Parasyte -The Maxim-

Dünya aslında parazit yaratıkların gizli istilası altındadır. İnsanlara burunlarından veya kulaklarından girerek bulaşan parazitler o kişinin beynini asimile ederek kontrolleri altına almaktadır. Migi isimli bir parazit, lise öğrencisi Shinichi Izumi'ye sol elinden bulaşır ve orada kaldığından ötürü onu tam olarak kontrol altına alamaz. Shinichi, parazit istilasının varlığını öğrenir ve yaşadığı olaylar sonrasında savaşmaktan başka yolu olmadığını görür. Şimdi Migi ile Shinichi beraber yaşamayı öğrenmeli ve insanları sadece yiyecek olarak gören bu yaratıklara savaş açmalıdır. (Tanıtım Akuma_Blade aittir.)

1. bölüm:

Gayet iyi başladı, seride sansür yok gibi duruyor. Bu varlıklar ile bizim ana karakterimiz savaş halinde olacak. İlk bölümde bir köpek olduğu için yenebildi fakat hepsi bu düzeyde olmayacaktır. Ayrıca, karakter uyurken kitapları karıştırıp bilgi alması hoşuma gitti. Kendini geliştirebilen bir yaşam formu. Kendini izlettirecek ve bir sonraki bölümü merak ettirecek bir yapım olacağını düşünüyorum. Umarım yanıltmaz.

İyi uyarlanırsa kendini izletmekten daha fazlası olacaktır, merak etmeyin.

Ben izlemedim ama çizimleri konusunda biraz bilgi paylaşayım. Ana karakterimiz Shinichi gözlük kullanmıyordu. Ama her ne hikmetse animeye gözlük eklemişler. Bu yüzden mangadaki çizime karakteri benzetemedim. Ancak gözlüğünü belli bir zaman sonra bırakacak. Saçlarını falan değiştiricek. İşte o çizimi mangaya tam uymuş. Bunları spoiler olarak vermiyorum. Hepsini açılış parçasında gördük. Yine açılış parçasında annesinin çizimi olmuş diye düşünürken bölüm içerisinde olmamış diye düşündüm. Yan karakter kızımızda orta halliydi. Birazcık manga ve anime arasında çizim farkı üzerinden yazdım. Bölümü izleyince bölüm hakkında görüşümü de paylaşacağım.

Valla gözlüğü çıkarsa da pek benzemeyecek gibi duruyor. Saçlarını diktiği serseri stilinde benziyorsa sorun yok gerçi.

Seri güzel başladı. Hem bölüm sayısı hem stüdyo hem seiyuu kadrosu vesayre olmak üzere özellikle sansür faktörüyle birlikte iyi bir etki bıraktı. Aslında, sansür lafları son dönemlerde sağlam bir etki bırakmışken, bu seri de azaltılmış doz görmek keyfe keder bir hâle büründürdü.

Bunun yanı sıra,

Bir sürü kötü karakterimiz var merak etme.

Eminim vardır. Zaten başlar başlamaz kendini belli etti. Zaten parazitler başlı başına dert... Hatta o köpek sahneside tuz biber oldu.

Yine de, afişteki herkesi kucaklarcasına sarmalamış olan kömür karası abimiz kimdir merak ettim. Araştırmak şart...

Güzel başlangıç yaptı. Konusu, şiddet içeriği ve sansür olmaması güzeldi. Manganın çizimlerini gördüm ama animede çizimlerin mangadaki gibi olmaması çok iyi.

Şimdilik her şey güzel merakla diğer bölümleri bekliyoruz.

oh be sonunda yaptılar animesini. Mangasını büyük bir zevkle okumuştum. Animesi de aynı mutluluğu verdi.

Gelelim ilk bölüme, güzel başladı ancak ne yalan söyliyeyim İzumi'yi bir an tanıyamadım. Günümüze uyarlamışlar. Kötüde olmamış gayet güzel. 90'ların saç stilinden çıkartıp günümüz karakterlerine benzetmişler.

Evet gelelim bölüm yorumuma sonunda izleyebildim. Güzel bir başlangıç yaptılar. Günümüzde çıkan diğer serilere benzer olarak bu seride seneler önce çıkmış olmasına rağmen animesi günümüze göre yorumlanmış. Shinichi'nin dokunmatik telefon ve babasının tablet kullanmasına örnek verebilirim. Sadece mangayla değil Madhouse'da kendisinden bir şeyler katmış. Bu seri sayede şiddet içeriğyle değil birazda felsefik ve psikoloji olarakta bakmak gerekecek. İlerleyen bölümlerde net göreceğiz. Bütün karakterler iyi yansıtılmış artı olarak sahneler eklenmiş falan. Herkesin izlemesi gereken bir yapım olarak geçer umarım.

Arkadaşlar, manga bölümü de var forumun merak ettikleriniz için. Daha ilk bölümü yayınlanmış serinin olası sürprizlerini bozmayalım.

Dün gece izledim ilk bölümü ve beğendim ben de. Umarım güzel bir seviye tutturur sona kadar. Seyrederken animasyon tekniği de dikkatimi çekti. Kafalar 2D, kafadan aşağısı ise 3D tekniğini ile yapılmış gibi geldi bana. Sizlerin de dikkatini çekti mi bu?

