Jump to content
  • Kayıt Ol

Amagi Brilliant Park


Akuma_Blade

Önerilen İletiler

LUAMs6B.jpg

Açılış:

İşyeri dönüşü gecenin bir vakti şu ana dek çıkan 3 bölümü de üst üste izledim Yer yer güldüm yer yer ağlamaya yaklaştım. Amagi Brilliant Park'dan bahsediyorum, bu yazıyı okumakla bile vakit kaybetmeyin ve bu seriyi izleyin. İnanın abartmıyorum: Sessiz sedasz gelmesine rağmen eminim yılın en iyi birkaç işinden biri olarak anılacaktır.

Biraz araştırdığımda serinin ilkin Shoji Gatoh'un FMP sonrasında yazdığı romanın geçen yılki çıkış haberiyle ilk kez duyduğumu öğrendim ama muhtemelen o sıralarda "bir lunaparkta geçen bir hikaye neyi anlatabilir ki?" diye düşünüp çok da ciddiye almamış olacağım ki Amagi Brilliant Park Anime olarak başladığında varlığını bile tümden unutmuştum. Romanı ve 2 ayrı Manga'sı halihazırda devam eden yapım 13 bölüm olarak duyurulmuş. Bu açıdan biraz can sıkıcı gibi görünebilir, neticede birçok serinin hikayeye tam ısınmışken bitmesi, sektörde çoğu serinin 12-13 bölümden ilerisine slot alamaması artık benim bile kabullenmeye çalıştığım bir durum öte yandan daha ilk bölümünden bile 2. sezon için umutlara sokmadı değil.

Dürüst konuşayım, Lunapark'lardan, sirklerden ve benzeri mekanlardan pek hazzetmem, hatta nefret ederim, ama Amagi Brilliant Park, hem çocuksu, hem fantastik, hem çılgın, hem de de ayakları yere basan türden bir sentez olmuş. Özet geçmemiz gerekirse, Seiya Kanie, kendi "karanlık" (?!) geçmişini geride bırakmayı neredeyse başardığı sıradan bir hayata sahip bir liselidir. Lisesi yaz tatiline girerken esrarengiz transfer öğrenci Isuzu Sento tarafından silahla tehdit edilerek Amagi Brilliant Park'a götürülür. Kanie elbette bu parka çocukken de gitmiştir ama herkes gibi hiçbir ziyaretçinin bilmediği sırrı öğrenmesiyle ve parkın geleceğinin kendine bağlı olduğunu öğrenince gerekli ziyaretçi hedefine 80 küsür günde ulaşmalarını gerektiren bir savaşa girişir. Bunun için hem parkın her biri egzantrik kişiliklere sahip personelini tanımalı hem de onu tek kişilik dünyasından çıkmayı göze alacağı bir değişim göstererek onların güvenlerini kazanmalıdır.

Yeni jenerasyon favori seiyuu'lardan Kouki Uchiyama başrolde ki seri bu sayede gözümde direkt 1-0 önde başlıyor zira bu seiyuu'nun kariyerinde ileriye dönük attığı her adımı izlemek bana ilginç bir zevk veriyor. Kanie'nin parklardan nefret etmesine rağmen parkta yarattığı pozitif enerji takdire şayan. Bir başka yeni yetenek Ai Kayano da canlandırdığı Isuzu karakteriyle adete bütünleşiyor ve bu sayede başrolde ideal bir ikili oluşturuyorlar. Jun Fukuyama, Yuko Kaida, Tetsu Inada, Junichi Suwabe gibi bilinen seiyuuları yan rollerde değerlendirme yoluna giden yapım daha çok animasyondaki müthiş akıcılıkla öne çıkıyor. Renk paleti ve karakter dizaynları çok başarılı. Parkta yaşanan trajikomik durumlar ve Kanie'nin takındığı tavırların kontrastı müthiş. Muffle (FMP'deki Fumoffu'ya bir gönderme) serideki en önemli tiplemelerden ve her göründüğü sahnede somurtarak konuştuğunda bile seyirciyi kırıp geçirmeyi başarıyor. (FMP demişken, Muffle'un Kanie ile kavga ettiği kısımlarda çıkan hız çizgileri yada mieru! mieru! gibi replikler serinin saygı duruşu değerini de tanımlıyor) Benzer şekilde seri yılgınlık kavramından kotardığı bir kara mizahı harika şekilde kullanıyor. Kaçış edebiyatından hoşlanmayışıma karşın serinin kaçış edebiyatı trope'lerini geri mühendislikle kullanması yazım başarısını da gözler önüne seriyor. Henüz üçüncü bölümü yeni yayınlanmasına karşın yer yer gözyaşlarımı zor tuttuğum, kana kana güldüğüm kısımlar oldu. Seri kendini bir saniye bile durdurmayan farklı bir tempoya da sahip ki izlerken bölüm sonuna geldiğinizi farketmeyebiliyorsunuz.

