh! Üsküdar'a gitmem gerekti. Neyse, bir daha ki sefere artık...

@Aurora Borealis

Çok teşekkürler, asıl ben sizlerle konuşmaktan çok büyük keyif alıyorum. Haklı olabilirsiniz, pek iyi niyetli insan göremiyorum etrafımda sanırım...

"Salak insanlar yüzünden ben neden hayatımı ıskalayayım ki.." ah keşke o tutum bende de olsa, kafama çok fazla takıyorum sanırım...

@Aurora Borealis, @necromancer

Ayrılık konusuna gelirsek, herhalde konuşacak en son kişi benim Türk parçalarını pek dinlemem ama Türk Sanat Müziğini çok sevdiğimden bırakalım Zekiciğim konuşsun

Zeki Müren - Kalbimde Arama Eski Yerini - YouTube

@esaklan987

Kendine güven ve sev!

@suke

Madem devam ediyoruz, savunmasam olmaz

Hayatta hiçbir zaman nerede olduğumu veya nerede olmak istediğimi önemsemedim, neredeysem oradayımdır. Plan yapmıyorum değil, elbette yapıyorum ancak hayatta bazen beklenmedik şeyler olabiliyor, öngörülemeyen şeyler...

Her şey kişinin elinde ancak hayal dünyasını ayırt etmek lazım. Bazen bazı şeyler kolaylıkla yapılamıyor, o yüzden sanal alemler yok mu zaten?

Ben sana cevap olarak düşünüp genele yazdıydım aslında, seni yargılıyormuşuz vs. durumu oluşmasın diye. Hayatta realistik olmakta fayda var, ama azıcık hayal kurmaktan zarar gelmez.