Jump to content
  • Kayıt Ol

Stormy Night


Squaw

Önerilen İletiler

KÜNYE:

Orjinal İsim: Arashi no Yoru ni

Diğer Adları: In the Night of the Storm, On a Stormy Night

Kategori: Film

Tür: Drama, Fantastik, Komedi, Macera

Yayım Tarihi: 10.12.2005

Yönetmen: Gisaburô Sugii

Senaryo: Yuuichi Kimura

Animasyon: Marisuke Eguchi

Müzik: Keisuke Shinohara

Dizayn: Marisuke Eguchi

Orjinal Eser: Yuuichi Kimura

''Bugüne kadar yemeğin olarak gördüğün biriyle öğle yemeği için pikniğe gitmek....''

Stormy Night güçsüzlerin güçlüler tarafından mideye indirildiği bir hikayenin adresi gibi gözükse de daha fazlasına sahip bir yapım. Bir nevi doğa kanununu tüm gerçekliğiyle bizlere aktarmayı amaçlamış yapımlardan biri. Lakin bu acımasızlığı sevimi mi sevimli, sıcak mı sıcak bir dostluk hikayesiyle aktarmayı seçmiş. Kimi zaman da bizi hüzünlendirme yolunu seçerek bu güzel dünyayı aktarmak istemiş yapımcısı. Aslında zamanında çok rağbet gören bir çocuk kitabından uyarlama bir yapım Stormy Night. Her ne kadar çocuklar için üretilmiş bir hikaye kitabı olsa da yetişkinleri bile kendine hapsedebilecek bir tada sahip. Sevimli Mei yanında kurnaz tilkisi Gabu ile sonunda nelerin olacağını merak ettirmeyi başarabilen bir seyirlik. Çocuk hikayesi dendiğine bakmayın siz, bir gün dinlenmek için ne izleyebilirim, diye düşünürken geçin pc karşısına ve açın Stormy Night'ı. Hem dinlenin hem de bu sevimli hikayeyi izleyin. Yalnız bir yandan da izlerken vejetaryan olmayı düşleyebilirsiniz, benden uyarması. :D

Mei'nin annesiz kalışına tanıklık ederek başlayacağınız bir yolculuk Stormy Night. Gerisinde de Mei'nin tüm kinine ve kızgınlığına rağmen yağmurun ve o fırtınanın getirisi olan bir gecede can düşmanıyla başlayacak olan bir dostluğun hikayesi. Annesiyle bir gün, bir kurt sürüsünün saldırısına uğrayan Mei, her annenin yapacağı şeyi yapan annesinin kendini feda etmesiyle yalnız kalır ve anneannesi tarafından büyütülür. Annesi bu kurtların saldırısında Mei'yi korumayı başarmıştır ama bu düvüşte karşılığında feda edeceği şey kendisi olmuştur. Arkadaşlarıyla birlikte olduğu bir gecede çıkan fırtına sonucu nereye gideceğini bilemeyen Mei, karşısına çıkan kulübeye sığınır. Zifiri karanlığın olduğu bu gecede göz gözü görmemektedir. Sadece seslerin ortalığı doldurduğu böylesi fırtınalı bir gecede bu kulübeye sığınan biri daha vardır ve bu da kurdumuz Gabu'dan başkası değildir. İkili böylece karşılarındakini sadece sesleriyle ayırt ettiği böylesi bir ortamda dostluklarına doğru ilk adımı atmış olurlar. İkisi de ıslanmaktan nefret etmektedir, ikisi de annelerinin birebir kurdukları uyarı cümleleriyle büyümüştür ve bu cümleleri asla unutmamıştır, en önemlisi de ikisi de annesiz büyümüştür. Daha da önemlisi ikisi de ıslandıkları için böyle bir anda koku duyusunu kullanamamaktadır. Bu kadar çok ortak yön olunca da dostluk kaçınılmazdır elbet, lakin doğanın kanunu, daha doğrusu ormanın kanunu olan güçlülerin güçsüzleri yemek olarak gördüğü bu dünyada bu dostluğu sürdürebilmek ne kadar kolay, hatta ne kadar doğrudur? İşte ikilimiz de bunu bilmeden bu dostluğu pekiştirmek için ertesi günün öğle yemeğinde pikniğe gitmek için sözleşirler. Kulübe önünde buluşacak, böylece birbirlerini rahatça tanıyacaklardır ve parolaları da ''Fırtınalı Bir Gece'' olacaktır. Birbirlerini sadece seslerden tanıyacak olan bu ikili için en güzel paroladır bu, ne de olsa her şey fırtınalı bir gecede başlamıştır.