Ekleme: Uzak çekimlerin yer yer tamamı 3D hazırlanmış.

Evet, şu 3D animelere hiç gitmiyor ya. Ne o uzaktan adamlar değişik değişik görüküyor. 2D'nin gözünü seviyim, neyini begenmezler anlamıyorum.

Kötüdür diye demedim aslında, bu yapımda böyle bir teknik kullanıldığını vurgulamak istedim özünde. Kendi adıma 3D hiçbir zaman kullanılmasın diyemem, onun da kendine özgü avantajları var getirdiği -derinlik oluşturma gibi-. Ama bunun yanında tabii benim de gönlüm 2D çalışmalardan yana. Hiç değilse 2D yoğunluğu tamamen kaybolmamalı. Parasyte içinde de tamamen kaybolmadığı görmek güzel.

Kötüye örnek olsun:

[bimgx=250]http://i1238.photobucket.com/albums/ff499/maeyday/screen/HorribleSubsParasyte-themaxim-01720p23-38-38.jpg[/bimgx]

[bimgx=250]http://i1238.photobucket.com/albums/ff499/maeyday/screen/HorribleSubsParasyte-themaxim-01720p23-38-29.jpg[/bimgx]

Ben arka plan çalışmasının da yeterince detaylı ve belirgin hazırlanmamış olmasından şikayet edebilir biraz buna ilaveten. Eh, bi'de daha koyu bir atmosferi ve bir gıdım daha yavaş bir temposu olsaydı diye de abartırım. Bluray sürümlerine daha fazla özen gösterildiğinden pek çok rötuş yapılacaktır sanırım üzerinde.

Neyse, seyrin keyfini bozacak kadar kötü bir etmen olmadığı için hikayeye odaklanmakta sıkıtı yaşamadım. Şu halinden de memnunum.

2. Bölüm:

2.bölüm

Benim için bölümün özeti: Migi. Mantığı, konuşması, tepkisi gerçeğin basitliğinden gelen sarsıcılığı yansıtıyor. Acayip kanım ısındı. Bana biraz Kyuubey havası verdi, iyi geldi.

Migi'nin hayatta kalma iç gudusu insanlar ile aynı iken onun tehdit olarak gorulmesi ikilemi ve sonrasındaki dialoglar çok hoştu ikinci bolumde. Tuvalet sahnesi ve kızla olan ozur dileme merasimi sırasında iyi guldum. Yerinde esprilerdi.

Özür dileme kısmında yaşanan olay normalde cafede gerçekleşmişti. Ama o kadar kişinin içinde yapmak yerine bir odada yaşanması gayet uygun olmuş.

Animeyi izledikten sonra tekrardan mangaya bakarak karşılaştırma yapıyorum. Olayların chapter sıralanışı olarak karışık gidiyor. Mesela 2. chapterdan bir olay olunca, diğer olay 3. chapterdan, sonraki olayda tekrar 2. chapter şeklinde gidiyor. Stüdyo böyle uygun görmüş olsa gerek ki böyle bir şey yapıyorlar.

Animede en çok dikkat edilmesi başta Migi ve diğer parazitlerdir. Anime sadece seyir olarak değil izleyici ve okuyucuya soru sordurmakla beraber, psikolojik olarak iyi baskı kurmaktadır.

Anime iyi bir düzeyde ilerliyor. En sonda ise iyi bir merak uyandırdı izleyiciye.

Mangayla niye bu kadar karşılaştırma içine giriyorsunuz? Neticede animasyon olduğu için bazı geçişlerin farklı olması doğal. Hikaye bazında değişikliklere gidilirse o sıkıntı lakin sanırım şu an öyle bir şey mevcut değil.

Açıkçası böyle karşılaştırmalı yorumlar iştah kaçırıcı gibime geliyor, bence yapmayın bunu.

Dün gece Migi'nin seslendirmesini Aya Hirano'nun yaptığını öğrenince epey şaşırdım, gerçekten iyi performans. Bu akşamın sürpriz haberi de Migi'nin ses efektlerini yapanın on yedi yaşındaki Rinka olduğunu.

ANN

3. Bölüm:

Çıkar artık şu gözlükleri. Bu arada ostlar fena olmuş. Her şeyi bilsemde yine geriyor olaylar.

Bölüm 03

Her şeyi geçtim de OSTyi hiç yakıştıramıyorum Parayte'e :/ Karakter tasarımları değiştirmişler bilmem ne hiç umrumda olmadı ama OST tam bir şok oldu. Bu üçüncü bölümde pek rahatsız etmedi artık alışıyorum herhalde.

Başka alakasız bir nokta ben Migi'yi hep yeşil hayal etmiştim. Düşününce ten rengi olması çok daha mantıklı zaten manga kapaklarında da ten renginde. Nerden geldiyse yeşil. Herhalde uzaylı = yeşil diye şartlanmışım

Ost olarak dubstep duyunca ben de afallamadım değil. Hani dubstep falan severim ama animedeki sahnelere uymuyordu ilk iki bölümde. 3. bölümde ilk iki bölümdeki kadar sert değildi. Biraz daha yumuşak elektronik parçalar kullanılmıştı.