Bahsetmeyi unutmadan... Yönetmenin önceki işleri arasında FMP Fumoffu da yeralıyor ve bu sayede Fumoffu ile bağlantılar adeta organik olarak oluşmuş denebilir. FMP Fumoffu'yuyıllar önce izlediğimde FMP'ye kontrast olarak yakıştıramamıştım, şimdi Amagi Brilliant Park'dan sonra bir daha baştan izlesem kesinlikle almam gereken zevki alacağım Fumoffu'dan, buna eminim.

KyoAi de pek hazzettiğim bir stüdyo değildir. Ki Chūnibyō demo Koi ga Shitai! ve Second Raid dışında kendimi zorlasam sevdiğimbir KyoAi yapımı sayamıyorum bile. Uzun zamandır izlemek istediğim ama hep araya birşeyler giren Air var, onu da seversem o da belki bu listeye girer ama bu kadar yani. O açıdan KyoAi stüdyosu olduğunu bölümleri bitirdikten sonra öğrenmek beni şaşırtan bir başka şey oldu.

Serinin ayrıca yeni FMP öncesi yoklama yapma amaçlı bir deneme olabileceğini düşünüyorum zira çok da uzak olmayan bir tarihte FMP ile ilgili "yeni bir duyuru" yapılacağı açıklanmıştı. (Bundan önceki son duyuru yıllar önceydi ve FMP Another romanı ile ilgili olduğunu öğrenince resmen umutsuzluğa sürüklenmiştim)

Hani elbette bir Ufotable ayarında animasyonları yok serinin ama genel sonbahar 2014 profiline (ki her yılın eli ayağı en düzgün işlerinin en yüksek korelasyonuna sonbaharda ulaşıldığını gözlemliyorum) bakarsak açık ara pek çok seriye kulvar kulvar fark attığını düşünüyorum, kişisel yorum sunmam gerekirse.

Özetle Amagi Brilliant Park bu sezonun kesinlikle en iyi işlerinin başında sayılmalı. Seri tutarsa eminim sabırsızlıkla yıllardır beklediğimiz yeni FMPnin de yolunu açabilir, bir de bu açıdan düşünün, dolayısıyla izleyin, izletin efendim.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

  • İleti 1
  • Oluşturma
  • Son yanıt

En Çok Yazanlar

  • CHOBiTS

    1

  • Akuma_Blade

    1

En Hareketli Günler

En Çok Yazanlar

Uzun zamandır Kyoto Animation serilerini izlemiyecektim lakin bu yapım çok hoşuma gitti. Sezonun en güzel çerezliği bence. Seriyi izlememde FMP'nin yazarınında parmağının olmasının yeride yok değil gerçi.

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

Hesap oluşturun veya yorum yazmak için oturum açın

Yorum yapmak için üye olmanız gerekiyor

Hesap oluştur

Hesap oluşturmak ve bize katılmak çok kolay.

Hesap Oluştur

Giriş yap

Zaten bir hesabınız var mı? Buradan giriş yapın.

Giriş Yap
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgilendirme

Forum Kuralları'mızı okudunuz mı?