Buluşma anı gelip çatar. Birbirlerinin kimliklerini öğrenseler de böylesi bir dostluğun ilerleyebileceğine olan inançlarıyla birlikte hareket etme kararı alırlar. Yer yer Gabu bocalasa da Mei tarafında durum daha kolay olacaktır. Elbette bu kolaylık yeme kısmıyla sınırlı kalmamaktadır. Sonuçta koyunlar da kurtlar da tek başlarına yaşamamaktadır, bir sürüyle hareket etmekte, bu sürünün liderinin verdiği kararlarla, konulan kurallarla yaşamak zorundadırlar. İkilinin dostluğu da bu kurallar çerçevesinde oluşabilecek, yani kabul görecek bir oluşum mudur bilinmez. Aslında tüm kurallar bellidir. Kimse yemeği olarak gördüğü bir varlığı dostluk kategorisine getirememektedir. Belki insanoğlu yapabilmektedir, elbette mantığıyla hareket ettiği sürece ama bu mantık olgusu bir kurtta mevcut mudur ki?

Soru işaretleriyle dolu olup izleyicisini bu cevapları bulmaya, daha doğrusu cevaplar için yapımın sonunu beklemeye iten bir isim Stormy Night. Hiçbir soruyu da cevapsız bırakmayan. Bu sorulara ulaşırken bazen ağlama noktasına getiren bazen de yüzünüze sımsıcak bir gülümseyiş yerleştirebilen. Bazı sahnelerde gülmekten kendinizi alıkoyamadığınız bir seyirlik. Hatta ikilinin yemek sohbetlerinde Gabi'in cümlelerinde kendinizden geçebileceğiniz. Aynı anda bir kurda koyunun teslim edilip edilemeyeceğini sorgulatan. Bu sorgulatmanın yanında hangi tarafı seçeceğiniz konusunda sizi bocalatan. Bir yanınız Gabu'ya kinlenirken bir yanınız onu haklı bulmak istiyor. Hatta buluyor da... Bazen biz bile doğa kanunlarına karşı gelemezken bir kurt nasıl gelebilsin ki? :( İşte bu noktada Mei'nin o masumlukları sizi tam on ikiden vuruyor, belki sizde aynı etkiyi yapmayacaktır, belki sizi hüzünlendirmeyecektir ama ben kabul ediyorum ki ağladım. Ağladım dediğime bakmayın siz, seri o kadar da sulu gözlük bir yapım değil. Aksine sevecen, eğlenceli, bir o kadar da keyifli. O sadece benim aşırı sulu göz oluşumdan. :)

Bazen çocuklar için ortaya serilmiş yapımları izlerken, biz yetişkinler için isimlendirilmiş yapımlarda bulamadığınız keyfi yakalarsınız ya, işte Stormy Night da bana bunu yaşattı. Sizde olur mu bilmem ama ben bazen bunu yaşarım. Bu tarz yapımları izledikçe izleyesim gelir ama sonra da böylesi bir yapım uzatılmış olsaydı aldığım bu keyfi belki de hiç bulamayacaktım diye düşünürüm. Bu kadar süreye sığdırmakla ne iyi etmişler, diyorum. Öylesine tadında bırakılmış ve öylesine samimileşitirilmiş ki izlerken bir ormandan ziyade çevrenizde yaşanılan bir dostluğa tanıklık ediyormuş gibi hissetmekten kendinizi alıkoyamıyorsunuz. İkilinin dünyasında yaşayıp ikilinin yolculuğunda onlara eşlik ediyorsunuz. Onların aldığı kararları siz kendiniz almışçasına gururlanıyorsunuz ve onların karşılaşacağı zorluklara hazırlandıkları gibi siz de oturduğunuz yerden kendinizi hazırlanırken buluyorsunuz. Sonra da dönüp bi kendinize gülüyorsunuz. İşte böyle bir yapım bu Mei & Gabu'nun dünyası, işte böylesi çocuksu duyguları verebilen bir isim, işte çocuklarla birlikte siz yetişkinleri de kendine hapsedebilen bir dünya Stormy Night. Çocuksuluğun neşesi ile olgunluğun sahip olduğu hüzünlerle dolu bir yolculuğun hikayesi, bir cennete varışın yolculuğu.

