3-gatsu no Lion

Rei, 17 yaşında bir delikanlıdır ve shogi sporuyla ilgilenmektedir. Ailesi ve arkadaşları olmayan yalnızlığını dibine kadar yaşayan bir karakter olması da cabası ama bir gün hayatına yeni karakterler girer ve bir an da hiç beklemediği olaylar içinde bulur. Aslında olaylardan kasıt büyük maceralar vesaire değil ama yaşantısına renk katan sevimli ve güzel durumların sebepleri olduğundan bir nevi hayata dair mutluluk macerası da diyebiliriz.

Seriyi manga'sından takip ediyordum (araya bir şeyler girdi yarım kaldı...) ve komedisi yerinde, sevimli karakterler, çizimler vesaire baya iyi görünüyordu sonra aldı başını gitti. Anime'sini de yerli yerinde buluyorum çünkü animasyon ve seiyuu seçimleri de sırıtmıyor. Diğer faktörleri de beğendiğimi söyledim. Özellikle bu tarz yaşamın içinden sahneleri barındıran ve duyguları da abartmadan ya da düşük bırakmadan yansıtan serilerin keyfi bi' başka oluyor.

Türkçe çeviri/düzenleme isteyen varsa da eğer Osoi Subs üzerinden başlayabilir.

Baktığımda bir çok kişi ilk bölümden pek etkilenmiş ama ben izlediğimde öyle pek ahım şahım bir şey bulamadım seride ama ilerisi için potansiyeli olduğunu düşünüyorum. Melankoli ve depresif bir seri olacağını düşünüyorum aynı Shigatsu wa Kimu no Uso gibi. Araya da hafiften komedi serpilecek. Üç kızdan oluşan aile serinin komedi tarafını üstlenecekler. Tabi öğretmeni de unutmamak lazım.

Shogi kısmı pek ağırlıkta olmayacaktır muhtemelen daha çok karakterin iç dünyası ve etrafı ile olan günlük muhabbetleri izleyeceğiz gibi.

Ana karakteri Shigatsu wa Kimi no Uso animesinin ana karakterine benzettim. Oradaki karakterimiz de kendini denizin dibinde görüyordu, bu seride de açılışta denizde boğulma ve dibe batma kullanılmış. Denizde boğulma depresifliği temsil ediyor olsa gerek.

Serinin başında çalan, Fransızca sözleri olduğunu düşündüğüm müzik de güzeldi. OST konusunda iyi olacak gibi duruyor. Ayrıca, serinin çizimleri de çok güzel. Renkler olsun, karakterler olsun insanın içini ısıtan cinsten. Serinin mangakası Hachimitsu No Clover serisinin de yaratıcısı olan Umino, Chika. Hachimitsu no Clover izlediyseniz, çizimler epey tanıdık gelecektir.

3 kız kardeşimiz var seride. Ana karakterimizi yemeğe çağırdıklarında birden o depresif hava kaybolup ortalık ışıldamaya başlıyor. Onlar hakkında şimdilik annelerinin ve büyük annelerinin öldüğünü ve büyük babaları ile yaşadıklarını biliyoruz. Babaları hakkında bir şey söylendiyse ben kaçırdım. İlerleyen bölümlerde öğreniriz elbet. 3 kız karakterimize de serinin başında kanım hemen ısındı. Küçük karakterimiz zaten çok tatlı, ortanca karakterimizin de kahvaltı sahnesi beni epey güldürdü.

Bu küçük kardeş:

Bu da ablamız, sunağa köri konulur mu konulmaz mı diye düşünürken

Umarım Shogi yönüne fazla yoğunlaşmayan bir yapım olur. Günlük yaşam üzerinden gitmesi yeterli benim için. Sezonun güzel yapımlarından biri olacağını düşünüyorum.

Serinin çizim ve arka plan enfes, müzikleri de çok hoş, duygusal bir atmosfer hakim. Baş karakterin iç dünyasını sanki kendimmişçesine izliyorum.

Son bölümde Hina'nın ağlama sahnesi oldukça etkileyiciydi.

Seriyi baya sevdim. Kedilere kadar her şey tam bana göre. Sevimli olduğu sürece her şeyi kabullenebilme yapım sanırım burada da aktif oldu ve son bölüm biraz daha "arkadaşlık" üzerine durdu. Ana karakterimiz kendini yavaş yavaş açıyor, eh öyle komşular ben de olsa yavaş yavaşı bırak şu an yardıra yardıra açılırdım. Herkese sarılma isteğim depreşti yine! 

Süper seri, en çok hoşuma giden serilerden bu sezon. Her bölümü ayrı güzel.