Koyun kurda teslim edilir mi edilmez mi bilmem ama bir Mei & Gabu dünyası yaşanılır. Yaşanırken de onların yolunda kaybolunur. Yaşamaktan ziyade bu ikilimiz için en iyi dilekler sunulur. İç hesaplamaya bile gidilenebilir. O piknik sahnesi geliyor aklıma ara ara. İkisinin bohçasını (şaka maka değil cidden bohçalanmış bir öğle yemeği :D) açarken o Mei'nin minik elleri, o otu iştahlı iştahlı yiyişi, yedikten sonra hepimizin yapmak isteyeceği, yani o yemeğin verdiği ağırlık ile şekerlemesi... Ay allahım tüm bu şekerlikler aklıma geldikçe koyun alıp beslemek istiyorum ama büyüyene kadar çünkü kuzuların o güzelliği yadısanamaz gerçekten. Hani her şeyin miniği daha çok seviliyor ya, filmi izlerken o kırlarda olup az Mei ile oynama isteğiyle dolmadım. İçimdeki Heidi uyandı sanki. :D Ben gibi vahşi hayvanları ayrı seven biri için Gabu'nun güzelliği de yadsınamaz. İster vahşi olsun ister vahşilikten uzak dünyaya ait olsun, ne olursa olsun tüm varlıkların güzelliğiyle bezenmiş bir filmdi Stormy Night. İnsana dair hiçbir şeyin olmadığı. Belki de samimiyeti en çok da bu yönüyle kendini göstermiştir, insanların varolduğu yapımlar da en az bu kadar güzel değil mi? Güzel elbette, sadece Mei ile Gabu gibi iki ana karaktere dayandırılmış böylesi güzel bir dostluk hikayesi, hayvanların dünyasında belki de en güzel bu şekliyle anlatılabilirdi. Hatta çocuksuluğun verdiği o masum dostluk her şeyiyle keyifli bir seyirlikti. O dünyanın kanunlarıyla bezenmiş, tüm karşı çıkmalara rağmen belki de savaşlarını sürdüren bu ikilinin, bu en güzel dostların Mei ve Gabu'nun yolculuğuna ev sahipliği yapıyordu. Elbette buna benzer daha nice yapımlar vardır ama benim yakın zamanda bu tarz bir şeye ev sahipliği yapan en iyi adres ne diye düşündüğümde aklıma gelen ilk isim Stormy Night oluyor. Bu nedenle de tavsiye olarak gözüm kapalı verebileceğim isimlerden birisi. Kuzuyu kurda teslim etmeyi denemeyi düşünmüyorum ama böyle bir yapımı da elinizin tersiyle itmeyin derim. Gabu ve Mei yolculuğunu izleyin, hiçbir şey kaybetmezsiniz. Kaybetmekten daha çok kazanırsınız, kazanmazsanız bile Mei ve Gabu ile iki zıt kutubun birleşmesine tanıklık etmiş olursunuz. 2 saate yakın bir seyirlik için bundan fazlasına da gerek yok zaten. Biraz tebessüm, biraz hüzün ama hepsinden önemlisi sımsıcak bir hikaye ve gerçek hayatınızda belki de hiç tanık olamayacağımız muhteşem bir dostluk. Daha ne olsun? ;)

Trailerına geçiş yapmadan önce şu sevimli mi sevimli Mei resmini de buraya bırakalım. ;)

one_stormy_night___gabu_s_lunch_by_messy_mane-d80lx4y_zpssy9djlrj.jpg

Yorum bağlantısı
Hemen paylaş

  • İleti 0
  • Oluşturma
  • Son yanıt

En Çok Yazanlar

  • Squaw

    1

En Hareketli Günler

En Çok Yazanlar

En Hareketli Günler

Hesap oluşturun veya yorum yazmak için oturum açın

Yorum yapmak için üye olmanız gerekiyor

Hesap oluştur

Hesap oluşturmak ve bize katılmak çok kolay.

Hesap Oluştur

Giriş yap

Zaten bir hesabınız var mı? Buradan giriş yapın.

Giriş Yap
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgilendirme

Forum Kuralları'mızı okudunuz mı?